tag:blogger.com,1999:blog-6616641651813173042024-03-08T03:34:30.220-08:00Pınar EvrendePınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.comBlogger91125tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-74168790885789979542021-09-09T10:04:00.000-07:002021-09-09T10:04:37.757-07:00Panteizm, Vahdeti vücud, Allah'ın Parçası Olmak<p style="text-align: justify;"><br /></p><p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Panteizm, Evren’in ve doğanın Tanrı ile aynı olduğu
görüşüdür. Panteistler, Tanrı’nın yarattıkların ayrı bir şey/kişileştirilmiş,
var olan her şeyden apayrı bir parça/varlık olduğuna inanmazlar. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Vahdeti Vücut inancı İslam dinimize tasavvuf adı altında sokulmuş
bir inançtır. Gerçekte İslam ile alakası yoktur. Panteist-Paganist bir
inançtır. ‘’Allah’ın bir parçası olmak, her şeyde Allah’ın bir parçası olması’’
inancını barındırır. Özetle şunu diyor vahdet-i vücut ve panteizm inancı:
‘’Bende ve her şeyde Tanrı’dan bir parça/Tanrı’nın özü-cevheri var. Yani ben
Tanrı gibiyim/Tanrısalım’’ ve aslında ‘’Tanrıyım.’’ Yani dağ, taş, evren =
Tanrıdır buna varıyor bu inanç. Tanrısaldır çünkü Tanrı’nın bir parçasını
taşımaktadır. (Panteizm/Vahdet-i Vücutta) <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Tevhit dinine (İslam Dinine), Allah’ın birliğine şu şekilde
sızıyorlar: ‘’Allah birdir ve biz de O’nun bir parçası olduğumuza göre; evren,
sen, ben, her şey onunla bir. Onunla birleşiriz, Onunla bir oluruz, Onunla bir
bütünüz.’’ <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Vahdeti Vücut ismi de bu söylediğim düşünce yapısından
geliyor; bedenin, vücudun, evrenin birliği ve aslında altındaki inanç yani
söylemek istediği, Tanrı ile bir olma. Hristiyanlarda İsa’ya Tanrı haşa Allah
derken tüm bu kelime-felsefe oyunlarını yapıyorlar. Kimse Allah ile birleşemez.
<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Bu inanç öyle bir sızdırılmıştır ki İslam dünyasına, Allah’a
hitap eder tarzda yazılan şiirlerde ‘’Kendimde seni gördüm, meğer ben senmişim,
sen olmuşum (yani şair diyor ki ben Allah’mışım, Allah olmuşum).’’ gibi sözler
vardır. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Bizde ise yani dupduru İslam inancında nasıl: ‘’Allah birdir
ve her şey O’nun kuludur. Allah birdir, bir ve tek olan O’dur. Muhammed O’nun
kuludur. Meryem, İsa Tanrı değildir veya Rabb gibi değildir, O’nun kullarıdır,
kimse Allah’a benzemez, kimse Allah gibi olamaz, her şey O’nun kullarıdır, O
efendidir, biz kul.’’ <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Vahdeti Vücut, Panteizm inancında ise ‘’Bizde Tanrı’dan
parça var. Biz Tanrının parçasıyız. (Bende Tanrı var/Tanrısallık var)’’ algısı
işlenir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">‘’Tanrının bir parçası olduğunu anladığında onunla bir
olmaya, birleşmeye çalışırsın çünkü Allah birdir.’’ (Yani iyice Tanrılaşmak
istiyor) Buna Uzakdoğu’da Nirvana deniyor. Tasavvufta ise Fenafillah deniyor
yani Allah ile artık birleşme/bütünleşme. Hatta şöyle derler: ‘’Allah’a o kadar
aşık olursun ki artık Allah sendedir yani sen Allah’sın.’’ <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Bu algılarını içimize sızdırmak için kullandıkları
ayetlerden biri de Allah’ın insana ruhundan üflemesidir. Oysa ruh kelimesi
Kur’an’da hayalet/enerji/aura gibi anlamlarda kullanılmaz. Ruh kelimesi Cebrail
için, vahiy için kullanılır. Yani bu ayetten en fazla Allah’ın içimize
vahiyden, saf-duru inançtan üflemesi yani fıtrat/vicdan üflemesi gibi şeyler
anlayabiliriz. Bize kendinden bir parça verdi yani haşa Allah’lık parçası verdi
gibi bir şey anlayamayız. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">‘’Kendimde Tanrıyı gördüm’’ diyor Panteistler (Vahdeti
Vücutçular). Bunu ‘’Kendime bakınca Tanrı’nın beni yarattığını gördüm’’
anlamında demiyor. ‘’Kendimde Tanrıyı gördüm yani ben Tanrı’yım’’ anlamında
diyor. Bu yüzden ‘’Allah’ın tecellisi/Allah’ın tecelli etmesi’’ ifadelerini de
kendi inançları yönünde kullandıklarına dair verilere ulaşabiliriz. Mesela
tasavvufçu bir kadın televizyonda, ineğe tapanlar için ‘’Onlar aslında ineğe
tapmıyor ki onda Tanrıyı görüyorlar. O putları öyle bir seviyor ki, onu
yıkamaları, o hürmet… Beni çok etkiledi.’’ gibi şeyler diyor. ‘’İneğe tapanları
sevelim o Allah’ı öyle buldu, o aslında o putu/ineği değil, Allah’ı seviyor.’’
diyor. Soruyorum, İslam’da, kendi elleriyle yaptıkları puta veya herhangi bir
objeye, canlıya tapanlara karşı böyle bir hoşgörü var mıdır? Yoktur. İslam’a
göre bu şirktir ve en büyük günahtır. Altında hiçbir bahane sunulamaz. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Tabi ki bizim gibi inanmıyor diye onlara saldırmamız
ayetlere uymaz, onlar bize fiziksel olarak saldırmıyorsa tabi. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Tarih boyunca bu pagan inancı var olmuştur ve Tevhit dinine
türlü şekillerde sızıyorlar. Hurafelerde de panteizm izi çok var. Mesela
Kur’an’a göre Rabbimiz bize şahdamarımızdan daha yakın. Panteistler ise bu
ayeti ‘’Allah sana şah damarından daha yakın yani bak Tanrı senin içinde.’’
diye saptırmaya çalışıyor. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Bizde ise nasıl ‘’Allah birdir’’, onlara göre ise ‘’Biz
Allah ile birleşmeliyiz’’, işte bu da sırra ermek onlara göre. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Kur’an’da Panteizme ve Vahdeti Vücut inancına eleştiriler
var. Allah’ın benzersiz olması, Allah’ın bir olup diğer her şeyin O’nun kulu
olması (parçası veya uzantısı değil), Allah’ın doğurmaması... <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Mesela şu ayet apaçık Panteizm’e ve Vahdeti Vücut’a
eleştiri: <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-size: medium;">Kullarından bazısını,
O’nun parçası saydılar. (Zuhruf, 15.ayet) İnsan apaçık nankördür…<o:p></o:p></span></b></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">(Çeviri orijinal metne baya sadık bir çeviri, Arapçasını da
inceledim iyice.)<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Panteistler süslü laflarla, bahsettiğim inançlara vardıkları
için ve Zuhruf 15.ayet gibi ayetlerden ötürü, Tevhit ehli, Allah’ın insana ruh
üflemesi ayetindeki ruhun şunun gibi şeyler olabileceğini söylüyor: <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">1. Canlılık/dirilik vermesi (Allah hep diridir hiç uyumaz,
bizi de yokken diriltmiştir. Sonuçta baktığımızda maddeyiz, baya baya Kimya’da
ifade edilen atomlar filan var bizde ama bunu dirilten şey ne? Canlı yapan ne
yani? Bir ölünün bile hala canlı olan bir sürü hücresi var)<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">2. Bilinç vermesi (Allah her zaman bilinçli olandır. Bizi
atomlardan maddeden var etti ama ona yani bize bir bilinç üfledi) <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">3. Fıtrat vermesi (Allah iyidir ve bizi de iyilik üzerine
uyumlu olacak şekilde yaratmıştır. Bu yüzden kendindeki iyilikten/hakikatten/gerçekten
vermiştir). Mesela sırf aklıyla bile Tanrının 1 Tanrı olması gerektiğine
varanlar var, sırf aklıyla Tanrının var olduğuna varanlar var, bu da
fıtratlarından kaynaklı aslında. Fıtratı hepimiz biliyoruz zaten kendi
kendimize şahit olarak. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">4. Vicdan vermesi (Allah iyidir bu yüzden bizi de buna göre
tasarlamıştır mesela Kur’an’ı bilmeyen bir insan bile kötü bir şey yaptığında
içinde rahatsızlık duyabiliyor, bu da Allah’ın verdiği vicdan pusulasından
kaynaklı) <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Bu gibi gerçeklerden ötürü o ayette geçen ruh kelimesine
vahiy/ilham diyenler var. (İçimizde vahiyle uygun bir vicdanın olması yani)
Hatta Araf 172.ayetteki ‘’Ademoğullarından zürriyetlerini aldık sonra onlara
‘Tanrı birdir’ dedik.’’ mesajını bu gerçeklere bir ışık olarak anlayabiliyoruz.
<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Ruh nedir sorusuna ayrıca Kur’an’da İsra 85.ayette şöyle
cevap veriliyor: <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">‘’size ondan az bir
bilgi verilmiştir ve o Rabbimin emrindedir.’’</b> Yani Kur’an’a göre Ruh,
Rabbimizin emrinde olan bir şey. İçimizdeki vicdan, fıtrat olabilir, vahiy
olabilir… Fakat Rabbimizden Rabb’lik bir şey almak değil! <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Kur’an’da ‘’Allah’ın bize ilimden az bir pay vermesi’’ de
geçiyor. Ruh, bu ilim de olabilir. (Bkz: İsra 85.ayet) Bazı ayetlerde, vahiy
meleği için de Ruh ifadesi geçiyor. Bu gibi geçerli sebeplerden ötürü Ruh
ifadesini vahiy/fıtrat/vicdan/can bulmak/hakikati anlama gücü/içinde gerçeği
hissetme/vahiy meleği gibi anlamlara bağlıyor Tevhit ehli. Tarihte panteist
saçmalıkları görüp, bize ruh verilmesini böyle ifade edenler olmuş. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Kuran’dan da görebiliyoruz, küfre sapanlara seni kim
rızıklandırıyor diye sorsak ‘’Allah’’ diyen ama şirk koşanlar var.(Bkz: Ankebut
61.ayet, Zümer 38.ayet) Mesela Allah diyor ama gidiyor ateşe tapıyor. Bunu da
şöyle gerekçelendiriyor: ‘’Ateşte tanrısallık var, tanrı o ateşe girdi, tanrı o
ateşe nüfuz etti, Tanrı’nın parçası onda dolayısıyla o Tanrısal/Tanrı’’ <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Panteizmin değişik çeşitleri var tabi. Her şeyi
tanrısallaştırma olabiliyor, 1 nesnede veya 1 kişide Tanrısallık olduğunu iddia
etme olabiliyor, bazı kişilerde Tanrı’nın parçası (tanrısallık) olduğunu iddia
etme şeklinde olabiliyor. İsa Tanrı’nın oğludur/parçasıdır yani Tanrı’dır
sonucuna da işte bu panteist kafa ile varıyorlar. Paganizm ve Şamanizm’de de
sıkça bu Panteist zihniyete denk gelebiliriz. Malum Bizans, Hristiyan olmadan
önce Pagan’dı. İşte Panteizmi, Paganlığı böyle böyle sokuyorlar tevhit dinine.
Toplumlarda duru inançla, kendi inançlarını harmanlama çok görülen bir şey. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Cehennemin ve cennetin sonsuz olmadığını iddia edenler de
var aslında bu inançta Panteizm-Pagan kaynaklı. Neden? ‘’Tanrı kendi parçasını
neden cezalandırsın?’’ gibi bir mantık yürütüyorlar. Cennetin de bir sonu var
çünkü artık Allah ile bir olacaksın sonunda, gibi bir inanç oluşturuyorlar.
Haşa. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Tanrı kendi parçasına ceza verse bile sonra cennete alacak
diyenleri var mesela. Çünkü sonuçta kendi parçası diye düşünüyorlar. İslam’a
giren cehennemliklerin eninde sonunda cennete geçmesi hurafesinin kaynağı da
Pagan-Panteist kaynaklıdır. Kur’an’da cehennemden cennete geçiş gibi bir
anlatım olmadığı gibi, cehenneme girenin ebediyen cehennemde kalması ve cenneti
yaşamaması var. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal" style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Kur’an’da dönüşümüzün Allah’a olduğu söyleniyor ama bu Allah
ile birleşmek anlamında değil. Ölüp yeniden dirilmek, Ahirete gitmek, hesap
gününe gitmek anlamında. Panteistler ise Allah’a dönüşü bu anlamda
kullanmıyorlar. Her Allah’ın parçasıyız diyen de Panteistler gibi şirk anlamda
kullanmıyordur diye düşünüyorum. Allah’ın parçasıyız ifadesini O’nun kuluyuz,
O’na aitiz anlamında da kullananlar vardır. Zaten yazının hedefi bu gibi
ifadeleri şirk olarak kullananlar. Allah’ın tecellisi ifadesini panteistler
gibi şirk içeren anlamda kullananlar var, fakat Allah’ın yaratması anlamında
kullananlar da var. Şans kelimesini Allah’ın verdiği bir talih anlamında
kullananlar olabildiği gibi Allah ile alakası olmayan anlamında kullananlar da
olabiliyor. Tesadüf kelimesini günlük hayatta denk gelmek, bir şeyi plan
kurmadan gerçekleştirmek olarak kullanan ve olayları Allah’ın denk
getirmesinden bağımsız görmeyenler var. </span><o:p></o:p></p>Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-83003944647142157012021-05-25T02:30:00.002-07:002021-05-25T02:30:06.630-07:00Hz.İbrahim ve Hz.Muhammed Hakkında Düşündürücü İki Ayet<p><span style="font-family: arial; font-size: medium;">Hz.İbrahim hakkında:</span></p><p><span style="font-family: arial; font-size: medium;"><b>Tevbe Suresi 114.ayet</b>: Şu bir gerçek ki, İbrahim başkaları için gamlanıp ah eden/çok içli/çok duygulu, ince yürekli/yumuşak huylu bir insandı. </span></p><p><span style="font-family: arial; font-size: medium;">Hz.Muhammed hakkında:</span></p><p><span style="font-family: arial; font-size: medium;"><b>Tevbe Suresi 128.ayet: </b>Andolsun, içinizden size onurlu bir elçi gelmiştir. Sizi rahatsız eden şey onu da üzer. Çok düşkündür size. Müminlere karşı çok şefkatli çok merhametlidir. </span></p><p><span style="font-family: arial; font-size: medium;"><br /></span></p><p><span style="font-family: arial; font-size: medium;"><br /></span></p>Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-22305185329610647442021-04-22T00:45:00.006-07:002021-05-25T02:31:07.881-07:00Ahlakı nasıl temellendirebiliriz?<p><span style="font-size: medium;"><br /></span></p><p><span style="font-size: medium;">Cinsiyet eşitliğini savunan bir sayfa, geçenlerde ateist
birinin bir sözünü paylaşmış. Kısaca bu ateist şahıs eşcinselliğin hayvanlarda
da olduğunu, bunun bir çeşitlilik olduğunu ve bu yüzden doğal/normal olduğunu
söylemiş. Sayfada da bu sözler paylaşılmış. Eşcinsel hissedeni dinen
lanetlemeyi, günahkâr ilan etmeyi doğru bulmuyorum. Çünkü bu durumun
çocukluktan gelme gibi durumları söz konusu. Fakat eşcinsel seks ve eşcinsel
evlilik dinen yasak. Eşcinsel seks doğada da var diyerek böyle bir ilişkiyi
‘’normal’’ ve ‘’doğal’’ ilan etmelerinden gına geldi.</span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Ensest hayvanlarda da vardır, peki ensest doğal bir durum
mudur? Hayvanlar annesi, kız kardeşi, kızı ile çiftleşiyor, ne olacak bu iş?<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Yumurtlayan hayvanlarda namus cinayeti görülüyor.<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Dişi örümcek erkeğini çiftleştikten sonra öldürüyor. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Horozun haremi var bir sürü tavukla beraber oluyor. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Bir goril cinsinde 1 gorilin çok eşi oluyor, dişi gorilin 1
eşi. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Bunlara da tamam mı? <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Hayvanlarda bizim için ahlaka uygun olmayan pek çok örnek
var. Zaten onlarda ahlak yok, ahlak bizim için. Hayvanların tabi olduğu şey
başka. Mesela dişi mürekkep balığı bir erkek mürekkep balığını çiftleşmek için
seçiyor. Erkek, dişi ile çiftleşecekken, dişiye fark ettirmeden, araya başka
bir erkek mürekkep balığını alıyor. Dişi seçtiği erkek ile çiftleştiğini
sanarken aslında başka bir erkek ile çiftleşiyor. Bilmem anlatabildim mi <span style="font-family: Wingdings; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-char-type: symbol; mso-hansi-font-family: Calibri; mso-hansi-theme-font: minor-latin; mso-symbol-font-family: Wingdings;"><span style="mso-char-type: symbol; mso-symbol-font-family: Wingdings;">J</span></span> Hayvanlar aleminde
ahlak olmadığı için her şey olabilir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Arılarda yönetici kadın diye bizim dünyamızda da erkeklerin
yönetici olması ahlaken doğru görülmesin mesela?<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Aslanlarda erkek aslan yatar, dişi aslan avlanır, erkeğe
yemek getirir. Erkeğin ev işine ve yemek yapma sorumluluğuna asla
karışmamasını, bunları kadının yapması gerektiğini aslanlardan temellendirelim?
<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Ahlak ilkeleri hayvanlara bakarak anlaşılmaz. Ki doğada pek
çok türde kendi yavrusunu yiyen, kendi yavrusunu öldüren pek çok erkek vardır. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Ahlak hayvana, doğaya bakarak temellendirilemez. Ahlak
Kur’an ile temellenir ancak Kur’an ile. İnanmayan ise kafasına göre, keyfine
göre temellendirir. Mesela bir ateiste göre eş değişimi ahlaksız iken, başka
bir ateiste göre normal-ahlaki olabilir. Ayrıca bir eylemin ahlaken doğruluğu
insanlarda yaygın olmasına göre bile belirlenemez! Ünlü Milgram deneyinde
insanların çoook çoook büyük çoğunluğu otorite emrettiğinde bir başka insana
işkence yapmıştır. Pek az insan bunu reddetmiştir. Kadına tecavüz, eşine şiddet
uygulama erkeklerde yaygın diye bu eylemler ahlaka uygun veya doğal olmaz!
Pedofili hayvanda da insanda da var diye bu da ahlaka uygun olmaz! Erkeklerin %100
ü eşini aldatsa bile, bu eylem ahlaka uygun doğru olmaz! Ki pek çok toplumda ve
pek çok zamanda çok değişik ahlak anlayışları ve yaygınlıkları görülmüştür. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Ahlaken bir şeyin doğruluğu ancak insan olmayan veya insan
ürünü olmayan bir merciin belirtmesi ile temellendirilebilir. Örneğin kimse görmediğinde
ve kimse bilmeyecek olduğunda hırsızlık yapmaktan veya tecavüz etmekten haz
almanın ahlaken yanlış olduğunu temellendirmek felsefi açıdan mümkün değildir.
Mümkün olsaydı ahlakı belirlemeye çalışan pek çok farklı ahlak kuramı olmazdı.
Nitekim tarihte ‘’sana haz veren eylem, iyidir, başkasına faydası önemli
değildir, kendi faydanı gözetmen iyidir’’ gibi ahlak anlayışları sunanlar
olmuştur. Vicdan filan da belirlemez ahlakı, herkesin vicdanı kendinedir. (Herkesin
vicdanı bir konuda farklı farklı şeyler söyleyebilir) <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Kısaca ahlak, insan dışı otorite ile temellendirilebilir.
İnanıyorsanız o otorite ancak Tanrınız olabilir. İnanmıyorsanız ‘’kafanıza’’
göre bir şey uydurursunuz ve herkese göre değişebilirdir bu. Hatta coğrafyaya,
başka zamanlara göre, bir başka insana göre değişen bir ahlak anlayışınız olur.
<o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Yazının girişinde bahsettiğim bu ateist şahıs eskiden
cezaevlerinde insanlara dışkı yedirilmesi hakkında ‘’dışkı yemek çok
yararlıdır, aslında işkence değildir, güzel bir şeydir, maymunlarda da bir
başka maymunun dışkısını yediği görülür.’’ gibi açıklamalar yapmıştı. Eşitlik,
haklar diye ortaya atılan bir sayfanın sırf ateist diye şunu diyebilen bir
şahsı paylaşması da... Müslüman birisi ‘’kadın dövmeyi’’ savunan bir hocayı
paylaşsa anında fişlerler. Ki bence hocacılık zaten başa beladır. Ben her 2
zihniyetteki insanı paylaşmak istemem. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Kısaca bir insan tüm arzularına, hırslarına, çıkarına,
hazlarına, korkularına, kızgınlıklarına rağmen Tanrı’nın koyduğu yasalara göre
kendisini geliştirmek, O’nun yasalarına göre eylemlerini belirlemek, niyetini
ve kalbini temizlemeye çalışmak zorundadır, nokta. Bu yasalara tüm insanlık
uysa da uymasa da her birey kendinden sorumludur. İnsan pek çok farklı şekilde
geliştirilen kanunlara ve ahlak anlayışlarına uyabildiği ve onlara göre
davranabildiği gibi, esas olarak Tanrı’nın kanunlarını temel alarak hayatta
adım atmalıdır. Zaten insan bunu yapabilecek kabiliyete de sahiptir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Hayatın gelip geçici olduğu ve çok kısacık olduğu bu yerde,
Tanrı’nın yasalarına göre yaşamaya çalışmak insana en çok iç huzurunu
verebilecektir. <o:p></o:p></span></p>
<p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Yanlış konuştuysam, yanlış bir söz ettiysem, Allah affetsin.
Sevgiler. </span><o:p></o:p></p><p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Ayrıca: </span></p><p class="MsoNormal"><span style="font-size: medium;">Ders veren bir masal, Korsan Prenses: <a href="http://ozgurvedindar.blogspot.com/2019/01/korsan-prenses.html" target="_blank">http://ozgurvedindar.blogspot.com/2019/01/korsan-prenses.html</a></span></p><h3 class="post-title entry-title" itemprop="name" style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-stretch: normal; font-variant-east-asian: normal; font-variant-numeric: normal; font-weight: normal; line-height: normal; margin: 0.75em 0px 0px; position: relative;"><span style="background-color: white; font-size: medium;">Kur'an'da, SADECE, Allah'a İnanırken Bir Yandan Şirk Koşanlardan BAHSEDİLMEZ! Ateistlere Deistlere de Cevaplar Vardır!!! Yazı</span><span style="background-color: white; font-size: small;">: </span><a href="http://ozgurvedindar.blogspot.com/2018/09/allah-sadece-kendisine-inanp-sirk.html" target="_blank"><span style="background-color: white; font-size: small;">http://ozgurvedindar.blogspot.com/2018/09/allah-sadece-kendisine-inanp-sirk.html</span></a></h3><div><br /></div><div><span style="font-size: medium;">Allah imanı kime verir? Yazı:</span></div><div><a href="http://ozgurvedindar.blogspot.com/2018/09/allah-iman-kime-verir.html" target="_blank">http://ozgurvedindar.blogspot.com/2018/09/allah-iman-kime-verir.html</a><br /></div>Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-29108952039656495092018-03-28T08:03:00.000-07:002018-03-28T08:06:40.322-07:00Evrendeki 4 Temel Kuvvet ve Allah'ın Hakimiyeti...<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Allah, pek çok ayetinde, bizleri yarattıkları üzerinde düşünmeye davet eder. Yeri ve göğü yani evrenimizi incelemeye bizleri çağırır. (Bkz: Ali İmran 191) İman eden ve Allah’ı gereğince takdir etmeye çalışan, O’nun bizlere indirdiği kitabı hakkıyla okuyan ve akıl eden kişi bilir ki; evrenimizi incelemek yani bilimsel incelemede bulunmak, bizleri Allah’a daha da yaklaştıran, O’nun yüceliğine ve bilgisine şahit olarak O’na daha da ısınmamızı sağlayan güzel bir kaynaktır. Bizler, bilemediğimiz bilgilerden ötürü değil, öğrendikçe ve bilgimizi arttırdıkça daha da Allah’a şükreden kullar olmayı ve ancak bilgi sahibi olarak gerçek iman edenlerden olabileceğimizi Kur'an'dan öğrendik. Bu anlamda, bilmediği her şeyi (haşa) Tanrı’nın varlığına yorduğumuz iftirasını içeren boşlukların Tanrısı iddiasını da kınıyorum. Bizler, Kur’an’a uyma gayretinde olacaksak, bilgiyi seven insanlar olmalıyız.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Evrenimizdeki 4 temel kuvveti düşünürken, Allah’ın ne kadar da Yüce bir Yaratıcı olduğunu içimde idrak ediyordum… Gerçekten, Allah çok çok Yüce. Bilgisi sonsuz derecede derin ve uçsuz bucaksız. Evrenimizi incelediğimizde, en ufak bir detayın bile atlanmadığını, ince ince hesaplar içerdiğini, tüm evrenimizdeki her detayın –en ufak zerresinden, en birbiri ile alakasız gibi görünen oluşumların- birbiri ile ilintili olduğuna şahit oluyoruz. Örneğin, damarımız içindeki kanın basıncı ve dış ortamdaki basınç… Hepsi birbiri ile etkileşimde bulunmak durumunda olduğundan, her bir yapı hassas bir dizayn ve akla ihtiyaç duyuyor. Bu dizaynı oluşturan Yüce Aklın sahibi tabii ki bu koca Evrenden üstün olması gereken bir Yaratıcı, Allah. Evreni ve oluşabilecek diğer ihtimalleri (evrenler) düşününce, Yaratıcının sınırsız bir güce, kudrete, akla sahip olması gerektiğini de anlıyoruz.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Evrenimizdeki 4 temel kuvvete dönelim ve bunların ardında işaret edilen akla, merhamete ve bilgiye bakalım derim… Yani Rabbimizin merhametine, aklına, bilgisine…</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Evrenimizde 4 temel kuvvet var. Bunlar:</span></div>
<div class="m_-5244169930959210743gmail-MsoListParagraphCxSpFirst" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 0.0001pt 36pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">1.<span style="font-family: "times new roman"; font-size: 7pt; font-stretch: normal; line-height: normal;"> </span></span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Güçlü Nükleer Kuvvet</span></div>
<div class="m_-5244169930959210743gmail-MsoListParagraphCxSpMiddle" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 0.0001pt 36pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">2.<span style="font-family: "times new roman"; font-size: 7pt; font-stretch: normal; line-height: normal;"> </span></span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Zayıf Nükleer Kuvvet</span></div>
<div class="m_-5244169930959210743gmail-MsoListParagraphCxSpMiddle" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 0.0001pt 36pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">3.<span style="font-family: "times new roman"; font-size: 7pt; font-stretch: normal; line-height: normal;"> </span></span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Elektromanyetik Kuvvet</span></div>
<div class="m_-5244169930959210743gmail-MsoListParagraphCxSpLast" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt 36pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">4.<span style="font-family: "times new roman"; font-size: 7pt; font-stretch: normal; line-height: normal;"> </span></span><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Kütle Çekim Kuvveti</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Güçlü Nükleer Kuvvet:</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Çevremizde gördüğümüz her şeyin, kendimiz de dahil olmak üzere atomlardan oluştuğunu biliyoruz. Atomun çekirdeğini oluşturan tüm parçacıkları bir arada tutan ve fizik kurallarının tanımlayabildiği en şiddetli kuvvet güçlü nükleer kuvvettir. Bu kuvvet, atomun çekirdeğindeki parçacıkların dağılmadan bir arada durmalarını sağlar. Atomun çekirdeği bu şekilde oluşur. Bu kuvvet o kadar büyüktür ki çekirdekteki parçacıkların adeta birbirine yapışmasını sağlar. Bu yüzden bu kuvveti taşıyan çok küçük parçacıklara Latincede yapıştırıcı anlamına gelen gluon denilmektedir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve O, her şeye vekildir.</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">(Zümer, 62.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Zayıf Nükleer Kuvvet:</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Evrendeki tüm düzeni sağlayan en önemli etkenlerden biri de atomun kendi içinde dengeli bir yapıya sahip olmasıdır. Bu denge sayesinde, maddeler bir anda bozunmaya uğramaz ve insanlara zarar verecek ışınlar yaymaz. Atomun bu dengesini sağlayan (Allah’ın rahmet ve kudreti ile yarattığı) çekirdekteki parçacıklar arasında var olan zayıf nükleer kuvvettir. Zayıf nükleer kuvvetin etki ettiği parçacık bozunarak, kendisi ile akraba bir parçacığa dönüşür. Böylece atom, parçalanmadan başka bir atoma dönüşüp varlığını korumaya devam eder.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">O, dilerse yok eder ve yeni bir yaratma ile yeni şeyler getirir.</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">(İbrahim, 19.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Bu kurulan sistem sayesinde, canlılar, kontrolsüz olarak çevreye dağılıp zarar verecek parçacıklardan gelebilecek tehlikelere karşı adeta bir emniyet kemeri gibi korunmuş olur.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Size Rahman’dan başka yardım edebilecek ordular kimlerdir?</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">(Mülk, 20.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">O rahmandır, rahimdir. (merhamet gösterendir/merhametin kaynağıdır) (Bakara, 163.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Elektromanyetik Kuvvet (Elektronları Yörüngede Tutan Kuvvet):</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Bu kuvvetin keşfedilmesi, fizik dünyasında bir çığır açtı. Her cismin kendi yapısal özelliğine göre bir elektrik yükü taşıdığı ve bu elektrik yükleri arasında bir kuvvet olduğu öğrenilmiş oldu.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Kütle Çekim Kuvveti (Evreni Yörüngelerde Tutan Kuvvet):</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Bir haberleşme uydusunun dünya etrafında sabit bir yörüngede dönmesi, evrendeki gezegen, yıldız ve uyduların denge içinde hareketlerini sürdürmesi, suların şelalelerden aşağı doğru akması, yeryüzünde rahatça yürüyebilmemiz gibi bir çok olay kütle çekim kuvvetinin varlığı ile gerçekleşmektedir. Okyanus kenarlarında daha rahat gözlemlenebilen gel git olayı da bu kuvvetin varlığına örnektir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Bu kuvvetten ve daha pek çok fiziksel kuvvetin varlığını kullanarak, Allah’ın yarattığı materyalleri ve onlara koyduğu potansiyelleri kullanarak, hayatımızı kolaylaştıran bir sürü alet oluşturuyoruz. Bunları oluştururkan kullandığımız akıl bile O’nun vermesi. Bu sebeple, aslında insan oluşumu diye adlandırılan teknolojik ürünlerin esas Yaratıcısı da Rabbimiz. Bunları yapmamıza izin veren de O. (Bkz: Zuhruf 12.ayette dediği gibi gemileri yaratan O)</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Atoma, atom ağırlığına ve atom altı parçacıklara işaret eden şu ayeti de paylaşarak yazımı bitirmek isterim:</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<b><span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Yeryüzünde ve gökyüzünde zerre ağırlığınca bir şey Rabbinden gizli kalmaz. O’ndan daha büyüğü veya daha küçüğü yoktur ki, Kitab-ı mübin’de olmasın. (Yunus, 61.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Calibri, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 15.6933px; margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 17.12px;">Allah’ın verdiği akılla, Allah’ın yarattığı mükemmellikler üzerinde daha da düşünmemizi ve bu düşünce ile kibirlenmek yerine daha da şükreden, boyun eğen, teslim olan, takdir eden kullardan olmamızı temenni ederim.</span></div>
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: verdana, sans-serif; font-size: 12pt;">*Fizikçi değilim, yazıdaki bilgiler benim öğrendiklerim. Sevgi ile…</span>Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-3017541164622212632017-11-30T14:30:00.004-08:002021-04-21T13:50:18.825-07:00İhtiyacımızdan Fazlasını Almak, Günah mı?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuhwJl-fkmE3Iw77ZEp9jssNqzVlL_0v5POHwbCL8hKTzSPIv3FKvp-yyBFdFOHuY2oJ8pZhRckin3l8gxSArtEA3abwzaLtrTLLJ82LM0jyQzPLJJeOFbI4ag-3RgIFIysYdlujPEtkQ/s1600/1400928860173.jpeg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="462" data-original-width="616" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuhwJl-fkmE3Iw77ZEp9jssNqzVlL_0v5POHwbCL8hKTzSPIv3FKvp-yyBFdFOHuY2oJ8pZhRckin3l8gxSArtEA3abwzaLtrTLLJ82LM0jyQzPLJJeOFbI4ag-3RgIFIysYdlujPEtkQ/s1600/1400928860173.jpeg" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Konu israf oldu mu, dini sohbetlerde her zaman söz,
ihtiyaçtan fazlasının israf olduğu söylemine gelir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Müslümanlara ihtiyaçtan fazlasını haramlaştırmaya
çalışanlara aslında sadece şu ayetle cevap vermek bile yeterli olacaktır:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah’ın
kulları için çıkardığı ziyneti (süsleri), kim haram etti? <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">(Araf
32.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bu ayetten açıkça anlıyoruz ki, bir Müslümanın süslere
sahip olması helal. Süs nedir? Örneğin, evinizde masaya koyduğunuz biblo bir
süstür, evinizdeki bir bitki ve saksısı bir süstür, duvarınızın bir köşesine
astığınız bir tablo, kulağınızdaki küpe süstür… Yani süs, temelde yaşamanız
için İHTİYAÇ DUYMADIĞINIZ, yaşamınızı sürdürmeniz için yemek içmek barınmak gibi
ŞART OLMAYAN, tamamen estetik beğeniden ötürü yararlandığınız eşyalardır. Yani,
Allah, bir Müslümanın sadece barınma, yemek, içmek, tuvalet, giysi, ısınma gibi
hayatını devam ettirmesi için şart olan materyaller dışındaki şeyleri de HELAL
KILMIŞ. Çünkü insan, bir hayvan gibi sadece yeme-içme ve çoğalma odaklı bir varlık
değil. Estetik kaygıları da olan, estetikten haz alan, bazı duygulara da
ihtiyaç duyan sosyal bir varlık aynı zamanda. Aslında bu ayet başlı başına,
“Müslüman 1 lokma 1 hırka ile tamam olmalı” gibi bir anlayışı yerle bir ediyor.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kur’an, kendi kendisini tefsir eden bir kitaptır. (Bkz:
Furkan Suresi 33.ayet) Dolayısıyla, ayetleri, Kur’an’ın kendi kendisini
açıkladığı yani tefsir ettiği ilkesine dayanarak ele alırız. Bir ayette geçen
bir kelimenin birden fazla anlamı olabilir. Bu anlamların önce hepsine bakarız,
diğer ayetlerle uyuşmayan bir anlamı varsa, o anlamı atarız. Örneğin kadını
dövmek diye çevrilen ayetteki darabe kelimesinin bir sürü anlamı vardır. Lakin
bir kadını doğru bir davranışa yöneltmek istiyorsak, dayak-küfür gibi
kabalıkların tam tersine iyiye yol açmayacağına dair de bir sürü ayet vardır(Bunlardan
sadece biri, Ali İmran 159.ayet). Dolayısıyla kelimenin dövmek anlamı alınamaz.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><b>Bakara 219.ayet:</b><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Sana
neyi infak edeceklerini (ne kadar maddi yardımda bulunacaklarını) soruyorlar.
De ki “bağışladığınız/vazgeçtiğiniz kadarını”<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah’ın paramızın ne kadarını başkaları ile paylaşmalıyız
sorusuna verdiği cevabın bildirildiği bu ayet, iki şekilde çevrilmekte.
Bazıları “ihtiyaçtan fazlasını” şeklinde çevirirken bazıları “bağışladığınız
kadarını/vicdanen gönülden verdiğinizi” şeklinde çeviriyor. Bu bahsettiğim
Kur’an’ın kendi kendisini açıkladığı ilkesine dayanarak (zira bu ilkeyi de Kur’an’da
ayetleriyle bize bildiren yüce Rabbimiz), ihtiyaçtan fazlasını şeklinde bir
çeviri yapmanın doğru olmadığını görebilmekteyiz. Eğer ihtiyaçtan fazlası bize
yasaksa, bu durumda, bir Müslümanın 1 bibloya, 1 küpeye de ihtiyacı olmadığını
söylemek mantıklı olduğundan, süslerin de günah olduğunu söylemiş olmaktayız. Bu
da yazının başında verdiğim ayete ters düşüyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Düşünün, önünüzde 2 tane yatak örtüsü var. Bir tanesi
simsiyah, diğeri ise canlı güzel bir renk ve desende, üzerine de boncuklar
simler işlenmiş. Siyah olan daha ucuz, ikisi de kalite olarak aynı, sadece
diğeri “süslü”. Eğer bir Müslümana ihtiyaçtan fazlasını almasının haram
olduğunu söylersek, pekala ucuz ve siyah olan ihtiyacını karşılayacaktır. Ama
bunu yaparken ise “süslü olanı” yasak ilan etmiş oluyoruz. Bu tavır da yazının
girişinde bahsettiğim Araf Suresi 32.ayete ters. <b>Dolayısıyla, ne kadar bağışlıyorsak, o kadarıdır infakın (maddi
yardımın) miktarı. </b>Zaten bu miktar arapça “afve” kelimesi ile ifade
ediliyor, “affedilen/vazgeçilen” anlamında. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Geçenlerde, dini konuların anlatıldığı bazı programlarda,
Kuran merkezli konuşan ve hoca olarak nitelendirilen bazı insanlardan da
“ihtiyacımızdan fazlasını almamak gerektiğine dair” dolaylı anlatımlar dinledim
ve açıkçası Kur’an’ı merkez alarak konuşan kişilerin de israf konusunu bu
şekilde anlatmalarına canım sıkıldı. Öyle ki sohbetlerinde “eskiden uçak yoktu,
araba otobüs vardı, ne var ki uçağa biniyorsun, araba da seni gideceğin yere
götürüyor” gibi daha pahalı olan bir ulaşım yöntemini sanki gereksizmiş gibi
yani dolayısıyla israfmış gibi anlatıyorlardı. Oysa ki uçak, belki de otobüsle
20 saat sürecek yolu, 1.5 saate indirmemize yarar. Muazzam bir vakitten kazanma
yöntemidir. Vakitten kazanmayı geçtim, saatlerce bir koltukta vücudun
tutularak, doğru düzgün uyuyamayarak, daha tehlikeli ve haliyle daha stresli bir
yol çekmeni de engeller. İnsanın o 1 otobüs yolculuğunun yol yorgunluğunu
atması için ertesi günü de heba olur. Tuvalet gibi zaruri ihtiyaçlarını
istediği gibi gerçekleştiremez örneğin sık sık su içemez. Sürekli oturduğu için
bağırsak sıkıntıları da yaşar. Belki 40 lira, 50 lira fazla para ödeyeceksindir
ama sağlık açısından da vakit açısından da, daha zinde bir vücut ve zinde bir
beyin için o 40 liranın bir önemi olmaz. Bir Müslümanın, Allah’a daha iyi
hizmet edebilmesi için zinde bir beyne, bedene ve kaliteli kullandığı vakte
ihtiyacı var, kalitesiz giden vakte değil. Otobüs demek belki 20 kat fazla
vaktini yolda harcamak demek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Üstelik de Nahl Suresi 8.ayette eşek gibi at gibi
insanların bir yerden bir yere gitmesini sağlayan taşıtlar örnek verilerek,
Allah’ın daha neler yaratacağına da dikkat çekilir. Zuhruf 12.ayette gemileri
yaratanın Allah olduğu bildirilir (geminin gitmesini sağlayan fizik
kurallarını, mühendise aklı veren O’dur sonuçta)…Bu ayetler ışığında Allah,
insanlara birer nimet olarak uçakları, arabaları yaratacağının da müjdesini
vermiş oluyor. Bahsettiğim programda “ne var arabası olmayan da bisikleti ile
idare etsin araba istemesin veya işe 1 saat bisikletle gitsin ne var eskiden
araba da yoktu” tarzında örnekler de verilmeye devam edildi. Eskiden bisiklet
de yaygın değildi. Hepimiz şimdi eşekler ile seyahat etmeye filan mı dönelim?
Hatta yürüyerek de yolculuk etmek zorunda kalan kişiler çoktu. Benim büyük
ninem, şehirde okuyan çocuklarına her gün yiyecek götürür ve kaç km yol yürümek
zorunda kalırmış (araba gibi bir imkanı olmadığı için). Araba da, uçak da, eve
koyulan biblo da Allah’ın bizlere lütfu olarak Kur’an’da dolaylı anlatımlar ve
kelimelerle işaret ettiği ve helal kıldığı güzel nimetlerdir. Bunlardan birinin
günah olduğunu israf gereksiz olduğunu ima etmek bir Müslümanın haddi olmadığı
gibi, küçümsemek de yakışmayacaktır. Zira Allah, bu saydıklarıma ayetlerinde “güzel
nimetler” olarak işaret ederken, güzel nimetini küçümser gibi konuşmak kimin
haddine? İhtiyaçtan fazlasının Müslümana haram olduğunu ima etmek, zaten hayatta
kalmamızı sağlayan şeyler dışındaki her şeyi dışlamak demektir. Bahsettiğim
programda “karnımızı doyurmaktan başka hiçbir şeyin ihtiyacımız olmadığını
unutmamalıyız” dendi. Hatta bu söylem daha da genişletildi “ısınmamız,
barınmamız, yemek yememiz ihtiyaçlarımız, başka neye ihtiyacımız var ki?”
denildi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bir insan tatile gitmese de hayatta kalabilir. Lakin Allah,
yeryüzünü üzerinde dolaşmamıza elverişli olarak yarattığına da dikkat çekiyor. (Bkz:
Nuh 19-20.ayetlerde) Yani gezmemiz de tatile gitmemiz de Rabbimizin bize işaret
ettiği üzerimizdeki bir nimet. Hayatta kalmamız için temel ihtiyaçlarımız
dışındakileri elimizin tersi ile itmemiz ve temelde ihtiyacımız olmayan
güzellikleri küçümsemek Müslüman bir tavra yakışmaz. Yarattığı güzelliklere bakmamıza,
hatta hayatın başlangıcını düşünmemiz için bizi gezmeye çağırıyor Ankebut
20.ayette. Önceki yaşayan insanların bıraktığı eserlere de bakmaya, gezip
görmeye çağrılıyoruz (Bkz: Mümin 82.ayet). Yani biz bir kumsala gittiğimizde,
kuma, güneşe, gökyüzüne, yanımızdaki ağaçlara bakarken Allah’ın yarattığı bu
güzelliklere şahit olarak O’nu övdüğümüzde aslında ibadet etmiş oluyoruz. Yahut
Mısır’da Piramitleri gezerken Allah’ın ayetlerde dikkat çektiği ibretleri
düşündüğümüzde de ibadet etmiş oluyoruz. Yani, Allah’ın bu emirleri bile sırf
barınma-giyinme-yemek gibi temel ihtiyaçları yasaklayan bir anlayışa zıt, zira
bu saydığım şeyler tamamen manevi dünyamızı doyurmakla ilgili. Bir müzik CD’sine
de hayatta kalmamız için ihtiyacımız yok ama o da tamamen manevi dünyamızı
doyurmakla ilgili çünkü sosyal bir varlık olarak yaratıldık ve Rabbimiz de
bizim hayvanlar gibi sırf hayatta kalmamız için nimetlenen canlılar olarak
yaşamaya zorlamıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bahsettiğim programda “akıllı telefon yoktu, bir alo demeye
önceki telefonlar da yetiyor” dendi. Bu cümlede fark ettiyseniz, her ay yeni
telefon almak, sürekli bir üst çıkanı için hırslanmak eleştirilmiyor… Akıllı
telefon, internet kullanmak ve pek çok internet üzerinden yapılan işi kolayca
yapmak demektir. Bu imkanları hele ki bir Müslüman, Allah yoluna çağırmak için
kullanıyorsa büyük nimet demektir. Diyelim Allah yoluna insanları çağırmak için
kullanmıyor, sırf ekran görüntüsünün kalitesini arzuluyor, kaliteli görüntüde
videolar izlemek istiyorsa, yazının başında verdiğim süslerin helal olduğuna
değinen ayeti düşünürsek, kimin haddine olur, sanki akıllı telefon kullanmanın
israfa girdiğini söylemek? Aslında bahsettiğim programda bu örnekler bir yandan
da “hep elimizdekinden daha iyisini isteyerek mutsuz olmak, elimizdekine
şükretmemek” anlamında da verildi. Bu söyleme sonuna kadar ben de katılıyorum
elbette ama bunların kullanılmasının bir nevi ihtiyaç dışına çıkarak israf
olduğu imalarına, ayetler ışığında katılmam mümkün değil. Bu şekilde, her yeni
çıkan teknolojik yeniliği, Allah’ın yeni ve güzel nimeti değil de gereksizlik
olarak nitelendirirsek, “uçak yokken araba vardı” “araba yokken bisiklet vardı”
şeklinde yenilikleri eleyerek ve bu yenilikleri kullanmanın gereksiz olduğunu
iddia etmeye gidersek, mesele sadece “hayatta kalmamızı karşılayacak maddi
şeyler edinmek” ise ilk uygarlıklar gibi sadece bir yerlerimizi örtecek 2-3
kumaş ile topraktan yapılan çanak çömlek ile, hatta basit barınaklarda yaşamak gerektiği
sonucuna varmalıyız. Zira bu şekilde de temel ihtiyaçlarımız karşılanmış
oluyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Eğer ki bir kadına, “4.ruju alma, onun yerine bir fakir
doyurman daha hayırlı olur” diyeceksek başka (burada kaba taslak bir örnek verdim herkesin imkanı başka) ama eğer o kadın o 4.ruju da
kullanacaksa o ruju almasının günah olduğunu söyleyemeyiz. Eğer aldığımız bir
şeyi kullanmıyorsak, o şeyin kullanılmadan çöp olmasına sebep oluyorsak
yaptığımız israf olur. Aldığımız 1 bibloyu hiç sergilemeden, kendi gözümüzden
de uzak tutup karanlık bir dolap altında saklıyorsak bu israf olur. 10
gömleğimizin 10’unu da giyiyorsak bu israf değildir ama aldığımız gömleği
dolapta unutuyorsak ve kullanmıyorsak bu israftır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Zira Allah da ayetinde <b>“yiyin için fakat israf etmeyin”
(Araf-31.ayet)</b> diyor, yiyeceğimiz lokmanın miktarına veya pahalılığına değinmiyor.
Örneğin avokado pahalıdır, daha ucuz ve onunla aynı besin değerinde meyve yiyin
gibi bir yönlendirme yapmıyor (Allah bu bahsettiğim örneği ayetlerdeki
anlatımlarla anlamamızı sağlayabilirdi, bu sonucu çıkarabileceğimiz bir ayet
yok, mesela yemek yiyeceğiniz zaman pahalı yemek yemeyin demiyor)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">1 LOKMA 1 HIRKA İLE YAŞAYAN PEYGAMBER ANLATISI NE KADAR
DOĞRU?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Son Peygamberin 1 lokma 1 hırka ile yaşadığı, eşlerinin sefalet
içinde yaşadıkları da bazı din hocaları tarafından iddia edilir. Oysa Kur’an’a
baktığımızda 1 hırkası olup sürekli onu yama yapan, eşlerinin düzgün yatacak
yeri bile olmayan fakir bir Peygamber anlatısı değil, tam tersine fakirken
zengin edilmiş bir Peygamber anlatısı vardır (Duha 8.ayet). Şöyle bir iddiada
bulunan olabilir, “zengindi ama fakir gibi yaşıyordu, tüm parasını başkalarına
dağıtıyordu” şeklinde… Basit bir örnekle bu iddiayı da geçersiz kılabiliriz.
Ahzab Suresi 53.ayette “Peygamberin evleri” diye bir ifade vardır, yani
Peygamberin 1 göz odası veya 1 evi olmadığı gibi, 1 den fazla evi var. Yani
Peygamberin her şeyin en azıyla idare ettiği, tüm ailesini kısıtlı bir şekilde
yaşattığı iddiasını da bu ayet yerle bir etmiş oluyor. Üstelik bize sadece Son Peygamber
örnek olarak gösterilmiyor ki, tüm Peygamberler örnek kişiler olarak ve eşit
derecede önemli tutularak tanıtılıyor (Bkz: Bakara 285). Kur’an’da atlara ve
heykel gibi süs eşyalarına düşkün olan, ihtişamlı bir sarayda yaşayan Süleyman
Peygamber gibi bir örneklik de var (Bkz: Sebe 13.ayet ve Neml 44.ayet). Hatta
öyle ki, Süleyman Peygamberin kendisinden başka kimseye nasip olmayacak
üstünlükte bir mülk için dua ettiği de geçiyor (Bkz: Sad 35).<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Şunu da belirtelim, elinde imkanı çok olanlar bu imkanları başkalarından
yararlandırmaya, diğer insanların bu güzel nimet ve imkanlardan mahrum
olmamalarını sağlamaya çağrılıyor elbette. (Bkz: Nahl 71.ayet) Nimetlerden
yararlanmak elbette kötü değil ama bunu yaparken ne kadar diğer insanların da
bu nimetlerden yararlanmaları için maddi manevi çaba gösteriyoruz, elbette bu
soru hepimizin kendi vicdanlarımıza sorması gereken bir soru. Üstelik de geç
olmadan bir şeyler yapmamız gereken bir konu. Hele ki rahat yaşayan insanlarsak, fazla parası olanlardansak ve harcadığımızla, yaptığımız yardım arasında büyük bir uçurum varsa, Nahl
Suresi 71.ayet ortada, açın okuyun… Kaç gömleğiniz var bilemem ama, Ahirette imkanımıza göre kaç fakirin üzerine kaç gömlek giydirdiğimiz önemli. Lakin
bunu yaparken de, kendimizi sefalete fakir bir hayata mahkum etmemizi istemiyor
Rabbimiz: <b>Eli sıkı olma, onu büsbütün de
açma. Yoksa, kınanır ve çaresiz kalırsın. (İsra, 29.ayet) <o:p></o:p></b></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><b><br /></b></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Yani, imkanı olmasına rağmen kendisini fakir-sefalet içinde
bir hayata mahkum eden, sadece 1 lokma 1 hırka ile idare eden, eşlerine yatacak
yatak alma imkanı varken sıkıntı çekmelerine sebep olan (üstelik Allah'ın Kuran'da emrettiği erkek, eşinin maddi manevi rahatını gözetmekle sorumlu tutuluyor), UYDURMA PEYGAMBER
ANLATISINDAKİ GİBİ bir yaşam da övülmüyor Kur’an’ımızda. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal"><br /></div>
<br />
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;">Ayrıca yazılarımı </span><a href="http://www.allahateslim.com/" style="font-family: Arial, sans-serif; font-size: 18.6667px;" target="_blank">http://www.allahateslim.com/</a><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;"> adresinden de okuyabilirsiniz.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-77260628460344316182017-10-30T17:23:00.001-07:002017-10-30T17:32:07.345-07:00Allah Var Deyip, Allah Yok Gibi Yaşayanlar...<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPWkTrro3UTlDNsj8rlEZvk8ENYTuWyDIadjB1rF_Td0VkxLkEhnU9QC-BkhenrxCmDuR-mXxI25u8TguT9wg3tp-nNIGdXm-1nmdy_zDXAxWkUN6QGp7yaF9ULdIUgI7S5aJG-r3Gn6o/s1600/pll-20cast-20says-20.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPWkTrro3UTlDNsj8rlEZvk8ENYTuWyDIadjB1rF_Td0VkxLkEhnU9QC-BkhenrxCmDuR-mXxI25u8TguT9wg3tp-nNIGdXm-1nmdy_zDXAxWkUN6QGp7yaF9ULdIUgI7S5aJG-r3Gn6o/s1600/pll-20cast-20says-20.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Allah var deyip, yokmuş gibi
yaşayan insanlardan bahsetmek istiyorum bu yazıda.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Deistlerden (Tanrının varlığını
kabul edip, dinleri reddeden insanlardan) bahsetmeyeceğim, yanlış anlaşılmasın.
Agnostisizm ve ateizm arasında gidip geldiğim ama bir yandan da Tanrıyı arayan
biri olduğum yıllarda, tamamen vicdani ölçütle, deizm bana saçma gelirdi. Zira,
“Tanrı varsa ve tüm bu kainatı-kulları yarattı ise, onların yapıp ettiklerine
umursamaz olamaz” diyordum. Nitekim, Kainattaki en ufak bir zerreden, anne
karnında doğup büyüyen bir çocuğa, bulutlara, yıldızlara dek; küçük-büyük her
bir detayın muazzam bir planla yaratılıp, devamının sağlandığını görünce;
Yaratıcının en ufak bir atomdan, büyük bir gorile, Jüpiter’e dek her an her
saniyeyi bilgisi ile devam ettirdiğini iyice anlayınca; Tanrının her an her
saniye, yarattığı buraları (dolayısıyla bizleri) umursadığını anladım.
Deistlere de biraz sataştığıma göre, devam edeyim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bu yazıda “Allah var deyip, yok
gibi yaşayanlar” diyebileceğimiz kesim, İslam ile bir sorunu olmadığını iddia
eden, Allah’ı ve Son Peygamberi kabul eden, Ahireti reddetmeyen ama dinle
ilişkisi sadece “ben Allah’a Ahirete inanıyorum” demekten öte gitmeyen
insanlar. Bu insanların hayatında öncelikle dini bir kaygı göremezsiniz.
Yaşantılarında Ahiret kaygısı göremezsiniz. Allah’a karşı umursamaz ve duyarsız
olduklarını çok net bir biçimde görürsünüz. Dini bir sohbet açtığınızda sizle
bir iki sohbet ederler ama eğer siz dindar yaşayan bir insansanız, sizinle uzun
süre vakit geçirmekten rahatsızlık duyacaklardır. Bu insanlar dediğim gibi,
sadece Allah Ahiret var derler, her hangi bir inkar cümlesi kurmazlar ama Allah
ile ilişkileri sadece bu tek sözden ibarettir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Şu ayette yapılan uyarıda olduğu
gibi, inanıyorum demenin yeterli olduğunu sanan, yani işin ciddiyetini iyice
içlerine sindirememiş kişilerdir bunlar:<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">İnsanlar, “inandım” demekle
bırakılacaklarını ve imtihan edilmeyeceklerini mi sandılar? (Ankebut Suresi,
2.ayet)</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bu ayet, net bir şekilde, sadece
inanmanın kurtarmayacağına dikkat çekiyor. Kur’an’ın bütününe bakarsak ise,
bizi kurtaracak şeyin, iman ederek Allah’ın emir ve yasaklarına titizlik
gösteren biri olmak olduğu görülür. Bu amaç doğrultusunda, Allah’ı umursayan
bir tavır göstererek, gayretle çalışırsak kurtulabileceğimiz gerçeği anlatılır.
Bu anlamda da, başımıza bazı sınavlar geleceği de bize bildiriliyor. Bu sınavların
da bizi salih, içten bir kul olmamıza yararı var aslında, sınav görünürde
sıkıntılı-kötü olsa da, Allah’ın sözünü dinleyenler için Allah’a güzellikle
ulaştıran, hayır yolunda birer basamak niteliğindedir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Geçenlerde bir tanıdığımla gün boyu
vakit geçirdim. Kendisi çok iyi bir üniversitenin iyi bir bölümünden yeni mezun
ve birkaç aydır işsiz. Bu arada, kendisine daha önce birkaç kere Gerçek İslam
denilen dinin Kur’an’da olduğunu açıklamış, hatta pek çok konuda dinin ne
dediğinden bahsetmiştim. Gün boyu canının sıkkın olduğunu görünce, kendisine
dedim ki “inanıyorum diyorsun, dini reddetmiyorsun, peki dine dönmeyi
düşünmüyor musun?” Açıkça düşünmediğini söyledi. Hatta, eğer iş bulursa
sıkıntısının çözüleceğini düşündüğünü söyledi. Ben de dedim ki, “yoooo, hayır.
İş bulsan da sana yetmeyecek. İş bulunca da bu sefer başka şeylerden
yakınabilirsin. Başka zorluklar olabilir. Başka şeylere sıkılabilirsin. Hatta
işte çalışıyor olmaktan sıkılabilirsin en basitinden veya iş sana yetmeyecek,
elinde olanlar da yetmeyecek” . Gerçek bu. Hayat uzun bir yol ve en zengin
dediğimiz, tuzu kuru dediğimiz insanlar bile psikolojik sıkıntılar yaşıyorlar.
En basitinden, her şeyleri tam (kıyafet tam, gençlik tam, partiler tam) ama
tatminsizlik yaşıyorlar. İç huzursuzluğu yaşıyorlar. Adamın milyon dolarları
var ama çok sevdiği oğlu ölüyor ya da mutlu bir evlilik istiyorlar ama
aldatılıyorlar boşanıyorlar, gerçek bir dostları olmadığından yakınıyorlar.
Şöhret dediklerimizin biraz psikolojilerini deşsek, anksiyete problemi, panik
atak, depresyon gibi pek çok farklı sıkıntı bulabiliriz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">“Dine niye dönelim?” diye
sorduğumuzda, cevabı, sıkıntının olması da değil aslında. Tanıdığıma
sıkıntının, bize Allah’ı bulmamız, O’na yönelmemiz için verilebilen bir sınav
olabildiğinden bahsettim. <o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Sıkıntımız olmasa bile tek başına
ÖLÜM diye bir gerçeğin olması “Ne yani bu varlığım geçici mi? Ne yani bu kadar
çok beğendiğim kendim yok mu olacağım? Ne yani şu tatlı köpeğim ölürse onu bir
daha göremeyecek miyim? Sevdiklerim ne olacak?” sorularını sormaya itmelidir.
Cevabında getirdiklerimiz YOK OLMAK üzerine ise ciddi bir psikolojik çöküntü
yaşatacaktır. Bu çöküntünün sesini duymamak için insan kendisini işle, eğlence
ile, moda ile oyalayabilir. Sadece o enkazın üzerini örter. Dine dönmemizin sebebi
de ölüm diye bir gerçeğin bize sıkıntı vermesi değil tabi ki, bu sıkıntıların
bize hayatı niye yaşadığımızı sorgulatıyor olması dine dönmemiz için sebep. Tek
başına ÖLÜM bile bu sorgulama için yeterli diyorum. Yani, bu yüzden başınızda
görünür bir sıkıntı olmasa bile, sizi bekleyen bir ölüm var, bu sizi rahatsız
etmeli ve düşünün diyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Anlatmak istediğim, dine dönmemiz
için sebep tabi ki de sıkıntımızın olması değil Din, bir hayat tarzıdır,
hayatın her saniyesini kapsayan bir gerçekliktir. Sıkıntıda da, ferahlıkta da
Allah’ı umursamamız gerekir. Çünkü, hayat gelip geçicidir ve gerçek hayatımız
Ahirettedir. Ahirette güzel bir akıbetin bizi beklemesi de ancak, Allah’ı
umursamaktan yani dini önemsemekten geçmekte. Zaten konuşmanın devamında da, bu
size anlattığım tanıdığıma bunları anlatmaya çalıştım. Dedim ki, “Başımıza
gelen sıkıntıları, Allah, kendisine yönelelim diye verebiliyor. Firavun
kavminden bahsettiği ayetlerde bu gerçek var. Bazen de bazı insanlar kötü ile
de iyi ile de yola gelmiyor, Allah da onları zenginlik ile oyalayabiliyor,
tamamen Ahirette onları nimetlere rağmen nasıl Allah’ı umursamaz oldukları
gerçeği ile yüzleştirmek için. Bazen de müminlere de lütuf ve şükür aracı olsun
diye nimet ferahlık verebiliyor. Yani senin iş bulamamaktan sıkıntı duyman,
aslında seni Allah’a yönelten bir unsur olmalı, hayatını sorgulatmalı, başına
geliş sebebi bu olabilir”. Sıkıntı da, ferahlık da, Allah’tandır. Biz sıkıntıda
olduğumuz için değil elbette, hayatımızı nasıl yaşamamız gerektiği gerçeğine
dayanarak Allah’a bağlı bir hayat yaşamak ile sorumluyuz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bu hayatta harika bir işin de olsa,
hayalin süper bir kariyer yapmak da olsa, çocuğunu harika bir insan olarak
yetiştirmek hedefin de olsa, ölüm gelir ve SONSUZA dek sürecek olan bir hayat
başlar. Bu dünyadaki hayatımız ise, onun yanında kısacıktır. Öyleyse, sırf bu
hayat için amaçlar üretmek ve sırf bu hayat için çalışmak, ciddi anlamda
mantıksız olacaktır. Elbette insan bu dünyası için de hedefler üretebilir ama
esas ve birinci hedefi AHİRETTE kurtulmuş bir kişi olmaktır. İşte, Allah’a
Ahirete inanıyorum deyip, umursamayan kişilerin hayatlarında, Allah’ın rızasını
gözetmenin birinci sırada olmaması da büyük bir çelişkidir. Böyle insanlardan
bu yazıyı okuyan varsa soruyorum: bu nasıl Allah’a ve Ahirete inanmak? Sen bunu
söylüyorsun ve hayatında hiçbir şey değişmiyor mu yani? Sırf bu gerçeğin, seni
ve hayatını temelden sarsması ve bu doğrultuda bir şeyleri değiştirmesi
gerekir. Çünkü Ahiretteki tehdit de ödül de çok sarsıcı ve büyüktür, üstelik de
geri dönüşü yoktur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bu tanıdığımdan verdiğim örnekte
olduğu gibi, işe girip girmeyeceğini dert edinirken, Allah’ın rızasını
kazanıp-kazanmayacağını, cennete girip girmeyeceğini dert edinmemek, Ahirete
inanıyorum demekle nasıl örtüşebilir? İşe girmen, varsayalım 85’inde ölsen,
senin 60 yılını kurtardı, e peki geriye kalan sayısız 60 yılını ne kurtaracak?
(İşe girersem süper olur diyenler, amaçları hayalleri ne ise, bu örneğin yerine
kendi hayallerini yazabilir… Hadi diyelim sevdiğin çocukla 50 sene mutlu evlilik
sürdün… Diğer sayısız 50 seneleriniz?)<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Aklıselim bir insan, bu
umursamazlığın, Ahiretin önemini gerçekten kavrayan bir akılla uyuşmadığını
bilir… Aslında bu insanlar inansa da hala daha Ahiretin önemini ve Allah’a
vermeleri gereken değerin önemini yeterince algılayamamışlardır. İmanları
kalplerine akıllarına tam anlamıyla, iyice yayılmamıştır. Şu ayetin de dikkat
çektiği üzere:<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Siz, Allah’a ulaşmayı dilemediniz.
Fakat siz teslim (Müslüman) olduk deyin fakat, iman kalplerinize henüz girmedi.
(Hucurat Suresi, 14.ayet)</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Yani görüldüğü üzere, sadece
İslam’a girdiğini söylemek, insanın bu esas amacı için (Allah’ın rızasını
kazanmak için) yetmemektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bu insanlar, olayın (dirilmenin)
önemini henüz kavrayamamışlardır. Allah’a inanmanın, Ahireti kabul etmenin ne
kadar büyük bir önemde olduğunu idrak eden bir insan, yoluna umursamaz devam
edebilir mi? Elbette hayır. İman, Allah’ı umursamayı ve tüm tavırlarında
hassasiyeti de -iç dünyasında olsun, davranışlarında olsun- beraberinde getirir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bu insanlar, içlerinde yalan
söyleyenleri bir kenara bırakırsak, Allah’a inanırlar. Allah’ı umursamadıkları,
haşa O yokmuş gibi yaşadıkları için de Ahiretin önemini anlamazlar ama bazen
Allah’ı anabilirler, hatta Allah’a dua edebilirler. Duaları sadece bu dünya
odaklıdır, Allah’ın rızasını kazanma odaklı değil. Mesela bir ayakkabıyı almak
isteyip şükredenler olabilir içlerinde, bu davranış elbette güzeldir, ama bu
insanların şükürleri ve istekleri hep dünyevi nimeti yaşamak odaklıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Dediğim gibi, Allah’a dua
edebilirler. Dünyalık kaygıları, dünyalık istekleri için… Peki ya en önemli
olan şey için ederler mi? Mesela Ahiretteki akıbetleri için? Hayır… Bakara
201.ayeti okuyun tam da bu konuda. Bir de şöyle bir ayet var:<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Kim Ahiret kazancını isterse, onun
kazancını arttırırız. Kim dünya için isterse, ona da ondan veririz, ama onun
Ahirette nasibi yoktur.</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">(Şura Suresi, 20.ayet)</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Ahiretten iyi ve güzeli isteyen bir
kişi, öyle olduğu yerde boş boş durur mu? Tabi ki sadece dua etmekle yetinmez.
Siz grip olduğunuzda, kıyafetlerinizi çıkarıp buzun üstüne yatıp “Allah’ım
gribimi iyileştir” der misiniz? Allah için hiçbir şey yapmamak da, işte kendini
hasta iken buzun üstüne bırakmaktır, yani kendini tehdit içinde bırakmaktır. Sevdiğiniz bir kız var ve onunla evlenmek
istiyorsanız, ondan 1 haber bile almaya çalışmadan yaşar mısınız?<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Allah’ın rızasını ve cenneti,
hiçbir şey yapmadan kazanmayı beklemek adil de değildir. Başkası “Ya Rab, ben
seni umursadım, bu ise seni hiç umursamadı” demez mi? Allah affedeceği kulları
elbet, piyangodan çeker gibi seçmez, O’nun her işi bilgi iledir. Bir de bu
bahsettiğim, “Allah var deyip, yok gibi yaşayan” tayfanın bazısında, kalbim çok
temiz iddiası vardır ki, Allah bu iddiayı “kendinizi temize çıkarmayın” diyerek
Kur’an’ında yerle bir etmiştir. (Bkz: Necm 32)<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bakın şu ayet, Allah’a kavuşmayı
unutanlardan bahsediyor, bakın “Allah’a kavuşmayı reddedenler” demiyor,
unutanlar diyor…<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Onlara denildi: “Bugün sizi
unutacağız, sizin bu güne kavuşmayı unuttuğunuz gibi” (Casiye Suresi, 34.ayet)</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Benzer bir örnek ayet daha:<o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">(Hesap gününde) Der: “Rabbim, beni
neden kör olarak dirilttin? Ben gören biriydim” Dedi: “İşte böyle. Sana
ayetlerimiz geldi, fakat sen onları unuttun. Aynı şekilde, bugün de sen
unutuluyorsun” (Taha Suresi, 125 ve 126.ayetler)</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Ne diyeyim, Umarım Allah’ın
izniyle, bizler bir an bile Allah’ı unutmayan, hayatımız boyunca daima,
attığımız her adımda, her işte Allah’ı hatırlayan, kötülüğe doğru yönelecek
gibi olan benliğimizi anında gerçeklerle güzelliğe yönelten, her işinde Allah’ı
umursayan kişiler oluruz… <o:p></o:p></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Yazıda bahsettiğim tanıdığıma
gelince, kendisi umursamadı ve umursamamaya devam ediyor… Bu bahsettiğim
tarzda kişilerin bazısının, dikkat etmeliyiz ki münafık (aslında inanmayan)
olması mümkün ve inanıyorum demelerine rağmen İslam aleyhine fitne yaratmaya
çalışırlar. Bazısının tavırları ise, aslında münafık olmamalarına rağmen
münafık gibi olabiliyor. Ayrıca şu sitede de yazılarımın tümü mevcut: <a href="http://www.allahateslim.com/" target="_blank">http://www.allahateslim.com/</a></span></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 0.0001pt;">
<br /></div>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<o:p></o:p>
<br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Sevgi ve esenlikler<o:p></o:p></span></div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-74371638258604930332017-07-30T17:16:00.000-07:002017-08-11T15:27:18.838-07:00Allah, Kur'an'da Kocalara Buyuruyor: Kadınlarınızla Güzellikle Geçinin! (Evlilikte Eşe Danışma ve Vaatleri Tutma)<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgSAx92fskgAJwrxFeCCAVAH3D6QeZ79pe6NVwM23bB9jAX9c8EX5f-q4alKZI8XYTHcbKyCnhJF905LMo4fwK7WN9kH5J4Uzw3gkruYKcz-tcCT9sF4dPj_lGmweKZddRtleocm90peKo/s1600/1043783_620x413.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="413" data-original-width="620" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgSAx92fskgAJwrxFeCCAVAH3D6QeZ79pe6NVwM23bB9jAX9c8EX5f-q4alKZI8XYTHcbKyCnhJF905LMo4fwK7WN9kH5J4Uzw3gkruYKcz-tcCT9sF4dPj_lGmweKZddRtleocm90peKo/s400/1043783_620x413.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Geleneksel görüşlerin, Peygamberin vefatından sonra, yıllar
geçtikçe, “dini bir inanç” olarak sunulması, elbette gerçek İslam’ın
algılanmasına büyük zararlar vermiştir. Hatta gerçek dinin üzeri maalesef ki
örtülmüştür, ancak aklını kullanan ve dini kendi çabası ile anlama gayretinde
olanlar gerçeği aralayabilmiştir.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Asırlar boyunca, toplumları tarafından kadınlar ezilmiştir.
Fiziki-toplumsal avantajlarını (yani Allah’ın verdiği dünyevi bir nimeti)
kötüye kullanan erkekler de, kadınlar üzerinde, Allah’ın Kur’an’ında örnek
olarak gösterdiği davranışlara zıt tavırlar oluşturmuşlardır. Allah ise Nisa
Suresi 34.ayette, “erkekler, kadınlar üzerinde koruyucu gözeticidir” diyerek,
kadınlara karşı bu ezici tavırların yıkılması yönünde buyruk indirmiştir. Bu
ayette koruyucu-gözetici anlamında geçen kelime KAVVAM’dır ve yönetici-efendi-egemen
anlamına gelmez. [1] Erkeklerin, dünya yaşamında, istisnaları olmakla birlikte
genel anlamda (çağları ve farklı toplumları ele alırsak) kadından daha kolay
toplum içinde yer edineceğini bilen Allah, onların cinsiyetlerinden ötürü
kazandıkları ekstra kolaylığı da (parasal üstünlük, fiziki üstünlük, toplumun
cinsiyetten ötürü kurduğu baskının kadına göre azlığı gibi…)üstünlük olarak
belirtmiş. Bu üstünlük dünyevi sahip olunan nimetler anlamındadır (Allah
katında değil, tamamen toplum içinde edindikleri üstünlük-avantaj anlamındadır, zira Allah katında ne ırkın ne cinsiyetin ayrıcalık getirmediği sadece takvanın üstünlük getirdiği Hucurat 13.ayette bildirilmiştir. Dolayısıyla ne ırkımız ne cinsiyetimiz, takva konusunda bize avantaj-dezavantaj getirmez. Kadın ve Erkek, kulluk anlamında, insani değer anlamında eşittir ama dünyevi nimetlenme anlamında farklıdırlar). Erkeklerin bu üstünlükleri ise kadınların ezilmemesi, kadınların haklarının korunması, kadınların rahat
yaşamalarının gözetilmesi için, erkeklere sorumluluk getirmiştir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Gelenekçi inançlar, İslam adı altında, toplum içinde dilden
dile dolaşırken, genellikle kadınları kontrol etme ve erkeklerin konforunu
gözetme yönünde olmuştur. Uydurma hadislerle, kendi geleneksel ve genelde Kuran
ile çelişen algılarını, dine sokmuşlardır. Kadının kocasının cinsel isteğini
anında kabul etmesi gerektiği, kabul etmez ise lanetleneceği; kadının kocasının
hakkını ödemesinin çok zor olduğu, kadın kocasını memnun etmezse cennete giremeyeceği
gibi… Oysa Kur’an’a baktığımızda, konu evlilik olduğunda güzel davranma
konusunda hatırlatmalar, erkeklere yapılmıştır. Evlilik birlikteliğinde,
özellikle erkeklere, kadınlara güzel davranmaları ve dolayısıyla onların
rahatını mutluluğunu gözetmeleri hatırlatılmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kadınlarla
güzellikle geçinin. Onlardan hoşlanmayacak olursanız, bakarsınız Allah, sizin
hoşlanmadığınız şeyde nice hayırlar yaratmıştır. (Nisa Suresi, 19.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Ayette onlarla iyi geçinin yazıyor, ama ayette erkeklere
hitap ediliyor yani erkeklerin eşlerine nasıl davranacakları hakkında ayet
(öncesini de okursanız görebilirsiniz). Ben yazıda daha iyi anlaşılır olması
adına ve manası değişmediği için kadınlar kelimesi ile çeviriyi paylaştım. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu ayet ışığında bakarsak, özellikle eşlerinden memnun
olmayan erkeklere tekrar düşünün derim. Siz inatta, bildiğiniz yolda,
umursamazlık, anlaşmazlık, tersleme gibi tavırlarda diretirken belki de
hoşlanmadığınız eşiniz sizi “hayırlara” yöneltiyordur. Böyle çok olay yaşanır
çiftler arasında. Örneğin kadına bir lafı için kızılır söylenilir, halbuki işin
özünde kadının fikri hayırlı bir davranışa düşünceye yönlendirmek olabilir.
Kişilerin birbirlerine karşı oluşturduğu ön yargılar ve geçmişteki meselelerden ötürü
kalan kinler, hayrı görmede engel olabilir. Genellikle evliliklerde iletişim
problemleri çok sık yaşanır. İnsanlar birbirlerini anlamak yerine, onun
penceresinden bakmak yerine, sürekli suçlayıcı-aşağılayıcı bir dille yaklaşır.
Ama Allah, Kur’an’da evlilik söz konusu olduğunda, özel olarak erkeklere bir
kere daha uyarıda bulunuyor. Bu ayetin özellikle erkeklere gelmesi, Kur’an’da
özellikle başka yerlerde de erkeklere, kadınlarla güzellikle geçinmelerinin
hatırlatılması beni düşündürdü. Mesela boşanma hakkında indirilen ayetlerde de erkeklere
<b>“onları (kadınları) güzellikle tutun ya da serbest bırakın” </b>denir. (Bkz: Bakara
231.ayet) Belki de hanımı ile anlaşabilecek iken, kadını tersleyerek, küçümseyerek
veya kötücül davranışlarla birlikteliğin sağlığını yokuşa ve çıkmaza sürükleyen
beylere duyurulur. <o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 106%;">Ayrıca, Allah, Bakara Suresi
177.ayette müminleri, </span><strong style="box-sizing: inherit;"><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 106%;">“söz verdiklerinde sözlerine
sadıktırlar”</span></strong><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 106%;"> diye tanımlıyor. İnsanlar, evlenirken birbirlerine
bazı vaatlerde bulunabiliyorlar. Örneğin kadın rahatsız olabileceği bazı
şeyleri eşinin yapmaması yönünde söz isteyebiliyor (aynı şekilde erkekler de
isteyebilir). Erkekler de kabul edip “senin rahatsız olabileceğin şöyle bir
şeyi yapmam” diye söz verebiliyorlar. İşte Bakara 177.ayete göre, müminler,
sözlerine sadık olduklarından, tutmayacakları bir söz vermemeliler. Ayete göre,
sözlerini tutmazlar ise, hem o kişiye karşı kötülükte bulunmuş hem de günaha
girmiş olurlar. Kadın veya erkek, tutmayacağı bir sözü vermemeli. Bu davranışın
Allah tarafından onaylanmadığını Saff Suresi 2.ayette de<b> "yapmayacağınız şeyi neden söylüyorsunuz?"</b></span><b> </b><o:p></o:p><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">uyarısı ile anlıyoruz. O yüzden kadın veya erkek;
evleneceği kişiye yapmayacağı-tutmayacağı bir sözü vermemeli. Örneğin kişiler
özellikle “başkası ile birlikte olmak istersen lütfen bana söyle açık açık,
yola devam etme benimle” gibi isteklerde bulunabiliyorlar. Eğer kişiler
sözlerini tutmayacaksa, kişinin istemediği şeyleri baştan sözünü aldığı şeyleri
yapmayacaksa da, açık olmalılar.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<o:p></o:p></div>
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bazı erkekler, karısının görüşünü almaz, karısına
danışmaz. Hatta bazı cahil kesimlerde kadına danışmak yadırganır, özellikle eski
toplumlarda, kadının görüşünü almak söz konusu bile değildi. Oysa Allah,
(kadın-erkek diye ayrım belirtilmez), müminlerin işlerini danışma ile
gerçekleştirdiğini söyler.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Evlilik ilişkisinde de, toplumsal ilişkilerde de mümine
rehber olması gereken ayet:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Onlar,
işlerini, birbirlerine danışarak yaparlar. (Şura, 38.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Evliliği etkileyebilecek bir olayda, erkeğin karısına
danışması da hayırlı bir karar vermede ve evliliğin huzurunu korumada ona
yardımcı olacaktır. Elbette, illa herkes başkasına danıştığında, başkasının
dediğini yapacak diye bir şart yok. Eşinin dediğini yapmak zorunda, onun istediğini gerçekleştirmek zorunda diye de bir kaide yok. Ama dediğim gibi, bu
danışmalar en azından olabilecekler hakkında veya karşı tarafın içine düşeceği durum (evliliğin ne yönde etkileneceği) hakkında önceden fikirler verecektir.
Eşi ile iyi geçinme konusunda, eşinin de istek ve fikirlerini tartma, elbette
faydalı olacaktır. İnsanlar, evlilik beraberliğini ve kendi ruhsal durumunu istemediği
yönde etkileyen durumlar karşısında ayrılma seçeneğini seçebilir. Erkek veya
kadın; eşine danışmadan hareket ettiğinde, karşı tarafı mutsuz edebilir.
Birbirinden habersiz atılan adımlar da çoğunlukla bir yerde patlak verir, hatta
insanlar çoğu zaman yalana başvurur, oysa dinimizde dürüstlük ve yalan
söylememek esastır. Bu yüzden karşı tarafın istek ve fikirlerini gözetmek
yararlı olur. Açık olmak yararlı olur, bence bu açık olmayı sağlayan en iyi şey
de, birbirinin fikirlerini bilmektir. Karşı tarafın fikrini bilmek onun fikrini
alma ile yani ona danışma ile mümkündür. Aklı başında kimse, evliliğe adım
attığında, istemediği bir şeyle karşılaşmak istemez tabi ki. İstemediği bir
şeyle karşılaşınca haliyle boşanma şıkkı devreye girer, açık olmanın yararı
da bana göre burada devreye giriyor, insanlar birbirinin ne konumda
boşanabileceğini bilmeli ki, o birlikteliği koruma yönünde davranabilsin. Sonuçta Allah, boşanma gerekçesi konusunda insanları özgür bırakmış. Evliliği insanlar türlü sebepten sonlandırmak konusunda özgür. Evliliği artık istememek tek başına yeterli bir sebep. Dahası
insanlar, birlikteliği tecrübe ettiğinde “şu şekilde olursa ayrılırım, şöyle
bir huya tahammül edemem” diye kendilerini de tanımaya başlıyor. Bu ayet,
evliliğe uygulandığında, birbirine danışmanın getirdiği sonuç olan, çiftlerin birbirlerini
tanımaları gerektiğini, birbirlerini tanımalarını sağlayacağı çıkarımını yaptırıyor bana. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kur’an’da başkaları ile alay etmeyin diye hem kadınlara hem
erkeklere uyarı yapılır ama özellikle kadınlara tekrar uyarı yapılır. (Bkz: Hucurat 11.ayet) Yani
kadınlara bu konuda bir tık daha dikkat etmeleri yönünde uyarı vardır, Allah
yarattığı kulları biliyor tabi. Demek ki kadınlar bu konuda ya daha dikkatsiz
olabiliyor ya da bu kötü davranış kadınlarda daha sık görülebiliyor. Allah
tabi kadınların bu konuda daha fazla hataya düşeceklerini bildiğinden de ekstra
özellikle kadınlara hitap ederek bu ayeti hatırlatmış olabilir. Elbette kadın
ve erkek her mümine, güzellikle davranmak pek çok ayette buyruluyor. Güzel bir
şekilde konuşmak hatta en güzel olanı söylemek buyruluyor. Nazik bir şekilde öğüt
vermek, kötülüğü güzellikle savmak tüm müminlere hatırlatılıyor. Ama, evlilik
meselelerinde özellikle erkeklere “güzellikle” davranmalarının emredilmesi
düşündürücü. Dediğim gibi, Allah yarattığı kulları biliyor tabi. Demek ki
erkeğin özellikle birlikteliğin sağlığını koruması konusunda göstereceği çabaya
daha çok ihtiyaç olabilir. Ya da sorunlara karşı; erkeklerin daha pozitif,
birlikteliğin sağlığına yönelik davranmaları sorunu çözmede daha mühim etken olabilir.
Görünürde sorun kadınlarda olmasına rağmen (ki kadınlarda da gözlemlerime göre
ani ve sert reaksiyonlara rastlanabiliyor) alt metni araladığımızda bu
tepkileri önleyebilecek şey veya bu tepkilerin oluşumuna neden “erkeklerin daha
dikkat etmesi gereken davranışlar” olabilir. Herkesin nasıl bir birliktelik
yaşadığını bilemem ama, ayetlerin bu şekilde oluşuna bakarsak, belki de
birliktelikte sağlanabilen anlaşma, daha hayırlı iyi güzel geçinme konusunda,
bu durumun sağlanmasında, erkeklere daha fazla uyarı yapıldığı dolayısıyla daha
fazla sorumluluk verildiği düşünülebilir. Zaten kadınlar erkekler üzerinde
değil, erkekler kadınlar üzerinde kavvam (gözetici-koruyucu) ilan ediliyor ve
güzellikle geçinmeleri erkeklere hatırlatılıyor. En azından birliktelik içinde
kendi davranışlarını ve “güzelliği sağlamaya yönelik mi davranıyorum?” sorusunu
erkeklerin kendilerine daha fazla sormalarının yararlı olabileceğini de
düşünebiliriz. </span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Hanımı ile güzellikle geçinmeyi hedefleyen bir erkek, onu
incitecek onunla arasını haliyle manevi açıdan sarsacak tavır ve davranışlardan
kaçınır. Kadının rahatını ve mutluluğunu gözetir. Kadını kötü etkilemek ve üzmektense, kötü bir ilişki yaşamaktansa,
güzellikle davranmayacaksa da kadını “bırakması” ikinci bir seçenek olarak
sunulur. Çünkü boşanma ayetinde özellikle sunulan seçenekler iki tane, ya
güzellikle (Kur’an’a uygun) tutmak ya da bırakmak. Bu söylem de gösteriyor ki,
en kötü şekilde birlikte olmak, ayrılmaktan daha iyi değil (yani ayrılmak, kötü
bir şekilde kadını tutmaktan çok daha hayırlı). Bu ayetler de gösteriyor ki
toplumumuzda da görülen “kocamdır ne yapsa yeridir, kötü de olsa ne yaparsa
yapsın sonuçta başımda kocam var” şeklinde kadının mutsuz ve güçsüz bırakılması
Allah’ın hoşnut olduğu bir durum değil. Ayrılma durumunda kadının maddi anlamda
korunmasına dair ayetler var ki, bunlar da kadının “mecburen” evliliği
sürdürmesini engellemek için. Allah kadınların ruhsal anlamda da zorluk,
mutsuzluk, çöküntü yaşamasını istemiyor; erkeklere görüldüğü üzere sadece
“maddi” bir şeyler verme ile sınırlı bir sorumluluk yüklemiyor. Ayrıca, Allah, evlilik hakkındaki ayetleri, "sürdürme" amaçlı yapılan bir sözleşmeye uygun düşecek şekilde bildirmiş. Yani muta nikahı da (daha başında belli bir süre ile kısıtlı olmak üzere yapılan evlilik) ayetlere uymamaktadır. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Şunu da belirtmeden geçmeyelim. Bu yazıda verdiğim ayetlerde geçen "kadınlarla güzellikle geçinin" ifadesi aynı zamanda "kadınlarla Kurana uygun geçinin" anlamına da gelmekte. Yani Allah, hem "güzellikle geçinin" hem de "Kurana uygun geçinin" mesajını vermekte. Her iki anlamdan herhangi birini elememiz için bir sebep yok. Zira, Kur'an kendi kendisinin tefsiri olduğunu (Bkz: Furkan 33) yani kendi kendisini açıklayan bir kitap olduğunu belirtiyor. Eğer bu anlamlardan bir tanesini elememizi sağlayacak daha net başka bir ayet olsaydı, o anlamı atabilirdik. Kuran'a uygun geçinin anlamı ile okursak, Allah zaten yazıda da değindiğim gibi insanlara en güzel olanı söylemeyi (Bkz: İsra 53), kaba olmamayı (Bkz: Ali İmran 159), bize düşman kesilen kişiyi güzel davranışlar sözlerle kendimize dost yapabileceğimizi (Bkz: Fussilet 34) buyuruyor, demek ki eş ile aramıza düşmanlık girerse de tekrar sıcaklık kurabiliriz. Yazıda güzellikle geçinin diye verdiğim ayetlerde yani hangi anlamı göz önünde tutarsak tutalım, özel olarak erkeklere, Kuran'a uygun yani güzel davranmaları hatırlatılmış oluyor. Bu iki anlamı bir arada aldığımızda da, herhangi bir uç durum yaşandığında, örneğin, kadın tarafından erkek aldatılırsa ne tarz bir yol izleyebileceği de hatırlatılmış oluyor. </span></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Nisa 34.ayette kadın iffetsizlik gösterdiğinde (evliliğin sürdürülmesi erkek tarafından zor olduğunda) onları doğru yola çekmek (evliliği düzeltmek) için izlenebilecek yollar sayılmakta. Öğüt vermekten, yatakları ayırmaktan bahsettikten sonra onları "darabe" etmekten bahsedilir. Farkında iseniz darabe etmek, yatakları ayırmaktan sonra gelmekte. Yani yatakları ayırmak bir nevi kadın ve erkeğe "evliliğin selameti" hakkında düşünme fırsatı veriyor. Böyle sıkıntılı zamanlarda kişilerin birbirlerinden uzaklaşarak düşünmesi, hem bu durumu tecrübe edenler tarafından hem psikoloji bilimi ışığında sağlıklı bir yöntem olduğu görülmekte. Darabe'nin kelime anlamları birkaç tanedir dövmek, çıkarmak, ayırmak gibi...İnsanları doğru yola şiddet, kabalık ile değil, nazik davranışlar ile çekebileceğimiz diğer pek çok ayette belirtilmiş. Hatta Firavun gibi azgın yoldan çıkmış bir insana bile, Musa Peygamberin nazik olması emredilmiş (Taha 44.ayet). Zaten başka ayetlerden de bahsettim, iyilikte bulunarak insanları kendimize yaklaştırabileceğimiz hakkında kötülüğü güzellikle savmak hakkında ayetler olduğunu belirttim. Dolayısıyla bir kadını döverek evliliğin kurtulamayacağını veya kadını doğru davranışa çekemeyeceğimizi anlamaktayız. Kuran kendi kendisini açıkladığına göre, darabe kelimesinin dövmek anlamını alırsak, başka ayetler ile çelişki açığa çıkmış olmakta. Bu yüzden Kuran'ın kendi kendisini tefsir etmesi ışığında, bu kelimenin "çıkarmak/ayırmak" anlamını almamız gerektiğini, yani tüm uğraşa rağmen düzelmeyen kadından erkeğin ayrılmasını anlamaktayız. </span></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Kaynak:</span></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">[1] Her ne kadar her görüşünü her yaptığını onaylamasam da Kavvam kelimesinin anlamı hakkında Edip Yüksel'in Türkçe Kuran Çevirilerindeki Hatalar kitabı, erkekler kadınları gözetirler onları dövmezler, başlığına bakabilirsiniz. Yönetici olarak bazılarının çevirdiği bu Kavvam kelimesini araştırmayı okuyuculara bırakıyorum. Ben eski arapça sözlüklere dayanarak araştırma yapıyorum. el-müfredat, lisanül-arab gibi kaynaklar kullanılıyor genellikle. </span></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Yazılarımı <a href="http://www.allahateslim.com/" target="_blank">http://www.allahateslim.com/</a> adresinden de okuyabilirsiniz.</span></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-76154367378402330612017-07-26T14:49:00.003-07:002017-08-13T13:15:19.969-07:00Boşa Vakit Geçirmeyen ve Rabbine Yönelen Bir Kul Olmak...<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Hepimize muhakkak olmuştur, “of 3 saattir boş boş öylece
duruyorum hiçbir şey yapmadım, ben şimdi ne yaptım ki bugün, tüm gün evde boş boş
oturdum.” Boş durmaktan kastım, hastalanınca yatakta mecburen yatmak, denize
gitmek, film izlemek değil. Herhangi yaptığımız sıradan bir işi veya bize keyif
vermesi için yaptığımız bir şeyi bile; Allah’a şükretmek için aracı
kılabiliriz. Sıkıntılı bir durumu, Rabbimizi anıp O’na sığınmak için vesilelere
çeviriyorsak, Allah’ın izniyle günlük yaşamımız zikir ve hayra yönelik
davranışlarla artar. Örneğin, dışarıya biraz kafa dağıtmak ve rahatlamak için
çıkan bir kul, bir çiçeği bir kuşu gördüğünde Rabbini anıyorsa, gezerken
etrafında olan bitene ibretler olarak bakıyorsa (mesela insanların hal ve
davranışlarına) gökyüzüne Allah’ın bir delili olarak bakıyorsa, o yürüyüş aynı
zamanda bir tefekkür yürüyüşü olacaktır. Zaten, Rabbimizde yerlerdeki ve
göklerdeki delillerine bakmaya çağırmıyor mu bizi? Şu yazıda da bahsettim: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2013/12/4-duvar-arasnda-yasarken.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2013/12/4-duvar-arasnda-yasarken.html</a> </span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Ölüm ve varoluş, hastalık, insanların olaylara verdiği tepkiler, kazanmak-kaybetmek,
insanların gösterdiği uğraşlar, boş amaç ve hayaller gibi bir sürü başlığa
dönüşebilecek konulardan, bir filmi izlerken, Kur’an’da anlatılan dersleri
çıkarıyorsak, o film bizi tefekkür ettiren bir araç olabilecektir. Şahsen ben
izlediğim şeylere hep bu gözle bakıyorum. Muhakkak gerçekçi bir mesajla
bağdaştırıyorum. Bulaşık yıkamak bile, bizim için Rabbimize şükretmeye vesile
olabilir. Örneğin ben bu mecburi işi yaparken; bana suyu verdiği için,
elimi-kolumu kullanma gücü verdiği için, Efendime şükrediyorum. Pollyannacılık
demeyin buna, çünkü bu Pollyannacılık değil, her durumdan muhakkak memnun mutlu
olalım gibi bir şey söylemiyorum zira. Tabi ki bizi memnun etmeyen, hatta
haksızlığa uğradığımız veya sıkıntılı durumlar olacaktır. Böyle durumda da
Kur’an’da öğütlendiği gibi sabır ve Allah’a dayanma (ve o haksızlıkla sıkıntıyla
mücadele etme) gibi fiillere yönelmek gerektiğini biliyorum. Özetle söylemeye
çalıştığım şey şu, inananlar için, her durumda Allah’a yönelmek söz konusu
olabilmekte. Kötü bir unsurla veya bizi kötülüğe yaklaştırmaya çalışan herhangi
bir durumla karşılaştığımızda, Allah’a sığınmak gibi (Bkz: Araf 201), iyi
hisler için Allah’a şükretmek gibi… Yapılan tüm işler, Allah’a yönelmek ile
bağlantılı kılınabilir özetle. Geceleyin sinemaya gidildiği için şükretmek (o
filmden ders çıkarmak dahil), denizde suyun üzerine yatıp gözleri kapamışken
şükretmek, var oluşumuzu amacımızı düşünmek… Her şey, Allah’a yöneltebilir.
Zira her şeyi yaratan Allah’tır ve o halde, her şeyde Allah ile bağlantılı
çıkarımlar yapılabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6weJXc0jnEmInZ1R1srHoCAq-KS2qaMhYpyHsY5EC-C7UG_OuFnPglp_DHm12xgD6aBDQltg8_O4B1GukghyphenhyphendAZX1T4VDST673lAvuy9Fx4YIyRZcZu7ptuaTn8cOu_ghKgUGhdFxteo/s1600/fdsf.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="266" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6weJXc0jnEmInZ1R1srHoCAq-KS2qaMhYpyHsY5EC-C7UG_OuFnPglp_DHm12xgD6aBDQltg8_O4B1GukghyphenhyphendAZX1T4VDST673lAvuy9Fx4YIyRZcZu7ptuaTn8cOu_ghKgUGhdFxteo/s400/fdsf.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Bakın, Allah ne diyor biz kullarına:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Boşta
kalır kalmaz, başka bir şeye koyul ve Rabb’ine yönelip doğrul. (İnşirah Suresi
7 ve 8.ayetler)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yani, Allah, boş boş vakit geçirmemizi değil, kendimizi bir
şeylerle meşgul etmemizi ve kendisine yönelmemizi buyuruyor. Boş şeylerden (ve
sözlerden) müminlerin yüz çeviren kimseler olduğu da Müminun Suresi 3.ayette
bildiriliyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Boşa vakit geçirmenin zararı malum… Aslında bunun
zararlarını hepimiz çok iyi biliyoruz. Boş boş vakit geçirmek, en başta kişiye
mutsuzluk verir, insanın içi sıkıntı dolar, canı sıkılır, hatta ümitsizlik
havası gelir üzerine. Şeytan, insanın kafasına vesveseler ile üşüşür. Boşa
vakit geçirdikçe, insanın canı bir şey yapmak da istemez hale gelir, çünkü
çoktan ruh halini aşağı bir seviyeye indirmiş olur. Boşa vakit geçirmek, insanı
karamsarlaştırır. Değersiz ve işe yaramaz hissettirir. Boşa yaşıyor duygusu
verir. İnsanın yaşama sevincini öldürür, içini daraltır. Bunun zararları çok.
Rabbimizin neden bizleri boş işlerden çevirmeye yönelttiği ortada bence…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Psikiyatrist David Burns da, hareketsizliğin veya bir
şeylerle meşgul olmamanın insanı kötü bir ruh haline sürüklediğini anlatıyor.
Zaten depresyonun en büyük belirtilerinden biri: <i>hiçbir şey yapmamaktır, hiçbir şey yapmak istememektir, bir şey yapmaya
güç bulamamaktır. </i>Yaşlı insanlar arasında da gözlemlenen bir durum bu, bir
şeylerle meşgul olan yaşlı kişilerin duygu dünyaları, boşa vakit geçirenlerden
çok çok daha iyi. Burns, ev için alışveriş yapmanın bile, hiçbir şey
yapmamaktan insana çok daha iyi geldiğini ve kişiyi memnun ettiğini çalışmaları
ve testleri ile gösteriyor (bkz: iyi hissetmek adlı kitabı, internette de Kur'an'a yönelen birkaç kişinin bu kitabı tavsiye ettiğini gördüm). Bu bir kısır döngü
aslında, kötü bir olaydan ötürü, kişi hiçbir şey yapmak istemez hale gelebileceği
gibi, hiçbir şey yapmadığı için de kişi kötü hale gelebilir. Burns, çalışan
kişilerin (özellikle tek yaşayan kişilerin) hafta sonu geldiğinde, hiçbir şey yapmadıkları için kısa süreli depresyona girmelerine, tüm günü kötü ve
sıkkın ruh hali ile geçirmelerine değiniyor. Yani özetle, eğer hasta veya
yorgun değilsek, tembellik yapmak bize iyi gelmez (zaten hasta olduğumuz için
bir şey yapmıyorsak o tembellik değil, dinlenmek olur bu da bedensel zihinsel
sağlığımıza iyi gelir). Burns kitabında, bir şeyler yapmaya güç bulamayanlar
için alıştırmalar yöntemler öneriyor, merak edenlere tavsiye ederim. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"></span><br />
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #222222; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Eğer direk din ile
alakalı olmayan bir işle uğraşıyor ama o işi dolaylı olarak Allah'a daha iyi
yönelmeye veya Allah yolunda kaliteli şeyler yapmaya adıyorsak; Allah böylesi
işlerden de bize güzel bir mükafat verecektir diye ümit ediyorum. Zira böyle yaptığımızda, İnşirah suresindeki boş
kalmama ve Allaha yönelme buyruklarını yerine getirmiş oluruz. Örneğin "1 saat
fazla uyuyayım da bu sayede kafam daha dinç olur, Allah yolunda daha iyi çalışırım" diyorsak ya da ticarete atılıp başarı sağlayıp, kazandığımızdan insanlara daha fazla yardım etmeyi, daha rahat yaşayıp Allah'a daha kuvvetli yönelmeyi, zekat vermeyi hedefliyorsak, ticaret bile Allah yolunda mücadele etmemiz için bir araç olur. Yeni bir dil öğrenip, bu dili akedemik alanda kullanma ihtimali görüp dolayısıyla insanları dine çekmek için kullanabileceğimizi hedefleyerek çalışırsak ya da o dildeki insanlara
dini tebliğ etmek için kullanmayı hedefleyerek öğreniyorsak, bunların hepsinin
amaçları içinde; Allah için değer üretmek, İslam adına güzel işler yapmak olacağından, bu
işleri yaparken Allah bizi daha hayırlı bir kul mertebesine yükseltebilir. </span><span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Müminin, kendisini fiziksel ve zihinsel olarak kötü hale sürükleyen,
boş boş vakit geçirme durumuna karşı uyanık olması gerekir. Bir şeyle meşgul olmamız
ve Rabbimize yönelen bir tavırda olmamız isteniyor. Birisi bizi telefonla
arasa, ne yaptın dese “hastaydım yatıyorum” bir cevaptır, “pikniğe gittim
rahatladık eğlendik” bir cevaptır, ama özellikle öğrencilik dönemlerini
tembellik ile geçirenler çok iyi bilir masanın başında saatlerce bile boş boş
durabildiklerini. Yatağa uzanıp boş boş durabildiklerini… Bizi zihinsel ve
fiziksel olarak iyi hissettiren, gerektiğinde motive eden veya rahatlatan her
şey (belki ufak bir egzersiz, hoşumuza giden müzikleri dinlemek vs), bizi daha
güçlü çalışkan bir insan kılar, Rabbimiz için hayırlı ve güzel işler yapmamızda
bize enerji verir. Belki o günkü namazlarımızı daha güzel kılmamızı sağlar. </span><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Vaktini boşa geçirmeyi çokça tecrübe etmiş bir insan olarak
ve bu boşa vakit geçirmelerin beni nasıl mutsuzluğa sürüklediğini,
karamsarlaştırdığını, tembelleştirdiğini hisseden biri olarak; kendime tam da,
boş günlere düşecek gibi olurken, bu yazıda paylaştığım ayeti hatırlıyorum.
BOŞTA DURMA, RABBİNE YÖNEL, BİR ŞEYLE MEŞGUL OL diyorum. “Ne yapsam, neler
yapabilirim?” diyorum. Bebek bezi değiştirmek, bankaya para yatırmak gibi
şeyler de mecburi işlerdir; kişisel bakımlar, ev ile ilgili sorumluluklar, iş
veya okulla ilgili sorumluluklar hepsi birer iştir. Bizler kendimize mecburi
neler yapmamız gerektiğini hatırlatabilir, bir yandan da bizi rahatlatacak
motive edecek (bu sayede de Allah’a yönelten) işlere vakit ayırabilir, akademik
okumalar yapabilir ve Kur’an çalışması, cihat (bilgi ile mücadele etme ve
kendini ilmen geliştirme) gibi Allah yolunda gayretler gösterebiliriz. Bizi
Allah’a yönelten şey sadece elimize Kur’an’ı alıp okumak değildir, buna yazının
başında da değindim. Akademik bir okumadan öğrendiğimiz pek çok şey bile, bizim
ufkumuzu genişleterek daha iyi düşünen bireyler olmamıza ve belki de o
bilgileri yeri geldiğinde Allah yolunda harcamamıza vesile olabilir. Zaten aklı
başındaki her inanan, neyi ne kadar yapması gerektiğini Allah’ın izniyle
tecrübe ederek tartacaktır. Örneğin günde 1 saat komedi dizisi izlemek bizi
rahatlatıp, beynimizi dinlendirmemizi sağlayarak daha üretken yapabildiği gibi
(başka önemli ilmi işler yapmada daha enerjik kılabildiği gibi), günün 5
saatini bununla geçirmek bize günün sonunda “öf boş boş duruyorum, bunu 40 dk izleyip
şu işle de uğraşabilirdim” dedirtebilir. Üstelik yaptığımız geziler, taşıtlara
binmek bile Rabbimizi anma ve tefekküre götürebilen olaylardır: </span><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/bu-emirlerin-kuranda-gectigini-kac-kisi.html" style="font-family: arial, sans-serif; font-size: 14pt;" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/bu-emirlerin-kuranda-gectigini-kac-kisi.html</a><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">
ve </span><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/08/bizden-oncekilerin-sonu.html" style="font-family: arial, sans-serif; font-size: 14pt;" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/08/bizden-oncekilerin-sonu.html</a><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">
yazılarda değindim. Öyleyse, bugünden itibaren hep birlikte, Rabbimizin yolunda
daha dolu dolu yaşayan, ruhunu(iç dünyasını) öldürmeyen, ruhunu yeşerten
insanlara dönüşelim inşallah. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yazılarımı <a href="http://www.allahateslim.com/" target="_blank">http://www.allahateslim.com/</a> sitesinden de okuyabilirsiniz.</span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-83482618451151486352017-02-15T04:15:00.002-08:002021-04-21T13:51:17.599-07:00Kur'an ile Çelişmeyen, Rivayeten Gelen Bilgilere Yaklaşımımız Ne Olmalı?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7BAR9EInXbUo_4ojVbAphrDBDfcexggsNEGTP1bbhlONSOkn8kWigD_vgff8wSGOWI6_2vwOYwE6LHMp14lTKIy8EyyuFVz8WYPEqFtUwxTFjSRrbdNhlH3YQTQnVby7Ue0JUbHX84WM/s1600/gfgdfg.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="358" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7BAR9EInXbUo_4ojVbAphrDBDfcexggsNEGTP1bbhlONSOkn8kWigD_vgff8wSGOWI6_2vwOYwE6LHMp14lTKIy8EyyuFVz8WYPEqFtUwxTFjSRrbdNhlH3YQTQnVby7Ue0JUbHX84WM/s400/gfgdfg.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;"><b>RİVAYETEN GELEN SÖYLENTİLERİN GÜVENİLMEZ OLDUĞUNA RABBİMİZ
ÖRNEK VERİYOR</b></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah, dini anlama metotlarına dair pek çok ayet
iletmiştir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Popülerliğini koruyan tartışma konularından biri de,
Kur’an’da bahsedilmeyen, bize rivayet yolu ile ulaşmış bilgilere –daha doğrusu
söylentilere- ne derece güveneceğimizdir. Rivayet demek, adı üstünde
söylentidir, insandan insana söylenerek kimi zaman bu söylentilerin yazılarak
diğer nesillere iletilmesi demektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah, rivayet yolu ile insanların birbirlerine söylentiler
iletmesine dair bakış açımızın ne olması gerektiğini pek çok ayetle örneklendirmiş,
bunlardan biri de şu ayet:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Diyecekler
ki, onlar üçtür dördüncüsü köpekleridir. Yine diyeceklerdir ki, onlar beştir,
altıncıları köpekleridir. Yahut onlar yedidir, sekizincileri köpekleridir.
Bütün bunlar gaybı taşlamaktır. Sen de ki: Onların sayısını en iyi bilen
Rabbimdir. İnsanlardan ise pek azı onları bilir. Onun için, onlar hakkında yüzeysel
bir tartışma dışında çekişmeye girme. Hiç kimseden de, onlar hakkında bir şey
sorma. (Kehf Suresi, 22.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bu ayet, eski zamanda yaşanmış bir olay hakkında bazı
şeyler bildirdiği gibi, Ashab-ı Kehf üzerinden de günümüze dair, hayatımıza
dair çıkaracağımız dersler iletmekte. Allah, Kur’an’da düşünmemiz üzerine, bize
yol gösterici olmaları adına örnekler indirdiğini bize bildirmiş. (Bkz: Kehf
54.ayet) Öyleyse bu ayeti sadece Ashab-ı Kehf’in sayısının ne olduğuna dair
tartışmaların güvenilmez oluşu adına değil, buna benzer tüm tartışmalara
yaklaşımımız adına öğüt olarak alabiliriz. Ayette özellikle rivayet usulüne
dikkat çekiliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah, insanların bazı konularda, farklı farklı söylentiler
ortaya atabileceklerine ve gerçek dışı söylentilerin yayılabileceğine dikkat
çekiyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ayette yaşanan olayın örneklerini başka dini bilgiler
edinmede görebilir miyiz? Elbette… Örneğin hadisler içinde, Peygamber zamanında
kaç hafız vardı ya da Peygamberin cenazesine kaç kişi geldi gibi konularda
farklı farklı hadislerin nakledilmesi bu duruma bir örnek. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah Ashab-ı Kehf örneği üzerinden, aslında insanların
rivayeten ilettikleri sözlere kesinlik gözü ile bakılmaması gerektiğine, gerçeğe
dair net bilgiyi kendisinin bildiğine dikkat çekiyor. İnsanların bu konuda tek
bir sayıyı söylediklerine yer verebilir, diğer iddialara yer vermeyebilirdi.
Ayetin esas konusu, insanlar tarafından gerçekten sapan söylentilerin
üretilebilmesi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ayetin temelinde, insanlardan bize ulaştırılan
söylentilerin yani rivayetlerin kesinlik teşkil etmediğinin, doğruyu bilmede
bir anlamı olmadığının örneği var.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Hadis kitapları Peygamberin ölümünden 200-300 yıl sonra,
insanlar arasındaki söylentilerin derlenmesi ile oluşturulmuştur. İçlerinde hem
birbiri ile çelişen hadisler olduğu gibi, Kur’an’ın apaçık hükümleri ile
çelişen hadisler de mevcuttur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">İnsanlardan edinilen söylenti bilgilerin doğru
olmayabildiği, gerçek bilgiyi ancak Allah’tan öğrenebileceğimizi de gene Kehf
Suresi 22.ayetten çıkarmaktayız. Özellikle, dini anlamı olabilecek konularda
izlememiz gerekli yol bu olmalıdır. Ayette de bahsedilen kişiler dini anlamda
değeri olan kişiler. Dinimizde şahitlik gibi bir hukuk yöntemi de var, bununla
rivayet yöntemi karıştırılmamalı. Şahitlik yöntemi yaşadığımız döneme has
olaylar için yapılıyor, yani bir olaydan iki yüz sene sonra insanlar arasındaki
söylentilerin toplandığı bir yöntem değil. Şahitlik hukukunda bire bir şahide
başvurup bir sıkıntı çözüme ulaştırılmakta ya da bir sıkıntının önlemi
alınmaktadır. Rivayet yönteminde ise şahitten duyduk denilerek, araya başka
aracıların ve zamanın girmesi söz konusu. Şahitlik yönteminde de
güvenilmez-çelişkili beyanlar, şahitlerin ifadelerini geçersiz kıldığı gibi;
rivayeten gelen söylentileri inceleyerek, hadis beyanlarının çelişkilerini ve
güvenilmezliğini görmemiz mümkün.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><b>KURAN İLE ÇELİŞEN BİR HADİSİN İFTİRA OLDUĞUNU ANLAYABİLİRİZ,
ÇELİŞMEYENLERİ NE YAPACAĞIZ?</b><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Dört halife zamanında beş yüz sayıda hadisin bilindiği
rivayet ediliyor. Sahih hadisin kaç tane olduğu, hangileri olduğuna dair de tutarsızlık
hakim. 500 hadis nerede şimdi ki yüzlerce hadis nerede… Nasıl oluyor da dört
halifeden sonra böyle bir artış oluyor? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Rivayetleri 2 türlü ele alabiliriz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">1.si Kuran ile çelişen rivayetler. Bunların iftira olduğunu
anlıyoruz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kur’an hükümleri ile çelişen pek çok davranışı, Peygamberin
yaptığına dair (9 yaşında çocukla evlendiği hadisi gibi) söylentiler de
iletilmiş. Buna benzer söylentilerin yüzde yüz yalan olduğunu, Peygamberin
Kur’an’a aykırı olan, yanlış olan bir şeyi yapmayacağından ötürü iftira
olduklarını anlayabiliriz. (Peygamber 9 yaşında çocukla evlenmiş midir konusunu
merak edenler şu yazıyı okuyabilir: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/11/kurana-gore-evlilik-yas-ne-olmal-talak.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/11/kurana-gore-evlilik-yas-ne-olmal-talak.html</a>)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">2.si Peygamberin kaç çocuğu olduğu gibi Kuran ile
çelişmeyen rivayetler… <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Peygamberin kaç eşi olduğu, kaç çocuğu olduğu, saç şeklinin
ne olduğu, önce hangi ayağını meshettiği, kaç rekat namaz kıldığı, daha çok
hangi renk giysi kullandığı, kaç tane evi olduğu, mal-mülkünün sayıları gibi
bilgilerin de insanlar arasında iki asır sonra söylenti ile farklılaşabileceği
ve din gibi bir alanın çıkarlardan ötürü kolaylıkla suiistimal edilebileceğini
de düşünmek zor değil. Hele ki Peygamberin ölümünden kaç on yıl sonradan
bahsediyoruz. En basit görünen bir rivayeti ele alalım… Günümüzde dizilerde
kullanılan bir toka şekli ticarete mal edilirken, Peygamber sürme sürüyordu
denilerek, sürmenin satışını arttırmaya çalışan çıkarcılar olamaz mı?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Peygamberin 5 çocuğu var, 20 çocuğu var, sürme sürüyordu,
saçını örüyordu gibi iddialar, Kuran ile çelişmiyor. Kur’an’da bu tarz
iddialarla çelişen bir ayet bulamayız. Bu tarz, Kuran ile çelişmeyen hadis
dediğimiz rivayetleri yani insanların söylentilerini, kesin doğruymuş gözüyle
almamamız gerektiğini de, Kehf Suresi 22.ayetten çıkarabiliriz. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Peygamberin kaç çocuğu olduğu ya da hangi renk giysileri en
çok sevdiği, saçını ne şekilde yaptığı, gözüne sürme sürüp sürmediği gibi,
Kur’an’da yer almayan bilgilerden de bu yüzden sorumlu değiliz. Bu konularda
ancak insanlardan ulaşan söylentilerin ne olduğuna bakabiliriz. İnsanlardan
gelen söylentilerin ise doğru olup-olmadığına ulaşmamız mümkün değildir.
Öyleyse bu tarz konulara, doğrusunu Allah bilir, biz yüzde yüz bilemeyiz gözü
ile bakmalıyız. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Günümüz internet ortamında, herhangi bir sözün Mevlana’ya
aitmiş gibi insanlar arasında yayıldığını görmekteyiz. Geçenlerde magazinsel bir
kişi, internet ortamında 20 yıldır bir şiirin kendisine aitmiş gibi
yayıldığından bahsetti ve bu şiiri kendisinin yazdığını yalanladı. Yalanlayamadan
ölebilirdi. Kendisinden sonra gelecek nesillere, kendisi ile alakası olmayan
sözler, ona aitmiş gibi yayılabilirdi. Ayrıca, yalanlamasına rağmen, gelecek
nesillere bu şekilde öğretilebilir. İnternet ortamından bu sözü bizzat atıf
yapılan kişinin reddettiğine ileriki nesiller ulaşabilir, bu tarz teknolojik
imkanların olmadığı yüzlerce yıl öncesinden bahsedersek, durumun vahimliği
ortada…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kuran ile hem de birbirleri ile çelişen hadisleri
iletenlerle; Kuran ile çelişmeyen hadisleri iletenler -Peygamberin saçını iki
yandan ördüğü hadisi gibi- aynı kişiler ve iletme yöntemleri de aynı. Hal böyle
iken, Kuran ile çelişmeyen hadislere nasıl güveneceğiz? Bu yüzden, hadisleri
ayıklayalım fikri de mantıklı değil, çünkü komple hadis rivayet sisteminin
güvenilmez olduğu ortada. Daha önce de söyledim, bir söz sırf Kuran ile
çelişmiyor diye, Peygamberin yüzde yüz söylediği bilinemez. Kuran ile
çelişmeyen bir sürü söz herhangi bir kitapta yer alabiliyorsa, hadis kaynakları
içinde de yer alabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bazı konular hakkında tek bir ortak beyanın olması da o
beyanı güvenilir kılmaz. Zıttı beyanların bu hadis kitaplarının içine
koyulmadığını nereden bileceğiz? Zıttı beyanlarda bulunanların iddiaları belki
yeterince yayılmadı? Neticede Peygamberin ve Peygamberi görenlerin ölümünden
iki asır sonrasından bahsediyoruz. 200 sene sonra, vaktinde 500 tane hadis
vardı denilen, binlerce söz havuzunun içinden gerçek olanlar nasıl seçilebilir?
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah bilmediğimiz konuların peşine düşmememiz gerektiğini
de bizlere bildirmiş. Biz Peygamberin hangi renk giysiyi tercih ettiği
bilgisine, dini anlamda, yüzde yüz <b>kesin
kaynak</b> olan Kur’an’da bulamayız. Söylentileri karıştırsak da bu
söylentilerin doğruluğunu da bilemeyeceğimizden özetle <b>bilmediğimiz bilgileri</b> takip edip durmuş oluruz. İşte, Alla</span><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">h,
bilgimizin olmadığı konuları takip etmememiz gerektiğini de emretmiş:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Hakkında
bilgin olmayan şeyin ardına düşme. (İsra Suresi, 36.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kur’an üzerinde ve mantıklı bir şekilde düşündükçe; rivayeten
gelen ve Kuran ile çelişmeyen hadislerin de aslında doğru bilgi olarak görülmemesi
gerektiği sonucu çıkıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<span face="arial, sans-serif" style="font-size: 14pt;">Öyleyse, doğruluğunun ne olduğu belli olmayan konulardan,
dini görevler-sorumluluklar çıkarmaya çalışmalıyım. Kur’an’da yer almayan
söylentilerin bize yol gösterici olabileceği zannından vazgeçelim. Bu
rivayetleri, Kur’an’ın açıklayıcısı gibi görmeyelim.</span>Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-47878796034071241152017-02-04T09:42:00.005-08:002017-02-04T09:42:55.104-08:00Musa Çobandı, Süleyman Kraldı... Allah Katında Üstünlüğümüz Dünyadaki Statümüz Değil, Takvamızdır.<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGbTs1leFyshedFY0OT6xAAnZ6j3QZZ4eNk4p9Gz1WPo0XsJhY50sw0xiMXqdonHOhrpl8s3BuTAiQMIzlqXi3dgjCEM64X2WQs6lwr3Sx93gKR7Tpe3hwx6D1GI2a9Nva4bdVseBipZQ/s1600/i%25C5%259Fi%25C5%259Fi%25C5%259Fi%25C5%259F.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="201" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGbTs1leFyshedFY0OT6xAAnZ6j3QZZ4eNk4p9Gz1WPo0XsJhY50sw0xiMXqdonHOhrpl8s3BuTAiQMIzlqXi3dgjCEM64X2WQs6lwr3Sx93gKR7Tpe3hwx6D1GI2a9Nva4bdVseBipZQ/s400/i%25C5%259Fi%25C5%259Fi%25C5%259Fi%25C5%259F.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: Arial, sans-serif; font-size: 14pt;">Kuran kıssaları çok hassas mesajlarla doludur. Üzerine
düşündükçe çeşitli dersler çıkarmak mümkündür. Allah, O’nun huzurunda
insanların cinsiyete, zenginlik-fakirliğe göre, yaşa göre, mesleğe, ırklarına
göre değil; sadece takvalarına göre derecelendirildiklerini bizlere
bildirmiştir. (Bkz: Hucurat 13) Bildirmekle kalmamış, bize yaşamlarını örnek
gösterdiği Peygamberlerin bazıları hakkında ayrıntılı bilgiler vererek bu konu
üzerinde de düşünmemizi sağlamış.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yusuf Peygamberin bir evde hizmetli olduğunu, babası Yakup
Peygamberin çobanlıkla uğraştığını, Musa Peygamberimizin sarayda yetiştirilmiş
bir genç olmasına rağmen ileriki yıllarda aranılan bir suçlu olduğu ve
evlenerek bir yerde birkaç yıl çobanlık yaptığını, Süleyman Peygamberimizin ise
çok büyük bir devleti miras alıp Kral olduğu gibi ayrıntıları; Kuran bize
bildirmiştir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yusuf Peygamberimiz, hizmetli olduğu dönemde, toplumunun
içinde düşük statülü bir konumdaydı. Musa Peygamberimiz de çobanlık yaptığı
dönemde toplumunun ileri gelenlerinden olmadığını –statü, makam, zenginlik
anlamında- anlayabiliriz. Süleyman Peygamberimizin ise Kral olarak toplumunun
içinde en yüksek görülen dünyevi makama ulaştığını düşünmek mümkündür. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Buradan çıkarılacak bir sürü sonuç elbette vardır,
bunlardan biri, müminlere dünyaya değil önce ahirete yatırım yapmaları
gerektiğini, Allah katında onu üstün kılan şeyin TAKVA olduğunu hatırlatmaktır.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bence bir başka önemli sonuçta, insanlara dünyevi
statülerine göre değil, takvalarına göre yaklaşmamızın bizim için çok daha
hayırlı sonuçlar doğuracağıdır. İnsanlarla kurduğumuz yakınlıkların bizim
manevi dünyalarımıza bazı katkıları veya zararları olur. Allah’tan sakınma
duygusu öyle bir duygudur ki, cebindeki paraya, kariyere, okunulan okula,
insanların sana olan saygısına filan bakmaz. Kalp ve akıl işidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Eski zamanlarda tüccarlar ve krallar halkın ileri gelenleri
konumundaydı. Şimdi hem zenginlik yüksek bir makam olarak görüldüğü gibi,
okunulan okullar ve kariyer ile de toplumunun ileri gelenlerinden sayılmak
mümkün. Okunulan okul, alınan eğitime denk görülüyor. Halbuki gerçekte eğitimli
birey demek, ahlaklı, diğer canlıların haklarına saygılı, insancıl, iyilikten
yana vs demek olmalı; çünkü bir sürü yüksek dereceli okulları bitirip bir o
kadar topluma zararlı, saygısız, kötü insan da var. Allah kitap yüklü eşekler
diye bir tabir kullanmıştır Kur’an’da (Bkz: Cuma 5). Bir insan size çok çeşitli
alanlarda muazzam bir şekilde kendini geliştirdiğini, bilgi sahibi olduğunu
gösterebilir, böyle insanlara toplumumuz kültürlü der. Kur’an açısından ise,
gerçek ilim sahipleri, kalbini ve aklını Allah yolunda çalıştırmış, sorgulamış,
Allah’ın kitabını öğrenme yolunda doldurmuş kişidir; görüldüğü üzere ilim
sahibi olmak hangi diplomaya sahip olunduğuna göre değil, Allah’ın kitabını öğrenme
konusunda ne kadar çaba gösterildiğine bağlıdır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Toplumumuzda bir salona girildiğinde, belki hırsızsınız,
belki dünyanın en şeref yoksunu işlerini yapmış birisiniz; eğer cüzdanınız dolu
ise insanlar size ahlakınıza göre değil cüzdanınıza göre, servetinize göre
saygı gösterir. Pahalı bir giysi mağazasında çalışanlar size ne iş yaptığınıza,
ahlakınıza göre değil, tamamen zengin olduğunuz ve alışveriş yapabildiğiniz
için saygılı davranır. Allah katında ise tüm bu anlattığım adaletsizliklerin
yeri yoktur. Allah bizi, kotumuzun markasına, diplomamıza, cinsiyetimize, hesap
cüzdanımıza göre değil TAKVAMIZA göre değerlendirir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Maalesef bazen, Allah yolunda çalışanlarda bile, bu
önyargılı yaklaşımları sezebiliyorum. İnsanlar arasında şöhret, statü, dünyevi
derecelerimiz; bize yaklaşımları ve bize karşı davranışlarında çok çok etkili
olabiliyor–farkında olabilirler, olmayabilirler- Hayata çok zengin bir ailenin
oğlu olarak başlamanız, yahut çok ekstrem bir mevkide yer almanız; sizi takva
yolunda gayret göstermek isteyenler arasında dahi daha şöhretli kılabilir. Elbette
burada müminlerin kendi benliklerini sorgulaması gerekir. Çünkü, bize takvamız
yönünde kimin çok güzel etkisi olacağını, kimin ilim derecemize güzel katkılar
yapacağını biz bilemeyiz. Allah yolunda 10 dakika sohbet etme imkanı olduğunda,
gönlümüz sohbetin manevi doyuruculuğundan ziyade, bir belediye işçisindense
daha yüksek mevkideki bir insana kayıyorsa; kendimizi sorgulamamız gerekir.
Müminlerin, kardeşleri arasında dünyevi statülere göre değil, kendisine
kattıkları yönünde değerlendirme yapması gerekir. Çünkü, hayırlı ilişkilerin
temelini adil yaklaşım tarzı oluşturur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu bahsettiğim konuda, Kuran okurken düşünmek adına hayali bir örnek
oluşturdum. Süleyman Peygamberin ve Musa Peygamberin aynı dönemde yaşadıklarını
farz edelim. Bizim de onların dönemine denk geldiğimizi hayal edelim. Diyelim
ki, Süleyman Peygamberimize Krallığı döneminde denk gelme ve sohbet etme
imkanımız oldu; Musa Peygamberimize de bir seyahat esnasında çobanlık yaparken
denk geldik (Yahut hizmetli olmuş Yusuf Peygambere). Henüz ikisinin de
Peygamberliğinin açığa çıkmamış olduğu bir dönem olsun, yani Peygamber
olduklarını filan bilmiyoruz, ama mümin yönlerini de göz önünde bulundurduk
diyelim. İşte tam da bu anlattığım noktada insanları konuşmalarına göre
değerlendirdiklerini düşünen insanların çoğunun; Süleyman Peygamberi çok daha
tatlı bulacakları görüşündeyim. Süleyman Peygamberi takip etmek isteyecekler,
onunla daha yakın olmak isteyecekler, Süleyman Peygamberin kendilerine
gösterdiği yakınlığı ve ilgiyi daha değerli görecekler, onun sözlerinden daha
fazla yararlanmayı isteyecekler. Konu manevi bir şeyler katma olsa dahi, istek manevi
dostluk kurma olsa bile daha fazla güvenecekler en azından yüksek statülü
biriyle yakınlık kurulduğunda daha fazla değerli olduklarını daha önemli bir
dostluk kurduklarını düşünecekler… Müminlerden bahsetmiyorum burada, genel
olarak insanlarda gözlemlenen bir tutumdan bahsediyorum, mümin olan insanlarda
da böyle hatalar olabilir. Müminler de farkında olmadan böyle ayrımlar yapıyor
olabilir. Bizlerin insanlara yaklaşımda daha adil bir tutum sergilememiz
gerekir. Bir insanın kendimiz için değerli olduğunu, statüsüne göre değil de
takvasına göre olduğunu düşünüyorsak ve hissettirebiliyorsak, hayırlı kazanımlar yönünden bir sıfır
ilerlemişiz demektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Halkımızda da bu bahsettiğim davranışı en basit bir örnekte
görebilirsiniz. Bir politikacı, ünlü bir sporcu, çevrelerinde daha sıradan
gördükleri statüdeki insanlardan çok daha sevimli ve övgüye-beğenilmeye değer
gelir. Güzelliğin bile önemi kalmaz, statü öyle bir şeydir ki güzelliğiniz
normal seviyede bile olsa, sizi bir anda diğer insanlardan çok daha havalı
yapar. Tabi burada insanlara güzelliklerine göre daha fazla saygı duyalım,
insanlarla fiziki güzelliklerine göre dost olalım demiyorum. Bir insanın yüzünü
fiziken güzel bulmadık diye, nasıl ki onu elinde olmayan bir şeyden ötürü aşağı
görmeye hakkımız yoksa bu adaletsiz bir tutum olacaksa; başka bir insanı da
sırf güzelliğinden ötürü saygınlaştırmak da adaletsiz bir tutum olacaktır.
Bizler, mümin olmak istiyorsak, insanları en karizmatik yapan şeyin, Allah’a
bağlılık duygusu olduğunu idrak etmeliyiz. Etmeliyiz ki, hayatımızda Allah’ın
gösterdiği değerler daha da merkezde olsun. Allah’ın öğütlerini yerine
getirmede başarılı olalım. Bu gerçeği idrak edelim ki, Allah’ın verebileceği
hayırlara daha da layık olalım. Sevdiğim biri, “insanları yüzlerinin
güzelliğine göre, seslerinin güzelliğine göre değil; Allah’a gösterdiği
yakınlıklarına göre sevmeli müminler” demişti. Böyle yapmalıyız ki, daha adil
tutumlar sergileyelim, Allah’ın hayırlarına daha açık olalım, birilerini bu
sebeplerden sevimli görürken diğer insanları farkında olmadan aşağı görmeyelim.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Dini tebliğ etmeye çalışan insanları görüp, bazılarını sırf
sesini beğenmedikleri için aşağı gören, sırf bu yüzden bazısını beğenmeyenler
görüyorum. (Kaba bir şekilde tebliğ yapanları beğenmemekten bahsetmiyorum sırf
ses güzelliğinden ötürü aşağı görmekten bahsediyorum.) Halbuki, biz bir insanı
ilim açısından dinliyorsak ilmini değerlendirmeliyiz, sesinin güzelliğinden
ötürü zaten aşağı görmemeliyiz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kimin en çok hidayet sahibini olduğunu yalnızca Rabbimizin
bildiği bildirilmiş. (Bkz: Enam 117) Öyleyse insanlara sırf isimlerinin
önündeki unvandan ötürü, daha düşük statüdeki bir kardeşimizden daha saygıya
değerlermiş gibi davranmayalım. Dostluklarımızı kurarken eğer ki bizlere
katacakları ilimlere ve takvalarımıza verecekleri katkıyı hesaba katıyorsak; bu
katkının dünyevi statülerinden bağımsız olduğunu, bize manevi katkının kimden
geleceğini en iyi Rabbimizin bildiğini unutmayalım:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Katından
kimin hidayet getireceğini ve bu yurdun sonunun kimin olacağını Rabbim daha iyi
bilir. Şu bir gerçek ki zalimler iflah olmazlar. (Kasas Suresi, 37.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bize güzel katkıları toplumumuzda eski zamanların çoban
statüsüne denk gelen biri de yapabilir, eski zamanların kral statüsüne denk
gelen biri de. Eğer ki biz, dünyevi şeyleri sevimli bularak, Musa Peygamber
gibi çok yüksek takvalı bir kardeşimizi statüye verdiğimiz değerle kaybeder,
onu önemsemezsek; insanlardan alabileceğimiz güzel katkıları kaybedebiliriz.
Düşünsenize, gerçekten de anlattığım örnekte olduğu gibi, dünyevi bir zaafa
kapılıp, bir insanı sırf çoban diye bir iki hoş sohbet yapıp o kadar da kale
almadığımızı, daha sonra da o insanın PEYGAMBER çıktığını yahut PEYGAMBER
TAKVASINDA ALLAH KATINDA MEĞERSE ÇOK DEĞERLİ bir insan olduğunu düşünelim.
(Tabi bu saatten sonra Ahzab 40’dan yola çıkarak Peygamber filan gelmeyecek, anlatmak
istediğimi size ulaştırmak için eski zamanlarda yaşadığınızı varsayın) Eminim
Allah vicdanımızı temizlediyse, çok çok utanırdık. Eğer bir insanı sırf
statüsünden ötürü farkında olmayarak aşağı hor görüyorsak, statüsü yüksek bir
mümini daha sevimli görüyorsak daha yakınlığa değer görüyorsak, kendimizi
sorgulamamız gerekir. Allah türlü olaylarla, bizi kalbimizdeki bu tutumla
yüzleştirebilir ve utanabiliriz. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Musa çobandı, Süleyman Kraldı derken anlatmaya çalıştığım
gerçek bunlar, insanlara olan tutumlarımız ve haksız tavırlarımız... <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah yolunda yaşayan insanlar da bile, sırf statüsü düşük
biriyle muhatap olurken, konuşmalarına daha az dikkat ettiklerini saygıyı
bozarak konuşabildiklerini gördüm. Evlenirken, güzellik-makam mevki gibi
kıstasları da değerlendirebileceğimizi Kuran üzerinde görebiliriz (en hayırlı
olan evliliğin Allah yolunda kazanacağımız çıkara göre olduğunu idrak etmekle
birlikte, Kur’an’a göre evlilik anlamında başka kıstaslara ve amaçlara göre de
hareket edebiliriz.)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Toplumsal ilişkilerde ise, insanlar arasında
zenginlik-fakirliğe göre değil adalet kıstası ile hareket etmemizin
emredildiğini, müminlerin statü ayırt etmeksizin kardeş ilan edildiklerini
görebiliriz. (Bkz: Nisa 135, Hucurat 10) Biz farkında değiliz ama Allah bizi
değişik olaylar yaşatarak benliğimizle yüzleştiriyor. Burada şöyle şeyler
gördüm derken, kendimi aklamıyorum, ben süperim de demiyorum; bunlar kendime de
yaptığım hatırlatmalar. Savaşta birlikte saf tutarak savaşan müminlerin ya da
mescitte birlikte ibadet edenlerin; statülerinin değil Allah’a karşı
duygularının ortak noktası olması gerçeği ile insanlara yaklaşımımızı tekrar
sorgulayalım diyorum. İnsanları ahirette onura ne kadar layık olduklarını açığa
çıkartacak şey Allah’a yakınlıklarıdır. Biz de dünyada yaşarken sırf dünyevi
statülerden ötürü kimi insanlar daha az insan onurunu ve saygıyı hak ediyor
gibi davranmayalım. Gerçek müminler insanlara saygılı davranmada statü ayırt
etmezler. Patron da olsa çalışanına saygılı olması gerektiğini, hizmet aldığı
bir elemana da saygı duyması gerektiğini bilir. Allah katında dünyevi
statülerimizin önemi yok. Allah tarafından toplumsal barışı ve huzuru sağlama
konusunda, toplum içinde insani anlamda her birimizin değer ve saygı görmemiz
yönünde bir din indirilmiş çok şükür ki. Yaşı büyük bir mümin, otomatikman daha
ilim sahibi veya takvalı olmuyor mesela. Toplumumuz içindeki haksız algıları
yerle bir eden bir kitabımız var, çok şükür.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Dünyevi statülerle birbirini ezen, hor gören insanların
varlığına rağmen; bu yazının en önemli anlatmaya çalıştığı şey, hem kendimizi
hem de başkalarını dünyevi statülere göre değerlendirmememiz gerektiğidir. Her
konumdaki insanın, saygıya ve yakınlığa (Allah yolundalarsa dostluğa) layık
olabileceğidir. Adil bir tutumla, insanlar arasında zengin-fakir, kariyer
sahibi-kariyeri düşük gibi değerlendirmelere girmememiz gerektiğidir. Eğer
ciddi anlamda Allah yolunda dost olarak insanlara yaklaşıyorsak, onların
statülerinin değil; Allah yolunda yansıttıkları çabaların bizim için hayırlı
olabileceğini görmemizdir. Bir de bu yazının konusu dünyevi statüler için
değil, en önce Allah katındaki statümüz yani takvamız için çalışmamız
gerektiğidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Konuyla alakalı yeri gelmişken, müminler, inkarcı-müşrik
kimselerle dost olabilir mi sorusu hakkında şu detaylı çalışmamı okuyabilirsiniz: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/04/inkarc-kafir-allaha-dine-inanmayan.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/04/inkarc-kafir-allaha-dine-inanmayan.html</a><o:p></o:p></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-6148323802676866212017-01-11T13:03:00.000-08:002017-01-21T09:39:44.091-08:00Tek Başına da Olsan Ümmet Ol...(Allah ile olan, gerçekte yalnız olmayan, yalnızlara gelsin)<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbZrCwoXUZKmq5aT_rD0vKmS2UrFTRDOlIJlSzGU1DKDPjagwiF_Sv0Y2OIrEbMb9HBHuHXgPcTMU7AP_w0nWvGfRAHkrULTFT-VYAtMlXjrbzwuk8pk4bk3Yr9bH8aDKmLMIQFr8L59A/s1600/l%25C5%259Fl%25C5%259Flkll%25C5%259Fk%25C5%259Fl.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="360" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgbZrCwoXUZKmq5aT_rD0vKmS2UrFTRDOlIJlSzGU1DKDPjagwiF_Sv0Y2OIrEbMb9HBHuHXgPcTMU7AP_w0nWvGfRAHkrULTFT-VYAtMlXjrbzwuk8pk4bk3Yr9bH8aDKmLMIQFr8L59A/s640/l%25C5%259Fl%25C5%259Flkll%25C5%259Fk%25C5%259Fl.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bana bu zamana kadar gelen maillerin çoğu, çevresinde gerçek İslam’a
yönelmiş insanların olmayışından ötürü bazılarının motivasyon düşüşü yaşamasına
dair oldu. Bana artık böyle mailler atmayın demiyorum tabi. Gerçekten hepimiz
için sorun olabilecek bu durum hakkında bir iki kelam etmek istedim.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gerçek İslam diyorum evet, ilk defa benim yazılarıma denk gelenler için
tekrar belirteyim, etrafımızda İslam adı altında aşılanmış gerçekte Kuran’daki
din ile, Peygamberlerin sünneti (İslam) ile alakası olmayan, oluşum nedeni Son
Peygamberimizin vefatından 200-300 sene sonra derlenmiş Kur’an ile açıkça
çelişen rivayetlere dayanan, bu iftiraları da çok akıllıca bir şekilde (!)
Peygamberin sahih sözleri diyerek pazarlayan şeytanın oyuna alet olmuş, çeşitli
kollara ayrılmış (ılımlısı, koyusu, yobazı, mezhebi, tarikatı) bir din
yaşanıyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an’da dinin tek kaynağının ve Peygamberin gerçek sünnetinin yalnızca
Kur’an olduğuna dair çok sayıda ayet var. İşte gerçek İslam dediğimiz İslam’a
sadece Kur’an’ın rehberliği ile erişebiliriz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Konumuza dönelim, Allah, ayetlerinde müminlerle bir arada olmanın
avantajlarına dikkat çekmiş olmasına rağmen, bir yandan da tek başımıza kalsak
dahi bizi motive edecek ayetler indirmiş çok şükür. İnsanlar bazen, yalnız
hissettiklerinde (Allah olmasına rağmen kendileri ile yakınlık kurabilecekleri
kimseler olmadığında) güçsüz, ümitsiz, mutsuz olabiliyorlar dahası
motivasyonları da ciddi anlamda düşüşe geçebiliyor. Bu durum insanda takva
azalışına da sebep olabiliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Müminlerle olmak, yakın bir mümin arkadaşımızın olması, mümin bir ailede
olmamız tabi ki lütufken; eğer ki insanlar içinde Allah’ın rehberini umursayan
tek kişi konumundaysak bu bizim otomatikman daha az takvalı olacağımız anlamına
da gelmiyor. Nasıl bir eş ile evli olduğumuz, eş seçimi gibi konular elbette
çok çok önemli ve hayatımızı çok etkileyen konular. Lakin tek başımıza da
olsak, gerçekte Allah her an bizimle ve Allah’ın izniyle O’nun örnek gösterdiği
takvada olabiliriz. Eşimizden dostumuzdan daha önemli ve öncelikli konumuz,
kafaya takmamız gereken, ahiretteki akıbetimiz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnternetten vs kendinize Kuran diyen arkadaşlar edinmeye çalışın gibi
öğütler vermeyeceğim burada, çünkü, internet alemi maalesef ki Kur’an demesine
rağmen birbirine çokça fitne verebilen, insanın moralini kırabilen, yeri
geldiğinde saygısız, yeri geldiğinde iç daraltan, fayda değil zarar verebilen
kimselerle de dolu. Münafık denebilecek çok tehlikeli bir grubun varlığını
Rabbimiz bildirdiği gibi, kıskançlık ve kibirden ötürü farklı uçlara gitmemize sebep
olabilecek ayrışan kimseler de var. Bu yüzden aslında öğüdüm hemen balıklama
arkadaş edinme çabasındansa en önce KENDİ BAŞINIZA dini anlamaya, akıl ve kalp
süzgecinden geçirmeye odaklı olmanız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tek başımıza yüzleşmek durumunda kaldığımız sınavlarda başarılı
olabileceğimizin örnekleri Kuran’da verilmiş. Meryem annemizin –Zekeriya
Peygamberin gözetiminde olmasına rağmen- hamilelik, çocuk sahibi olma ve
sonrasında kadın olarak aslında tek başına bu büyük zorlu süreçlerle yüzleşmek
durumunda kalması (bir kocası olmadan), benzer şekilde Yusuf Peygamberimizin
çocuklukta kuyuda yalnız kalmasıyla başlayan, hapse atılmasından ve hapiste
uzun bir süre kalması gibi tek başına geçirdiği sınavlar, pek çok Peygamberin
toplumu tarafından yalanlanması ve tek inanan kişi konumunda olmaları,
çevremizde İslam’a yönelen biri olmasa da örnek kullar olabileceğimizin
kanıtları.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Her sıkıntıda şunu hatırlatmaya çalışıyorum: Allah bize taşıyamayacağımız
bir yük yüklemediğini bildiriyor, bazen yüklerimiz daha yorucu daha zorlu olabiliyor;
ama hiçbiri üstesinden gelemeyeceğimiz şeyler de değil aslında… Sabretmek zorlu
bir iş olarak bildirildiği gibi, sabretmek, gerçekleştiremeyeceğimiz bir
davranış da değil. (Bkz: Bakara 286.ayet, Lokman 17.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu konuda düşündükçe öyle derin anlamlar çıkarabileceğimiz bir ayet de var
ki…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">O da İbrahim Peygamberimiz hakkında “tek başına bir ümmetti” diye
Rabbimizin buyurmuş olması. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Sapık toplumu içinde İbrahim Peygamberimizin tek başına bir ümmetmiş gibi
mücadele etmesinden tutun da tek başına olmasına rağmen bir ümmet gibi tek
başınalığının karamsarlığına kapılmadan güçlü, motive, takvalı olduğunu
düşündüren bir ayet…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Muhakkak ki İbrahim, Allah’a hanif olarak yönelen bir ümmetti ve
müşriklerden olmadı… (Nahl Suresi, 120.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İşte, biz de aynen böyle olmalıyız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tek başımıza da olsak, Allah ile birlikteyiz ve tek başımıza koskoca bir
ümmetmiş gibi mücadele edebilir, takvada en üst zirvelere ulaşabiliriz.<o:p></o:p></span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><b>Göklerin ve yerin egemenliği Allah'ındır. O diriltir ve öldürür. Sizin Allah'tan başka ne bir dostunuz vardır, ne de bir yardımcınız. (Tevbe Suresi, 116.ayet)</b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Çevremizde müminler olsa bile, aslında tek dost ve tek yardımcımız Allah.
Sakınanlar birbirlerinin dostlarıdır buyurduğu gibi, bir yandan da aslında
kimse Allah gibi dost-yardımcı olamayacağından gerçekte tek dostun KENDİSİ
olduğunu bizlere bildirmiş…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu nedenle, çevremizde müminler olsa bile, Allah’ın tek dostumuz ve tek
yardımcımız olduğunu hatırlatan imtihanlarla sınanmaya da devam edeceğiz…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah kuluna kafi değil mi? (Zümer Suresi 36.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah dost olarak yeter, Allah yardımcı olarak yeter. (Nisa Suresi,
45.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Her gün huşu ile Allah’a sığınmak için çabalamaya, huşu ile ibadetlere
tutunmak için kendinizi zorlamaya devam edin inşallah. Zorlayın sözü
tuhafınıza gitmesin. Gerçekten de insanı eylemsizlik halinden çıkaran şey
zorlamak diye de tabir edebileceğimiz “ha gayret” diyerek kendi kendimizi motive
ederek efor göstermek…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dilerim ki Allah, her birimizin karşısına şerli insanları değil, hayırlı
insanları çıkarır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><span style="font-size: 18.6667px;">-Yakup Peygamberimizin, Yusuf Peygamber kaybolduğunda acı özlem dolu uzun yıllar süren bir süreç yaşaması gibi-</span><span style="font-size: 18.6667px;"> </span>Allah acı göstermesin, sevdiğimizi/sevdiklerimizi kaybedip tek başımıza
kalmak da çok çok zorlu imtihanlar, hatta benim gözümü en çok korkutan
imtihanlardan biri. Çünkü bir yandan da, sevdiğim diyebileceğimiz insanlarla
olmaya da muhtaçlık çeken canlılarız. Zaten dost edinmeye muhtaç olmayan bir
tek Allah’tır ve aslında biz Allah’ı dost edinerek yeterli olan tek dostu
edinmiş oluyoruz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bir de en önemli gerçek de şu, Allah’ın bizim için planlarını bilemeyiz.
Bazen tek olmamızda da bilemediğimiz hikmetler olabilir. Tek olmamız da büyük
imtihanlardan biri.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bir şey hoşunuza gittiği halde sizin için kötü olabilir. Bir şey sizin için
hayırlı iken, siz onu sevmeyebilirsiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz. (Bakara
Suresi, 216.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’ın bizim için planlarını bilemeyiz derken ne kastetmeye çalıştığımı
belki şu yazıda bulabilirsiniz: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/11/allah-milyonlarca-insan-icindeki.html" target="_blank"><span style="color: #b87209; text-decoration: none;">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/11/allah-milyonlarca-insan-icindeki.html</span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu yazının en önemli gerçeği, yalnız olmamamız, Allah ile her an beraber
olmamız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<br /></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah her koşulda hepimize, tüm
müminlere sabır versin inşallah… Her durumda Allah’a emanet. </span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt; line-height: 107%;">ZEKERİYA PEYGAMBER Mİ?</span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kur'an'da Zekeriya ismi ile geçen, takvası örnek gösterilen kişi Peygamberdir. Enam Suresi 84. ayet ve 89.ayetler arasında salih olan bazı kişilerin ismi sayılmaktadır, bu isimlerin içinde Zekeriya da vardır, kişilerin ismi sayıldıktan sonra 89.ayette bu kişilere Peygamberlik verildiği bildirilmiştir.</span></div>
</div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-45495028676615768122016-12-05T22:27:00.005-08:002021-04-21T14:02:04.211-07:00Allah'ın Yaratılış Delili: Rızıklar...<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaOc6mCxPdW-glgc6-OU9rlpyMZWHTMoUuITOXzLHBJY9Q5G1bShzdCvxR-z1Pg0LH2tRvpre788yiNrA4tlghWbPRDz1LZkyH99zzGmCNOD-K0eRVavCkANU3EXTC_jnnPa7CAkYJiCc/s1600/norve%25C3%25A7.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhaOc6mCxPdW-glgc6-OU9rlpyMZWHTMoUuITOXzLHBJY9Q5G1bShzdCvxR-z1Pg0LH2tRvpre788yiNrA4tlghWbPRDz1LZkyH99zzGmCNOD-K0eRVavCkANU3EXTC_jnnPa7CAkYJiCc/s640/norve%25C3%25A7.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Allah size, kendi benliklerinizden eşler nasip etti.
Eşlerinizden de sizin için oğullar ve torunlar oluşturdu. Ve sizleri güzel ve
temiz nimetlerle rızıklandırdı. Şimdi bunlar, bâtıla mı inanıyorlar? Ve
bunlar, evet bunlar, Allah'ın nimetine nankörlük mü ediyorlar? (Nahl Suresi,
72.ayet)</span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Allah'ı bırakıp da kendilerine,
göklerden ve yerden bir parçacık rızık veremeyen, buna güç yetiremeyen
şeylere mi tapıyorlar? (Nahl Suresi, 73.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Yemin
olsun, biz, âdemoğullarını onur ve üstünlükle donattık, onları karada ve
denizde binitlerle yükledik. Onları, güzel ve temiz rızıklarla besledik. Ve
onları, yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık. (İsra Suresi, 70.ayet)</span></b><b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></b></div>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 16cm;" valign="top" width="605"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 16cm;" valign="top" width="605"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 16cm;" valign="top" width="605"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Biz senden rızık istemiyoruz. Seni
biz rızıklandırıyoruz. Sonuç takvanındır! (Taha Suresi, 132.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Allah odur ki, yeryüzünü sizin
için durulacak yer, göğü bir bina yaptı; sizi yaratıp donattı ve görünüşünüzü
güzel yaptı, sizi temiz ve güzel nimetlerle rızıklandırdı. İşte bu Allah'tır
sizin Rabbiniz! Âlemlerin Rabbi olan Allah ne kadar yücedir! (Mümin Suresi,
64.ayet)</span></b><b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></b></div>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 16cm;" valign="top" width="605"></td>
</tr>
</tbody></table>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kuran’da sayısız yerde, Allah’ın rızıklandıran vasfına
dikkat çekilmiştir. Elbette sadece rızıklara değil, Allah’ın üzerimizdeki
sayısız nimetine ve çeşitli yaratışına genel olarak dikkat çekilmekte, farklı
örnekler üzerinden hatırlatılma yapılmakta. Lakin, özel olarak rızıklara (bize
verdiği gıdalara) ayrıca çok yerde değinilmiş. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Genel olarak çok şükür iştahı açık bir insanım, belki biraz
da bu sebepten, Allah’ın çeşitli gıdaları bana ulaştırması beni hep
etkilemiştir. Beni en büyük tefekkür ettiren araçlardan biri de, gıdaların
faydalarını okumak. Benim çok dikkatimi çeken bir konu bu, sırf tefekkür etme
amacıyla da okunabilir bence. Sağlık sayfalarını bu amaçla arada bir takip
edebilirsiniz, çok çeşitli sayısız gıdaların oluşu ve her birinin sayısız
özellikte vücudumuza yararı olması beni çok etkiliyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Yoksa yaratmaya başlayıp sonra tekrar tekrar yaratan
ve sizi gözeten ve yerden rızıklandıran mı hayırlı? Allah'ın yanında bir ilah
mı var? De ki: "Getirin susturucu kanıtınızı, eğer doğru sözlüler
iseniz." (Neml Suresi, 64.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">"Allah'ın berisinden; bir
takım putlara tapıyorsunuz, yalan/iftira üretiyorsunuz. Sizin Allah dışında
kulluk/kölelik ettikleriniz size hiçbir rızık veremezler. Rızkı Allah
katında arayın; O'na kulluk edin, O'na şükredin. O'na döndürüleceksiniz."
(Ankebut Suresi, 17.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Allah'tır ki sizi yaratmış,
sonra rızıklandırmıştır. Sonra sizi öldürüyor, sonra diriltiyor. Peki,
ortak koştuklarınızdan biri var mı, bunlardan bir şeyi yapabilecek!
Yücedir, arınmıştır onların ortak koştuklarından O. (Rum Suresi, 40.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Ey
insanlar, Allah'ın, üzerinizdeki nimetini anın! Allah'tan başka yaratıcı
mı var? Sizi gökten ve yerden rızıklandırır. O'ndan başka ilah yoktur.
Hal böyle iken nasıl oluyor da yüz geri çevriliyorsunuz? (Fatır Suresi,
3.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">O odur ki size ayetlerini
gösteriyor ve sizin için gökten bir rızık indiriyor. O'na yönelenden
başkası öğüt alamaz. (Mümin Suresi, 13.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ve
biz, gökten bereketli bir su indirdik. Böylece onunla bahçeler bitirdik ve
hasat edilen taneler yetiştirdik. Üst Üste kümelenmiş tomurcukları olan uzun
hurma ağaçları… Kullara rızık olsun diye, ölü bir beldeye hayat verdik. (Kaf
Suresi, 9, 10, 11.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">İlk etapta sırf “gıda-gıdalanma” denince şükredilecek,
üzerine düşünülecek hemen birkaç büyük sebep buluyorum, elbette bu maddeler arttırılabilir:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">1.<b>Vücudun çeşitli
ihtiyacı ile tam uyumlu bir şekilde doğada çeşitli rızıkların olması</b>,
tasarımcıya/bilince işaret ediyor. Kuruyemişlerden, meyvelere, sebzelere, süte,
bala yani hayvansal gıdalara dek geniş bir yelpaze ve geniş bir yararlanma
menüsü. Ne kadar çok sayıda ve farklılıkta içecekler, gıdalar olduğunu hayal
edin çünkü buraya yazmaya kalksak sayfa yetmez. Her birinin, tek tek, sayısız
vücuda faydası söz konusu… Beyinden, cilde, duygusal sıkıntılardan, sistemsel
rahatsızlıklara, saça, tırnağa, kalbe, mideye tek her bir hücremiz için ayrı
ayrı sorunlara merhem olan gıdalar ve farklı farklı yararları…Sağlıklı olmanın
en büyük iki anahtarı: sağlıklı beslenme ve sağlıklı psikoloji. Psikolojimiz,
bağırsaklarımızın sağlığı ve ne ile beslendiğimizle öyle ilintili ki… Aslında
pek çok sorunumuzu sadece sağlıklı gıdalarla atlatabiliriz, ama 21.yyın stresli
yaşamı, çıkarcı politikalar ve mutfağımıza dek uzanan insan eliyle bozunmuş
bazı gıdaların yapısı, aceleci yaşam tarzımızdan ötürü çabuk beslenme
alışkanlığımız buna maalesef genellikle fırsat vermiyor. Gene de, elimizden
geldiğince temiz gıdalardan faydalanabiliriz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">2.Bunca ihtiyacımızla uyumlu olması ile birlikte, ilaçlar
gibi hoşa gitmeyen tatta değil de, <b>çok
çeşitli tatta ve insana haz veren lezzette bir sürü gıdanın olması</b> ve
aslında biraz da bize haz vermeleri amacıyla yaratılmış olduklarını gösteriyor.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">3.Tatları ile birlikte <b>her
birinin görünümü, rengi, kokusu</b> da farklı. Dolayısıyla insana algısal
olarak da iştah arttırıcı bir çeşitlilik yığını oluşturulmuş. Bu da ayrıca
Allah’ın yaratış gücünü ve sanatını hatırlatıyor. <o:p></o:p></span><br />
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">4.Bu gıdaların, doğada ciddi anlamda takdir edilesi bir
meşakkatle oluşması… Allah için elbette bunları yaratmak zor değil, Allah
zamana da muhtaç değil zaten, zamandan da mekandan da bağımsız, zaman bizim
için işliyor. Bu gerçekler bir yana, <b>gıdaların
oluşum süreci</b> insana gerçekten “bir bilincin aranması gerektiğini”
hatırlatıyor. Üstelik şükretmek ve Allah’ın kudretini görmek isteyenler için
çok düşündürücü bir olay. Bir zamanlar canlı olan, ölmüş bedenlerin topraktaki
ayrıştırıcı bakterilerle ayrıştırılarak atom döngüsünün sağlanması ve
bitkilerin yapısına ulaştırılması, toprağın beslenmesi, diğer canlılara da
muhtaçlık duyan bir döngünün olması (hayvanların bu gıdaları yiyerek tekrar
oluşması için döngüye katkı yapmaları), tüm bunlar için belli bir zamanın
gerekli olması, su ve mineral döngüsünün gerçekleştirilmesi, sırf bu gıdaların
oluşması için atmosferden bulutlara rüzgarlara bir sürü araçların gerekli
olması ciddi anlamda Tasarımcıya işaret. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Geceyle gündüzün birbiri ardınca gelişinde, Allah'ın gökten bir
rızık indirip de onunla yerküreyi ölümünden sonra hayata kavuşturmasında,
rüzgârların her bir yana sevk edilişinde de aklını çalıştıran bir topluluk için
izler, işaretler vardır. (Casiye Suresi, 5.ayet)</span></b><b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">5.<b>Kompleks
oluşumların meydana gelmesi</b> (bitkiler, hayvanlar ve onların gıda ürünleri),
<b>hem doğada hem vücudumuzda bu gıdaların
oluşumunu ve sindirimini sağlayan organizasyonların görülmesi, Yaratıcıya
işaret</b>. Kompleks bir oluşum ve ciddi anlamda uyumlu, karmaşık
organizasyonlar varsa –ki var- arkasında bir bilinç aranmalıdır. Hiçbir tesadüf
arka arkaya bu kompleks varlıkları, uyumu, kompleks organizasyonu oluşturamaz.
Bilinç olmayan bir yerde, ancak bilinçle hareket edebilecek organizasyonları
görüyoruz. Akıl sağlığı yerinde olmayan insanları ve akıl sağlığı yerinde olan
insanları hayal edin. Bu iki grup arasındaki farkı düşünün. Akıl sağlığı bozuk
bireyler, konuşmadan, yemek yemeğe dek en basit denebilecek insan
davranışlarından bile yoksunlaşmaya başlarlar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bir şeyin Tasarım olduğu, özelliklerinden bellidir.
Beethoven’ın müziğindeki uyumda, Frederick Leighton’un içinde estetiği
barındıran resimlerinde, sırf uyum/estetik/düzenlilik, parçadan bütüne
sergilenen kompleks ve anlamlı oluşum bize, bunların Tasarımcılarına muhtaç
olduğu gerçeğini hatırlatıyorsa; kainattaki bilinçsiz atomların bilinçli
davranışları Tasarımcıyı hatırlatmalıdır. <o:p></o:p></span><br />
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Aslında Kainatta bilimsel kurallar varsa, kurallara
dayanarak çeşitli şeyler meydana geliyorsa, soyut ve dolayısıyla kendiliğinden
var olamaz, maddi olmayan bu kuralların da bir YARATICISI OLMALI. Bu anlamda,
gıdaların var olması kadar sayısız yararlarının olması, tatlarının çeşitlilikte
olmasının yanında, vücudumuzda bu gıdaların tadını hissedebilecek dil
hücrelerinin, dilin, dişlerin, yemek borusunun, midenin, bağırsakların, bunları
tüm vücuda ulaştıracak damarların sıvının, sıvı içindeki hücrelerin olması da;
tesadüf değil elbette. Vücut biliyor da (!) yemek borusu yapıyor. Sadece diş olmasa, damak olmasa, dil olmasa
içlerinden sadece tek 1 şeyi çekip alsak, tamamen çökecek bir sistem var.
Örneğin, toprakta ölüleri ayrıştıran bakteriler olmasa çökecek bir sistem. Su
döngüsü aksasa kuraklığın vurup çöp edeceği bir toprak… Allah, ayetlerinde
kuraklığa, toprağın sulanmasına da dikkat çekiyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bir Müslüman evrime inanabilir, inanmayabilir, bu Kur’an’la
çelişen bir durum değil. Evrimsel mekanizmayı, Yaratıcıdan bağımsız görmeye
kalkmak Kur’an’la çelişen bir durum. Nasıl ki bir bebeğin anne karnında
gelişimi (evrimleşmesi) ve bunun meydana gelmesinde bir sürü aracı varlığın
yaratılmış olması (hücreler vs) Allah’ın yaratılış vasfını sarsmıyorsa; evrim
mekanizmasının var olup-olmaması da sarsmıyor. Lakin evrimi Allah’tan bağımsız
görenler ve evrimsel mekanizmaya akılcı yaratıcılık yeteneği atayanlar, her
şeyi evrimin tamamen maddi bir amaca dayalı oluşturduğunu söyleyenler; gıdaların
renklerinin çeşitliliğine, gıdaların kokusunun çeşitliliğine, tatlarının
çeşitliliğine ve üstelik de bunları ayırt edebilecek yetenekte hücrelerimizin
olmasına açıklama getiremez. Ne gerek vardı ki armudun tadını sütün tadından
ayırmaya? Ne gerek vardı ki, balın kokusu ile ocakta pişen çikolatanın, çileğin
kokusunu almaya? Bunlar olmadan da hayatta kalabilirdik. (Eğer evrimi bağnazca
savunanları dinlerseniz, her oluşumun nedenini hayatta kalmaya-hayatı
sürdürebilmeye bağladıklarını görürsünüz) Bizi rızıklandıran Allah,
rızıklanmamızı hatırlatarak tüm bu sisteme dikkat çekmiş oluyor. Çünkü tüm bu
saydıklarım rızıklanmanın içinde olan şeyler. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kur’an’ın rızıklara sürekli dikkat çekmesi tesadüf değil
elbet.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Adil ve kibirsiz olan bir insan tüm kainata “bunlar
tasarımlanabilir şeyler mi?” gözüyle bakıp sorgulamalıdır. Ateistlerde ise
şöyle bir inat göze çarpmakta: “bunlar tasarımlanabilir şeyleeer değiiil işteee
değil, tasarımlanmalarına gerek yok çünkü!!!!” diyerek olayları ve tüm
makro-mikro varlıkları bilimsel mekanizmalarla açıklayarak, tüm bunların
yaratılmadığı sanısına bağlarlar. Onlara göre, bir elmanın yere düşmesi
bilimsel bir mekanizma ile açıklanabiliyorsa otomatikman Tanrı yok(!) oluyor.
Halbuki, bilimsel mekanizmalar da tasarımlanabilir şeylerdir. Hatta dediğim
gibi, maddi olmayan, tamamen soyut olan (matematiksel) kuralların “elmayı uzaya
fırlatma” gibi bir kural değil de “yer çekimle yere düşmesi” kuralına bağlı
gelişmesi de soyut olan kuralların bir “yasa koyucusu” olması gerektiğine
işaret. Soyut yani aslında madden olmayan kuralların oluşmasından bahsediyoruz.
Artı ve eksi birbirini iter ama itmeyebilirdi, bir şey bunlara “birbirini itme”
kuralı veriyor. Bu kurallar maddelerden bağımsız, soyut gerçeklikler.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Tüm bu evrenin tasarımlanabilir oluşu ve bu kadar
milyarlarca çeşitliliğin ardı ardına gerçekleşmiş olması; bizi 2 olasılığa
götürmekte. Ya ardı ardına milyarlarca tesadüfü kabul etme yahut yaratıcıyı
kabul etme ikilemine götürmektedir. İnsan yaratıcılığına sahip olamayan bir
şempanze, elinde laptopla Faust’un 2 cildini yazamıyorsa, bilinçsiz atom
yığınlarının da milyarlarca yıldır, milyarca “akıllı” oluşumu oluşturmalarını
tesadüfle açıklamak bir o kadar abes olacaktır. </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEix5ME0PmC30I_7ApKfjMDDWxFGdWgQQ2LukZAeI_whwTsqY2i57toDVziewMKhR6KA9pQsBAwtbxrfQnyrpO8Ugp6BOQyyWfqbuaqmV35NVxcALL5Ni7WPJsef-fajkbxIPNsbRigBTqs/s1600/sdfsdsd.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEix5ME0PmC30I_7ApKfjMDDWxFGdWgQQ2LukZAeI_whwTsqY2i57toDVziewMKhR6KA9pQsBAwtbxrfQnyrpO8Ugp6BOQyyWfqbuaqmV35NVxcALL5Ni7WPJsef-fajkbxIPNsbRigBTqs/s1600/sdfsdsd.jpg" /></a></div>
<o:p></o:p><br />
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Yerde hiçbir debelenen yoktur ki, rızkı Allah'ın
üzerinde olmasın. O, onun karar kıldığı noktayı da bilir, emanet edildiği
yeri de. Her şey, apaçık bir Kitap'tadır. (Hud Suresi, 6.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Nice hayvanlar var, kendi rızkını taşıyamaz. Allah
onları da rızıklandırıyor, sizi de. (Ankebut Suresi, 60.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Rabbinizin rızkından yiyin de, O’na şükredin. (Sebe
Suresi, 15.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Tüm bu çeşitli varlıklar bir ilk nedene ihtiyaç duymakta.
Her şeyin bir ilk nedenini sorguladığımızda ateistlerden klasik aynı soruyu
duyuyoruz “o zaman Allah’ı kim yarattı değil mi ama?”. Tüm bu ilk nedenle var
olabilen yaratılmış varlıkların ilk nedeni de, yaratılmamış ve ilk nedensiz bir
şey olmalı demek ki. Tasarımlanabilir olan bu varlıklar, tasarımlanamaz bir
Tanrı’nın eseri olmalı ki, tasarım modeli akla yatkın, kısır-döngüsüz ve
dolayısıyla geçerli olabilsin. Tam da her şey tasarımlanamaz, ilk nedensiz,
yaratılmamış bir Tanrı’ya işaret ediyor. İlk bilinçli ve imtihana tabi insandan
bu yana, İslam’ın sürekli peygamberler aracılığıyla anlattığı gibi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bu dünyanın oluşması ve varlığını sürdürebilmesi için
tasarımcıya, her an kudreti ile her şeyi kontrol altında tutana ihtiyacı var.
Bu tasarımcı tasarımlanamaz olmalı. Tanrı tasarımlanamazdır, ama melek(gerçek
olduğu bildirilen) kavram, peri kavramı gibi fantastik karakterler
tasarımlanabilir şeylerdir, tanrı tarafından da dolayısıyla yaratılabilir
varlıklarken, tanrı yaratılamaz ve tasarımlanamaz bir gerçekliği ifade eder.
Dolayısıyla, Allah’ı kim yarattı diye sormak tutarsızdır, mantıklı bir soru
değildir. “Üçgen 3 kenarlıdır” diye belirtilmiş bir gerçekliğe, “4 kenarlı
üçgen olamaz mı?” diye sormaktan farksızdır. Kavramın tanımı ile çelişen bir
soru sorularak, sürekli kavram alt ediliyormuş sanısı oluşturulmakta. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kafalarda “Tanrı” kavramı yerine, dünyayı yaratan ve
kendisi de yaratılabilir olan peri gibi fantastik karakterler canlandırılırsa,
“Tanrıyı kim yarattı o halde?” sorusunun akla gelmesine şaşmamalı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;"><br />
<b>Peki, O, rızkını tutarsa kim var sizi
rızıklandıracak? Hayır, bir azgınlık ve nefret içinde inat etmekteler. (Mülk
Suresi, 21.ayet)<o:p></o:p></b></span></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">O Rab ki, yeri sizin için bir döşek, göğü de bir
bina yaptı. Ve gökten bir su indirdi de onunla sizin için
meyvelerden/ürünlerden bir rızık çıkardı. Artık bilip durduğunuz halde Allah’a
ortaklar koşmayın. (Bakara Suresi, 22.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Bu haldeyken Allah sizi
barındırdı, yardımıyla sizi destekledi ve şükredersiniz ümidiyle sizi tertemiz
nimetlerle rızıklandırdı. (Enfal Suresi, 26.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Sor:
"Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya o işitme gücünün ve
gözlerin sahibi kim? Kim çıkarıyor ölüden diriyi ve kim çıkarıyor diriden
ölüyü? Kim çekip çeviriyor iş ve oluşu?" Hemen, "Allah!"
diyecekler. De ki: "Hâlâ kendinize gelmiyor musunuz?" (Yunus
Suresi, 31.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Allah odur ki, gökleri ve yeri
yarattı. Gökten bir su indirdi de onunla size rızık olarak türlü meyveler
çıkardı. Emriyle denizde akıp gitmeleri için gemileri hizmetinize verdi.
Irmakları da emrinize verdi. (İbrahim Suresi, 32.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm;"></td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm;" valign="top"><div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;">Tutuyor, kendilerine verdiğimiz
rızıklardan hiçbir şeyin farkında olmayanlara pay çıkarıyorlar. Allah'a
yemin olsun ki, iftira edip durduğunuz şeylerden kesinlikle hesaba
çekileceksiniz. (Nahl Suresi, 56.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<b><span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;">Olağan gördüğümüz rızıklanma konusunda bile, tefekkür ettirecek bunca ayrıntı mevcut.</span></span><br />
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;">Aracı mekanizmaları yaratan da Allah'tır. Rızıklar soframıza ulaşana dek, etkisi olan tüm aracıları yaratan Allah'tır, onların sahibi de Allah'tır. Kullandığımız elektrikten, yaktımız ateşe dek. Gerçekte, Allah'ın yarattığı hiçbir gıda sağlıksız değildir. Onları yanlış ilaveler ve yanlış yöntemlerle sağlıksızlaştıran biziz.</span></span></div>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 16cm;" valign="top" width="605"></td>
</tr>
</tbody></table>
</td>
</tr>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 73.5pt;" valign="top" width="98"></td>
</tr>
</tbody></table>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Allah, Kur’an’da rızıklandırmasına sayısız yerde dikkat
çekmişken, Allah’ın gıdalanmadan evvel kendisini anmamızı emretmesine şaşırmamalıyız
o halde<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;">Kuran'da geçen yemeklerden önce Allah'ı anma emri hakkında yazılar:</span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="line-height: 107%;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/bu-emirlerin-kuranda-gectigini-kac-kisi.html" target="_blank"><span style="font-size: large;">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/bu-emirlerin-kuranda-gectigini-kac-kisi.html</span></a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><a href="http://allahvar.blogspot.com.tr/2016/09/neden-yemek-duas-yapmyoruz.html" target="_blank">http://allahvar.blogspot.com.tr/2016/09/neden-yemek-duas-yapmyoruz.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal"><br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 14pt; line-height: 107%;">Dawkins de Tasarımı Kabul etti, Tanrı Yarattı demeye inat ediyor sadece: </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><a href="https://www.youtube.com/watch?v=Zdzurh_aTpM" target="_blank">https://www.youtube.com/watch?v=Zdzurh_aTpM</a></span></div>
<div class="MsoNormal"><br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;">Diğer tefekkür yazılarım:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;">Diz kapağımız ve baş parmağımız da yaratılış harikasıdır:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/02/dersin-ki-diz-kapag-dersin-ki-bas-parmag.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/02/dersin-ki-diz-kapag-dersin-ki-bas-parmag.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif" style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;">Doğada kendini korumak için kamufle olan hayvanlar, Allah'ın Yaratışına Delildir: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/05/allahn-delili-dogada-kendini-koruyan.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/05/allahn-delili-dogada-kendini-koruyan.html</a> </span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;">İnsanların farklı suretlerde olması, yaratılış harikasıdır: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/01/renk-renk-insanlar.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/01/renk-renk-insanlar.html</a></span></span><br />
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span face=""arial" , sans-serif"><span style="font-size: 18.6667px;">Evren'i kim inşa etti? Allah mı? Şuursuz Atomlar mı? Tanrı nasıl var oldu? Çok Tanrı ve Evren=Tanrı iddiaları: </span></span><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/01/evreni-olduran-kuvvet-allahndr.html" style="font-family: arial, sans-serif; font-size: 18.6667px;" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/01/evreni-olduran-kuvvet-allahndr.html</a></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-88266327421451737272016-11-29T19:38:00.001-08:002017-01-29T16:12:22.124-08:00Melek kartları, Melek terapisi, Spiritüalizmin büyü ritüeli ve inançlara karşı Kuran'ı delil getirmek<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5HoZPl6Z4xFl7zk4uIU02Qf-M5DShE0xhFAstH-9bgXEmmE66irv0dVwhkpGV0MGBlA-CR-GGX09R6_iOBc__YWTqWOWMSCLnLo7VTaycfEECF-3j9hUvBCJCkBvxK8vDQYn6PtFYW2I/s1600/fdfsd.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5HoZPl6Z4xFl7zk4uIU02Qf-M5DShE0xhFAstH-9bgXEmmE66irv0dVwhkpGV0MGBlA-CR-GGX09R6_iOBc__YWTqWOWMSCLnLo7VTaycfEECF-3j9hUvBCJCkBvxK8vDQYn6PtFYW2I/s1600/fdfsd.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Her kitapçıda, internette, televizyonda, İslam’la
harmanlanarak öğretilmeye çalışılan Spiritüal inançların çalışmalarına denk
gelmişsinizdir. Spiritüal yaşam felsefesi denilen bu inancın öğretilerinden en
meşhurları da melek kartlarına günün-geleceğin nasıl olacağı hakkında danışmak
ve gündelik yaşam içinde her türlü sıkıntı-istekle alakalı meleklere çağrıda
bulunup yardım isteyerek “olumlama” yapmak, türlü maddi nesnelerle (tütsü, nar
bitkisi gibi) cümleler eşliğinde ritüeller yapıp evin bereketini sağlamak yahut
bu ritüellerle zenginliği, eşin bağlılığını çağırmak. İşte tüm bu saydığım
fiiller, şuanda Spiritüal yaşam koçları(!) tarafından insanlara öğretilmeye
çalışılıyor. Bir Müslümanın yaşam koçu, Peygamberlerdir. Onların yaşam
koçluğuna uymak ilettikleri vahiy yoluyla olabilmekte ve şuanda Son Kitap
Kur’an-ı Kerim olduğu için tek güvenilir vahiy rehberimiz Kur’an’dır. Bakalım
Kur’an tüm bu Spiritüel inançların bize aşılamaya çalıştıklarına nasıl bakıyor?</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Melekleri
Çağırma, Meleklere İstek İletme, Meleklerden Yardım Talep Etme<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İsmine “olumlama” deseler de, temelde meleklere çağrı ve
seslenme yoluyla sıkıntı ve istekte bulunma anlamına gelen bu inanç aslında
İslam’da dua etmenin anlamına eş değerdir. Dua etmek demek sıkıntı ve istekleri
Allah’a iletmek için çağrıda bulunmak demektir. Spiritüal koçların öğretisi
içinde büyük yer kaplayan meleklere çağrıda bulunma ritüeli, dua etmek kelimesi
yerine “olumlama” ismi koyularak Allah’a değil meleklere yapılmaya
yöneltilmiştir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İslam’da dua/yakarış sadece Allah’a yapılır ve yalnızca
Allah’tan yardım istenir. Evet, etrafımızda özel işler için görevli melekler
vardır, amma velakin, ancak Allah’ın emri ile hareket ederler. Düz mantıkla,
melekleri yöneten kimse, onlardan üstün olan kimse O’nun yardımını sağlamak en
akılcı hareket olacaktır. Dahası, Kur’an’a göre Allah’tan başkasına yakarıp
onlardan yardım dilemeye kalkmak şirktir. Şirkin alasıdır hem de. Çünkü,
Kur’an’a göre Allah’tan başkasından yardım talep etmek, Allah’tan başkasına
yakarış insanı şirke sürükler.<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah'tan başkasını çağırmak, onu Allah yerine koymak anlamını taşır. Bunun da Allah'a ortak koşma (şirk) olduğunu görmemiz mümkün.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bakın, Kur’an ayetleri apaçık bir şekilde duanın kime
yapılması gerektiğini söylüyor. Dua (yakarış/iletişim/istek/yardım talebi/çağrı)
yalnızca Allah’a yapılmalıdır:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Gerçek
dua yalnız O’na yapılandır. O’nun dışında yalvarıp davet ettikleri ise onlara
hiçbir şekilde cevap veremezler. (Rad Suresi, 14.ayet) <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yalnız
senden yardım isteriz! (Fatiha Suresi, 5.ayet) <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Rad Suresi 14.ayette görüldüğü gibi Allah dışında
yalvarılanlar/çağrılanlar asla ama asla cevap veremez. Yani duayı (çağrıyı)
işiten ve onun gerçekleşmesini sağlayan dolayısıyla başvurulması gerekli mercii
Allah’tır. Allah da başkasına dua etmeyin (çağrıda bulunmayın) diyor. Yani o
tatlı olumlamaları Allah’a yapmanız buyruluyor. Küçük büyük istek diye
çekinmenize gerek yok. Çünkü Allah her an bizimle ve en ufak detaylarla
ilgilenmektedir. Üstelik duamız kadar önemli olduğumuzu da bildiriyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah’ın her an bizimle tek tek ilgilenmekte olduğuna dair
yazdığım bir yazı:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/11/allah-milyonlarca-insan-icindeki.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/11/allah-milyonlarca-insan-icindeki.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Duanız
olmasa, Rabbim size ne diye değer versin? (Furkan Suresi, 77.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Görüldüğü gibi, küçük-büyük ne konuda olursa olsun, Allah’a
sığınıp O’na çağrıda bulunmamız, aslında bizim Allah katındaki değerimizi
arttırıyor. Yani otobüste kalabalıktan, trafikten sıkılıp Allah’tan kolaylık ve
sabır istedik diye, Allah’ı boş yere meşgul etmiş olmuyoruz. Çünkü O’nun
kudreti her şeye yetiyor, üstelik Allah’ın bizden “ufak şeyler hakkında dua
etmeyin” diye bir talebi yok. Tam tersine, ne kadar kendisine çağrıda bulunur,
ne kadar kendisi ile sürekli iletişim halinde olursak, ne olursa olsun
kendisine sığındığımız anlamını taşıyan bu durum aslında bizim kulluk
derecemizi yükseltiyor. Her konuda, ne olursa olsun dua etmemiz konusunda bize
yol gösterilmiş. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Spiritüalizm adı altındaki tehlikeli işlerle
uğraşacağınıza, anlayarak Kur’an okuyun ve anlayarak güzelce namazınızı kılın.
Hem de Türkçe kılın. Anlayarak kılın. Anladığımız dilde namaz kılmanın gerçek
sünnet olduğu hakkında detaylı bir yazı yazmıştım: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/10/turkce-namaz-klnabilir-mi-kuranda-rekat.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/10/turkce-namaz-klnabilir-mi-kuranda-rekat.html</a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bir de bu melek çağırma olayının Peygamber çağıran
versiyonları, Peygamberin ruhunun koşup kazada savaşta yardım edeceğini, “Yetiş
ya Muhammed” diye Peygamberden sıkıntı anında yardım talep edenleri, evliya gördükleri
kişilerin ruhunu çağıranları mevcut. Rad Suresi 14.ayete bakarsanız, çağrı
sadece meleklere yapıldığında tehlikeli değil Allah’tan başka kime yapılırsa
tehlikeli. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Ehli-sünnetin içinde de Peygambere salavat getirdikçe ciddi
ciddi Peygamberin onlara Din Gününde şefaat edip kurtaracaklarını sananlar
mevcut. Salavat, Şefaat, Allah’tan Başkasına Yakarma, Allah Dışındakilerden
Yardım Umma, Allah Dışındakileri Çağırma konuları hakkında şu yazıyı yazmıştım: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/03/allahn-berisindekilere-yakarmak.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/03/allahn-berisindekilere-yakarmak.html</a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Nasıl dua etmeliyiz, Aracısız dua etmek hakkında şu yazıyı
yazmıştım: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/05/nasl-dua-edelim-allah-ibadetlerimize.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/05/nasl-dua-edelim-allah-ibadetlerimize.html</a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Şeytan, insanları mistik gelen konular üzerinden saptırmaya çalışıyor. İnsanlara, bu tarz gizemli görünen alemler üzerinden
konuşanlar, mistik ritüeller yaptırmaya çalışanlar şeytan tarafından cazibeli
gösterilmeye çalışılıyor. Eğer ki Alemlerin Rabbinin gönderdiği Kitabı rehber
edinmezsek, böyle sapkın şeyleri cazibeli bulup onlara kendimizi kaptırmamız
normal. Halbuki, müminler üzerinde şeytanın hiçbir şekilde saptırma gücü
yoktur. Biz mümin olmaya gayret gösterirsek, şeytan bizi hiçbir felsefeyle
hiçbir olayla kandıramaz:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Şüphe
yok ki, onun (şeytanın) iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde
sultası (yaptırım gücü) yoktur. (Nahl Suresi, 99.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Şeytan, kötülükleri ve fena iğrençlikleri, süslü ve güzel göstermeye çalışır. Üzerinde sultasını kurduklarına karşı başarır da. Ama, müminleri kandıramaz. Müminler, o işlerdeki çirkinliği ve şeytanın kandırmacasını hemen görür. </span></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><b>Muhakkak, o takva sahibi olanlara şeytandan bir vesvese/musibet dokunduğu zaman, onlar Allah'ı tezekkür ederler ve hemen gerçeği görürler. (Araf Suresi, 201.ayet)</b></span></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><b><br /></b></span></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><b>Şeytan, onlara, yaptıklarını süslü gösterdi. (Nahl Suresi, 63.ayet ve Ankebut Suresi, 38.ayet)</b></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İnternette bu sapkın öğretilere kapılanlar bütün güzel
olayları meleklere dua edip cevap almalarına bağlamış. “Dolmuş çok kalabalık oluyor biri yer verse” isteği ile meleklere çağrıda bulunan bir kadın, dolmuşa biner
binmez birinin kendisine yer vermesini meleklerin yardımına bağlamış. Olumlamam
işe yaradı, diye düşünmüş. Halbuki, Kur’an penceresinden bakarsak, o kadına
dolmuşta yer bulmasını sağlayan Allah’tır, melek değil. Kendisi bu olayı
meleklere bağlıyor sadece. Başımıza iyi-kötü her türlü olay geliyor ve bunların
hepsi Allah’ın izin vermesi yoluyla gerçekleşiyor. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Unutulmamalı ki, Allah
aklımızı kullanmamız için bizi bazen lütuflandırarak bazen sıkıntılar yoluyla
da imtihan eder. Allah zulmedici değildir aslında: <a href="http://allahvar.blogspot.com.tr/2012/04/allah-kullara-eziyet-eden-kotu-biri.html" target="_blank">http://allahvar.blogspot.com.tr/2012/04/allah-kullara-eziyet-eden-kotu-biri.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Meleklere böyle bir çağrının üzerine isteğin gerçekleşmesi,
tamamen o insanın aklını kullanıp sorgulaması yönünde bir imtihan olabilir.
Şeytanın saptırma çabası sonucu, tamamen Allah’ın verdiği bir lütfu o kişi
meleklere bağlıyor olabilir. Unutulmamalı ki Şeytanlar da insanlara vahiy
bildirmektedir. Yani, eğer ki biz aklımızı Allah’ın indirdiği rehberin
çizgisinde kullanmazsak, şeytan bizim üzerimizde rahatlıkla vahiyler yoluyla, biz farkına varmadan, üzerimizde sultasını kurabilir. Bunu bazen biz
farkına varmadan fısıltılar, başkalarından duyma sözler yoluyla yapar, türlü
olaylar üzerinden de saptırıcı vahyini bize iletebilir. Bazen bu vahyi, sapmış kullar
üzerinden yapar, yani bizim sözünün cazibesine kapıldığımız Spiritüel koçlar
bizlere sapkın felsefeleri aşılayan, şeytanın dostları konumunda.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Muhakkak
ki şeytanlar, kendi dostlarına, sizinle mücadele etmeleri için vahyederler.
Eğer siz onlara itaat ederseniz, muhakkak ki müşriklerden olursunuz. (Enam
Suresi, 121.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Şeytan vahyini, İslam hocası kimliği altında görünen
dostlarını kullanarak yani evliya olarak adlandırılan şahsiyetler üzerinden de
elbette yapabilir. Bu yüzden müminler aklını kullanmalı, Allah’ın Kitabını
kendilerine rehber edinerek her sözü Kur’an süzgecinden geçirmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İnternette meleklere çağrıda bulunma öğretisine sapmış
insanların tecrübelerini okudum. Her şeyi meleklerin çağrılarını
işitmelerine bir delil olarak görmüşler. Spiritüel öğretiler bazı nesneleri bu
konuda sembolleştirmiş, kuş tüyü de bunlardan biri. Kuş tüyünü meleklerin bize
bir işaret olarak gönderdiğini düşünüyorlar (gerçekten çok akıllıca(!), dünya
üzerinde milyarlarca kuş tüyü var. Her an her yerden kuş tüyü üzerimize
düşebilir. Ayrıca milyarlarca kuş tüyü meleklerin bir işareti değil, Allah’ın
yaratılış kudretinin delili). </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bir kadın, melek çağırma olaylarını saçma bulmuş,
daha sonra merak edip Spiritüel kitapları okumuş, kitaplığını karıştırırken kuş tüyü bulmuş. Daha sonraki gün evine giderken
apartmanının kapısında kocaman bir kuş tüyü bulmuş. Bunların hepsini meleklerin
“senin yanındayız” anlamında ilettiğine inanıyor. Halbuki, başta söylediğim
gibi, zaten Allah tarafından türlü işler için görevlendirilmiş melekler
çevremizde yer almakta. Bir lütuf, kolaylık, bir nimet, bir yardım mı bize
iletildi hepsi Allah’tan. Ayrıca böyle kuş tüyü buldum gibi olayları neden
Allah’ın imtihanına yahut şeytanın sapkın vahyini fısıldama çabasına bir delil olarak görmüyorlar? <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yardım çağrılarına karşılık, üzerilerine hayırlarına koşmak için meleklerin indiğini düşünenler -ki onlar lütufları meleklerin çağrılarına cevap vermelerine yordukları müddetçe bu durum onlar için hayırlı olmayacak- acaba üzerilerine toz pembe hayallere sürükleyerek saptıran şeytanların inmediğinden eminler mi?</span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><b>Şeytanların, kimin üzerine indiğini size söyleyeyim mi? Onlar, her yalancı günahkarın üzerine iner. Onlara kulak verirler, onların çoğu yalancıdırlar. (Şuara Suresi, 221, 222, 223.ayet)</b></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, biz aklımızı sapkın şeylere teslim edersek,
Allah’ı hatırlamaz, Allah’ın Kitabını rehber edinmezsek, sapkın şeylerin içinde
pisliğe/yanlışa saptığımızda, Allah bizi bunların peşinde sürüklenebileceğimiz
olaylarla sınar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu
Allah’ın hidayetidir. Dileyen kişiyi onunla hidayete ulaştırır. (Zümer Suresi,
23.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah
pisliği, aklını kullanmayanların üzerine yağdırır. (Yunus Suresi, 100.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Aklımızı kullanmak ve Kur’an’ı kılavuz edinerek hidayete
ulaşmayı istemek görüldüğü üzere bizim elimizde. Bazen Kur’an’da Allah dilediğini
saptırır gibi ifadeleri, irademizi elimizden aldığı yönünde anlayanlar çıkıyor.
Oysa, bu anlayış Kur’an’ın pek çok ayeti ile çelişmektedir. Biz cinsiyet, doğduğumuz
yer-zaman gibi şeyleri belirleyemeyiz. Ama, Allah düşünelim diye bize akıl,
gözler, kalp verdiğini söylüyor. Yani kalbimizi ve aklımızı irademiz ile
yönlendirip çalıştırmak bizim elimizde. Tüm bunları gerçekleştirmemiz haliyle
Allah’ın izin vermesi yani dilemesi/onaylaması yolu ile gerçekleşiyor. Allah’ın
irademiz ve imtihanımız konusundaki olaylar hakkındaki dilemesini bu yönde
alırsak, ayetleri daha kolay anlarız. Ayrıca, Kur'an'ı anlayarak okuyan bir mümin, başına gelen şeylerin sınanma aracı olduğunu bilir. Olaylara imtihan oluyorum gözüyle bakar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Siz, eğer ki isteğinizi gerçekleştirenin melek olduğunu 1
defa sanarsanız, 2.si 3.sü gele gele bir de bakmışsınız onların kulu olmuş,
onları Allah’tan daha çok sever, Allah’tan daha çok onlara sığınır (hatta Allah
yerine onlara sığınır) olursunuz!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Ve
Allah, size melekleri ve peygamberleri Rabbler edinmenizi emretmez. Siz,
Müslümanlar haline geldikten sonra küfrü mü emreder size? (Ali İmran Suresi,
80.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Cehennemin, alemlerin Rabbi Allah ile başka bir şeyi eşit tutanlarla dolu olacağı Şuara Suresi 98.ayette bildirilmiş.</span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Çok eskiden, Kur’an’ı yeni okumaya başladığım zamanlarda bu
ayeti okuyunca “Kim melekleri Rabb edinir ki?” derdim, sonradan bu Spiritüel
öğretinin melekleri, Allah yerine koyan sapkın inancı gördükçe anladım, bu
ayetin iniş sebebini. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İNANÇLARA
KARŞI KUR’AN’I DELİL GETİRMEK<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">SORU </span></b><i><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İnançlara karşılık Kur’anı delil getirmek
ne kadar akılcı bir yaklaşım ki, meleklere tapınma gibi ayrı bir din niye
olmasın? Ben belki melekleri tanrı edinmek istiyorum, meleklere tapma dinine
inanıyorum. </span></i><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Gibi sorular akla gelebilir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Öncelikle spiritüel inanç, öğretilerini İslam maskesi
altında sunarsa (ki Kur’an’da melekler için şöyle denilmiş gibi sözlere
başvuruyorlar) bir Müslümanın gerçekte Kur’an’ın ne dediğini açığa çıkarmaya çalışması çok normal. Benim yapmaya çalıştığım da bu.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">1. Bu tamamen Kur’an’ın Allah kelamı olduğuna inandıktan
sonra, Kur’an’ın diğer konular hakkındaki beyanını delil edinmekle alakalı bir
durum. Bu konu da apayrı bir yazının konusudur. Kimi bu inancı, Kur’an’daki
ahlak anlayışının tutarlılığı ve güzelliği, hukuksal ayrıntılar, sosyolojik ve
psikolojik delillere şahit olarak, matematiksel kusursuzluğuna şahit olarak,
bilimsel delillere şahit olarak, içsel ayetleri ile uyumluluğuna şahit olarak
sağlar. Kimi doğadaki kozmolojik delillerle Kur’an’ın anlatısını ve Kur’an gibi
bir kitap olmayışını, ayetlerin kendi içlerindeki felsefi tutarlılıkları delil
edinir; kimi ise tüm bunlara kulak tıkar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">2. Felsefi açıdan, peri/ejderha/su bükücüsü gibi fantastik
karakterleri hayal etmekle TANRI VASFINDA bir karakterin varlığını hayal etmek
aynı şey değildir. Kişi, kainat delillerine bakarak bir Tasarımcının varlığının
olması gerektiği sonucuna varabilir. Ve Tasarımcının tutarlı bir Tasarımcı
olması için, Yaratılmamış, Başlangıcı-Sonu olmayan gibi vasıflara sahip olması
gerektiği sonucuna varabilir. Buna İster Tanrı ismi versin, ister God desin,
ister başka bir isim koysun, bu o Tasarımcıyı, Kur’an’ın bildirdiği Allah’ın
özelliklerine eşitler. Bu açıdan, peri gibi hayali bir karakter, tanrıyla denk
olmayan özelliklerle hayal edilmiş fantastik bir ürün olur. Melek ise
özellikleri Allah’a eşit olmadığı müddetçe zaten YARATILMIŞ BİR ŞEYİN ismi
olduğundan TANRI olması mümkün değildir. Tüm bu spiritüel inançtaki melek
kavramı da her zaman yaratılmış bir şeyi ifade eder. Eğer melek = Allah
diyecekseniz, sadece Tanrının ismini sadece melek yapmış olursunuz. (misal tüm meleklerden üstün olan bir melek/ diğer tüm melekleri yaratan bir melek inancında aslında tanrının ismi melekle değişmiş oluyor) Bu durum da, sizi gene, Tanrının gerçekte bize hangi yollarla doğruyu gösterdiğini sorgulama
çabasına (mevcut delillere, kutsal kitapları incelemeye, doğada delil aramaya)
götürür. Birden fazla meleğin tanrı olduğuna inanıyorsanız, çoktanrıcı
olursunuz, çoktanrıcılık da bir sürü felsefi çelişkiyi beraberinde getirir. Aslında
çoktanrılar edindiğimizde her bir tanrı, tanrı özelliklerini kaybetmeye
başlıyor. Çoktanrıcılıkta üzerimizde tek başına söz söyleme ve hakimiyet kurma kabiliyetini kaybeden tanrıcıklar aslında tanrı özelliklerini kaybetmeye başlamış anlamını taşıyor. Yani, bu durumda kudretleri sınırlı olduğu anlamına geliyor. Tanrı olma özellikleri eksik oluyor. Kudreti noksan olan bir şeyin de tanrılığı tartışılır. (Tanrı olmada eksiktir, tanrı olamaz) Kuran'da da tüm bu gerçekle bire bir paralel olan bir mesaj mevcuttur. Tüm bu yaratılışı "ortak bir kararla yaratılışı oluşturan ve kontrol eden tanrıların bunları ortaklaşa idare etmeye çalışarak kudret ve hakimiyet çatışmaları yaşayacakları" delili ile karşı çıkar zaten. (Bkz: Enbiya Suresi, 22.ayet) Bunun gibi örnekleri çoğaltmak mümkün.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">3. Spiritüel inançlar, kendi öğretilerini hangi yollarla
kanıtlamaya çalışıyor? Bunun mantıksal delilleri de sorgulanabilir. Kur’an’ın
kusursuzluğu ile Spiritüel öğreti kıyaslanarak, kişi hangisinin daha tutarlı ve
akla yatkın olduğunu seçebilir. Benim de amacım Kur’an’ın akla yatkınlığını
göstermek.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Spiritüel İnancın, Kuran ile çelişen ritüellerini konuşmaya
devam edelim.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuIthyJ_uBQepuPT6r6YYCRr5B6YYdmI-cuPVDTJtv_tnyE_nXO07g_TGbGY_e0eRY60daBHj5HjhphhA-VKjHDqbDgTwtgtQ_1C1bvqEDxxAQeB90_TU8lgQgMY-IWAStCj4ksyaRzH4/s1600/ffsds.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuIthyJ_uBQepuPT6r6YYCRr5B6YYdmI-cuPVDTJtv_tnyE_nXO07g_TGbGY_e0eRY60daBHj5HjhphhA-VKjHDqbDgTwtgtQ_1C1bvqEDxxAQeB90_TU8lgQgMY-IWAStCj4ksyaRzH4/s1600/ffsds.jpg" /></a></div>
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">MELEK
KARTLARI</span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Melek
kartı diye (spiritüel koçların bizzat kendi elleriyle yazması) bir şey
oluşturmuşlar. Bu kartlar yoluyla aslında falcılık yaparak gayb bilgisi almaya
çalışıyorlar. Halbuki Kur’an’a göre gaybı (geleceği) yalnızca Allah bilir. Son
Peygamber bile, gelecekte bize ve kendisine ne olacağını bilmez. Üstelik falcılık da büyük
günahtır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ben diğer
peygamberlerden farklı değilim. Bana ve size ne yapılacağını bilmiyorum. (Ahkaf
Suresi, 9.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Göklerde ve yeryüzünde,
Allah’tan başka kimse gaybı bilemez. (Neml Suresi, 65.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Maide
Suresi 90.ayette fal oklarının (ve el ezlamu) şeytan işi pislik olduğu da
bildirilmiş.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">NESNELER ARACILIĞI İLE
YAPILAN RİTÜELLER: BÜYÜ<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yazının
başında da dediğim gibi türlü nesneler (tütsüler, ipler, sözler, duvara yatağa
eve yerleştirilen objeler) aracılığıyla bazı istekleri gerçekleştirmek yolunda, ismine büyü demeseler de büyü yapıyorlar. Bunun içinde bazen bazı sözler
söyleyerek evin içine tütsü, tuz, bazı taşları yerleştirmek gibi ritüeller; kağıdın içine
resim koyup türlü sözler söyleyip bağlayarak duvara asmak gibi ritüeller yer
alıyor. Bunları televizyona çıkıp insanlara nasıl yapacaklarını baya baya anlatıyorlar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yani, bazı
nesnelerden ve bu ritüellerden kendilerince çıkar sağlamak için medet umuyorlar.
Halbuki, Allah’tan başka hiçbir şey, hiçbir nesne, hiçbir ritüel bize yardım
edemez. Bu büyülerin gerçekleştiğini sanmamız, ya da gerçekten gerçekleşmeleri
tamamen Allah’ın bizi imtihan etme aracıdır. Şeytan bazen de bu tarz olaylarla
bize vahiy gönderek, sanılara sürükleyerek, büyüye daha da çok sapmamız için üzerimizde sultasını inşa
eder. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Elbette onu (büyüyü/sihri) satın alan
kişiler için ahirette bir nasip yoktur. (Bakara Suresi,
102.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Büyücüler (sihirbazlar)
nereden gelirlerse gelsinler kurtuluşa eremezler. (Taha Suresi, 69.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İşin
kötüsü, bu büyü ritüelleri sadece spiritüalist inançlar üzerinden değil, bizzat
her evde bulunabilecek Yasin Suresi gibi dua kitaplarının arasına iliştirilen “bilmem ne
duasını bilmem kaç defa okursan şu gerçekleşir, pirince bilmem ne duasını
okuyup içersen şöyle olur, ipin üzerine bilmem ne hazretlerinin kerametli
duasını 93 defa okuyup evine asanın şu isteği olur” tarzı laflarla insanlar
büyüye davet edilmektedir. Gerçekte ise ne ezbere bilmem kaç defa anlamını
bilmediğimiz dualar okumak ne de pirince dua üfleyip yemek bize hiçbir
başarının kapısını açmaz: <a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/04/haydi-arkadaslar-ezbere-sure-okuyarak.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/04/haydi-arkadaslar-ezbere-sure-okuyarak.html</a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">KUR’AN’IN BİLDİRDİĞİ
ALAMET <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah,
bize doğru olanı gösterenlerin işaretlerinden birinin de, bizden ücret talep
etmemeleri olduğunu bildirmiş. Kur’an göre doğru yolu gösteren kişi, bu yaptığı üzerinden para kazanmaz. Oysa, bu spiritüel koçlar kitaplarından, düzenledikleri melek
terapilerinden, sattıkları melek kartlarından yani yaptıkları her işten ötürü
para talep ediyorlar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Sizden herhangi bir
ücret istemeyene uyun. Onlardır doğruyu ve güzeli bulanlar. (Yasin Suresi,
21.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Buna karşılık ben
sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafatımı verecek olan ancak Alemlerin
Rabbidir. (Şuara 109, 127, 145, 164, 180. Ayetler Nuh, Hud, Salih, Lut, Şuayb
Peygamberlerin sözü)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü
gibi doğruya çağıran Peygamberler de ücret istememiştir. Doğruyu gösterenlerin
ücret istememeleri alamettir. Bu ayetler boş yere bildirilmedi elbette.
Kur’an’da, doğruya çağıranların ücret istemediğine dair bir sürü ayet var
görüldüğü üzere. Gerçek yaşam koçları ücret istemez çünkü, onlar kalpten ve
aklen bize karşı samimilerdir ve gerçekten dost edinilmeye layıktırlar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">NAMAZ ÜCRETSİZDİR VE EN
BÜYÜK TATMİN ARACIDIR<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Meleklere
danışmanın yani melek terapisinin maliyeti: 200 tl.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Hissi:
hihiihi yaşasın her şey toz pembe, Allah yerine melekten isteyeyim ehuhuhu
canım meleklerim. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<br /></div>
<div class="MsoNoSpacing">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Namaz
terapisi: Ücretsiz<o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Hissi:
Paha biçilemez. Çünkü, </span><b style="font-family: arial, sans-serif; font-size: 14pt;">Rad Suresi
28.ayet: Gönüller ancak Allah’ın zikriyle tatmin bulur.</b>Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-23006217846873980732016-11-28T17:16:00.000-08:002017-08-11T13:57:24.725-07:00Kuran'a göre evlilik yaşı ne olmalı? Talak 4.ayette geçen adet görmeyen kadınlar kimler? Muhammed Peygamberimiz 9 yaşında kızla evlendi iftirası (Ayrıca, Mehir Nedir?)<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRnKPv6vshg3MMYtl009wOV8235mohY6BHd70sjiEG2L0cOnUfno_1PFvqbJxgW7v9LNobNAqGp5IV35pXzJwmi3P7BpEZDcOBSgmISHwEXouuzrRHoVyK8VK4KfCtFBfzSu1oEvALw2g/s1600/sdsads.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRnKPv6vshg3MMYtl009wOV8235mohY6BHd70sjiEG2L0cOnUfno_1PFvqbJxgW7v9LNobNAqGp5IV35pXzJwmi3P7BpEZDcOBSgmISHwEXouuzrRHoVyK8VK4KfCtFBfzSu1oEvALw2g/s1600/sdsads.jpg" /></a></div>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">KURAN NİKAH İÇİN HANGİ ZİHİNSEL, BİYOLOJİK ŞARTLAR İSTER?</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></b>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 18.6667px;">Allah, dinen gerekli ve sorumlu olduğumuz her şeyi, türlü örneklerle açıkladığını Kur’an’da bildirmiştir. Bunu kimi zaman kıssalar aracılığı ile, kimi zaman benzetmeler yaparak, kimi zaman hukuki bir yöntem üzerinden dolaylı anlatımlarla yapar. </span><br />
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></b>
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Andolsun, biz bu Kuran’da her şeyi misallerle (örneklerle) açıkladık.
İnsansa daha çok, münakaşa edici oldu. (Kehf Suresi 54.ayet)</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Nisa Suresi 6.ayette, özel olarak yetimin malından yararlanabilen ve bu
malları geri verirken şahit tutması gereken, yetimin rüştüne ermesini gözleyen
birine izleyeceği hukuk anlatıldığından, bu ayette bir yetimi özel olarak
gözeten birinin bahsedildiğini anlarız.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Öncelikle ayetten nikah çağına gelmiş olarak düşünülebilecek bir bireyden
bahsedildiğinden, bu bireyde bazı fiziksel değişimler olduğunu anlarız yani
demek ki ergenliğe ulaşmış (fiziki olarak değişime ve gelişime ulaşmış) çocukluktan
çıkmaya başlayan bir gençten bahsedildiğini anlarız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayet şöyle:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yetimleri, nikah çağına gelmelerine kadar gözetip deneyin. O zaman onlarda
bir olgunluk bir erginlik (yeterlilik/rüşt) görürseniz mallarını onlara geri
verin. Büyüyecekler diye, onların mallarını saçıp savurmayın. Zengin olan
bundan sakınsın, fakir olansa iyilikle yesin. Onlara mallarını geri vereceğiniz
zaman şahit tutun. Allah hesap görücü olarak yeterdir. (Nisa Suresi, 6.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü gibi, buluğ çağına ulaştığı anlaşılan bu bireye, mallarını geri
vermemiz için onlarda yetişkin bir bireyin erginliğini/olgunluğunu görmemiz
gerektiğinden yani yetişkin bir bireyin yeterliliğini/rüşt özelliklerini
gözlememiz gerektiği belirtilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu ayetten aynı zamanda nikah çağına ulaşmış (buluğ çağa ermiş) bireyin
para yönetimi için rüştüne ermesi beklendiğinden aynı zamanda nikahlanma
işlemini yapabilmesi için de rüştüne ermesi gerektiği sonucunu çıkarırız.
Çünkü, Kur’an’a göre erkek veya kadın nikahlanabiliyorsa, aynı zamanda para
yönetimi yapabilen yetişkin bir erginlik taşıdığını anlıyoruz. Bu ayette
nikahlanabilme yetkisi ile malları geri alma yetkisinin farklı olduğunu
sananlar olabilir. Oysa, bir birey nikahlanırken erkekse mehir verir, zaten
erkekse ailenin maddi geçimini sağlamak onun sorumluluğundadır. (Bkz Nisa 34)
Kadınsa mehir alır. Mehir parasal değeri olan bir şeyi ifade eder, para olur,
mücevher olur, bir mülk olur, bunun antlaşması evlenecek çiftlere kalır. Yani
evlenebilen her birey, İslami açıdan, para yönetimi yapabilen (mallarının
yönetimini alabilen) birey demektir. Bu yüzden Nisa Suresi 6.ayetteki ifade,
Kur’an’ın diğer ayetleri ile birlikte ele alındığında, bir gencin para yönetimi
yapabilme kapasitesinin nikahlanabilecek kapasitede olmasına denk tutulduğunu
görürüz. Dolayısıyla, eğer genç kendi mallarının yönetimini alabilecek erginlik
potansiyeli taşımıyorsa, nikahlanma erginliğine de sahip değil demektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü gibi, bir genç, Kuran’a göre nikahlanabilmesi için 2 özelliği
taşımalıdır. Nisa suresi 6.ayetten bu iki şartın ne olduğunu anlarız.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">1.si buluğ çağa ermiş olmak (ergenliğe girmiş olmak)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">2.si rüştüne ermek (olgunluk/erginlik/yeterlilik göstermek, yetişkin birey
olgunluğu göstermek) Bu özellik, kişiden kişiye değişebilir. Kimi 18’inde rüşt özellikleri
sergiler, kimi 22 sinde.<br />
<!--[if !supportLineBreakNewLine]--><br />
<!--[endif]--><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yani, buluğ çağdaki bir bireyle evlenilebilir ama o bireyin rüştüne ermiş
olması, erginlik göstermesi gereklidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Peki, Kur’an’a göre, bu rüşt özelliklerinin neler olduğunu anlamamız mümkün
mü? Kur’an evlilik için bu rüşt özelliklerini taşıyabilen bir gencin kapasitesi
hakkında bize ipuçları veriyor mu? Elbette, bir bireyin bu rüşt özelliklerinin
neler olduğunu çıkarmamız mümkün. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu ayetlere rağmen, hala daha, yeni ergenliğe girmiş yeni adet olmuş bir
bireyi hemen nikah potansiyelinde değerlendirenler var. Bir çocuğu adet olur
olmaz, ya da ergenlikte vücudu gelişmeye başladı, artık genç bir birey gibi görünüyor diye onları nikahlanabilir kapasitede görmenin yanlış olduğunu Nisa Suresi 6.ayetin yol göstericiliği ile anlıyoruz. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">RÜŞT ÖZELLİK GÖSTERMEK ÇOCUK YAPABİLME, YEMEK YAPABİLME, EV TEMİZLEYEBİLME
YETERLİLİĞİ DEĞİLDİR<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ergenliğe yeni girmiş 13 yaşındaki bir kız hemen rüştüne ermiş olabilir mi?
Bakın, rüştüne ermek “yemek yapabilme yeteneği, ev temizleme yeteneği, çocuk
doğurabilir yeteneği” değildir. Zaten İslam’da evlenilen kadın potansiyel ev
hizmetçisi de değildir. Hatta kendi çocuğunu dahi emzirmek istemeyebilir.
Fizyolojik olarak vücudu böyle bir imkan tanıyor olsa bile, bunu yapmak zorunda
olduğu anlamı çıkarılamaz. (Bkz: Bakara 233) Erkek, kadının her türlü maddi
manevi koruyucusudur. Onu her türlü maddi manevi rahatsızlıktan korumaya, konforunu
sağlamaya çalışır. Bkz, Nisa 34.ayette erkek, kadın üzerinde kavvam olarak
nitelendirilmiştir. Bu kelime, koruyup gözeten, maddi-manevi idari sorumluluğu
bulunan demektir. Ayette zaten erkeğin bu özellikleri yerine getirmesi
gerektiğinden ve kadının bu davranışlara mümince karşılık vermemesi durumunda
izlenebilecek yollardan bahsedilir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">RÜŞT ÖZELLİKLERİ NELERDİR?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Reşit bireyin Nisa Suresi 6.ayette göze çarpan özelliği </span><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">mal-mülk yönetiminin devredilebileceği bir birey olmak demektir. 13 yaşında
kaçımız reşit (yetişkin) bir birey gibiydik? Örneğin 13 yaşında kaçımız bir evi
satışa çıkarabilecek, aileye ait bir şirketin yönetiminde hisse senetlerinin
adil dağıtımından anlayabilecek, miras paylaşımında vasiyet alabilecek bir
olgunlukta ve vasiyet almada şahit tutulabilecek bir yetişkinlik düzeyinde
görülen bireylerdik?</span><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Öncelikle evlenebilecek reşit birey, Kur’an ayetlerini idrak edebilecek
zihinsel oluşumu etkinleşmiş düzeyde bir birey olmalı ki Allah’ın ikili
ilişkilerdeki emirlerine uyabilsin. Şirk koşanlarla evlenmemiz yasak
olduğundan, bireyin şirk koşup-şirk koşmama ayrımını yapabilme kapasitesi de
olmalıdır. (Bkz: Bakara 221) <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Rüştüne ermek, nikahlanmanın manevi sorumluluğunu
algılayabilme yeteneği demek bu da her konuda Kur’an’ın rehberliğine
başvurmanın şart olduğunu bilen bir Müslüman için ayetleri idrak edebilme
yeteneğine sahip olmak demek. Çünkü Kur’an’da Müslümanlara evlilikte mehrin
yönetimini yapabilmekten, gerektiğinde boşanmada izlenecek prosedürleri anlama,
nafaka hukukunu akılcı bir şekilde çözmeye dek bir sürü hukuktan
bahsedildiğinden; evlenebilecek birey tüm bu hukuku anlayabilecek ve
taşıyabilecek bir birey olmalı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Reşit birey, toplumsal konularda aktivite gösterebilme
kapasitesinde de olmalı. Örneğin, alacak-verecek davasında şahit tutulabilecek
bir birey rüşt özelliği göstermeli. 13 yaşındaki bir birey, alacak-verecek gibi
büyük miktarların bahsedildiği bir konuda ne kadar bir yetişkin gibi yazıcılık
yahut şahitlik görevi yapabilir? Müslüman olarak borç alma-verme hukukunu
algılayabilecek, gerektiğinde ayetlere başvurabilecek bir birey midir? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">18 yaşınızla 13 yaşınızı lütfen kıyaslayın. Kur’an için en önemli özellik
olan dünyayı algılayabilme, Müslüman olmaya karar verme, Müslümanlığın
sorumluluklarını anlama ve taşıyabilmeyi kabul etme özelliklerine ne zaman
sahip olabilir düzeye gelirsiniz? Belki de kiminiz 18 i bile daha az bulacak,
20 imde belki bu yeterliliği ancak ancak gösterebilir olmuşumdur diyeceksiniz. 13
yaşındaki bir ergenin Kur’an ayetlerini bile irdeleyebilme yeteneği yoktur ki,
evleneceği kişinin şirk koşup-koşmadığının ayrımını yapabilsin? Şirk koşmanın
ne olduğunu nasıl algılamaya başlayacak? Daha dünyaya gelişini, siyasal
topluluk ayrımlarını, felsefi fikir ayrımlarını (Allah’ı reddetmek yahut kabul
etmek) gibi yetişkin bireyin algılayabileceği konuları bile daha yeni yeni
duymaya başlar, algılamaya çalışır. Hangi ara Kur’an’ı az buçuk idrak etmiş
olacakta, şirki bile ayırt edebilecek düzeye gelecek? Kur’an’a göre şirk sadece
ineğe tapmak değildir, Peygamberleri Allah’a ortak koşup onları Rabb edinmek
kadar geniş kavramlar içerir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">13 yaşındaki bir birey, Kur’an’ı idrak etme ve iman etme yolundaki
sorgulamaları yapabilir midir ki, “tamam bu Müslüman olan ergin/yetişkin,
güvenilir bir bireydir” diyebilelim? Misal 13 yaşındaki bir çocuğu yahut yeni
ergen olmuş bir bireyi miras şahitliğinde yeterli kapasitede görür müsünüz ki,
artık cinsel birliktelik yaşasa çocuğu olur işte, mantığı ile evliliğe rüştünün
erdiği sonucunu çıkartıyorsunuz? Rüşt özellik, adet görüp rahminde çocuk
taşıyabilir gibi biyolojik olaylar ile değil, manevi olgunlukla tartılır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">13-14 ünde evlendirilmiş kadınlar hep o yaşlarını hatırladıklarında “henüz
çocuk gibi olduklarını, evliliğin bile oyun gibi geldiğini” bedenen gelişmiş
gözükseler de aklen ve kalben çocuk gibi olduklarını söylerler. Yani bir insanı
hemen ergenliğe adım atar atmaz, nikahlanabilir görmek çok yanlış bir
yaklaşımdır. Belirttiğimiz gibi Kur’an’a göre sadece bedensel olarak değil,
zihinsel olarak ve davranış açısından erginlik sergilemek gerekiyor. Yani
nikahlanabilir olarak değerlendirilen kız neyin ne olduğunun farkında
olabilecek, evlilik ayrımını yapabilecek, günümüzde reşit dediğimiz insanların
zihinsel, bedensel, toplumsal davranış kabiliyeti özelliklerini taşıması
gerekiyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayrıca, Nisa Suresi 6.ayete göre, bir gence baktığımızda onun fiziksel
olarak değişim ve gelişimini görebilmemiz lazım ki nikah çağına (buluğ çağına)
ulaştığını tespit edebilelim. Örneğin 9-13 yaşındaki bir çocuğun adet olduğunu
nasıl anlayabiliriz ki? Hadi anne-babası ev yaşantısından ötürü öğrendi, çocuk
daha ne olduğunu bile bilmeden korkup annesine söyledi filan diyelim. Toplum 9
yaşında bir çocuğun bedeni değişimlerini gözlemeden onun ergenliğe girdiğini
anlayamaz. Ergenliğe girdiğini fiziksel değişimlerle gösterebilmesi lazım ki, nikahlanmak
için eş isteyen kişi onu gördüğünde “bu nikah çağına erişmiştir” deyip,
nikahlanmak isteyenler onunla mehir anlaşması yapabilsin. Buluğ çağ sadece adet
görme/meni salgılama gibi fizyolojik olayları değil, genel olarak çeşitli vücut
değişimlerinin yaşanmasını içerir. Nisa Suresi 6.ayet zaten tüm bu gerçeklerden
ötürü, adet gördüğünde/çocuk yapabilecek düzeye eriştiğinde gibi kelimeleri
kullanmamıştır, günümüzde olduğu gibi buluğ çağının tüm özelliklerini ifade
eden, bedeni değişimleri de içinde kapsadığı düşünülebilecek nikah çağı
ifadesini kullanır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Zaten 13 yaşındaki bir kız ergen bile değilken,
rüştüne ermiş olamaz. Önce buluğ çağına ulaşması gereklidir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">TALAK SURESİ 4.AYET ADET GÖRMEMİŞ KIZ ÇOCUKLARI İLE EVLENİLMESİNE KAPI AÇAR
MI?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kur’an’ın bireyin evlenmesi için 2 önemli şartı
olduğunu (buluğ çağa ulaşmakla birlikte reşit erginliği taşımak) gördük. Buna
rağmen Kur’an’ın Talak Suresi 4.ayetinde geçen “adet görmeyen kadınlar”
ifadesini, ergenliğe girmemiş kız çocuklarının nikahlanmasına izin verildiği
olarak değerlendirenler var. Oysa buluğ çağa ulaşmamış, haliyle daha adet bile
görmemiş kız çocukları zaten Kur’an’ın diğer ayetlerine göre (Nisa 6)
nikahlanamıyor. Öyleyse, “adet görmeyen kadınlar” ifadesi başka bir şey
anlatılıyor olmalı. Ergenliğe girmemiş kız çocukları nikah şartına uymadığı
için onlar bu ayetin kapsadığı kadınlar grubundan elenmiş olur.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tüm bu açıklamaya rağmen gene de gerçeği kabullenmek istemeyenler, Talak
4.ayete bakarak “çoğunluğun çocukları kastettiğini düşüneceği belli” diyerek
Kuran’ı karalamaya çalışacak. Çoğunluk iyi ve doğru okusun o zaman. Aynı
kitabın Nisa Suresi 6.ayetine baksın. “Ama çoğu kişi öyle sanar” mantığıyla bir
kitap yanlışlanamaz. Bu mantık sadece Kur’an için geçerli değil ayrıca. Herhangi
bir makalede/kitapta bile bir konu öğrenilirken 2 cümleye bakılarak sonuca
varılmaz. Konu hakkında makalenin her cümlesine bakılarak makalenin o konudaki
açıklaması ancak anlaşılır. Öyleyse Kur’an içinde yöntemimiz böyle olmalı.
Cımbızlama mantıkla, aradan 2-3 cümle seçerek değil, konu hakkındaki tüm
ayetleri göz önünde tutarak açıklamayı almamız gerekir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Talak Suresi 4. ayette <b>lem yahıdne
ve ulatu = adet görmeyen (onlardan/kadınlardan)</b> ifadesi geçmektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Peki, hiç adet görmeyen kadınlar var mı? VAR. Adet görmeyen bir kadın olmak
için, illa ergenliğe girmemiş bir kız olmaya gerek yok!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Keşke, internette, İslam’ı Talak suresi 4.ayetle kendilerince vurmaya
çalışanlar, tıbbi bir araştırma yapsaydı! <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tıpta amenore diye bir rahatsızlık vardır. Bu rahatsızlığın da alt
başlıkları vardır. Dileyen ne kadar resmi tıbbi-akademik sayfa varsa
araştırabilir! Tıp kitaplarına bakabilir! <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Amenora rahatsızlığının alt başlıkları:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">- Adeti
geç yaşta olmak<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">- Adet
görürken kesilmek<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">-
Hayatında hiç adet görmemek (günümüzde hormonal yöntemlerle tedavi
edilebiliyormuş) <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"> Bakın vikipedi ansiklopedisi ne diyor: </span><b><span style="color: #252525; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Amenore</span></b><span style="color: #252525; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">, üretken çağdaki kadınların adet </span><span style="color: #252525; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">görmemesi durumudur. </span><span style="font-size: 14.0pt;"><a href="https://tr.wikipedia.org/wiki/Amenore" target="_blank"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; font-family: "arial" , sans-serif;">https://tr.wikipedia.org/wiki/Amenore</span></a></span><span style="color: #252525; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; mso-outline-level: 3; text-align: justify;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Amenore: Adet
kanamasının hiç olmaması veya adetlerin başladıktan sonra herhangi bir nedenle
kesilmesine denir. Kaynak: </span><span style="font-size: 14.0pt;"><a href="https://www.medikalakademi.com.tr/amenore-tani-ve-tedavisi/" target="_blank"><span style="font-family: "arial" , sans-serif; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">https://www.medikalakademi.com.tr/amenore-tani-ve-tedavisi/</span></a></span><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; mso-outline-level: 3; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14.0pt;"><a href="http://www.acibadem.com.tr/Hayat/Bilgi/adet-gorememe-amenore-ile-ilgili-bilinmesi-gerekenler" target="_blank"><span style="font-family: "arial" , sans-serif; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">http://www.acibadem.com.tr/Hayat/Bilgi/adet-gorememe-amenore-ile-ilgili-bilinmesi-gerekenler</span></a></span><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; mso-outline-level: 3;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"> Evet, hayatında <b>hiç adet görmemiş</b> denebilecek kadınlar var! Geç yaşa kadar adet
olamayan dolayısıyla toplum içinde <b>hiç
adet görmemiş</b> denilebilecek kadınlar var yahut 30 yaşına kadar adet görüp,
birden adetten kesilen ve dolayısıyla <b>adet
görmeyen </b>kadınlar grubunda sayılacak kadınlar da var! Ayette “hiç adet
olmamış/henüz adet olmamış” ifadeleri kullanılmıyor, sadece <b>adet görmeyen</b> ifadesi kullanıldığından
bütün uzun bir süreçte çeşitli nedenlerden adet görmeyen kadınları düşünmek
mümkün. Hiç adet görmeyen deseydi de, zaten ergenliğe girmemiş kız çocukları
ile evliliğe diğer ayetlerde izin verilmediğinden, hastalık grubundaki
bireyleri kapsadığını düşünecektik.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; text-indent: -18.0pt;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İşte, ayette hiç adet görmeyen (rahatsızlık), yahut genç olmasına rağmen
adetten kesilen (rahatsızlık), yahut hamile olup doğum yapan ve henüz adet
görmeye başlamamış kadınlar, menapoza girmiş(normal) kadınlar anlatılıyor. Not:
doğum yapan kadınlar da adet görmeye hemen başlamaz. İnternette dileyen bunun
araştırmasını yapabilir. Çocuk doğurduktan sonra, 6 ay hatta 2 sene sonra bile
tekrar adet görmeye başlayan kadınlar var. <b>Adet
görmeyen kadın ifadesi, tüm bu kadınları kapsıyor!</b> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İslam’a dil uzatanlar keşke bir zahmet Kur’an’da nikah için sırf ergenliğe
girmenin yeterli olmadığını üstüne bir de rüşt şartı koyulduğunu
araştırsalardı! Talak Suresi 4.ayetin “adet görmeme” rahatsızlığı ile alakalı
olduğunu düşünmeye zaman ayırsalardı! Rahatsızlık taşımayan kadınları da
kapsadığını görselerdi, çünkü ayette hiç adet görmemiş de denmiyor sadece adet
görmeyen deniyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">“Ama Kuran çok ayrıntı veriyor, bunu her okuyan nasıl hastalıklı kadınları
kapsadığını anlasın” diye de itiraz ediyorlar. Halbuki Allah zaten Kur’an’ın
ayrıntılı olduğunu bildirmiş. (Bkz: İsra 12) Ayrıca bu tarz sorunlara sahip kişiler,
kendilerinin kastedildiğini akıllarına daha rahat getirebilir zaten, bu da onlar
için bir kolaylık. Allah Bakara 196.ayette bile Hac döneminde saç bölgesinde
hastalık bulunanlar hakkında açıkça ayrıntı vermişken, neden adet görmeme
rahatsızlığını içeren bir ayet indirmesin ki? Bu, Allah’ın sorunlarımızı
detaylıca ele alan bir kitap indirdiğini gösterir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İslam’ı zanlarla karalamaya çalışmak yerine, internette araştırma
yapsalardı da, ezberci ve ön yargıcı İslam eleştirisine kalkışmasalardı! <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; mso-outline-level: 3;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; mso-outline-level: 3; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">13 YAŞINDAKİ KIZIN NİKAHLANMAK İÇİN RIZA VERMESİ, NİKAHI DİNEN MEŞRU YAPAR
MI?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Nikahlanmanın dinen meşru olması için, her iki tarafın da rızası olması
gerekli. Evlilik, nikahlanan iki bireyin karşılıklı nikah için anlaşmasına
dayanıyor. Yani, nikahlanan kızın da razı olması ve razı olabilecek ayrımı
yapabilmesi gerekiyor. Nikah için iki tarafın rızası gereklidir, ama tek başına
rıza yeterli değildir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yani çocuk yaştaki evlilikler “ama kız da razıydı” şeklinde savunulamaz.
Allah’ın nikah için diğer öne sürdüğü şartların da sağlanması lazım.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Nikahlanma şartları sağlanamıyorsa yani ergenliğe girmemiş bir birey yahut
henüz reşit kapasitede olmayan bireyin rızasının olması da o nikahı dinen meşru
yapmaz. Bir fiilden tarafların memnun olması, onayı olması o fiili dinen meşru
kılmaz. Zina, süreli metreslik, eşcinsellik gibi konularda da taraflar
memnuniyet duyar yahut onay verir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">ERGENLİĞE GİRMEK DEMEK NİKAH GİBİ İKİLİ İLİŞKİ YETERLİLİĞİNİ TAŞIYABİLECEK
RÜŞTE ERMİŞ OLMAK DEMEK Mİ?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayrıca, Kur’an sadece Nisa Suresi 6.ayetten yahut Talak Suresi 4.ayetten
ibaret değildir. Bir sürü ayet, mehirden, boşanmadan, ikili ilişkilerden söz
ediyor belirttiğim gibi. Bir çocuğun bunlara aklının ermesi nasıl
beklenilebilir ki, dinen nikahlanmaya yeterli görülsün? 9 yaşındaki bir çocuğun
buna aklı ermez, yani boş yere zorlamayalım bence. Toplum içinde yaşarken, 9
yaşında olsun, 14 yaşında, 24 ünde olsun, bu konulara kimin aklı eriyor ermiyor
hepimiz kolayca anlayabiliyoruz. Cahil aileler kızım 14 üne ulaştı, genç kız
oldu artık, demek ki olgunlaştı deyip onu nikahlama yoluna gidiyor olabilir.
Fakat bu yanlıştır, Müslümanız deseler de bu yanlışın İslam’la alakası yoktur.
Cahillerin, cahilliği İslam’la ilgili değildir. Kur’an aklı selim insanlara
sesleniyor. Aklı selim olmayanlara da aklı selim olun diyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayetlerde belirli bir yaş şartı yazmıyor. Çünkü rüşt erginliği kişiden
kişiye değişebilir olsa da gerçekçi olalım, genelde çok zordur 16 yaşındaki bir
bireyin rüştüne ulaşması. 16 sındaki bir birey Kur’an’ı bile yeni yeni sorgulama-öğrenme
çağına varmış oluyorken rüştüne ermesi zordur. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ananelerimiz, bu tarz yanlışlar yaptı diye, sırf onları karalamış olmamak
için de Allah’ın ne mesaj vermek istediğine kulak kapatmayalım. Kur’an’a göre
nikaha yeterlilik beden gelişimi ile başlamaz. Kafa olarak olgunluk kafa olarak
yeterlilik ile başlar. Mehir, nafaka, miras gibi konulara aklının ermesi
gerekir. Dilerse tek başına boşanmaya gidebilecek bir kapasitesi olması
gerekir. Takdir edersiniz ki 13 yaşındaki bir birey bunları yapamaz. Hatta
bazen 20 yaşındaki bireyler bile bunları hesaplayamıyor, nikahın ciddiyetini
algılayamıyorlar. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">“Ergen olmuş bireyin çocuk olmadığı gerçeği var, O
yaşta kız evlenirse çocuğu bile olur” gibi laflar ile ergen olan evlenebilir
diyerek aşırı dinden yana konuştuğunu sananlar tekrar düşünsün. Allah, bedenen
gelişmeye başlamış olsa da, toplum tarafından artık ergen olarak görülmeye
başlansa da onları hemen rüştüne ermiş saymıyor, öyleyse biz de bu bireyleri
sadece ergen olarak niteleyelim! Onları hemen “evlense çocuğu olur” şeklinde
nikahlanmaya yeterli vaziyette görmeyelim!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">18 YAŞIN REŞİT OLARAK BELİRLENMESİ<br />
<br />
Lise çağlarınızdaki erginlik (rüşt) yeterliliğinizle, Üniversite çağlarınızdaki
erginliğinizi kıyasladığınızda da farklılığı görürsünüz. (Bu eğitimi almayanlar
da bu çağlardaki yaşlarda taşıdığı erginliği düşünsün) Üniversite çağlarınızda
zihinsel ve davranışçı yönlerinizin daha fazla olgunlaştığını, oturmaya
başladığını gözlemleyebilirsiniz. 21.yy toplum yapısının gerektirdiği
ekonomik-meslek konumları gereği de, bireyin kendi geleceğini tayin edip
yönlendirebileceği bu çağlarda (evlilik-iş-eğitim), devletler tarafından herkes
tek tek rüşt müdür diye kontrol edilemeyeceğinden, genel bir 18 belirlemesi
yapılmasını başarılı buluyorum. Bu devlet tarafından genel bir belirleme olarak
başarılı. Hatta bu yaşın büyütülmesi gerektiğini de tartışanlar var. Belki 19-20 olması bile daha isabetli olabilir. Tabi
belirttiğim gibi, bu kişiden kişiye değişebilir. Anne-babalar, yahut yetimler
üzerinde gözetici durumda olanlar, gençlerde rüşt gözlemi yaparak, mal-mülk
yönetimi konusunda yetki vermede, nikahlanmalarında yönlendirme yapabilirler.<o:p></o:p></span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmTklWywoQLc8PXZe4s2WLJd3WCNQj_45A56iVEqYDZmCq504l2-Hadr7Ao6jO1ywSmWZ8d3dQDqJrznxatyPSF59j3veBjyDwddBy7YYDIMCg7NWu7MujueoknL3LqWph4C2L-QyqMl4/s1600/sdsd.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmTklWywoQLc8PXZe4s2WLJd3WCNQj_45A56iVEqYDZmCq504l2-Hadr7Ao6jO1ywSmWZ8d3dQDqJrznxatyPSF59j3veBjyDwddBy7YYDIMCg7NWu7MujueoknL3LqWph4C2L-QyqMl4/s400/sdsd.jpg" width="400" /></a></div>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">ERGEN OLMAKLA REŞİT OLMAK AYNI ŞEY DEĞİLDİR</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Psikoloji bilimi de ergen olmuş bir bireyi anında
reşit/yetişkin erginliğinde görmez. Ergen psikolojisi ile 23 yaş psikolojisi
dahi farklı alanlar. 23 yaşındaki bir insan olgun davranışlar sergilerse kimse
ona ergen gözüyle bakmaz. Saçmalarsa bir aşağılama olarak, zihnen ve davranış
açısından gelişmemiş/olgunlaşmamış anlamında ergen diyenler olur. Demek ki
ergen olmak, reşit olmak demek değildir. Bir Müslüman, bilimsel görüşlerden de
elbette öğüt çıkarabilir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kuran, hiçbir ayette “6 yaşında, 9 yaşında, 13 yaşında kızla evlenin, çoluk
çocuk artık kimi bulursanız evlenin” demez. Bunları dememekle birlikte daima
çirkinliğe değil güzelliğe çağırır. Misal, yetişkinlere elinize yetim çocuk
geçerse onlarla evlenin yahut onları kendinize hizmetçi yapın demez. Aksine,
böyle bir durumda, yetişkinlere yetimlerin mallarını koruma görevi verir ve
onların adaletle büyütülmesi hususunda hüküm verir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">KUR’AN NE DİYORSA GERÇEK O’DUR, PEYGAMBER 9 YAŞINDAKİ ÇOCUKLA MI EVLENDİ?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu apaçık ayetlere rağmen, Peygamberin 9 yaşında bir çocukla evlendiği
yönünde hadis nakledenlerin, kendi sapıklıklarına gerekçe olarak dini
uydurmalarda bulunduklarını anlamamız zor değil. Haliyle, gelen Peygamber,
kendi kutsal kitabı ile çelişmez. (Zaten hadis kaynaklarında bile bu yaş değişik şekillerde nakledilmiştir, tutarlılık bile yoktur.)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an’a göre, Kur’an yeterlidir ve Peygamberin sünneti sadece
Kur’an’dadır. Ayetler böyle diyor. Siz, Kuran’ın dediği gibi dini kaynak ve tüm
Peygamberlerin sünneti olarak yalnızca Kur’an’ı kesin delil edinmez, sırf
kişisel/siyasi/cinsel çıkarlar uğruna apaçık bir şekilde Kuran ayetleri ile
çelişen, Peygamberin ölümünden 200-300 sene sonra derlendiği kanıtlı olan
ismine de “Peygamberin sözleri/hadisleri” koyularak kutsallık iddiasında
bulunan Buhari’nin Tırmizi’nin kıytırık kitaplarına inanırsanız, İslam’ı ışid
İslamı sanırsınız. Sünnetin ve dini kaynağın, sadece Kur’an’da olduğunu kabul
edemezseniz de, hadis kitaplarından kafa kesme gibi size çirkin gelen şeyleri
eleyen, tatlı su ılımlı İslamcılardan yani tutarsız, kafasına göre dini yaşayan
bir Müslüman olursunuz. En olmadı ağır yobaz olup, ışid’in pasif hali olarak
yaşamınızı sürdürürsünüz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gerçek dine, Gerçek sünnetin kaynağına yani Kur’an’ı Kerim’e gelin. <o:p></o:p></span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayet cımbızlayanlara rağmen, Kur’an’ı anlayarak okuyan ve derin düşünen
bireyler olun. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, Kur’an’ı Kerim’in anlaşılmadan okunmasını eleştiriyor. Bugünde
yapılan aynen bu. Kuran dinden çıkarmaz, çarpmaz, kafa karıştırmaz. Kuran, size
gerçekleri gösterir. Süper bir mümin olmanız için sizi motive eder. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Peki bunlar, Kur’an’ın anlamını inceden inceye düşünmüyorlar mı? Yoksa
kalpler üzerinde o kalplerin kilitleri mi var? (Muhammed Suresi, 24.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yemin olsun, biz, Kur’an’ı öğüt ve ibret için kolaylaştırdık. Fakat düşünen
mi var!? (Kamer Suresi, 17, 22, 32, 40.ayet)</span></b><span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;">Siz, Kur’an’ı, gerçekten bu anlayışla adil bir şekilde araştırmaz, İslam’a
yamamaya çalışılan her sözü “demek ki İslam böyle iğrençmiş” diye anında
alırsanız, kandırılmış olursunuz bundan haberiniz olmaz! Hem her duyduğuna
inananları eleştirir, hem de onlardan daha beter hale gelirsiniz! Kur’an’ı
araştıranlar Nisa Suresi 6.ayeti de bildiklerinden, Talak Suresi 4.ayette
ergenliğe girmemiş kız çocuklarının kast edilmediğini net bir şekilde gayet iyi
biliyor. Siz de “çoğunluk böyle sanıyor ama” bahaneleri yerine gerçekleri gören
ve adilce gerçeği söyleyen bireyler olun, dürüstseniz! </span><br />
<span style="background-color: white; color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14pt;"><br /></span>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="background-color: white; font-size: 18.6667px;">MEHİR MADDİ/PARASAL GETİRİSİ OLAN BİR ŞEYDİR </span></span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="background-color: white; font-size: 18.6667px;">Bu çalışmamda nikahta mehir verilmesine de atıf yaptım, mehiri biraz daha açıklayalım:</span></span><br />
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="background-color: white; font-size: 18.6667px;"><br /></span></span>
<span style="color: #333333; font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="background-color: white; font-size: 18.6667px;">Geçenlerde bir yazıda, mehirin bir araba, bir mücevher olabileceği gibi bir çiçek de olabileceğinin yazıldığını gördüm. Mehir bir araba, bir mücevher olabilir ama çiçek olamaz. Mehir parasal dönüşümü olan bir şeydir. Bunu da anlamamızda pek çok delil var ama ben Nisa 4.ayeti delil olarak göstereyim. Nisa 4.ayette kadın eğer ki kocasına izin verirse erkeğin mehri kullanabildiğini (harcayabildiklerini) buradan hareketle de mehrin maddi bir şey olduğunu anlıyoruz. Bu ayete çiçek uymaz. Daha da açıklayacak olursak bu ayeti, ayette mehri, eğer kadın izin verirse afiyetle yiyebilirsiniz ifadesi kullanılmıştır. mehir için kadın isterse, kuluhu henien meria= afiyetle yiyiniz ifadesi geçer. Afiyetle yenebilecek şeyler (ki bu bizim türkçede de aynı anlamda kullandığımız gibi parayı harcamak malı mülkü kullanmak anlamında kullanılan deyimidir). Afiyetle yenebilen şeyler mal, mülk, para olabilir yani maddi/parasal dönüşümü olan şeylerdir; dolayısıyla altın olur, araba olur ama çiçek olamaz. Parayı, malı, mülkü (deyimsel anlamda) afiyetle yiyebilirsiniz ama çiçeği yiyemezsiniz. Mehir maddi değerde/parasal dönüşümde olan bir şeydir. Mehirin miktarını kadın ve erkek birlikte anlaşarak belirleyebilir, önemli olan bu miktarı kadının kabul etmesidir. Mehir, başlık parası değildir, kadının babasına filan verilmez, kadının kendisine verilir. Kadının hiç mehir istememe yani mehir almaktan vazgeçme konusunda serbestliği yoktur. Çünkü Allah, erkeklere "mehri verin" diyor (bkz: nisa 24.ayet) razı olunan üzerinde anlaşmanızda bir günah yoktur diyor ve net bir emir veriyor "mehri verin", ama mehir üzerinde anlaşmayı serbest bırakıyor. Kadın mehirden vazgeçerse, istemezse sorun yoktur günah yoktur demiyor...Nisa 4.ayette ise kadın, mehri kullanması için erkeğe izin verirse, erkeğin kullanabileceği belirtilmişken, kadının istememesi konusunda iki tarafa da sakınca olmadığı belirtilmemiş ve erkeklere "mehri verin" denmiş (mehir üzerinde anlaşma sağlama serbest bırakılmış). Yani, mehir, nikahın bir işareti nişanesi. Bürokraside imza atmak gibi bir usül gerekliliği. Mehir istemeyen veya mehire ihtiyaç duymayan kadın, göstermelik (önemsiz, cüzi) bir miktar koyabilir. </span></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-437656871631456092016-11-02T19:35:00.000-07:002016-11-02T19:38:28.074-07:00Allah, Milyonlarca İnsan İçindeki Bizlerle Tek Tek İlgilenmektedir<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiipaLMBLdJ8b9W8G3jbvzHVnIj5FZLP182ngwYQy_4y5CWSQLTmltRUh3zm9ZrUvgHwvGgwmO0zWxVqFGpgGOU84bPwH0xgw-XvKnSH_CB-2Xkq3a5a6tebZNwnaMCmhIikEmgzHf3-os/s1600/CvfINEsXYAApDJP.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="425" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiipaLMBLdJ8b9W8G3jbvzHVnIj5FZLP182ngwYQy_4y5CWSQLTmltRUh3zm9ZrUvgHwvGgwmO0zWxVqFGpgGOU84bPwH0xgw-XvKnSH_CB-2Xkq3a5a6tebZNwnaMCmhIikEmgzHf3-os/s640/CvfINEsXYAApDJP.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, her birimizden anında haberdar olan, anında
çağrımızı işiten, tövbemizi anında duyan, anında en ufak bir kötülüğümüzden de
en ufak bir iyiliğimizden de haberdar olandır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, her birimizi her an görmekte, işitmektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, her an, hangi hal üzerinde olduğumuzu bilendir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, her an, bize şah damarımızdan da daha yakın olan,
kederimizi ve sevincimizi, gönlümüzden geçen en ince sızıyı dahi bilen duyan,
işiten, görendir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, bize tüm yaratılmışlar içinde kimsenin olamayacağı
kadar en yakın olduğumuz, tek yaratılmamış olan olarak asla kaçamayacağımız,
bütün yaratılmışlara kıyasla bize tek yardım edebilecek, yardımcı olan araçları
da bize ulaştırabilecek eşsiz yegane yardımcımızdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, her birimizle tek tek ve her an ilgilenen,
milyonlarca insan milyonlarca zaman tanesi içinde, bizim yıllarca sonramızı
bile hesaplayan, yıllarca sonramızda ne yaşayacağımızı dahi umursayan, bizi en
çok kale alan, bizi en çok umursayan ve bizim için neyi hak ediyorsak o yönde
planlar tayin etmiş olandır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kur’an’ı eline bir defa bile almamış çoğu insanın bile
duyduğu Musa Peygamberimiz ve halk arasında Hızır olarak bilinen Allah
tarafından özel olarak görevlendirilmiş bir adamın kıssasından
çıkarabileceğimiz dersten anladığımız gibi yani… Not: Hızır için iddia edilen
özellikler Kur’an’da geçmemektedir ve Peygamberlerden bize ulaşan kesin
denebilecek bir bilgi yoktur, özellikleri bilinmeyen bir kişiliktir, bu yüzden
gaybi bir konudur, Kur’an’da bu kişi hakkında verilenin dışında herhangi bir
iddiada bulunmamamız gerekir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kehf Suresi 60 ve 82.ayetler arasında bu kıssa
anlatılmaktadır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">74.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yine gittiler. Nihayet bir erkek çocuğa
rastladıklarında görevlendirdiğimiz kul, hemen onu öldürdü. Musa: "Kısas
olmadan masum bir cana nasıl kıyarsın? Doğrusu sen çok fena bir şey
yaptın" dedi.<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">75.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">O kul dedi ki: "Doğrusu sen benimle asla
sabredemezsin demedim mi?"<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<br /></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">77.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bunun üzerine yine yürüdüler. Nihayet bir köy
halkına varıp onlardan yemek istediler. Ancak köy halkı onları misafir etmekten
kaçındı. Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular. O
görevlendirdiğimiz kul hemen onu doğrulttu. Musa: "İsteseydin elbet buna
karşı bir ücret alırdın" dedi.<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">78.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">O kul dedi ki: "İşte bu, seninle benim
aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana o sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber
vereceğim."<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">79.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">"Gemi, denizde çalışan bir kaç yoksula
aitti. Onu kusurlu kılmak istedim, çünkü onların ilerisinde her sağlam gemiye
zorla el koyan bir hükümdar vardı."<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">80.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">"Oğlana gelince, onun anne babası mümin
kimselerdi. Çocuğun onları azgınlık ve inkâra sürüklemesinden korktuk."<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">81.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">"İstedik ki Rabbleri onun yerine
kendilerine ondan temizlikçe daha hayırlı ve daha çok merhamet eden birini
versin."<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 3.75pt; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm;">
<b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">82.<span class="apple-converted-space"> </span></span></b><b><span style="color: #003366; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">"Duvar ise, o şehirde iki yetim çocuğa
ait idi. Duvarın altında onların bir hazinesi vardı. Babaları da iyi bir kimse
idi. Onun için Rabbin istedi ki o iki çocuk erginlik çağlarına ersinler ve
Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar. Ve ben bunların hiçbirini
kendiliğimden yapmadım. İşte senin sabredemediğin şeylerin içyüzleri
budur."<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; margin-left: 0cm; margin-right: 3.75pt; margin-top: 0cm; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Şüphe yok ki derin anlamlı bu kıssadan çokça ders
çıkarmamız mümkündür. Ben bu yazıda bu kıssanın ayrıntısına girmek istemedim,
özellikle bu kıssanın tam da yukarıda bahsettiğim, Allah’ın yüce kudretine has
olan eşsiz özelliklerini vurgulaması yönüne dikkat çekmek istedim.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yukarıda da yazdığım gibi bu kıssada tam olarak Allah’ın
bizimle olan yakınlığına ve bizlerle olan alakasına dikkat çekilmektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Tekrar edeyim:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, her birimizle tek tek ve her an ilgilenen,
milyonlarca insan milyonlarca zaman tanesi içinde, bizim yıllarca sonramızı
bile hesaplayan, yıllarca sonramızda ne yaşayacağımızı dahi umursayan, bizi en
çok kale alan, bizi en çok umursayan ve bizim için neyi hak ediyorsak o yönde
planlar tayin etmiş olandır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bazen bizimle hiçbir alakası görünmeyen bir olay bile
(kıssada olduğu gibi yıllar öncesinde bir köyde yıkılmakta olan bir duvarın
inşa edilmesi gibi) bizi yıllar sonra değişik yönlerde (hayır veya şer yönünde)
etkileyebilmektedir. Çocuğumuzun ölmesi gibi elim bir olay, aslında yıllar
sonrasında bizi Ahiretimizi riske atacak şeylerden kurtaran bir olay
olabilmektedir. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kıssada, Allah’ın bizim için şer olabilecek planlarına dikkat
çekilmemiştir ama diğer kıssalarda bizim için şer kılabileceği hatta ilk başta
bize güzel gibi gelen olaylara örnekler vardır. Güzel bir çocuk isteyip, bize
böyle bir çocuk verildiğinde haşa onu şirk aracı kılabileceğimiz yahut
zenginlik ve servetin bizi cehenneme götürecek taşıtlarımız olabileceklerine
dikkat çekilmesi gibi…<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Gün içerisinde, kısa seyahatler yapıyoruz, alışveriş
yapıyoruz, yemek yiyoruz, insanlarla sohbet ediyoruz, ayaklarımızı uzatıp
televizyon izliyoruz… Yüceler Yücesi, Arşın Sahibi Allah’ın, bizler için
kurduğu planlara o esnada yavaş yavaş seyahat etmiş oluyoruz aslında… Biz
gündelik işlere dalmış, oyalanırken, çeşitli meşguliyetler içinde, sanıyoruz ki
bir sürü insan içinde, milyonlarca insan içinde kale alınmıyoruz… Oysa, gerçek
böyle değil. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah görüldüğü gibi, bizim, her bir hücremizi özel bir ilimle,
detaylı ve amaca yönelik yarattığı gibi, bizi doyurduğu, yoktan var ettiği, bize
görmeyen derimize görme kabiliyeti, duymayan derimize işitme kabiliyeti verip
bizi hikmeti ile var ettiği gibi, bizim ilerimiz için de bilgisiyle pek çok
oluş hazırlamıştır. Nasıl ki parmak uçlarımız (ikizlerde bile farklıdır) ve yüz
simamız sadece bize has olarak yaratılmışsa, işte yaşarken de her birimiz tek
tek Allah’ın hikmeti ile her an gözlenmekteyiz. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu kıssa aslında bizi bir tokat gibi kendimize getirmeli.
Biz secdeye vardığımızda, “Allah elbette duyuyor ama beni ne kadar kale alsın
eh işte” sanabiliyoruz (haşa). Koca koca kentlere, geçmişte yaşamış milyonlarca
nüfusa ve şuan yeryüzünde yaşayan milyonlarca sayıdaki yaşantılara bakıp
sanıyoruz ki “Allah bizimle neden özel olarak ilgilensin ki?”. Halbuki gerçek
böyle değil. Geçmişte yaşamış sayısız insan ve bu kadar büyük bir zaman ve şuan
yaşayan bu kadar insan içerisinde, her birimiz tek tek umursanmaktayız. Bugün
doğan her çocuk da umursanacak, bugün ölen her insan da, her anı boyunca Allah
tarafından gözlenerek umursandı.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İşte bu yüzden yaptığımız en ufak bir kötülük de yaptığımız
en ufak bir iyilikte, içimizde saklı tuttuğumuz kötü düşünceler yahut güzel
düşünceler de her biri sandığımızdan da çok önemli. Her biri her an umursanmakta
ve her biri bizim için ya bir müjde ya bir tehdit olacak ileride:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Oğulcuğum,
gerçek şu ki, yaptığın bir hardal tanesi ağırlığında da olsa, bir kayanın
bağrına veya göklere, yahut yerin derinliklerine de konsa, Allah onu yine de
ortaya getirir. Çünkü Allah muhakkak Latiftir, lütfu sınırsızdır ve muhakkak
Allah her şeyden haberdardır. (Lokman Suresi, 16.ayet) <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İçinizdekini
açıklasanız da gizleseniz de Allah, ondan sizi hesaba çeker de dilediğini
bağışlar, dilediğine azap eder. (Bakara Suresi, 284.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu yüzden ne iş üzerindeysek, aklımızdan ne iyilik veya
kötülük geçiyorsa, gönlümüzde ne duygu varsa, en ufak bir iyilik yahut en ufak
bir kötülük üzerine o an ne işliyorsak her birinin ne derece önemli ve ne
derece gözetildiğini idrak etmemiz gerek. İşte ancak bunu idrak etmemiz
sayesinde kötülüklerden yüz çevirmekte ve daima iyiliğe yönelen kullar olmakta
ısrarcı olabiliriz. Çünkü her birimiz her an gözlenerek umursanmaktayız. Allah
her birimizle tek tek ilgilenmekte ve her birimizi tek tek kale almaktadır. Bu
dünyada iken Allah hiçbirimizi unutmamıştır, her birimiz için planlar
kurmuştur. Lakin, bu dünyada kendisini umursamayanı Ahirette artık
umursamayacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Sana
ayetlerimiz geldi fakat sen onları unuttun. Aynı şekilde, o gün sen de
unutulacaksın. </span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">(Taha Suresi, 126.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Musa Peygamberimiz, asırlara destan olacak tebliğ görevini
yapması için henüz bebekken annesi tarafından nehre bırakılarak bu plana doğru
yüzmüştür. Yusuf Peygamberimiz daha küçükken bir kuyuya bırakılarak kötü gibi
görünen bir olayla aslında dillere destan olacak kutlu bir göreve
kavuşturulmuştur. Bizler de özel olarak yaşantımızda her an Allah’ın
gözeticiliği altındayız ve umursanmaktayız. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu planlar -yanlış anlaşılmasın- bizden ahiretteki yerleşim
yerimizi belirleyen kendi irademizi-seçimimizi elimizden almamaktadır. Akıl ve
kalp sınırlarımız içinde, bizim kulluk derecemizi belirleyen tüm
özelliklerimiz(benliğimiz), bizim irademizle kontrol altındadır. Hepimiz kendi
aklımızı ve kalbimizi kendi kabiliyetimizle işletebilme, onları güzellikle
doldurabilme imkanına sahibiz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Şeytan, insanları türlü vesveseler ve Allah hakkında kötü zanlarla
kandırmaya çalışmakta. Misal, Kur’an’ı ilk defa eline alan bir kişiye
rahatlıkla sırf bu yazıda anlattığım konu hakkında bile vesveseler verebilir.
Herhangi bir kişi rahatlıkla aklına şu düşünceyi getirebilir: “Ya bu nasıl bir
kitap ya, çok saçma, yok asırlar öncesinde İbrahim diye bir adam varmışmışta,
babasına dua etmişmişte, tam bir masal kitabı işte, bir tane insanın hikayesini
anlatıyor, sonraki sayfada başka biri, tam bir masal kitabı işte…” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Halbuki, Kur’an’da İbrahim gibi pek çok Peygamberimiz ve
hatta Peygamber olmayıp örnek gösterilen pek çok kul hakkında bilgiler verilmiş
olması, onların fiili yaşantıları ile, Allah nezdinde ne kadar özel bir konuma
ulaştırıldıklarını gösteriyor. Allah’ın hepimizi umursadığını gösteriyor. Lakin
bazılarımız iyilikleriyle işte bu umursanmayı sadece dünyalık yaşantısındaki
imtihanla sınırlı bırakmayıp, saygın kılınmış kullar olarak kazanıyor. </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kur’an’da işte bu saygın kılınmış bazı kulların özel
yaşantılarındaki çok özel dualarına bile yer veriliyor. Düşünün, bir odada
kendi kendine dua etmiş bir kulun o anki duasını, Allah asırları uyaracak
Kutsal Kitabına yerleştiriyor. Misal Zekeriya’nın, Yunus Peygamberin, Meryem
annemizin, Yakup Peygamberimizin çok özel yakarışları Kur’an’da yer almıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Düşünsenize, kendinizi bir anlık bu durumun içinde hayal
edin… Odanıza çekilip, kendi kendinize ibadet ediyorsunuz ve Allah da asırlar
sonra sizin bu çok özel anınızı örnek olarak Kur’an gibi bir kitaba koyuyor.
Tamam, belki bu imkanı kaçırdık, ama bu demek değil ki Ahirette bizler de
saygın ve örnek kullar içerisinde sayılmayacağız… Bir de bu örneği vermemin en
büyük nedeni, Allah’ın sözlerimizi nasıl umursayabildiğini göstermek. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, bu duaları Kur’an’a koyduğu için bile türlü zanlarla
saldırıyorlar, eğer bu özel kişilere has durumlar Kur’an’da yer almasaydı bu
sefer bu tarz örnekler isteyerek muhtemelen saldıracaklardı. Şeytanın insanı
kandırmak adına ürettiği bahanelerin neredeyse sonu yok. Her koşulda bir
kandırmaca bir bahane vermeye çalışıyor kalplere. Derin düşünen, hem aklını hem
de gönlünü işletenler ise kazananlardan oluyor. Evet, İslam hem aklını işletme
hem kalbini işletme dinidir. (Bkz: Araf 179) Özel konuma ulaşmış bu insanların duaları da sözleri de bizim kalbimizi işletmemiz için fırsat aslında.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah’ın bizim için kurduğu planları öylesine derindir ki,
biz sadece görünen kısmı ile o planın bizim için ne sonuç getireceğini
bilemeyiz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bir
şey sizin için hayırlı olduğu halde siz ondan tiksinebilirsiniz. Ve bir şey
sizin için şer olduğu halde siz onu sevebilirsiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz.
(Bakara Suresi, 216.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bize küçücük gelen bir olay aslında Allah’ın büyük bir
hikmetinin parçasıdır. Allah her şeyi bilgisi ile kurmuş ve kuşatmıştır. Allah
her şeyimizi de bilmektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah,
en iyi bilen, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nur Suresi 58 ve 59.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Muhakkak,
göklerde ve yeryüzünde olanlar Allah’ın değil mi? O, sizin üzerinizde olduğunuz
şeyi biliyordu. Ve böylece, O’na döndürüldükleri gün, onlara yapmış oldukları
şeyleri haber verecek. Allah her şeyi en iyi bilendir. (Nur Suresi, 64.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Unutmayalım ki, Allah’ın planları, kurulan tüm planlara
karşı galip gelendir. Allah’ın planları, hepimizin kurduğu planları yerle bir
edecek güçtedir:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Onlar
tuzak kurdular, Allah da tuzak kurdu. Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır.
(Ali İmran Suresi, 54.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah her an ama her an bizi gözetlemektedir. Her işimizde
Allah bizimledir, aklımızdan geçen her düşünceden gönlümüzdeki her duygudan
anında bire bir haberdar olmaktadır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Görmedin
mi, göklerde olanları da yeryüzünde olanları da Allah bilmektedir. Üç kişi
aralarında fısıldaşmaya görsün, dördüncüleri O’dur. Beş kişi fısıldaşmaya
görsün, altıncıları O’dur. Bundan az da olsalar çok da olsalar mutlaka Allah
onlarla beraberdir, nerede bulunurlarsa bulunsunlar. Sonra onlara yapıp
ettiklerini kıyamet gününde (hesap gününde) haber verecektir. Allah, her şeyi
bilmektedir. (Mücadele Suresi, 7.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Sen
hangi işte olsan, o işe dair Kuran’dan ne okuyacak olsan, yahut siz ne iş
yapsanız, siz ona dalıp gitmişken, Biz size şahidiz. Ne yerde, ne de gökte,
zerre ağırlığınca bir şey bile Rabbinden gizli kalmaz. Bundan küçük olsun,
büyük olsun, ne varsa hepsi apaçık bir kitapta yazılmıştır. (Yunus Suresi,
61.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu yazı inşallah Allah’ın gücünü, kudretini, bilgisini, her
an her şeyden haberdar oluşunu kavramamız için bir vesile olur. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu bilinçle hareket eden bir Müslüman hem tek başınayken
herhangi bir insan evladı onu gözlemezken bile, hem de toplum içinde daima
iyiliğe yönelen ve kötülükten yüz çeviren bir birey olabilecektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu Kur’an gerçeği aynı zamanda, bizi Yaratmakla kalmayıp
her an gözeten ve her an umursayan bir Tanrı’nın varlığını bize hatırlatarak;
deizmin hayali tanrısından ne kadar yüceler yücesi bir İlah’a sahip olduğumuzu
da hatırlatmaktadır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, Kur’an’da en özel yaşantımıza dek bizim konforumuza
(iç rahatlığımıza) hitap eden emirler indirmiştir. Bizim bireysel yaşantımıza nüfuz
eden hükümler ulaştırmıştır. İnşallah tüm bu örnekler Allah’ın bize karşı şefkatini
bir kere daha gösterir. İnşallah bu örnekler Allah’a olan güvenimizi de
arttırır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Doğu
da Batı da Allah’ındır. O halde nereye dönerseniz orada Allah’ın vechi vardır.
Muhakkak ki, Allah her şeyi kuşatan, her şeyi en iyi bilendir. (Bakara Suresi,
115.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Göklerde
ve yeryüzünde ne varsa hepsi Allah’ındır. Allah, her şeyi kuşatandır. (Nisa
Suresi, 126.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
</div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Rabbimiz
sen her şeyi rahmetin ve ilminle kuşattın… (Mümin Suresi, 7.ayet)<o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Bize güzel görünen ama sonu şer olan durumlara örnek olması adına şu yazıları da okuyabilirsiniz:</span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/01/kabul-olunan-dua-ya-tavrmz.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/01/kabul-olunan-dua-ya-tavrmz.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/10/allah-kotu-insanlar-ve-kendisini.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/10/allah-kotu-insanlar-ve-kendisini.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;"><br /></span></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-21433604017902647302016-10-22T14:20:00.000-07:002016-11-23T05:24:08.287-08:00Allah'a Çağırmak Görev mi Gösteriş mi? "İbadetin Gizlisi Makbuldür" Sözü Ne Kadar Doğru?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgahfvhYrfT3eFWiBDuOPxs_z77Rv0aqGK2Z7TBiEbc7eBI-hrzXPJbFbS5Fu45Bm-kVCB8T9jXwQ9XLN300cEANwWE_3BZg2IrHyPQc_qThAp9vthpVsfmcv3LV-GXMT-QVC95wc0Xx6U/s1600/tytr%25C5%259Fyl%25C5%259Ftrylrt.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="425" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgahfvhYrfT3eFWiBDuOPxs_z77Rv0aqGK2Z7TBiEbc7eBI-hrzXPJbFbS5Fu45Bm-kVCB8T9jXwQ9XLN300cEANwWE_3BZg2IrHyPQc_qThAp9vthpVsfmcv3LV-GXMT-QVC95wc0Xx6U/s640/tytr%25C5%259Fyl%25C5%259Ftrylrt.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İslam’ı öğrenmeye başladığım andan bugüne dek, gün geçtikçe
insanların Kur’an gerçeklerine daha fazla uyandığını görmek beni mutlu ediyor.
Genç nesil içinde Kur’an’ı eline alıp anlayarak okumaya çalışan, Peygamberlerin
gerçek sünnetini görmek ve Allah’ın indirdiği dini uydurma-iftiralardan
arındırarak, dinini İslam’ın özüne has kılarak yaşamaya çalışan ve bunu da
çekinmeden internet sayfalarında paylaşan kişileri görmek beni mutlu ediyor. Allah’ın
Kur’an’da bizlere verdiği öğütleri ve gerçek dini anlatmaya gayret göstererek
sürekli dini paylaşım yapıyorlar. </span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bazı insanlar, mümin arkadaşlarımızın çabalarından
rahatsız olup onları gösteriş yapmakla itham ediyor. Dini bilgi ve ibadetlerini
yansıtmamaları gerektiğini, zaten bunları gizli yaşamalarının daha makbul
olduğu yönünde eleştiri yağmuruna tutuluyorlar. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu yazımda, insanları Kur’an öğütlerine davet eden ve
ibadet ettiklerini gizlemeyenlerin, gösterişle itham edilmesinin ne derece
doğru olduğu ya da ibadet-inançlar yansıtılmadan gizli yapılsa daha mı makbul
olacağı, dini inançlarımızı yansıtmamızın doğru olup-olmadığı iddialarına cevap
vereceğim inşallah. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Öncelikle mümin bir insanın hayat rehberi Kur’an’dır.
Allah, hayat rehberimiz Kur’an’da, Peygamberleri anlatarak, onlarda güzel
örnekler olduğunu vurgulamakta ve onları örnek almamız gerektiğini bizlere
bildirmiştir. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Andolsun
ki, Allah’a ulaşmayı dileyenler için Allah’ın resulünde güzel örnek vardır.
(Ahzab Suresi, 21.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bakalım, Allah’ın öğütlerini (Kur’an ayetlerini ve Kur’an
gerçeklerini) insanlarla paylaşmak, bir mümin için gereklilik mi yoksa sadece
hobi mi? <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yine
de yüz çevirirlerse artık sana düşen, açık bir tebliğden başka şey değildir. <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">(Nahl
Suresi, 82.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Yüz
çevirirlerse sana düşen sadece tebliğ etmektir. Allah, kullarını görmektedir. <o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">(Ali
İmran Suresi, 20.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">İnanıp,
hayra ve barışa yönelik işler yapanlar, birbirlerine hakkı önerenler,
birbirlerine sabrı önerenler müstesnadır.</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"> <b>(Asr Suresi, 3.ayet)<o:p></o:p></b></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><b><br /></b></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Emrolunduğun
şeyi açıkça bildir. (Hicr Suresi, 94.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Görüldüğü gibi mümin birisi için, tebliğde bulunmak,
insanları hakka yani Allah’a davet etmek, dini bir gerekliliktir. Kur’an’ı
anlayarak okuyan birisi için olması gereken tavırdır. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Hac
Suresi, 62.ayet: Allah, hakkın ta kendisidir.</span></b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Hobi (zevk) olarak düşüneceksek, evet mümin bir kimse Allah’ın
gerçek mesajını hatırlatmak ve duyurmaktan mutluluk duyar. Dolayısıyla mümin
bir insana, “dini paylaşımlarda bulunmaması gerektiğini” söylemek yersiz
olacaktır. Çünkü, bu dini bir yükümlülüktür. Yahut müminlere dini paylaşımlarını
azaltması gerektiğini, insanların bunu gösteriş ve heves olarak algılayacaklarını
söylemek; <b>şeytani bir vesvese</b>
olacaktır. Müminler, hayra ve barışa yönelik işlerini eksiltmeye çalışanların
tuzak laflarına kapılmaz. (ki İslam’a sürekli çağırmak ve gerçek İslam’ı
yansıtmak en büyük hizmetlerden biri)<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Özetle; dini paylaşımlar yapmak, İslam hakkında insanlara
tebliğde bulunmak, dini öğütler vermek, Kur’an gerçeklerinden bahsetmek,
insanları Allah’a çağırmak gibi hayra yönelik davranışların hiçbirinden “beni
gösteriş yapmakla itham ederler” düşüncesi ile vazgeçmemelidir mümin. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Namazın çok güzel bir şey olduğunu ifade etmek (ki bu
durumda namaz kıldığımızı da ifade etmiş oluyoruz aslında) iyilik ve güzelliği
belirlenen bir davranışa insanları özendirmeye çalışmak olacaktır. Mümin kadın
ve mümin erkeklerin iyilik olarak belirtilen davranışlara özendirmeleri
gerektiğini gene Kur’an ayetleri bizlere bildirmiştir:<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Mümin
erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyilik ve güzelliği
belirlenene özendirirler. Kötülük ve çirkinliği belirlenenden sakındırırlar.
(Tevbe Suresi, 71.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Öyleyse insanlardan namaz kıldığımızı saklamaya, dinen bir
gereklilik yoktur. Allah, namaz kıldığımızı saklamamızın daha hayırlı olduğunu
bildirmemiştir. Zaten Cuma günü kadın-erkek tüm iman edenler topluca Allah’ı
anmaya çağrılmıştır. (Cuma 9.ayette ya eyyuha: ey, ellezine amenu: iman
edenler, kelimeleri kullanılmış cinsiyet belirtilmemiştir.) Yani insanların
içinde Allah’ı anmanın bir sakıncası yoktur, bundan kaçınmamıza da gerek
yoktur. Belki bizi gözlemleyen ve henüz tam anlamıyla yüzünü dine dönmemiş
kişiler de dini yaşayışın gerekliliği hakkında düşünecektir. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Allah, namazı gösterişle kılanlardan bahsetmektedir. (Bkz:
Maun Suresi, 5.ayet) İbadetlerini; el çırpma gibi anlamsız, içi boş hareketlere
dönüştürmüş insan örnekleri vermektedir. (Bkz: Enfal Suresi, 35.ayet) Namazın
kötülüklerden alıkoyması gerektiğine dikkat çekmesine rağmen, namaz kılıp
kötülük peşinde koşan nice insan vardır. (Bkz: Ankebut Suresi, 45.ayet) Onlar
da namazın özünü layıkıyla kavrayamamış kimselerdir. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Lakin, gerçek bir mümin, dini kimliğini ortaya koyduğunda,
onun gösteriş yaptığını düşünenler varsa bu düşünce onların kendi zannıdır. Zan
da dinimizde günahtır. Kur’an’a göre namaz kıldığımızın belli olması veya
namaz-ibadet yönünde öğütler vermemiz, dini duygularımızı göstermemiz günah
değildir; bunları gösteriş amacıyla gösteriyorsak günahtır! Bunu da ancak ALLAH
BİLEBİLİR, insanlar ancak kafalarından atıp tutmuş ve kötü zanda bulunmuş olur!<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Ey
iman edenler! Zandan kaçının çünkü zannın büyük bir kısmı günahtır. (Hucurat
Suresi, 12.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Mümin kardeşlerimize karşı, onlar İslam hakkında tebliğde
bulunduklarında, gece-gündüz Allah’tan bahsettiklerinde onlara gösteriş
yapıyorsun ithamında bulunanlar ancak zanda bulunmuş olur. Çünkü,
kardeşlerimizin kalplerini açıp bunu gerçekten içten mi yoksa gösteriş amaçlı
mı yaptıklarını görmeleri mümkün değildir. Sadece zannederler. Bir mümine,
güzel öğüt ve davranışlarını sergilediğinde, gösteriş yapıyorsun diyen; yahut
başkaları gösteriş yaptığını düşünür kendini belli etme, şeklinde kendince
iyilik(!) yaptığını sananlar; Kur’an ayetlerini bir zahmet eğer kendileri
gerçekten Allah’tan korkuyorsa tekrar gözden geçirsin! <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bir de utanmadan, kardeşlerimize biraz da boş konulardan
bahset, hep dinden bahsetme diye akıl vermeye kalkarlar. Kendilerince iyiyi
öğütlediğini zannederler! Oysa, mümin kimse boş şeylerden yani dolayısıyla boş
sözlerden de yüz çevirmiş kişidir!<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Ve
onlar, boş şeylerden (boş sözlerden) yüz çevirenlerdir. (Müminun Suresi,
3.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Namazımızda tamamen sesimizi kısmamamız gerektiğini, ama
bağırarak da kılmamamız gerektiğini Allah bizlere bildirmiştir. (Bkz: İsra
Suresi, 110.ayet) Allah dualarımızı gizliden etmemizi bildirirken, (Bkz: Araf
suresi, 55.ayet; Araf Suresi 205.ayet) aynı zamanda dualarımızı başkalarıyla
paylaşmamızı da ayetlerle serbest kılmıştır. Örneğin, İbrahim Peygamber,
babasına kendisi için af dileyeceğini söylemekle örneklendirilmiş (Bkz: Meryem
Suresi, 47.ayet), Yakup Peygamber de oğullarına kendileri için af dileyeceğini
belirtmiştir (Bkz: Yusuf Suresi, 98.ayet). Yani, dualarını belli edenlere kısıtlama
getirmeye çalışmak yanlış olacaktır. İnsanlarla birlikte ibadet etmekte de
sakınca yoktur, zaten savaşta, Hacda ve Cuma günleri müminler toplu ibadet
etmektedir. Dolayısıyla namazımızı başkaları görebilir. Namazda sesimizi
tamamen kısmamamız gerektiği de bildirildiğinden yanımızda duran bir kişi namazımızda
kurduğumuz dua cümlelerimizi duyabilir. Kur’an’da dua ayetleri vardır, ayetleri
paylaşmamız da Allah’ın bizleri yönelttiği bir davranıştır. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Dikkatimi çeken bir nokta da, önyargıların çoğu başörtüsüz
kadınlara yahut modern giyimli erkeklere karşı oluyor. Oysa Kur’an’da Nur
Suresi 31.ayette başörtüsü diye çevrilen kelime hımar’dır bu kelime sadece örtü
demektir. Ayette göğüs açıklarına örtülerini koysunlar/vursunlar denmektedir.(vel
yadribne, ve li yadribne) Salsınlar fiili de geçmez. Başörtüsüz kadınların dini
paylaşımlarını gösteriş amaçlı olarak yoranlar var. (Allah bazı bölgelerimizin
gizlenmesini belirtmiştir, Araf 31’e göre her süs gizlenilmesi gerekli süs
sınıfında değildir) <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Takva; otomatikman cüppe ve sarıkla da olmuyor, kara
çarşafla peçeyle de... Zaten kara çarşaf ve peçe, mümin bir kadının kaçınması
gereken kıyafetlerden. (Araf 31 ve Ahzab 59.ayete göre) <b>Başörtüsü dini bir kural olsaydı bile</b>, başörtüsüz birinden takvada
daha üstün olduğumuzu iddia edemezdik. İnsanın en bilinmeyen günahlarını bilen
Allah’tır, bizler değil. Kimse de kendisini tertemiz görmemeli. (Bkz: Necm
Suresi, 32.ayet)<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Takva hayatımızın geneline yayılmış bir şey. Herhangi bir
yakınımız, bizi, bir konuda yalan söylemeye çağırabilir. Onu reddettiğimizde de
arkamızdan “aman dinle kafayı bozmuş, ne günah olacaksa 1 tanecik yalan, kapris
yapıyor işte” şeklinde dedikodumuzu yapabilir. Bunları da gösterişe
yorabilirler. “Zina yapmam, helal eşimi bekliyorum” desek bunu da “aşırı
namuslu ayağına yatıyor” diye yorumlayabilirler. “Allah için dekolte
giymiyorum” desek bunu da eleştirirler. Yani, kötücül insanların ağzı
durmayınca durmuyor. Onlar, bizim her ahlaki tavrımızı çeşitli laflarla kirli
göstermeye çalışabilirler. Bize düşen sabretmek, onları memnun etmek adına
Allah’ın memnuniyetinden vazgeçmemek. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kur’an okuduğumuzu gizlememiz daha güzel bir şey olarak
övülmez. İbadetler içinden zekat verme konusunda eğer ki gizlersek bir kısım
günahlarımızın affedileceği söylenir. Zekat verdiğini gizlemeyen eleştirilmemiştir!
Açıkça zekat verdiğini gösteren, maddi yardımda bulunduğunu söyleyen kişinin de
güzel bir davranışta bulunduğu bildirilmiştir. Muhtaç insanlara yardım
ettiğimizi gören bazı kişiler de şefkat duygularını hatırlayarak, yardım etme
konusunda motive olabilirler. Maddi yardımlarımızı açıklamamızın böyle bir
hikmeti olabilir. Gizlemenin de gizlememenin de bazı güzellikleri vardır yani.
Maddi yardımlarını açıklamayı Allah güzel bir davranış olarak
değerlendirmiştir, insanların en çok göz boyayabileceği böyle bir konuda bile
Allah yardımları göstermeyi çirkin görmemişken, müminlerin ibadet ettiklerini
gizlemeleri ve Allah’a bağlılıklarını yansıtmamaları gerektiği yönünde ısrarcı
olmak kimsenin haddi değildir! <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Birbirine saygı duyması gereken demokratik bir toplum
inancına sahip insanların, müminlerin zararsız davranışlarını kısıtlamaya
çalışmaları, kendi hayat görüşleri ile de çelişmektedir. Bu tip insanlar hem
kendi hayatlarında özgür olmayı isterler sonra da müminlerin kişisel
tavırlarına dil uzatırlar. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Maddi
yardımlarınızı açıklarsanız bu da güzeldir. Ama onları gizler ve yoksullara bu
şekilde verirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır, günahlarınızın bir kısmını
örter. (Bakara Suresi, 271.ayet)<o:p></o:p></span></b><br />
<b><span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Kuran’a davetten bu kadar korkmaya gerek yok. Müslümanım
diyoruz ama Kuran’a çağıranlara çağırma diyebiliyoruz. Bu nasıl oluyor, anlamak
güç? Kuran okuyan birisinden bile, “çok sıkıldım dini paylaşım yapmandan
sürekli” sözleri duyuyorum. Sıkılan varsa, paylaşımlarımızı okumasın, kimseye
silah zoruyla okutmuyoruz. Birileri sıkılıyor diye “az paylaşayım” demek
zorunda değiliz. Mümin gücünün yettiğince uğraşmaya çalışır, kimseyi hoş etmek
için hayır işlerini eksiltmez. “Boş şeyler de yazayım bari tepki geliyor” demek
zorunda değiliz çünkü müminler boş işlerden yüz çevirmiştir. </span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Biz kimsenin bekçiliğini
yapmıyorsak, kimsenin de bizim bekçiliğimizi yapmaya hakkı yok. <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><b><br /></b></span>
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><b>Seni onlar üzerinde bekçi yapmadık. (Enam Suresi, 107.ayet)</b></span><br />
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Herkes bilsin ki, müminlerin hayır yolundaki çabalarını ve
güzel davranışlarını; türlü cümlelerle yıpratmaya çalışanlara ve dünyevi
şeylere davet edenlere Allah hükmünü verecektir.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
</div>
</div>
</div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-20562912781610194282016-10-12T15:54:00.000-07:002016-10-22T19:02:14.074-07:00Türkçe Namaz Kılınabilir mi? Kuran'da Rekat Sayısı, Uzun Secdede ve Rükuda Kalmanın Fazileti ve Namazda Okunabilecek Dualar<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtCi6dZsIiPQAObVPWs9si3CVdU4u5Ft2ozZbQCO2qQFCv3GO8O3cwO-Sc6eKSC8jbLoh0k0l_N8wlyXgQ2rKiQU0AU2IdJo8BXEi4uHNpAji6DTcc_4yJHbODLZtggc325fWWpGbIN_M/s1600/namaz+yaz%25C4%25B1ma.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="436" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgtCi6dZsIiPQAObVPWs9si3CVdU4u5Ft2ozZbQCO2qQFCv3GO8O3cwO-Sc6eKSC8jbLoh0k0l_N8wlyXgQ2rKiQU0AU2IdJo8BXEi4uHNpAji6DTcc_4yJHbODLZtggc325fWWpGbIN_M/s640/namaz+yaz%25C4%25B1ma.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"> <strong>KUR’AN’DA
FİZİKİ NAMAZ İBADETİ VARDIR</strong><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Günümüzde bazı kişiler tarafından, Kur’an’da namaz diye bir
ibadet şekli yoktur denip kıble, secde, rüku gibi fiziki hareketleri anlatan
kelimelere soyut anlamlar verilerek, bu ibadet kaldırılmaya çalışılıyor. Oysa
rüku-secde-kıyam-kıbleye yönelmek fiziki bir eylemi anlatan kelimelerdir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Rüku kelimesine “Allah’tan başkasına eğilmemek” anlamını verip
tamamen fiziki bir hareketi ifade eden “ayakta iken eğilmek” anlamı atılıyor.
Oysa Kur’an’da, Allah bize hiçbir yerde, bir ayette bir kelimeyi 2 farklı
anlamda kullanmadığı, yahut hiçbir ayette bir kelimenin birkaç anlamı varsa
anlamlar içerisinden istediğimizi seçebileceğimizi bildirmemiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dolayısıyla, Kur’an’da eğer bir kelimenin birkaç anlamı varsa,
eğer anlamlar arasında birbirine zıt anlamlar yoksa (hem önüne dön derken hem
arkana dön demiyorsa) yahut bir anlamı seçtiğimizde apaçık başka bir ayetle
çelişmiyorsa mevcut anlamların hepsi alınmalıdır. (örneğin kadını dövmek olarak
çevrilen darabe kelimesi kaba bir şekilde uyarı yapmamak ayetleri ile
çeliştiğinden darabe kelimesinin diğer anlamları alınır). Amma rüku, secde gibi
kelimeler için böyle bir durum yoktur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Örneğin, Arapçada yedi kelimesi hem sayısal olarak 6 dan sonra
gelen rakamı ifade eder hem de “çok sayıda” anlamına gelir. Dolayısıyla bizler,
bir ayette 7 deniz ifadesi gördüğümüzde bunu hem rakamsal anlamda 7 tane deniz
hem de çok sayıda deniz olarak düşünürüz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kıyam (ayakta durmak), rüku (ayakta iken dizlere doğru eğilmek),
secde (kıvrılarak alnımızı yere koyarak kapanma) kelimeleri geçmektedir ve ne
anlama geldikleri BİLİNİR VE AÇIKTIR. Örneğin, ben size “koşmak” deyince “hızlı
adımlarla sekerek yürümek” anlamını ifade ettiğimi anlıyorsunuz. İşte, kıyam,
rüku, secde kelimeleri de indiği her dönemde KOŞMAK kelimesi kadar bilinir ve
anlaşılır olmuştur. İnsanların gözünde masa deyince nasıl bir obje
canlanıyorsa, secde deyince de fiili bir hareket canlanmıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">ANLADIĞIMIZ DİLDE (TÜRKÇE)
NAMAZ KILMAK</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kuran’a göre namaz, ne dediğini bilmek ve anlamakla yerine
getirilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Sarhoşken ne söylediğinizi
bilinceye kadar, …, namaza yaklaşmayın.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">(Nisa Suresi, 43.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu yukarıdaki ayetten 2 şeyi anlıyoruz. Örneğin, şarap içmemiz
dinimizde yasak. Ama diyelim ki şarap içme gafletine düştük ve günah işledik;
Allah bu durumda dahi bizi namaza yöneltiyor. Ayete göre eğer ki sarhoşluk
halimizde ne söylediğimizi bilir bir halde isek namazımızı kılabiliriz. Bu
ayete göre diğer anladığımız ve bu yazının konusu açısından en önemli kısım ise
ALLAH NAMAZIMIZDA NE DEDİĞİMİZİ BİLMEMİZİ İSTİYOR. Yani, bugün Arap olmayan pek
çok Müslümanın yaptığı gibi, ne söylendiğinin bilinmediği, ezbere dualar okunan
namazdan razı değil. Bunu yapanı affedebilir bu ayrı bir konu, ama BİZLERDEN
İSTEDİĞİ NE DEDİĞİMİZİN FARKINDA OLMAMIZ.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bütün Peygamberler, gittikleri toplumda kendi ana dillerinde
ibadet etmiş ve onlara da ana dillerinde ibadet etmeyi öğretmiştir. Nitekim Son
Peygamberimizin Arapça konuşmasının ve Kur’an’ın Arapça olmasının sebebi,
muhatap olunan ilk toplumun Arap olmasından ötürü olduğu bildiriliyor.
Gönderilen tüm Peygamberler ve diğer kutsal kitaplar da gittiği toplumların
dilinde olmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Eğer biz onu başka dilde
bir kitap yapsaydık, onlar “bunun ayetleri açık (anlaşılır) olmalı değil miydi?
Araplara başka bir dil mi?” diyeceklerdi. (Fussilet Suresi, 44.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Biz her Peygamberi, onlara
dinlerini açıklasın diye, ancak kendi toplumunun lisanıyla gönderdik. (İbrahim
Suresi, 4.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü gibi, ayetler açık ve net. Tüm Peygamberlerin ve
gönderilen her kitabın dili ancak muhatabı olunan ilk toplumun dilinin ne
olduğu ile alakalıdır. Son Peygamberimizin Arapça konuşması ve Kur’an’ın Arapça
olmasının tek sebebi de ÖNCE ARAP BİR TOPLUMUN UYARILMASININ ALLAH TARAFINDAN
UYGUN GÖRÜLMESİ İLE ALAKALIDIR. Yoksa, İsa Peygamberimiz gibi diğer pek çok
Peygamberin dili, Tevrat’ın, İncil’in dili nasıl ki hiçbir DİNİ KUTSALLIĞA
SAHİP DEĞİLSE, ARAPÇANIN DA HİÇBİR DİNİ KUTSALİYETİ YOKTUR. Eğer, sırf
gönderilen vahyin dilinden ötürü bir dil kutsal görülecekse, Allah bu zamana
kadar her dilde vahiy indirdiğinden HER DİL KUTSAL GÖRÜLMELİDİR.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an’ın ve Peygamberin dili Arapça diye ibadetlerin özellikle
Arapça telaffuzla yapılması sevap kaynağı olmuyor. Bugün bozulmuş olmalarına
rağmen, Tevrat ve İncil de Allah tarafından indirilmiş kutsal kitaplardı.
Dilleri de farklıydı. Neden İncil ve Tevrat’ın dili kutsal sayılmıyor? Gelen
Tüm Peygamberler kendi dilleri ne ise o dilde namaz kıldılar. Neden diğer Peygamberlerin
dillerinde namaz kılıyor olmak GÜNAH OLARAK LANSE EDİLİYOR? BU DÜPEDÜZ
İFTİRADIR. Namaz, bildiğiniz üzere Muhammed Peygamberimizle insanlığa ilk defa
emredilmedi. Adem Peygamberimizden beri namaz emredildi ve tüm farklı dillere
sahip toplumlar tarafından uygulandı. Muhammed Peygamberimizden başka bir sürü
Peygamber geldi ve her ümmete farklı dillerde vahiy indi. Hepsi kendi
dillerinde namaz kıldı, kendi dillerinde vahyi okuttu öğretti, halkına kendi
dillerinde ibadet etmeyi öğretti. Neden? Çünkü kul anladığı dilde ibadet
etmeli, ibadetinde ne dediğini bilmeli, vahiyde ne dediğini ANLAMALI.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Peygamberimiz de diğer Peygamberlerimiz gibi anladığı dilde yani
anladığı dil de Arapça olduğu için Arapça namaz kıldı. Peygamberimize uymak
istiyorsak, namazı Arapça kılmakla değil, o anladığı dilde kıldığından bizim de
anladığımız dilde kılmakla mümkün olur. “Diğer Peygamberler farklı dilde kılmış
olabilir Amma O Son Peygamber, o yüzden biz ille de Son Peygamberimiz gibi
kılmalıyız” diye itiraz edeceksek, Peygamberimiz Son Peygamber olmakla hiçbir
AYRICALIKLI KONUMA ULAŞMAMIŞTIR. Zaten Müslümanlara, Peygamberler arasında
ayrım yapmak yasaklanmıştır. Müslüman bir kişi Kur’an ayetlerine göre, hiçbir
Peygamberi diğerinden farklı görmez, ayrıcalıklı görmez, hiçbir Peygamberi
diğerlerinden üstün tutamaz. Peygamberler arasında üstünlük sıralaması yapamaz.
BİR MÜSLÜMAN BÜTÜN PEYGAMBERLERİ EŞİT DERECEDE DEĞERLİ VE EŞİT DERECEDE ÖRNEK
GÖRMELİDİR. KUR’AN’IN EMRİ BUDUR.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bir Müslüman şunu söylemeli ve uygulamalıdır:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’ın Resullerinden
hiçbirini ötekinden ayırmayız. (Bakara Suresi, 285)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’a ve O’nun
Resullerine iman edip onlardan birini, ötekilerden ayırmayanlara gelince, Allah
böylelerinin ödüllerini yakında kendilerine verecektir. (Nisa Suresi, 152.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Peygamberimiz de Ahkaf Suresi 9.ayette kendisinin diğer
Peygamberlerden türedi (farklılaşan, farklı bir şey ortaya çıkaran) olmadığını
söylüyor. Bu ayeti Resullerin ilki değilim şeklinde çevirseler de bu çeviri
yanlış bir çeviri. Ayette geçen Bid’an kelimesi türedi olmamak anlamına
geliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dolayısıyla hem Son Peygamberimize hem de diğer Peygamberlere
uymanın yolu anladığımız dilde ibadet etmekten geçiyor. Nisa Suresi 43.ayette,
Allah’ın namazda ne dediğimizi bilmemizi istediğini görmüştük. Benim gördüğüm
bir diğer ayrıntı da şu, ALLAH NE DEDİĞİMİZİ BİLMEMİZİ VE NE DEDİĞİMİZİ
BİLDİĞİMİZ KELİMELERİ SESLİ BİR ŞEKİLDE İFADE ETMEMİZİ İSTİYOR. Yani,
Arapçasını söyleyeyim içimden Türkçesini geçireyim değil de, ÖNCELİKLİ OLARAK
ANLADIĞIMIZ DİL HANGİSİ İSE ONU SESLİ SÖYLEMEMİZİ İSTİYOR. Ana dilimiz Arapça
değilse, biz içimizden ancak tercümanların yaptığı gibi çeviri yaparak
namazımızı kılmış oluyoruz. Ama Allah, namazımız için kullandığımız kelimeleri
dışarı vurmamızı (İsra Suresi 110.ayette) ve ne dediğimizi bilmemizi istiyor. O
halde biz ne dediğimizi bildiğimiz kelimelerle ve bu kelimeleri dışarı vurarak
namazımızı kılmalıyız.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yani, özetle Türkçe namaz kılmak, yapılabilir ve bize daha güzel
gelen olduğundan değil; emirlere en uygun olan olduğundan yerine
getirilmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Örneğin, bazı insanlar yurt dışında yaşar yabancı dili ana dili
gibi kullanır. ya da yabancı bir dili – aynı ana dili gibi- söylendiği anda
kavrayacak düzeye gelirler. Eğer bizim de Arapçamız bu düzeydeyse elbette
Arapça da kılabiliriz. İngilizcemiz bu düzeydeyse İngilizce de kılabiliriz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Cennette konuşulacak dil hakkında kesin bir delil verilmemiştir
ama eğer ki cennette herkes Arapça konuşacaksa da, bu, bizim dünyadaki
ibadetlerimizi Arapça yapmak için bir neden değil. Orada Arapça konuşmak farklı
bir konu, dünyada bildiğimiz dilde ibadet etmemiz gerektiği ayrı bir konudur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<br /></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">UZUN RÜKU VE UZUN SECDEDE
KALMANIN FAZİLETLERİ, NAMAZIN REKATLARI KONUSU</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Günümüzde Müslümanlar, genellikle Kıyam’da dualarını okur, Rüku
ve Secdede birkaç saniye kalır ve sonra hemen tekrar Kıyam’a geçerek dualarını
okumaya devam eder. Oysa, Kur’an’a göre kıyam-rüku-secde hareketleri namaz için
bir bütündür, dualar daha çok Kıyam’da yapılır, Secde ve Rüku da tespih
cümleleriyle bir iki saniyede geçirilir gibi bir kavram yoktur. Tam tersine
Kur’an’da namazlarda uzunca rükuda ve uzunca secde de kalmak faziletli bir
davranış olarak ifade edilmiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Günümüzde Müslümanların secdeden sonra yaptıkları ve namaza
dahil ettikleri oturup dua etme, Kur’an’a göre namaza dahil değildir. Lakin,
Kur’an’da namazdan sonra ayakta, yan yatarak veya oturarak Allah’ı anmamız
emredilmiştir (Nisa Suresi 103.ayet). Muhtemelen Peygamberin namazdan sonra
oturarak dua ettiğini görenler bunu namazın içinde olan bir hareket olarak
algılamıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gene Kur’an’a göre namazlarımızın rekat sayısının şartı
verilmemiştir. Nasıl ki vereceğimiz zekatın miktarı sayısal olarak
belirtilmemiş ve herkesin gönülden bağışladığı kadarının zekat yerine geçeceği
bildirilmişse; namazın süresi ve rekat sayısı da kişinin kendi gönülden yaptığına
bağlıdır. Peygamberimiz kendisi için namazlarında değişik rekat sayıları
uygulamış olabilir, bunu da şart sanmış olabilirler, fakat nasıl ki Peygamberin
verdiği zekat miktarı kadar zekat vermemiz şart değilse; onun kıldığı süre
kadar da kılmamız şart değildir. Namazın rekat sayıları, muhtemelen Peygamber
öldükten sonra Müslümanları bir düzene tabii tutmak amaçlı imamlar tarafından
oluşturulmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an’da iftar vakti Akşam namazının (Leyl vaktinin) girmesi
yani güneşin batması ile başlar. Akşam namazı vakti havada hiçbir ışık
huzmesinin kalmadığı ana dek sürer. Allah bu vakitte yemek yeme ve içmeyi
serbest kılmıştır. Buradan da anlıyoruz ki, mümin, namaz için belirtilen
sürenin tamamını ibadetle geçirmek zorunda değil. İbadet süresi içinde hem
namazını kılabilir hem de yemek yeme gibi dilediği farklı işleri yapabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Rüku ve Secdeyi de aynı Kıyamın öneminde düşünmeli, bu hallerde
de Allah’ı uzunca anmalıyız. Rüku ve Secdede birkaç saniye değil de aynı
Kıyamda kaldığımız gibi dakikalar ayırırsak Allah’ın gösterdiğini uygulamış
oluruz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah namazımızı savaş ortamında kısaltabileceğimizi
bildirmiştir (Nisa suresi 101.ayet), buradan yola çıkarak namaz kısaltılabilir
olduğundan bazılarınca 2 rekat olduğu düşünülmüştür. Mümin, 1 rekatı 10 dakika
olarak da geçirebilir 5 dakika olarak da. Dolayısıyla burada kısaltılan rekat
değil, süredir. O yüzden namaz en az 1 rekat olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ben geçen senelerde genellikle 2 rekat kılıyordum, bu sene ise
namazlarımı genellikle 3 rekat kılıyorum. Namazlarımı eğer ki hasta değilsem en
az 10 dk genellikle 10-15 dk arası bir sürede kılıyorum. Örneğin Kıyamda 3 dk
kalmışsam Rükuda da 3 dk kalıyorum. Yani Rüku ve Secdeyi Kıyamdan daha kısa
olacak şekilde geçiştirmiyorum, hepsini dengeliyorum. Hatta genelde en uzun
süre olarak Secdede kalıyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, uzun Secde ve Rükuya dikkat çekmiş, tüm namaz vaktinin
ibadetle geçirilmemesini serbest kılmış, bunun dışında savaşta namazı
kısaltabileceğimizi söylemiş. Tüm bunlar bana gösteriyor ki namaz toplamda 2-3
dakikalık bir ibadet olmamalı. Belli bir süresi yok, 3 dakikalık namaz kabul
olmaz demiyorum ama Kur’an’a baktığımda namazın mümin için doyurucu bir süresi
olmalı. Kafada uzun bir kalıp olarak algılanan özel bir vakti ifade etmeli.
Benim için bu vakit en az 10 dakika olarak uygun geliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an’da namaz kılmasına rağmen lanetlenmiş insanlardan,
kötülük yapan insanlardan bahsedilir. Eğer ki namazlarımız bizi daha takvalı
yapmakta motive etmiyorsa, kıldığımız namazda bir sorun var demektir.
Namazımızda kendimize hatırlattığımız şeyleri yeterince içselleştiremiyoruz
demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an’a göre namaz kötülüklerden alıkoyan bir ibadettir. Bizi
iyiliğe sevk eder. Ahireti hatırlatır. Yaratıcımızla buluştuğumuz ve belli
vakitlere mahsus olan çok özel bir ibadet şeklidir. Namaz ile günde sadece 30
dakika anacağız diye bir şart yok. Allah pek çok an ve durumda kendisini
anmamızı bize farz kılmıştır (bu konu ile ilgili yazıları aşağıda paylaşacağım
inşallah) Kendisini sürekli ve çok anmamıza da dikkat çekmiştir. Sadece namazda
değil, günlük hayatımızda çok kere Allah’ı hatırlamalıyız. Namaz aynı zamanda,
bizi Allah’ı daha da çok anmaya sevk etmeli.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">NAMAZDA HANGİ DUALARI
OKUYABİLİRİZ?</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Namaz, Allah’ı övdüğümüz, O’na sığındığımız, dertlerimizi
açtığımız, dualarda bulunduğumuz, Yaratıcımıza yöneldiğimiz, kişisel olarak
bütün dert ve isteklerimizi belirttiğimiz, takvalı olmak için motive olduğumuz,
kötülüklerden yüz çevirip iyilikler yapmak için kendimize hatırlatmalar
yaptığımız çok özel bir ibadettir. Yaratıcımızla baş başa olduğumuz bir andır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu çok kişisel, kişiye has bir ibadettir. Bu yüzden, Allah,
namazımızda edeceğimiz dualarda da bizi serbest bırakmıştır. İlle de şu duayı
edin, ille de beni övecek başka kelimeler kullanmayın, kendi kişisel
dertlerinizi ve isteklerinizi bana dilediğiniz gibi açmayın DEMEMİŞTİR! Allah
örneğin, namazda ESMAÜL HÜSNA okunmaz gibi bir şey belirtmemiştir. Aklımıza
gelen, kullanmak istediğimiz her duayı kullanabiliriz. Kendimiz özel olarak
kendi oluşturduğumuz dualar ve Allah’ı öven cümleler ile de namazımızı
kılabiliriz. Çünkü, namazın anlamı tam da bu! Kişisel olarak beslendiğimiz ve
dualarımızda özgür olduğumuz bir ibadet!<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Şahsen ben, yıllardır kendi oluşturduğum Allah’ı övdüğüm dualar
ve kendi oluşturduğum beni dünyada iyi bir insan kılacak ve Ahirette güzel bir
yere ulaştıracak isteklerimi, dünyalık-ahiretlik isteklerimi, kendi özel o anki
zamana has isteklerimi belirten dualar ediyorum. Kuran’da geçen duaları da
kullanıyorum. Namazdan sonra Allah’ın anılması emredildiğinden, namazdan sonra
da Esmaül Hüsna dediğimiz Allah’ın isimlerini anlamları ile okuyorum ve bu
isimlere has kısa dualar ediyorum ya da gene Kur’an’da geçen Allah’ı öven
ayetleri okuyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Türkçe namaz kılmak istiyorum ama nasıl dualar edeceğimi
bilmiyorum; diyenler çok. Bu yüzden size bazı tavsiyelerde bulunabilirim.
Namazınız için tavsiye ettiğim duaları anlamları ile ezberleyebilirsiniz. Namaz
kılarken de bu duaları ezbere değil anlayarak söylediğinizin farkında olun
inşallah.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Türkçe namaz kılmak çevrenizde kimse böyle kılmıyor diye
tuhafınıza gidebilir. İnsan psikolojisini az çok biliyoruz, bu durum sizi
üzebilir ve Türkçe kılmaktan çekinebilirsiniz. Bu yüzden içiniz rahat olsun,
Türkçe kılacak olan bir tek siz değilsiniz. Ben ve pek çok tanıdığım arkadaşım
Türkçe kılıyoruz. Bizim gibi Türkçe kılan pek çok insan olduğunu da internetten
vs görüyoruz. Zaten insanoğlu var olduğundan beri pek çok farklı dilde namazlar
kılınmış. Muhtemelen eski Türkçe dilinde de namaz kılanlar oldu. İnanın, bu
şekilde namazlarınızın sizi nasıl daha iyi bir bilince ve huzura ulaştırdığını
göreceksiniz. Bu sayede, namazı bırakmak bile söz konusu olmuyor, çünkü namazın
bir ihtiyaç olduğunu çok daha iyi idrak etmiş olacaksınız Allah’ın izniyle.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">NAMAZDA EDEBİLECEĞİNİZ
BAZI DUA TAVSİYELERİ</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’ın sıfatlarını ve
anlamlarını okuyabilirsiniz. Bununla birlikte Allah’ın isminin size
hatırlattığı kendi kişisel dualarınızı ekleyebilirsiniz.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Misal
Allah’ın Latif ismini söyleyerek Lütfunun bol olduğunu belirttiğinizde dünyada
ve ahirette size nimet vermesini dileyebilirsiniz. Allah’ın sıfatlarının olduğu
listelere her yerden ulaşabilirsiniz. Bazı Kur’an meallerinde var. Bu isimler,
Allah’ın Kur’an ayetlerinde özelliklerini bildirmek için belirttiği isimler.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Nas, Felak gibi kötülüklerden koruyan dualar edebilirsiniz.
Fatiha gibi Kur’an’da geçen duaları Ayetel Kürsi gibi Allah’ı öven ayetleri
okuyabilirsiniz. Kur’an’da geçen duaları kendiniz internetten
araştırabilirsiniz. İçinde Kur’an’da geçen duaların olduğu küçük el kitapçığı
tarzında yayınlara, kitapçılardan ulaşabilirsiniz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Size, namazlarınızda kullanabileceğiniz Kur’an’da geçen bazı dua
ayetlerinin numaralarını yazdım:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Müminun 97-98, Neml 19, Ali İmran 8, Ali İmran 53, Kasas 16, Ali
İmran 194, Ali İmran 192, Yunus 85-86, Araf-89, Bakara 120, Müminun 109,
İbrahim 40, Haşr 10, Mümin 8-9, Furkan 65, İsra 80, Meryem 4, Tahrim 8, Ali
İmran 38, Ali İmran 191, Mümin 7, Tevbe 129, Nisa 75, Enbiya 83, Yusuf 86,
Kasas 24, Ali İmran 173, Bakara 286, Meryem 5-6, Ali İmran 26, Bakara 129, Ali
İmran 35, Tevbe 59, Kasas 22, Müminun 29, Araf 43, Yusuf 67, Kehf 24, Kalem
51-52, Felak Suresi, Nas Suresi, Tegabün 1, İsra 108, Mümin 3, Rad 30, Fatiha
Suresi, Ankebut 30, Enbiya 89.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnşallah namazımızı anlayarak ve Allah’ın emrettiği gibi
huşu/saygı içerisinde kılalım.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Namazımızı şekilcilikten çıkartarak, içini Kur’an’ın gösterdiği
ışıkla dolduralım ve dolu dolu bir namaz kılalım ki namazımız bizi
kötülüklerden alıkoyup iyiliğe yöneltsin.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Unutmayalım, namaz kılmasına rağmen cehennemlik olan bir sürü
kişi var. Çünkü onlar namazı da iyiliğe yöneltecek şekilde yerine
getirmiyorlar. Namazımız bize Ahireti, Hesap gününü, İyi insan olmayı,
Allah’tan çekinmeyi hatırlatsın inşallah.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah Kur’an’da namazın kurtuluş için önemine yeterince dikkat
çekiyor ama “Namaz kılmayıp iyilik edersen kurtulursun, namaz o kadar önemli
değil zaten çok az yerde namazdan bahsediliyor” gibi cümleler duyabiliriz bu
tarz kötü niyetli sözler bizi rahatlığa sürüklemesin. Namazdan 1-2 yerde
bahsedilmiyor lakin, zaten Kur’an’da bir uyarının 1-2 defa geçmesi onu daha az
önemli yapmaz. Allah da 1-2 defa geçen uyarım daha az önemli tarzında bir şey
demiyor zaten. Kur’an’a göre Allah uyarı da bulunur ve Allah bir şeyi
emrettiyse konu kapanmıştır. Kur’an’da çok büyük olarak adlandırılan günahlara
da az değinilip geçildiği görülebilir. Çünkü uyarı uyarıdır. Müslümanlar
uyarıyı yerine layıkıyla getirmekle mükelleftir.<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Konu ile alakalı olan şu yazıları da okuyabilirsiniz:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;">Bu emirlerin Kuran'da geçtiğini kaç kişi biliyor? </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/bu-emirlerin-kuranda-gectigini-kac-kisi.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/bu-emirlerin-kuranda-gectigini-kac-kisi.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 18.6667px;">Namaz Harici Tespih edin kelimesi ile ifade edilen Allah'ı anma ve Övme vakitleri (Tespih İbadeti) </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 18.6667px;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 18.6667px;"><a href="http://allahvar.blogspot.com.tr/2012/04/namaz-harici-tespih-allah-anma-ovme.html" target="_blank">http://allahvar.blogspot.com.tr/2012/04/namaz-harici-tespih-allah-anma-ovme.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 18.6667px;">Peygamberler arasında Üstünlük Farkı var mı? En Üstün Peygamber Son Peygamber mi? Peygamberimiz Allah'ın Habibi mi? </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 18.6667px;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 18.6667px;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/08/peygamberler-arasnda-ustunluk-fark-var.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/08/peygamberler-arasnda-ustunluk-fark-var.html</a></span></div>
<br />
<br />
<br />Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-18235792843284417682016-10-06T13:12:00.003-07:002016-10-22T18:56:23.539-07:00Uzmanların Tavsiyelerini Kur'an Süzgecinden Geçirelim<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5bjlT4JZXLtQkmu0G3D-sniLbT7nuf9IUQ_m2sUBmAVoDslL3PRqsPiTYYpUC5uF6lKcl5jBt_r94wn9oGiROMmjvzKpkYstTpG4R3odL7bKHuV186lpRuzkVqL79JUtLJCfGwnYHAi0/s1600/Ct0ThHoW8AAx-X1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="396" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5bjlT4JZXLtQkmu0G3D-sniLbT7nuf9IUQ_m2sUBmAVoDslL3PRqsPiTYYpUC5uF6lKcl5jBt_r94wn9oGiROMmjvzKpkYstTpG4R3odL7bKHuV186lpRuzkVqL79JUtLJCfGwnYHAi0/s640/Ct0ThHoW8AAx-X1.jpg" width="640" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">PSİKOLOGLARIN ÖĞÜTLERİNİ, KURAN İLE KARŞILAŞTIRALIM<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Psikolojinin bir bilim olarak tarihe çıkışı 19.yy’a denk gelir.
Bugün psikologların bazı tavsiyeleri, Kur’an merkezli bakış açısı ile oldukça
uyumlu. Psikologlar, bireyin rahat bir şekilde, içsel olarak huzurla hayatına
devam edebilmesi için bazı tavsiyelerde bulunuyorlar.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Öfkenizi yutun diyorlar – Allah da böyle buyuruyor<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dedikodu yapmayın bu sizin kendinize saygınızı yitirmenize neden
olur diyorlar – Allah da dedikodu yapmayın buyuruyor<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kötülüğü güzellikle savın diyorlar – Allah da böyle buyuruyor<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Elinizde olan güzel şeylere karşı farkındalık sahibi olun
diyorlar – Allah da bunu farkındalık kelimesi ile değil de şükretme kelimesi
ile buyuruyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kendinize iyi şeyler telkin edin diyorlar – Allah da bizi dua ve
ibadetlerle iyi duygu ve düşüncelere yönlendiriyor. İbadetlerin kötülüklerden
(duygu ve davranış anlamında) alıkoyucu etkisini bildiriyor. Güzel düşünün
güzel davranın buyuruyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affedin diyorlar- Allah da affedici olmamızı buyuruyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Unutulmaması gereken nokta şu, Psikolog bireyin her seçimini
yargılamaz. Cinsellik alanında İslam’a göre iffetsiz olan bazı durumları, kumar
oynamasını, verdiği borcu fazlası ile geri istemesini, önemsiz görünen bir
yalanı ve Kur’an’ın ahlaksız olarak adlandırdığı pek çok davranışı da ahlak
dışı olarak yorumlamaz. Psikologlar, yapılmasını tavsiye ettikleri pek çok
davranışı da ahlaki olarak adlandırmaz. Çünkü ahlakın ne olduğu Psikolojinin
konusu değildir. Psikoloji bireysel yaşamda kafa rahatlığını sağlama, kişinin
hayatını daha kaliteli hale getirme, ruhsal rahatsızlıkları giderme yönünde
bazı çözümler üretmeye çalışır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Her psikoloğun da hayata bakışı farklıdır, bazen bir psikologdan
bir konuda A sözü duyarken başka bir psikologdan B sözü duyarız ve iki
psikoloğun söyledikleri birbiri ile çelişebilir. Yani psikoloji iyi ve kötü
(ahlaki/ahlaki değil) ayrımını yapmamızı sağlamaz. Kuran ise, iyi ve kötü
kavramlarını bizim için belirleyebilecek tek geçerli kaynaktır. İnanmıyorsak,
zaten içinde ahlak kavramını barındırmayan bir hayat görüşüne sahibiz demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tanrı otoritesinin ve uyulan bir kitabın olmadığı hayat
görüşünde; kişi davranış ve düşünceleri kendi kafasına göre uygun olan veya
yapmak istediğine göre belirleyecektir. Böyle bir hayat görüşünde ensesti kimi
olağan kimi iğrenç olarak karşılayabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Mümin, Psikologların verdiği davranış önerilerini ahlaki midir
değil midir bunu gören birisidir. Önce Kur’an süzgecinden geçirerek bu
önerileri alır veya almaz. Bu yüzden önerilen davranışları, mantıksal çerçevede
en mutlak yarar yönünde süzgeçten geçiren kişi, mümin olacaktır. Çünkü bazen
kafa rahatlığımız için verilen öğütler ileride sıkıntı oluşturan sadece geçici
haz odaklı olabilir, günü geçirme ve kafa dağıtma yönünde olabilir ama Kur’an’a
göre Ahiret yararımızı riske atacak davranışlar olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kur’an Furkan’dır doğruyu ve yanlışı ayırt etme rehberidir.
Kalbini ve aklını Kur’an ile geliştiren ve benliğini iman ile dolduran bir kişi
doğruyu yanlışı ayırt etme gücü kazanır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ey iman edenler! Allah’a
karşı takva sahibi olun. Allah size, iyi ve kötüyü ayırt edici bir güç verir.
Kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah en üstün olan lütuf
sahibidir. </span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">(Enfal Suresi, 29.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Mümin, her alanda gerçek doğru olanı ve yanlış olanı ayırt
edebilme kapasitesi kazanır. Bazen bize günlük olarak haz veren şeyler, ruhsal
anlamda bizi gerçekten kirlenmişlik hissi vererek kötü hissettirebilir. Bu
yüzden en güzel davranış; sürekli hazza yani cennete ulaştırabilecek ve
dünyadayken de içsel anlamda –doğruyu yaptığının bilincini aşılayarak- huzur
veren seçimler olacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah için yaşayan ve gönülden iman eden bir kişi, Allah’ın
onaylamadığı bir davranışı işlediğinde mutsuzluk duyacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu yüzden en önemli nokta Psikolog tavsiyesi de olsa, her
psikoloğun farklı bir bakış açısı olduğunu hatırlamak. Psikoloji gibi bilimsel
bir disiplinde bile insan davranışını çözümlemede 10 farklı yaklaşım türü
olduğunu bilerek (en azından ben 10 tanesini öğrendim), verilen her tavsiyeyi
Kur’an çerçevesinden değerlendirmek yerinde tutum olacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">HER UZMANIN TAVSİYESİNİN PEŞİNDEN GİDİLMEMELİDİR<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Sağlık alanında da, bizi günaha sürükleyen demeçlere
rastlayabiliriz. Kalp doktorlarından eskiden 1 bardak şarabın kalbe iyi
geldiğine dair demeçler okumuştum. Hatta kadın hastalıkları uzmanları ve
beslenme uzmanlarından da şarabın yararlarına dikkat çeken demeçler görmek
mümkün. İçmemiz yasak olduğu için, bu yararları anlatmayı gerekli görmüyorum
ama ilginç olan nokta şu ki, Allah da şarapta yararlar olduğunu ama zararının
daha fazla olduğunu ve bize yasakladığını bildiriyor. Çok ilginç değil mi?
Kur’an her konuda doğru nokta atışı sözü söyleyerek, bize gerçekten Yaratıcıdan
geldiğini en umulmadık ayette bile belli ediyor. Yararları da olduğuna dikkat
çekiyor, bu gerçekten Kur’an’ın muazzam delillerinden biri. (Bkz: Bakara
Suresi, 219.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ekonomi uzmanları, Allah’ın hoşuna gitmeyecek şeyleri(!) fırsatı
kaçırılmayacak yatırımlar olarak bizi heyecanla yönlendirebilir. Kumarhaneler
tatil seçeneği içinde, şans sana da vurur denilerek turizm uzmanları tarafından
övülebilir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">O yüzden biz, kişinin uzmanlık alanı olsa da olmasa da her öğüdü
kendi aklımızla değerlendirelim. Hayatımıza kendilerince cinsel heyecan
getireceklerini vaat eden iffetsizlikleri, sonunda insanları kirlenmişlik
duygusuna götürecek dergilerdeki başlıklara hemen atlamayalım. Helal ilişki
içerisinde de sevdiğimiz eşimizle, cinsel hazzın doyurucu bir şekilde
yaşanabileceğini unutmayalım. Cinselliğin genel geçer kuralları olmadığını,
psikolojik durumlarla alakalı olduğunu unutmayalım. Modanın duayeni görülen
birinin tavsiyesi Allah’ın sınırına uymuyorsa, uygun olan ve en şık olanı
giyinelim. Psikolog veya kalp doktoru olsa da, her tavsiyeyi Kur’an’a
uygunluğuna göre değerlendirelim. Sevdiğimiz birinin her öğüdüne hemen
atlamayalım. Allah’ın sınırları içinde en zevkli ve en güzel hayatı
yaşayabiliriz. Dünyadan nasibimizi unutmadan ve önce Ahireti hedefleyerek
elbette.<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large; line-height: 107%;">Konu ile alakalı şu yazılarımı da okuyabilirsiniz.</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large; line-height: 107%;">Düşkünlüklerimizi yönetmek hakkında: </span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large; line-height: 107%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large; line-height: 107%;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/08/paraya-cocuklara-kars-cinse-duskunluk.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/08/paraya-cocuklara-kars-cinse-duskunluk.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large;">Aynı zamanda Psikolog tavsiyesi olan affetmek emri hakkında:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/10/allahn-affedin-ogudunu-uygulamak.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/10/allahn-affedin-ogudunu-uygulamak.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "arial" , sans-serif;"><br /></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-69661931018303061682016-10-02T18:50:00.002-07:002016-10-22T18:58:52.415-07:00Allah'ın Affedin Öğüdünü Uygulamak<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8kGjcoq6Jd7EkwwP9GfWYl-WQMLk6kFwNIRWr4S1r4Kchhq7IHEras7ATqB4GaX9F7dBF_vfOqnpU1bjW0AoS2llhdKcMqdNmpR2RHfrMG2-3bxY5rM0-5FwMmIxXRjElC9z37oWrEBE/s1600/lsdklsdklsds%25C5%259Fd%25C3%25BC.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8kGjcoq6Jd7EkwwP9GfWYl-WQMLk6kFwNIRWr4S1r4Kchhq7IHEras7ATqB4GaX9F7dBF_vfOqnpU1bjW0AoS2llhdKcMqdNmpR2RHfrMG2-3bxY5rM0-5FwMmIxXRjElC9z37oWrEBE/s400/lsdklsdklsds%25C5%259Fd%25C3%25BC.jpg" width="400" /></a></div>
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Psikologların tavsiyelerini takip eden biriyim, uzmanlık
alanları insan davranışlarını iyileştirme odaklı olsa da, verdikleri öğüdü
Kur’an ayetleri ile uyumluluğuna göre değerlendirerek alırım. Bu öğütler
içinden en çok duyduklarımdan biri: Affetmek…<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah da böyle buyuruyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affetmek ne demek? “Senin bana rahatsızlık veren bu davranışını
önemsemiyorum, kafama takmayacağım, bu yüzden sana kırgın hissetmeyi
bırakacağım, bunu bir hesaplaşma meselesi yapmayacağım, boş vereceğim, bu
yüzden sana kin gütmeyeceğim, bu yaptığını unutacak ve düşünmeyeceğim” demek.
Yani affetmenin aslında psikologlara göre önemli olan noktası şu “kafamı bu
bana yaptığın şeyle doldurmaktansa, affederek arındıracak ve kafama
takmayacağım” demek.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Psikologlar bunu, bize kötü hissettiren kişiler için değil, önce
kendimiz için yapmamızı söylüyor. Bu sayede kendimizi rahatlatacak,
umursamayacak ve iyi hissedecekmişiz. O kötücül insanları da kendi hallerine
bırakmamızı ve bizim kendi dünyamıza odaklanmamızı söylüyorlar.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu yönden baktığımızda ben de Allah’ın<span class="apple-converted-space"> </span><strong style="box-sizing: inherit;">affedin</strong><span class="apple-converted-space"> </span>emrini iki odaklı ele alıyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">1.si sevdiğimiz ve görüştüğümüz, hayatımızda olmasını
istediğimiz kişileri affetmek<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">2.si bize gerçekten zararları dokunmuş ama hayatımızda da yeri
olmasını istemediğimiz kişileri affetmek<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, sakınanların dostlarının gene sakınan kişiler olduğunu
söylüyor. Bizim müşrik veya inkarcı kimselerle gönül dostu olmamızı da
yasaklıyor. Müşrik birinin bize karşı yaptığı kötü davranışı affetsek bile,
zaten onunla gönül dostu olmamız yasak. Müminlerin ufak tefek hataları olduğunu
da söylüyor. (Bkz: Necm Suresi, 32.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">HAYATIMIZDA OLMASINI İSTEDİKLERİMİZİ AFFETMEK<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yani ne kadar mümin olursa olsun, bir mümin bazen ufak tefek
sürçme denilebilecek hatalar yapabilir. İnsanoğlunun tuhaf bir tabiatı var,
niye bana tuhaf baktın düşüncesiyle bile sorun çıkabilir. Anlaşmazlıkların
çıkması için illa büyük bir yalanla aldatılmaya gerek yok. İşte, Allah ise tüm
bu anlamsız kavgalar içerisinde bizlere affedin diyor. Kötülüğü güzellikle
savın, güzel şeyler söyleyerek kalplerinizi birbirinize ısındırın (Bkz: İsra
Suresi, 53.ayet), sabredin, öfkenizi yutun diyor…<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görünürde belki zor, Allah da sabretmenin çok zorlu bir iş
olduğunu buyuruyor zaten. Amma velakin, sabretmek zordur diye bu onu
yapamayacağımız anlamına da gelmiyor! Hem kolay olanları hem zor olanları
yapabiliriz Allah’ın izniyle, Çünkü aynı zamanda sabredin diye buyuran Allah,
bize taşıyamayacağımız bir emir vermediğini de bildiriyor! (Bkz: Bakara Suresi,
286.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affedin emrini bir oturup düşünün, affetmeyerek kafanıza daha da
taktığınız insanları ve affetmeyerek birlikte yürümeye çalıştığınız insanları
düşünün. Tüm bu rahatsız durum içerisinde, affedin emri ne güzel bir emir değil
mi?<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Hayatımızda daima olmasını istediğimiz ve gönülden sevdiğimiz
kişilere karşı ne kadar öfke yutucu, affedici, kötülük savıcı yaklaşırsak
aslında kendimiz de bir o kadar mutlu olacağız. Elbette, insanların birbiri ile
sorunları olabilir, Allah karşınızdaki kişinin hatalarını ve size
hissettirdiklerini anlatmayın demiyor. Tam tersine, müminlerin birbirlerine iyi
ve güzel olanı öğütlemelerini, kötü ve çirkin olandan ise yasaklamalarını
buyuruyor. Dostumuz gördüğümüz kişileri en güzel olan şekilde, iyi olana
yönelteceğiz ki hepimize mutsuzluk getirebilecek ve çirkin olan işleri ortadan
kaldırabilelim. (Bkz: Tevbe Suresi, 71.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gerektiğinde hataları da söyleyeceğiz ki karşımızdaki kişinin de
kendisini düzeltmesini sağlayalım ama kendimizin de hataları olduğunu, kusursuz
olmadığımızı, o kişinin de bizim hakkımızda fikirleri olabildiğini unutmayarak
yapalım!<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Başlı başına AFFEDİN emri bile, Allah’ın bizler için ne kadar iç
rahatlığı getirmeye çalıştığını kanıtlıyor. İlişkilerimizi düzeltmeye, olumlu
olmaya yönlendiriyor. İyi ilişkiler ve mutlu hayatlar kurmamıza yarıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yani affetmek, önce bizim yararımıza. Hayatımızda olmasını arzu
ettiğimiz, sevdiğimiz kişiye karşı olsa bile temelde BİZİM YARARIMIZA. Zaten
Allah, eğer iki tarafta müminse arada barış olmasına yönlendiriyor daima.
Müminler, müminlerin dostudur. Zaten mümin biri bize çok büyük bir kötülük/
haksızlık yaptı ise de o kişinin gönlü kaymış demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">HAYATIMIZDA OLMASINI İSTEMEDİĞİMİZ KİŞİLERİ AFFETMEK<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Rahatsız edici davranışlar bize sadece yakın olduğumuz
kişilerden gelmiyor. Bize yararı olmayan, gönül dostluğu kurmak istemediğimiz
kişilerden de rahatsız edici şeyler geliyor. Bırakalım, affedelim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affetmek ne demekti? “Boş vermek, onunla bir davam yok” demek.
Bırakalım kendi iç huzurumuz için, kafamızda rahatsızlık oluşturmamak adına
affedelim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affettiğimiz kişi Allah’ı umursamayan bir kişi olabilir, tamam,
o kişiyi benimsemiyorsak da sırf Allah’a karşı sorumluluklarını umursamayan
biri olduğu için hoşlanmayalım ve aramıza mesafe koyalım. Ama, bize yaptığı
kötülüğü 1.sıraya koyarak, tekrar tekrar kafamıza yerleştirerek kendi kendimizi
rahatsız etmeyelim. Allah, her affettiğimiz kişi ile can ciğer dost olmamızı
emretmiyor ki. Affetmek “dava gütmemek, hesaplaşma amacı gütmemek, hatasını
ödetmeye çalışmamak” demek. Affetmek “o davranışı unutmak, hatırlayarak
üzülmemek” demek.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bakın, Allah gene bizi düşünüyor. Affet emri bir kişiyi temize
çıkardığımız anlamına gelmiyor, o kişi gerçekten temize çıkmamayı hak eden biri
ise, Allah zaten gereğini yapacaktır. Affetmekte amaç bizim dava peşinde
koşarak kendimizi yıpratmamamız.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">ALLAH TOPLUMSAL SUÇLARA CEZA VERMEMİZİ BUYURUYOR<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Burada bahsedilen aflar “tecavüzü affedelim” gibi bir durum
değil, daha ruhsal anlamdaki anlaşmazlıklar hakkında. Zaten Allah, bazı
toplumsal anlamdaki suçlarda bizi affetmeye değil, ceza vermeye çağırıyor.
Misal Nur suresi 2.ayette 4 şahit durumunda zina edenlere karşı, acıma
duygusu/affetme duygusu duymayarak ceza vermemizi buyuruyor. (4 şahit olduğu
için zinanın toplumsal yayılımını engelleme amacı burada önemli nokta,
genelev/porno gibi her türlü aleni fuhuş durumlarını engelleme amaçlı olduğunu
anlayabiliriz, yoksa gizli yapılan zina gizli kalacaktır.) Bu yüzden hırsızlara
uygulanacak ceza; tecavüz edene gücünü kesmek (hadım) ve zina cezasının
uygulanabilirliği, Allah’ın gösterdiği yöntemlerdir. Tecavüze uğrayan biri
zaten affettim dese bile, bu toplumsal bir tehlikedir, zanlı bu suçu başka
masumlara tekrar yaşatabilir. Burada, Kur’an’ın önemli bir ayrıntısı olan
akılcı anlamda affetmekten bahsediyorum. Kimse hakkını aramasın adalet peşinde
koşmasın mantığı çıkmıyor yani Kur’an’dan. Tam tersine zaten özellikle
toplumsal tehlike odaklı suçlara ceza uygulaması var ama dedikoduya yok mesela.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">AFFEDELİM, KAFAMIZ RAHAT ETSİN<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">“Beni çekiştirmiş, bana şöyle bir yalan söylemiş, bana kibirli
davrandı” gibi ruhsal anlamdaki sorunların affından bahsediyorum. Boş verelim,
ne halleri varsa görsün, affedelim gitsin. Muhataplığı da kesmeyi uygun
görüyorsak, keselim gitsin. Mesafemizi koymayı daha uygun görüyorsak, hesap
defterini açmayalım, yakın olmayalım bırakalım gitsin.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Akıl sağlığımız için affedelim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affetmek, kafama takmayacağım demek olduğu için affedelim.
Bırakalım, kötü insanlar kendi hallerinde ne halleri varsa görsün. Yoksa
kötülüklerini biz unutsak bile Allah unutmaz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affetmek, bazı insanlara karşı, sen kendi yoluna ben kendi
yoluma umursamıyorum eyvallah demektir. Kafa rahatlığı değil de nedir bu?
Bırakalım, biz kendi hayatımıza, Allah’ımıza kul olmaya kafa yoralım, insanlar
yüzünden yıpranmaya değil. Kötülük işlemekten tam deyimiyle ayvayı yiyecek olan
insanlar çok, bunu biliyoruz. Allah gereken kişiye ödetecektir ve affedilmesi
gereken kişiyi de O bilir, hem unutmayalım bir insan aslında iyi olmasına
rağmen de sürçmeler gösterebilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Biz de affedilmeye muhtaç değil miyiz hem? Allah bilir bizler,
farkına varmadan neler yapıyoruz. Unuttuğumuz Allah bilir ne hatalarımız var.
Aramıza mesafe koymamız gereken insanları kinle kafaya takarak daha da
dertlenmeyelim bence. Allah da belki bu yüzden buyuruyordur, bu emri?<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Affetmek, Allah’a havale etmektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bize sıkıntı çıkartan insana karşı bırakalım Allah adaleti ile
hükmetsin. O ne yapacağını çok iyi bilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ve en önemlisi ise, şu emirlerin güzelliğini görebilelim. Allah
her daim nasıl da bireysel hayatlarımızın daha kaliteli olması adına, içsel
anlamda huzurlu olalım, kafamız daha da rahat olsun adına hayırlı emirler bildiriyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, size hafiflik
getirmek ister. Çünkü insan zayıf yaratılmıştır.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">(Nisa Suresi, 28.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
</div>
<div class="MsoNormal">
<br />
<span style="font-size: large;">Yazıda bahsi geçen</span><br />
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<span style="font-size: large;">Kötülüğü güzellikle savmak hakkında şu yazıyı:</span><br />
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<span style="font-size: large;"><a href="http://allahvar.blogspot.com.tr/2016/04/kotulugu-iyilikle-savmak.html" target="_blank">http://allahvar.blogspot.com.tr/2016/04/kotulugu-iyilikle-savmak.html</a></span><br />
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<span style="font-size: large;">Müşrikler ve inkarcılarla dost olmamızın yasak olduğu hakkındaki şu yazıyı:</span><br />
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<span style="font-size: large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/04/inkarc-kafir-allaha-dine-inanmayan.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/04/inkarc-kafir-allaha-dine-inanmayan.html</a></span><br />
<span style="font-size: large;"><br /></span><span style="font-size: large;">Okuyabilirsiniz inşallah.</span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-19244778576378539222016-09-21T16:00:00.002-07:002019-07-01T22:33:15.006-07:00İslam'da Kadının Şahitliği ve Kadının Önemi...<div class="MsoNormal">
<div class="MsoNormal">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPOZMkOHDUV5z8tFLziSZR8qbeuI8WTkWPujjEZ0ouXn1UtGWYzQPbaKqLAI2e9BtV1wQYy2ZuFAJLUQoF4a8_KPXUBNBGRJ6BJK2M3OJWt-wFnWsnrtvMYXvdvIRvm2L0bksXEpm0JfY/s1600/dfsfsdfs.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="640" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjPOZMkOHDUV5z8tFLziSZR8qbeuI8WTkWPujjEZ0ouXn1UtGWYzQPbaKqLAI2e9BtV1wQYy2ZuFAJLUQoF4a8_KPXUBNBGRJ6BJK2M3OJWt-wFnWsnrtvMYXvdvIRvm2L0bksXEpm0JfY/s640/dfsfsdfs.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: "verdana" , sans-serif; font-size: 14.0pt; line-height: 107%;"><br /></span>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<div class="MsoNormal" style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; line-height: normal; margin-bottom: 0.0001pt;">
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İslam’da kadının şahitliğinin 1 erkeğin şahitliğine denk
olmadığı iddiası bir hurafedir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İslam’a göre sadece ve sadece borç alım-ödeme durumunda 1 erkek
bulunamazsa (adil, üzerinde karar kılınan biri bulunamazsa) 2 kadının şahitliği
istenir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bunun dışında, erkek karısının kendisini aldattığını söylüyorsa
ve 4 şahit getiremezse kadının “aldatmadım” beyanı doğru kabul edilir. (Bkz:
Nur Suresi 8.ayet) Bu konuda kadının beyanı, erkeğin beyanından üstün
tutulmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Zina için de 4 şahit istenir ve bunların cinsiyeti Kur’an’da
belirtilmemiştir. Bu yüzden 1 kadın = 1 erkektir bu konuda da. (Bkz: Nisa
Suresi 15 ve 16.ayetler)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Miras konusunda da vasiyet vermede de gene 2 şahit istenir ve
burada da cinsiyet şartı yoktur, 1 kadın = 1 erkektir. (Bkz: Maide Suresi
106.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Boşanma işleminin gerçekleşmesi için de 2 şahit istenir ve
burada da cinsiyet şartı yoktur, 1 kadın = 1 erkektir. (Bkz: Talak Suresi
2.ayet)<o:p></o:p></span><br />
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span>
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gözetimimiz altında bulunan bir yetim varsa, ona mallarını geri vereceğimiz zamanda da şahit tutmamız istenir. Burada da cinsiyet şartı yok. Şahit denir sadece, o yüzden kadın veya erkek olabilir. 1 kadın = 1 erkektir. (Bkz: Nisa Suresi 6.ayet)</span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dediğim gibi, sadece borç alım-ödeme konusunda öncelikle erkek
şahit istenmekte olup eğer ki erkek bulunamazsa, 2 kadının şahitliği 1 erkeğin
şahitliğine denk tutulmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ey iman sahipleri! Belirli
bir süre için birbirinize borç verdiğiniz zaman onu yazın. Aranızda bir yazıcı
adaletle yazsın. Yazıcı, Allah’ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan
kaçınmasın, yazsın. Borç altına giren kişi de onu kayda geçirtsin ve Rabb’inden
korksun da borcundan hiçbir şey eksiltmesin. Borç altına giren, aklı ermez
yahut zayıf, çaresiz biri ise yahut yazdırmaya gücü yetmiyorsa(hasta), velisi
adaletle yazdırsın. Erkeklerinizden iki kişiyi de tanık tutun. Eğer iki erkek
yoksa rızanızla kabul edeceğiniz tanıklardan bir erkek ve iki kadın gerekir.
Kadınlardan biri şaşırırsa, ötekisi ona hatırlatsın. Tanıklar çağrıldıklarında
çekimser davranmasınlar. Küçük veya büyük, borcu, süresine kadar yazmaktan
üşenmeyin. Böyle yapmanız Allah katında adalete daha yakın, tanıklık için daha
sağlamdır. Ancak aranızda döndürüp durduğunuz tamamen peşin bir ticaret söz
konusu ise onu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur. Karşılıklı alışveriş
yaptığınızda da tanık bulundurun. Yazıcıya da tanığa da zarar verilmesin. Böyle
bir şey yaparsanız, bu muhakkak günahkarlık olur. Takva sahibi olun. Allah size
öğretiyor. Allah, her şeyi en iyi biçimde bilendir. </span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br style="box-sizing: inherit;" />
<strong style="box-sizing: inherit;">(Bakara
Suresi, 282.ayet)</strong><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gözden kaçan bir nokta vardır, o da borçların bir yazıcı
tarafından yazılması emredilmiştir ve gene yazıcı için de cinsiyet şartı
verilmemiştir. Borçlu olan, borç veren taraflardan biri de gene kadın olabilir,
kadın ticari işlerden dışlanmamıştır. Ayette yazıcının görevinin de çok çok
önemli olduğu göze çarpıyor. <strong style="box-sizing: inherit;">Bu görev, ayette de anlatıldığı gibi,
şahitlik kadar önemli ve zor bir görev. Yazıcı için de gene cinsiyet
belirtilmiyor, yazıcı kadın olabiliyor.</strong> Yazıcı kelimesi
katibun kelimesi ile ifade edilmiş evet bildiğimiz gibi katip (yazıcı)
anlamında.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Üstelik ayetin sonuna
doğru, peşin ticarette de (yani borç durumu olmadan)1 şahit bulundurulması
isteniyor. Bu şahidin de cinsiyeti belirtilmiyor, kadın veya erkek olabilir.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Sadece borç alma-verme olayında erkek bulunamazsa 2 kadın şahit
istenir, ayrıca öncelik görüldüğü gibi erkek şahit bulunmasıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Taraflar erkek şahitliği kimin yapacağı konusunda
anlaşamayabilir, güvenilir bir erkek bulunamayabilir! Misal, erkek cesaret
göstermiyor, borç işine karışmak istemiyor, birine daha yakın olduğu gerekçesi
ile istenmiyor olabilir. Yani sadece erkek olmak da yetmiyor. Bazı alt
nedenlerden, kadın şahit aranma yoluna gidiliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Neden borç konusunda böyle bir durum var, diye soranlara
ayetlerde bu konuda ciddi anlamda şahitlerin psikolojik baskı yaşayabileceğinin
ima edilmesine dikkat çekerim. Öyle ki, şahitlere zarar verilmemesi bile
hatırlatılıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadının yanılması kelimesi için en tedılle kelimesi
kullanılmıştır ve bu doğruluktan sapma, şaşırma, yanılma gibi anlamlara gelir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayette 1 kadın doğruluktan saparsa diğerinin hatırlatması
(şahitlik etmesi) buyruluyor. <strong style="box-sizing: inherit;">Yani, eğer kadınlardan biri şahitlik
görevini tam yapamazsa, otomatikman diğer kadının beyanı kabul ediliyor ve
sonuçta 1 kadın 1 erkeğe şahitlikte denk gelmiş oluyor.</strong><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Burada dikkat edilmesi
gereken en önemli nokta ise, hatırlatan kişinin erkek şahit değil, kadın şahit
olması.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"> Ayette iki kadın unutursa onlara erkek hatırlatsın gibi
erkekçi bir müdahale yok. Aklı yarım olsa, her ikisinin de unutma ihtimalinden
bahsedilir yahut hatırlatıcının erkek olması istenirdi.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Sonuçta kadınlardan biri doğruluktan saparsa, beyan verecek kişi
(hatırlatıcı) görevinde 1 kadın olacaktır. <strong style="box-sizing: inherit;">Buradan anlıyoruz ki, kadın şahitlik
ortamına, hem bir erkek müdahalesine uğrama riski duymayarak hem de kendi
hemcinsi bir destekçi ile çıkıyor.</strong><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">KADIN YARIMSA NİYE DİĞER KONULARDA ERKEKLE ŞAHİTLİĞİ EŞİT?<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadın sırf kadın olduğu için yarım akıllı, ahlaken yetersiz sırf
kadın olduğu için adaletten sapacak biri olsa diğer konularda şahitliği erkeğe
denk olmazdı. Yazıcı gibi önemli bir görevi kadının yapması yasak olurdu.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Miras vasiyetinde şahit olmak, doğruluk gerektirmeyen bir iş mi?
Vasiyet konusunda yalan beyanlarla haksızlık yapılabilir. Boşanma konusunda
şahitlik yaparken anlaşma sağlamaya etki ederken de mi doğruluğa gerek yok?
Nafaka gibi konular, kadının korunması, belki bir yuvanın kurtarılması ihtimali
de önemli konular.<o:p></o:p></span><br />
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span>
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif;"><span style="font-size: 18.6667px;">Gözetimini yaptığımız bir yetime mallarını vermek konusunda da şahit isteniyor. Yetimlere malları geri verilirken bazı insanlar kötü niyete sapamaz mı? Bu da çok önemli bir görev değil mi? Rahatlıkla dünyevi çıkarlar uğruna insanlar hakkaniyetten ve adaletten bu konuda da sapabilir. Adil ve hakkaniyetli olması gereken şahite önemli bir görev düşüyor, bu konuda da kadın veya erkek şahitlik yapabilir.</span></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah miras konularında, zina şahitliğinde, boşanma
şahitliğinde; şahitlerin tehdit gibi zorlanma ihtimalini hatırlatmamış. Bu
konularda da sıkıntılar çıkabilir ama şöyle bir düşünürsek alacak-verecek
davası en çok kanlı kavgalara, tehditlere dönebilecek bir konu. Boşanma
sürecine gözlemci olmak dinleme-ara bulucu olma ihtimalleri ortamı gereği borç
şahitliğinden daha az tehdit edilme ihtimali ile dolu. Şahit sürece etkisi
olabilse de çıkacak karara beyan vermez gözlemcidir. Boşanmak istemeyen ve zor
kullanabilecek bir erkek, şahitten ziyade hanımını tehdit eder. Miras konusunda
da ölüm gibi üzücü bir nedenden ötürü genellikle insanlar bir şey yapmak istese
bile malda gözü var sözü olmasın diye yapmaya çekinir. Allah da zaten özellikle
borç konusunda şahitlerin zarar görme ihtimaline dikkat çekmiş. Tüm bu deliller
gösteriyor ki, bu emrin nedeni tamamen psikolojik ve fizyolojik olarak kadını
koruma odaklı.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Borç şahitliği, kadın ve erkeğin ahlaki yeteneklerini
karşılaştırma hakkında bir kıyas değil; borç hukukunun nasıl uygulanacağı
hakkında. Bu ayette kadın ve erkek takva açısından, sosyal değer açısından
karşılaştırılmıyor. 2 kadının 1 erkeğe denk olduğu anlamı da çıkmıyor, sadece
borç konusunda 2 kadının şahitliğinin 1 erkeğin şahitliği yerine sayılmasının
en adil denge olduğu bildiriliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadın 2.sınıfsa niye diğer konularda şahitliği erkeğe denk?
Diğer konularda denk görülmesi kadının erkekten eksik görülmediğine dair niye
inkarcılar tarafından kanıt olarak alınmıyor? Bunu yapmamaları doğru
adaletlilikte olmadıklarını gösterir!<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Zaten üstünlüğün cinsiyette değil, takvada olduğunu Kur’an
söylüyor. (Bkz: Hucurat Suresi 13.ayet) Takvanın, ahlakın, adil olmanın kadın
veya erkek olmaya göre işlemediğini gene Kur’an’da günahkar kadın-erkek ve
takvalı kadın-erkek örneklerinin mevcut olmasından anlıyoruz. Nuh peygamberin
kendisi peygamberken, hanımı günahkar mesela. Firavun günahkarken Meryem annemiz
takvalı.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadının doğruluktan sapması denince niye illa akla borç
miktarını unutması geliyor? Allah Kur’an’da doğruluktan sapmayı (unutmayı) pek
çok defa ayetlerin hükmünü yerine getirememek olarak kullanıyor. Bu ayette de
borç miktarını unutması diye özellikle belirtmemiş, doğruluktan sapma (unutma)
olarak belirtilme yapılmış.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah erkek yanılmaz-doğruluktan sapmaz mı demiş? Tam tersine
şahitleri doğru iş yapmak için uyarıyor. Yani, erkeğe de yanılma payı veriyor.
Pek çok ayette Allah, kadın-erkek her mümini doğruluktan sapmamak adına
uyarıyor. Eğer erkek, erkek olduğu için otomatikman her konuda doğruluk üzerine
olsaydı, bütün erkekler cennete giderdi. Yalan konuşan, doğruyu saptıran,
haksız hüküm veren pek çok erkek Kur’an’da uyarılıyor. Bunlar da gösteriyor ki
Kur’an’ın bakış açısı kadının da erkeğin de doğruluktan sapabileceği yönünde.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadın; psikolojik baskıdan, tehditten, çekinceden ötürü
ayetlerin hükmünü yerine getirmekte zorlanabilir. Erkek de aynı şekilde. Erkek
de aynı kadın şahidin yaşadığı gibi ayetlerin hükmüne uymakta zorlanabilir,
doğruluktan sapabilir. Ama kadın zorda kalırsa daha rahattır, çünkü yanında ona
destekçi olan gözetici olan, doğruya yönelten dolayısıyla onu motive eden
birisi vardır. Erkek ise, korku-sıkıntı duysa bile tek başına cesur olmak, tek
başına beyan vermek bunun stresini tek üstlenmek zorundadır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Birileri şahit olmak zorunda, ama doğru ama yanlış. Yoksa
kadınlar iki kişi olmalarına rağmen de yanılabilir, tüm şahitler doğruluktan
sapabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Mümin, borçlu zorluk içindeyse eli genişleyinceye kadar bekler;
hatta sadaka olarak bağışlanmasının daha hayırlı olduğu öğüdünü hatırlar. (Bkz:
Bakara Suresi, 280.ayet) Amma velakin bizim borç alma-verme durumu yaşayan
taraflar illa mümin olacak diye bir şart yok. Taraflar, şahitlere
tehdit-zorlama gibi yöntemlere başvurabilecek insanlar olabilir. İşi tefecilik
boyutuna çekmeye çalışan taraf olabilir. İşte tüm bu psikolojik-fizyolojik
etmenlere karşı, kadın cinsi korunmuş ve görev ilk olarak erkeklere
devredilmiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">NEDEN İLK BAŞTA ALLAH SADECE ERKEK ŞAHİTLER İSTİYOR OLABİLİR?<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bazı kötü niyetli insanlar kadınlara karşı daha kolay tehditkar
davranıyor. Hatta bazıları erkeklerden çekinebiliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu konuda size önceden yaşadığım bir olayı anlatmak isterim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kargo sipariş ettiğimde başıma gelmişti bu olay. Evde
bekliyorum. Kargo şirketinden arayıp, teslimin ne zaman yapılacağını haber
verdiler. Bekliyorum, kargo gelmiyor. Ben de bir şekilde kargoyu ulaştıracak
elemanların numarasını aldım. Elemanı aradım ve bana şöyle bir cevap verdi: “Biz
şuan arabayı bilmem ne yere çektik yaaa, yemek filan yiyelim dedik, oraya
gelemeyiz ya artık, siz buraya gelin alın bizden, bilmem ne Kafede bekliyoruz”
Ne bu rahatlık ya? Afallamış olacağım ki ne diyeceğimi bilemedim, öyle
kalakaldım, kapattım. 2 dk sonra beynim yerine geldi, sinirden gülerek kargo
şirketini geri aradım. Konuştuğum şirket çalışanı da şaşırdı, “nasıl yani
gerçekten sizi oturdukları kafeye, ayaklarına mı çağırdılar?” Kafenin ismini
bile verdiler, dedim. Oturdukları Kafe de benim evime 10 dk yürüme mesafesinde.
10 dk sonra kalkıyoruz hanımefendi kusura bakmayın deyip hemen gelebilirler.
Onları şikayet ettim elbette, hem bu laubali tavırlarından hem de
utanmazlıklarından ötürü. Çalışanları azarlamışlar. 2 dk sonra, beni kafeye
çağıran erkek çalışandan arama geldi bu sefer düzgünce “2 dk sonra geliyoruz,
bekleyin” deyip kapattı. Kapıyı bir açtım izbandut gibi bir adam. Belli ki
sinirlenmiş, saygısızlığından değil de benim yüzümden azar yedi ya kendince…
Kapıyı açar açmaz bana sinirli tavırlar ile konuşmaya başladı, sonra da sertçe
“koliyi de şuraya bırakayım” deyip eve adım attı. Evin içine doğru baktı. Benim
yerimde kim olsa, evde tek miyim diye kontrol etmek için baktığını düşünür.
Sonra baktı ki tek değilim, evde bir erkek var, öyle olunca kendisini
toparladı, o aşırı sinirli tavrı bir anda değişti, özür dileriz hanımefendiye
döndü. Şimdi ne düşündünüz bu örnekten?<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bunu tamamen şahitlik olayında yaşanabilecek durumlara karşı
empati yapmanız adına anlattım. Etraf ruh hastası insanla dolu. Konu kadın
olunca, ruh hastaları daha da cesur oluyor. Evet, erkekleri de tehdit
edebilirler ama kadınları korkutmak daha kolaydır. Benim gücüm ne ki, eğer ben
evde tek olsam ve bana zarar vermek istese? Ama yanımda erkek olunca mücadele
edilmesi gereken ve hatta bana zarar vermeyi engelleyebilecek birisi var demek
oluyor, bu ruh hastaları için. Günümüzde bile, erkekleri tehdit ederken,
gücünün kolaylıkla yetebileceği kişiler olarak “kızını kaçırırım, karını
bulurum” tarzı tehditlere başvuruyorlar. Biliyorlar ki, bir erkek kadın gibi
değildir, onun da kendince o tehditlerle mücadele edebileceği çevresi olabilir.
Erkeği tehdit ettin mi o da sana kafa tutmaya başlar, kavga çıkar. Ama kadın
tehdit edilince hayatı her gün paranoya çilesine döner, tehdit ettiği bir anda
karşısına çıksa kendisini koruyamaz, korkuya kapılır. Erkeğin karşısına çıksan,
erkek de senin üzerine yürür. Şimdi bu benim anlattığım örnekle tekrar tekrar
düşünün. NEDEN SİZCE ALLAH EN BAŞTA ÖNCELİKLE 2 ERKEK İSTİYOR, 1 ERKEK
BULUNMAZSA ANCAK KADINLARIN ŞAHİTLİĞİNİ İSTİYOR? Bu örneği anlattım ki, durumun
ciddiyeti biraz daha gözde canlansın.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Eminim ki benim bu yaşadığıma benzer şeyler yaşayan pek çok
kadın var. Ama yanımızda erkek görünce, ruh hastalığı yapmaya yeltenemiyorlar.
Kadın tek olunca daha kolay zarar verilmeye açıktır bu bir gerçek. O yüzden, bu
tarz şahitlere zarar verilebileceğinin hatırlatıldığı bir konuda, önce erkek
şahit isteniyor ya da kadın tek başına istenmiyor diye “ama kadın hakları”
naralarını kabul etmiyorum. Çünkü bu konu kadının 1.sınıf vatandaş hakkına
sahip olması ile alakalı değil, korunması ile alakalı. Diğer konularda
özellikle ilk başta erkek şahitler istenmezken, sırf borç konusunda önce
erkeklerin şahit olarak istenmesinin –diğer konularda şahitliği kadına eşit
olduğundan- ancak bahsettiğimiz durumlarla alakası olabilir. Nitekim iki
kadın istenmesinin daha adaletli-sağlam bir yol olduğunu da ayetin devamında
anlıyoruz. Çünkü kadın, erkeğe göre tek başına daha korunmasızdır, ama iki
kadın olması gücünü arttırır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Peşin ticarette de mesela tanık isteniyor. Neden, önce erkek
tanık tutmaya çalışın, erkek yoksa kadın tanık bulun denmiyor? Peşin ticarette
parayı ödersin, ticaret olur, olay biter. Genellikle sorun çıkmaz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, kadını koruyor ama kulaktan dolma bilgilerle dine eleştiri
yapanlar ne kadar yüzeysel olduklarını göremiyorlar. Bu ön yargılarla görmeleri
de biraz zor. Kur’an’ın genelini incelemeyip 1 ayet üzerinden gitmekle mesele
anlaşılmış olmuyor. Allah defalarca yerde Kur’an’a bütüncül bakmamız için bizi
eğitiyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnkarcı erkekler bile, böyle alacak-verecek davalarında
ailelerinden olan kadınları o ortamdan korumak adına, kendileri şahitlik yapmak
isteyebilirler halbuki.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Hatta bu borç konusunda 2 erkek bulunamazsa sadece kadınlardan
oluşan bir şahit grubunun (misal sadece 3 kadın) istenmemesinde de hikmet
olduğunu düşünüyorum. Borç alan-veren taraflardan biri, kadın grubunu sırf
kadınlardan oluşuyor diye sindirilebilir görebilir, ama içlerinde hala daha 1
erkeğin olması onları daha fazla çekinceye düşürebilir. Kötücül planlarını
uygulamakta zorlanabilirler.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Her konuda şahitliği erkeğe denk iken, bu konuya has ilk başta
erkek şahit istenmesi; bunun kadının 1.sınıf vatandaş olmaması ile alakalı
olduğunu mu düşündürtür, yoksa çok istisnai bir konuda böyle bir farklılık olması
başka alt nedenleri olduğunu mu gösterir? Elbette bu durumda istisna duruma ait
nedenler düşünülür. Kendim şahit oldum, 1 telefon parası için bile 40 yıllık
arkadaşlığını bitirenler var. Çoğu kişi ”parası var da bilerek vermiyor” diye
zanda bulunabiliyor. Oysa, Kuran, borçluyu sıkıştırmamayı emrediyor. Bu zanlar
yüzünden pek çok kişi, borçlu şahsın mallarını yağmalamak istiyor. Hatta işi
daha da ileri götürüp, ahlaksızlık yapıp, borçlunun yakınlarına sarkıntılık
etmeye çalışanlar bile oluyor. Borç konusunu, faiz yasak olmasına rağmen faize
çevirmek isteyen yani tefeciliğe döndürmek isteyen de çok oluyor. Daha fazlası
ile geri ödemesi gerektiğini öne sürüyor. Bu yüzden de şahitleri sıkıştırarak,
istediği miktarda ödetmek için insanları sindirmeye çalışan kötü niyetli
insanlar çokça mevcut. Verdiği borcu daha fazla söyleyerek, şahitleri
yalancılıkla suçlayabilir. Geç ödendiği için bile, daha fazla para almak hakkı
olduğunu düşünenler var. Tüm bu nedenlerden, istediği olsun diye şahitlere
baskı yapabilirler.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">KADINLARA NEDEN FARKLI UYGULAMALAR VAR?<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadına sırf kadın olduğu için, Kur’an otomatikman iyi insan
olarak bakmıyor. Kadın diye, erkekten daha
akıllı/şefkatli/duyarlı/hakkaniyetli/adil gözü ile bakmıyor. Bir sürü bu
özellikleri bünyesinde taşıyan erkek ve taşımaktan aciz olan kadınlar olduğunu
örnekleri ile gözümüze sokuyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Erkekçi zihniyetle mücadele etmek bazen çok çok zordur. Allah,
kadının, erkekçi zihniyet altında haklarını en üst seviyede koruma altına
alınması yönünde emirler indirmiş. Kadını maddi-manevi koruma altına almak
yönünde emirler var, dileyen Kur’an’ı inceleyebilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadın, kimlik olarak; erkekçi toplum içinde zayıf kalabiliyor…
Gözetim altına alınması erkekçi zihniyet altında gereklilik aslında… Bu yüzden
pozitif ayrıma ihtiyaç duyuyoruz. Kur’an kadına aynı yetimleri koruduğu gibi
artı bir koruma zinciri ve farklı uygulamalar getiriyor. Bunların da kaynağı
erkekçi toplumda rahatını sağlama odaklı.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadınların, erkeklerle eşit uygulamaya tabi tutulması onları
erkekçi zihniyetle daha da zorlu yarışa sürüklemek demek. Aslında insanların
hepsi mümin olsa, ortada ne borç almak zorunda kalan çaresizler olacak ne de
borcunu geri öde diye insanların boğazını sıkan tipler… Mesela boşanan
kadınların maddi olarak gözetilmesi tüm müminlere farz (Bkz: Bakara Suresi
241.ayet)… Boşanmış erkekleri gözetmek diye özellikle belirtilen bir uyarı yok,
neden? Çünkü erkek egemen-doğruluktan sapan toplumda kadınlar daha çok
mağduriyet yaşayabiliyor. Herkes hakkaniyetli doğsa ve hep öyle davransa bize
böyle uyarıcı emirler gelir mi zaten? Allah, bize irade vermiş ve bizlerin
eğitilmesi gerekli varlıklar olduğunu biliyor. </span><br />
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span>
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Konu hakkında bir başka yazı: <a href="http://www.mervece.com/iki-kadinin-sahitligi-konusu/" target="_blank">http://www.mervece.com/iki-kadinin-sahitligi-konusu/</a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
</div>
</div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-62856107325255685262016-08-26T18:55:00.005-07:002016-10-22T19:08:44.069-07:00Paraya, Çocuklara, Karşı Cinse Düşkünlük ve Kuran'ın Öğütleri...<div class="MsoNormal">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwPi34E2IH-X4v3OzNkuruPtj3kwLD8K9ELUZ_0w1ufMUcIGZyAULi44ur3GTXAfSVk1bYRUiayvIWBu7LiFE1YvAUP0CDUrMTkDezpDqAkEG749oLKkk5B8iY0ODRXZkHIlY35df33nU/s1600/sevgi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="425" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhwPi34E2IH-X4v3OzNkuruPtj3kwLD8K9ELUZ_0w1ufMUcIGZyAULi44ur3GTXAfSVk1bYRUiayvIWBu7LiFE1YvAUP0CDUrMTkDezpDqAkEG749oLKkk5B8iY0ODRXZkHIlY35df33nU/s640/sevgi.jpg" width="640" /></a></div>
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></div>
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, dünyevi süslerin çekiciliğine kapılıp günah işlenmesini,
sadece dünya için yaşanmasını, nimetler içinde yüzerken şükretmemeyi bizlere
yasaklamıştır. Kulluk vazifelerimizi yerine getirmekte istikrarlı olalım diye
pek çok ibret bildirmiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dünyevi olarak düşkünlük gösterebileceğimiz bazı süsleri de,<span class="apple-converted-space"> </span><strong style="box-sizing: inherit;">Ali İmran Suresi 14.ayette </strong>örneklemiştir.
Ayette insanların düşkünlüklerine örnekler sayılıyor, insanlara hitap edildiği
için kadınlara hitap etmek dışlanmamış oluyor. Ayet:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadınlara, oğullara, altın
ve gümüşten kantarlarca biriktirilmiş yığınlara, salma atlara, davarlara ve
ekinlere tutkunlukların sevgisi; insanlar için süslenip püslenmiştir. Tüm
bunlar geçici hayatın nimetidir. Varılacak en güzel yer ise Allah’ın
yanındadır.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İlk başta ayette sayılan tutkunluklar içerisinde “kadınlar”
dendiği için bu ayetin sadece erkeklere hitaben bildirildiği gibi bir algı
oluşabilir. Oysa ayette bu süslerin gösterildiği kişiler “li en nasi” yani
insanlar olarak ifade edilmiştir. Buradan da anlamamız gereken, bu ayette
sayılan şeylerin insanların düşkünlüklerine “örnekler” niteliğinde olmalarıdır.
Yani, kadınlar da düşkünlük göstermeleri yönünden “örnekler” düşünmekten
dışlanmamaktadır. Şuan kimse salma at alma peşinde değil (çok zengin olup alan
olsa da) çoğunluk en gözde marka arabalar alma peşinde. Bu açıdan baktığımızda
da ayette sayılan örnekleri arttırmamız mümkün. Kadınlar da hitap edilen bir
kesim olarak ayetten dışlandığı hissine kapılmadan örnekleri çoğaltabilirler.
Kadınların erkeklerin peşinde tutkunluk yaşamaları, kıyafet düşkünlüğü, araba
düşkünlüğü hepsi bu süslerden…<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnsan yapısı ve yaratılış amacı gereği, yanlış olan bir şeye
yahut doğru olan bir şeye düşkünlük gösterebilir. Nefsi zayıflıklara sahip
olabildiği gibi, takva arttırımı şansına da sahiptir. İnsan; Allah’ın
belirttiği ibadetlere, imana, takvaya düşkünlük ve isteğini arttırdıkça; yanlış
şeylere meyil göstermekten, günahları sevimli bulmaktan, kurtulabilir. Kur’an’a
sarıldıkça, dünyayı Ahiretin önüne geçirme gafletine düşmez Allah’ın izniyle.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnsan, ayette bahsedilen örneklere yanlış bir şekilde meyil
gösterecek diye bir kaide yoktur. Ayette sayılan dünyevi nimetleri, Allah’ın
gösterdiği helal çerçeve içerisinde mutlulukla yaşayabilir. Ayette sayılan
örneklere helal bir düşkünlük gösterebilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Nitekim Ankebut Suresi 38.ayette, Nahl Suresi 63.ayette, Enam
Suresi 43.ayette; şeytanın insanlara “kötü” olan şeyleri de süslü
gösterebileceği bildirilmiştir. Tabi, şeytan bunu Allah izin verdiği için yapabilmektedir.
Nahl Suresi 99.ayette ve İbrahim Suresi 22.ayette de şeytanın “iman edenler”
üzerinde yaptırım gücü olmadığına dikkat çekilmektedir. Yani, insan iman
yönünde ısrar gösterdiği takdirde; şeytanın yanlış “süslü” göstermelerine,
günah düşkünlüğüne, yanlış meyillere boyun eğmeyebilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tüm bu açıdan bakıldığında, yazının başında verdiğim ayette
sayılan tutkunluk örnekleri insanlar için hem tehlikeli olabildiği gibi, iman
eden biri için helal nimetlere tutkunluk sınıfında olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayette geçen tutkunluk örneklerini kendimizi düzeltmemiz
açısından, tek tek inceleyim bakalım.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Altın-Gümüş Gibi Değerli
Şeyleri Yığma Merakı:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Altın ve gümüşü depolayıp
da, Allah yolunda harcamayanlara, acı bir azap müjdele.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">(Tevbe Suresi, 34.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayette de açıkça görüldüğü gibi, altın ve gümüşü yani paramızı
bir kenara yığıp; Allah yolunda harcamaya tenezzül etmiyorsak; ayetin azap
haberi ile muhatap alınmışız demektir. Bir mümine elbette mal, para, zengin
olmak yasaklanmamıştır. Müminlere evini değerli şeylerle süslemek, mücevherat
kullanmak yasaklanmamıştır; hatta bunların helal süsler olduğu ve Allah’tan
verilen büyük nimetler olduğu anlaşılmaktadır. Eğer bir mümin tüm bu sahip
olduklarını; Allah yolunda sarf etmiyorsa işte burada takva sıkıntısı yaşıyor
demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Mümin bunlardan hem dünyevi mutluluğu yönünde yararlanabildiği
gibi, hem de Allah yolunda kullanmakla sorumlu tutulmuştur. Bu sahip olduğu
şeyler, Allah’ı anmayı unutturuyorsa, Ahiret için çalışmak yerine daha fazla
dünyevi zevki tatmaya yönlendiriyorsa burada sıkıntı var demektir. Örneğin,
Cuma Suresi 9.ayette Allah’ı anmak yerine, alışverişe koşanlar
eleştirilmektedir. Mümine sahip olduğu bu mallar Allah yolunda gevşekliğe
sebebiyet veriyorsa risklidir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Servet-Mal Düşkünlüğü:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Süleyman Peygamberin çok güzel bir duası var tam da bu konu
hakkında.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Servet sevgisini Rabbimi
anmak için benimsedim.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">(Sad Suresi, 32.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br style="box-sizing: inherit;" />
</span></b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu ayeti farklı şekilde çevirenler olsa da, ben araştırmalarım
sonucu doğru çevirinin böyle olduğuna karar verdim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Servet/mal sevgisi saptırsın, Allah’ı unuttursun diye değil de
sahip olduğumuz imkanlardan ötürü Allah’a şükretmeye yönlendirsin diye dua
edenlerden olmalıyız. Sahip olduğumuz servet ve imkanlar sayesinde Allah
yolunda hayırlı işler yapalım gayretinde olmalıyız. Zaten, iyilik yapmak,
psikoloji biliminin de hem fikir olduğu gibi, kişiye huzur verir. Bir mümine
zaten Allah yolunda yaptığı hayırlı işler mutluluk verecektir inşallah. Servet
sevgimiz, Allah’ı unutturarak takva gayretimizi kırıyorsa Ahiretimizi riske
atacak denli çok çok tehlikeli demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ayette sayılan; karşı cins, mal, oğullar gibi şeyler dünya
nimetidir. Bunlara düşkünlük sapkınca olursa, takvaya uymazsa felaket demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Çocuklara Düşkünlük:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Çocuklarımıza (ve eşlerimize) duyduğumuz sevgiden ötürü ve
onların bize mutluluk getirmesinden ötürü Allah’a şükreden kullar olmamıza
dikkat çekilmiştir. (Furkan Suresi, 74.ayete bakabilirsiniz konu ile ilgili)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Çocuklarımıza tutkunluğun ise Allah’ın hoşnutluğundan nasıl
uzaklaştırabileceğini şu ayetten anlıyoruz:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ey iman edenler! Mal ve
evlatlar sizi Allah’ı anmaktan alıkoymasın! Böyle bir şey yapanlar, hüsrana
uğramışların ta kendisidir! (Münafikun Suresi, 9.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah bu ayette mal ve evlatların Allah’ı anmaktan
alıkoyabileceğine dikkat çekiyor. Evlatlarımıza ayırdığımız meşguliyeti, Allah
için bir şeyler yapmaktan daha öncelikli görmek bu ayetin konusu. Bunu
yapanlara Allah hüsrana uğradıklarını bildiriyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bazılarının çocuklarına sevgisi o kadar yanlış bir şekilde büyür
ki haşa onları Allah’a ortak koşabilirler:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah onlara salih bir
çocuk verince; kendilerine verdiği nimette ikisi birden Allah’a ortak koşmaya
başladılar. Allah onların ortak koştuğu şeylerden yücedir. (Araf Suresi,
190.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Onların önce Ahiretlerini düşünen kullar oluyorsak, onları bize
bağışlayan Rabbimizi unutmak yerine daha da şükrediyorsak, çocuklarımıza
tutkunluğumuz helal dünya nimetlerinden olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Çocuklarımızın bize değil, Allah’a ait olduklarını ve dünyaya
geliş amaçlarının O’na kulluk etmek olduklarını unutmamalıyız. Bu yüzden de
onların Allah’a adanmış kişiler olmalarını dilemeyiz, onların İslam adına güzel
işler yapanlardan olmaları için gayret göstermeliyiz, aynı İbrahim
Peygamberimiz yahut örnek bir kadın olarak gösterilen İmran’ın eşi gibi:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Rabbim! Beni namazı özenle
yerine getiren kullarından eyle! Soyumdan olanları da, Rabbim duamı kabul et!
(İbrahim Suresi, 40.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İmran’ın eşi demişti ki:
“Rabbim karnımdakini tamamen sana adadım, adağımı kabul buyur. Sen
işitensin, bilensin. (Ali İmran Suresi, 35.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’ın örnek gösterdiği kulları yetiştiren, kendileri de örnek
kullar olan anne-babalara Kur’an’da dikkat çekilir. İbrahim Peygamber ve eşi,
Zekeriya, Davud Peygamber, Meryem’in annesi, Meryem’in kendisi, Yakup Peygamber
gibi…<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İşte müminler de kendilerini hayırlı bir kul olmaktan men
etmeden, onları hayırlı bir insan olarak yetiştirme gayreti ile evlatlarına
düşkünlük duyan kimselerdir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Karşı Cinse Düşkünlük:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadın düşkünlüğü; iffetsiz bakışa, zinaya dönüyorsa, fuhşu
yaymaya, iffetsiz tavırları takip etmeye dönüyorsa çirkin bir yola gidiyor
demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kuran’da, Yusuf Peygamberi, odasına atıp zina etmede ısrarcı
olan bir kadın örneği vardır. Kadın açıkça davetkar olsa da, bütün uğraşını
verse bile, zina etmenin bahanesi yoktur. Zina etmeyi geçtim, kadın ne kadar
davetkar olsa bile, karşı cinsi tahrik etme amaçlı davransa bile, şehvetle
kadına bakmak onu incelemek bile yasaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Mümin erkeklere söyle:
Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını/ırzlarını/iffetlerini korusunlar.
Bu onlar için daha arındırıcıdır. Kuşkusuz, Allah, yapmakta olduklarınızdan
haberdardır.</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">(Nur Suresi, 30.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Erkek bu ayette bahsedilen erdemi beyninde bitirmediği müddetçe
saçtan bile tahrik olmak, kadın sesinden tahrik olmak konuşulup durur. Kuran
her durumda bakışını şehvetten al diyor. Aslında erkek beyni kendisini
kadınlara karşı nasıl şartlarsa, ona uygun bir tutum sergileyebilir. Nasıl ki
bugün kadınları kara çarşafa sokup, saçından sesinden bile tahrik olan, ama
insanların daha rahat olduğu coğrafyalarda bunlar tahrik olma konusu bile
değilken; eğer erkek kendisine yabancı olan kadınlara karşı bu manzaraları
“şehvet verici” olarak kodlama huyundan vazgeçerse; her gün aldığımız
taciz-tecavüz haberleri de son bulabilecektir. Allah, şeytandan dürtü gelince,
kendisine sığınalım buyuruyor, dürtümüzü takip etmeye çağırmıyor. Kadın saçını
örtse de tahrik olan doğu ülkelerinin örneğine bakarak sorunun tam da bu ayette
belirtildiği gibi, erkek beyninde olduğunu anlayabiliriz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadın sevgisi; helal ilişki yaşamaya, eş sahibi olarak
muhabbeti, huzuru, sevgiyi yaşama gibi arzuları sevimli kılıyorsa; helal bir
cinsel zevk yaşama isteğine dönüyorsa, birliktelik yaşadığı kadını
koruma-kollama duygularına itiyorsa (Allah’ın da emrettiği gibi nikahına aldığı
kadının maddi-manevi gözetimini yapmakta ısrarcı kılıyorsa) çok hayırlı bir
sevgiye dönüşmüş demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Aynı şekilde, kadınlar için de erkeklere olan sevgi ve
ilgilerini tartmaları açısından sadece bu ayet değil; Kuran’ın başka ayetleri
de ibret olmalı.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kuran, hiçbir ayette kadınlara, erkekler kötü gösterilmiş
demiyor elbette; halkımızın bazı kesiminin sandığı gibi kadınlar erkeği
arzulamaz, kadınların cinsel isteği yoktur, kadınların cinselliğe düşkünlüğü
erkeklerden daha azdır gibi bir tutumu yok Kuran’ın. Tabi cinselliğe
düşkünlük/istek kişinin cinsiyetine göre değil, daha çok psikolojik durumuna
göre şekillenen bir durum. İlginçtir, genelde de Kuran’da kadınların erkeklere
düşkünlüğü yönünde örnekler var.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bazı toplumlarda, kadınların cinsel haz duygusundan uzak olduğu
sanısının Kuran’da yeri olmaması, Kuran’ın gerçekten psikolojik açıdan
kullarını tanıyan bir Yaratıcıdan geldiğini de kanıtlıyor bana göre.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Misal, Yusuf Peygambere cinsel yararlanma amacı ile asılan
kadın, çok büyük bir günaha sapmakla itham ediliyor. Kuran’da kocasını aldatan
kadınların yemin ettikleri takdirde toplumsal anlamda ceza görmemeleri gibi
örnekler; aslında kadınların karşı cinse olan düşkünlüklerini kontrol etmeleri
açısından öğüt niteliğinde.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yusuf dedi: “O kendisi
benden yararlanmak istedi” (Yusuf Suresi, 26.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">“Yusuf! Sakın bundan
bahsetme. Sen de kadın, günahına tövbe et! Çünkü sen, günahkarlardan oldun!”
(Yusuf Suresi, 29.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü gibi, Yusuf Peygamberden yararlanmak isteyen fakat
amacına ulaşamayan kadına günahkarlardan olduğunun belirtildiği sözleri (Bir
adam tarafından), Allah bire bir ayetlerine koyarak örnek sözler olması için
bize bildirmiş.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Her türlü fuhşuyatı ve iffetsizliği çirkin görmek, takvayı
geliştirmenin bir göstergesi. Eğer mümin her türlü iffetsizliğin ardındaki
pisliği, yozluğu, sevimsizliği, gafleti görmeye yönelik ibret alma gözlüklerini
takınırsa; cinsellikle alakalı haram daire içinde olanları çirkin
görebilecektir. Fuhşa bağlı bütün kötülükleri çirkin görerek kaçmak, daha
büyük bir sabırla takvayı arttırıp, içsel kötü düşüncelerden kaçtığımızı,
Allah’a yönelerek daha çok uğraştığımızı, takvamızın üzerine daha fazla
gittiğimizi gösterir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnsanların kendini bilmez hayasız davranışlarını hoş görmemek,
ahlak odaklı maneviyata özlem duymak da aslında içimizdeki ayetlerimizle
(vicdanla) uyumludur. Bu yüzden, mümin kötü bir iş yaparsa içten içe kötü
hissetmesi de takvasını geliştirmesi için bir fırsattır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Helal İlişkiyi Güzel
Görmek ve Bunun İçin Sabretmek:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yusuf Peygamberin tavrını inceleyecek olursak, Allah eğer doğru
yolu göstermeseydi onun da ona meyledeceğini söylüyor. “Allah doğru yolu
göstermeseydi o da ona meyletmişti” diyor. Ayette doğru yolu görmek ile
meyletmek kelimelerinin cümle olarak bağlantılı olduğu gözden kaçarak, bu ayeti
ayrı bir cümle olarak çevirenler var. “o da onu meyletmişti” şeklinde ayırıp…
Allah ayetinde bu cümleleri birbiri ile bağlantılı tutarak; eğer doğru yolu göstermeseydi
Yusuf Peygamberi kastederek “o da onu arzulardı” demek istediğini görüyoruz.
Günlük hayatımızda da kullanırız bu zaman takısını…”Hayatımda şöyle bir olay
olmasaydı çoktan şöyle yapmıştım” gibi ifadelerle. (Bkz: Yusuf Suresi 24.ayet)
Bir de hatırlatalım ki bu kadınla arasında herhangi bir aşk ilişkisi yok,
aralarında gizli bir aşk vardı deyip günümüzde romantik romanlar yazarak ayette
verilen ince iffet mesajlarının maalesef üzeri kapatılıyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Zaten<span class="apple-converted-space"> </span><strong style="box-sizing: inherit;">Yusuf
Suresi 33.ayette</strong>,<strong style="box-sizing: inherit;"> </strong>Yusuf Peygamberin<span class="apple-converted-space"> </span><strong style="box-sizing: inherit;">zindanın bile o kadınların çağırdığı
günahtan daha sevimli olduğunu</strong><span class="apple-converted-space"> </span>ifade ettiğini görüyoruz. Yusuf
Peygamber, Allah’ın çirkin olarak gösterdiği şeyi, sevimsiz olarak
nitelendiriyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Herhangi bir iffetsizliğe düşmemek için Allah sabretmemizi
bildiriyor. Günahları sevimli görüp gene de bulaşmamak da takvayı arttırma
yolunda iyi bir davranış. Bir de tabi günahları sevimsiz görüp sabredenler var,
bunu da unutmamak lazım ki bu daha da büyük bir sabır ve takva için çalışma
örneği. Zinayı tasavvur etmesine rağmen yapmamaya kıyasla, mümkün olduğunca
çirkin görüp ve böyle görebilmek için çalışmak başarı göstergesi. Zina
çirkindir kötü yoldur, diye sabreden kullar da var. Hatta Yusuf Peygamber
örneğinde görebileceğimiz gibi, zindanı bile daha sevimli nitelendirenler var.
Burada tabi ki müminin cinsel isteği yoktur gibi bir durum söz konusu değil,
mümin cinsel isteklerine rağmen, kötü olanı çirkin görebilir. Bu daha fazla
takvayı arttırdığını, kötü dürtülerden kaçtığını, sabrettiğini, Allah’a
bağlılığını içselleştirdiğini gösterir. Zaten sabreden müminin istediği cinsel
ilişkidir ama zina değil; istediği helal bir cinsel ilişkidir. Cinsel isteğinin
yöneldiği taraf helal yönler olmalıdır. Bu yüzden de gayret göstermelidir.
Cinsel istek olmasına rağmen evlilik imkanı beklemek, Allah’ın öğüdü. Kötü
düşünceleri savmak ve bunların oluşturabileceği kötülüklerden Allah’a sığınmak
İslam’ın emri. Eğer kötülük, hayasızlık sergileyen insanlara “Allah’ın
ayetlerini düşünerek ibret alarak bakarsak” ve bu düşünce tarzını alışkanlık
haline getirirsek her konuda daha da takvalı olduğumuzu bunun için
çalıştığımızı göreceğiz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Karşı cinse karşı tavrımızı en kolay kontrol altına alacak durum
ise tabi ki evlenmemiz olacaktır. Kuran’da iffetsizlikten(zinadan/insanları art
niyetle gözlemekten) korunmak için evliliğin faydalarına ayetlerde dikkat
çekiliyor zaten. Bu yüzden benim gözlemlerim ve Kuran’dan anladığıma göre
tavsiye edeceğim en faydalı olan yöntem; sevgi dolu, önce manevi açıdan
birbirine destek ve bağlılık duyguları verebilecek tatmin edici bir evlilik
yapmak. Evlilik imkanı bulamadıysak sabretmek… Evliliği her açıdan doyumlu hale
getirmek için de eşlerin çaba göstermesi gerekmekte.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dostlara Düşkünlük:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu kavrama her ne kadar yazının başındaki ayette dikkat
çekilmese de, Kuran’ın genelinde dikkat çekiliyor. Hatta bazıları Allah’a ortak
koşarcasına dostlar/evliyalar ediniyor. Bir kişiyi Allah’tan daha fazla dost
görmek gene ayetlerde eleştirilen bir durumdur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Hele bir de, Allah’a düşmanlık edenlerle dostluk kurmamız,
onlara muhabbet ve sevgi beslememiz de eleştiriliyor. Bunları söylediğimizde,
bazıları ümitsizliğe kapılıp, “bir insan bir şeyi seviyorsa seviyordur engel
olamaz ki” diyor, hayır ben buna katılmıyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kuran’a göre insan takvalı olma gayreti gösterirse; kendini her
konuda geliştirip, sevdiği şeyleri kontrol altına alabilir, çünkü takva insanı
değiştiren bir şeydir. İnsan psikolojisi kişi tarafından yönetilmeye müsaittir.
Mümin değilken ahlaki olmayan pek çok şeyi sevimli görüp, daha sonra gittikçe
sevimsiz bulan ben ve benim gibi mümin dostlarıma rastlıyorum. Aslında bunu en
iyi mümin olanlar anlar. İslam’ı tanımadan önce, pek çok şeyin ne kadar kötü
olduğunu algılayamıyorduk bile. Zamanla önem verdiğimiz şeyler bile değişti.
Zamanla insanları farklı değerlendirir olduk.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’ın hislerimizi yönlendirme yönünde öğütlerine destek
olabilecek bir örnek vereyim. Bir tanıdığımız gelip; çok düşkün olduğumuz
çocuğumuzdan hoşlanmadığını söylese, ona sevgimiz kalır mı, elbette kalmaz.
Çocuğumuzu sevmiyor beğenmiyor diye ilişiğimizi bile anında o kişi ile keser,
hatta kin bile güderiz. Konu Allah’ı sevmeyenler olunca neden böyle olamıyor?
Çocuklarımızı Allah’tan daha mı çok seviyoruz? Yeterince Allah’a bağlılık,
düşkünlük göstermiyor muyuz yoksa? Oysa her eksik tarafımız için çalışmamız,
Allah’a daha iyi olmak için sığınmamız dua etmemiz gerekir. Namazı sıkılarak
ama sırf görev diye yerine getirmekle; namazı huşu ile zevk alarak kılmak tabi
ki bir değil. Zekatı da sırf görev diye vermek değil, gönülden verebilmek
ayetlere göre önemli olan nokta. Hırsızlara ağzımızla yaptıkları kötü demekle
kalmamalı, özümüzde de bunu kötü bulmalıyız, haksızlık ve şefkat kavramlarını
kalbimizde hissetmeliyiz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Müminleri dost edinmeliyiz, O’na düşmanlık besleyenleri biz de
dost edinmemeliyiz. Eğer dostluklarımıza olan düşkünlüğümüz, Allah’a bağlılık
bilincine bakıyor ise, işte o zaman ateşten çukurun kenarından kurtulabiliriz
demektir. (Bkz: Ali İmran Suresi, 103.ayet)<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, ayetlerinde dost tuttukları yüzünden cehennem çukuruna
gidenlerden bahsediyor. Kurduğumuz bazı dostluklar bizi cehennem çukuruna da
götürebilir, cennet güzelliğine de.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">ÖZETLE SON SÖZ:</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Yazıdaki ayetlerde de görebileceğimiz gibi, dünya nimeti-süsleri
olarak gösterilen şeyler, bizi cehennem çukuruna götüren biletlerimiz
olabileceği gibi; Allah’ın rızasını kazanan üstün kullardan olmamız yönünde
motive edici lütuflar olabilir. Bunu belirleyecek olansa; bizim hangi taraftan
olmayı seçmemiz ve bu yönde gayret gösterip-göstermememiz.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Biz ona yolu gösterdik.
Artık ya şükredici olur ya nankör. (İnsan Suresi 3.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><span style="font-size: x-large;">
</span></span><br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Gerçek yurdun Ahiret yurdu olduğunu asla unutmamamız ve
bağlandığımız şeylere hayırlı olan dairede bağlanmamız dileğimle…<o:p></o:p></span></div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-16133887204499021312016-08-20T14:05:00.003-07:002017-12-06T10:12:41.092-08:00Peygamberler Arasında Üstünlük Farkı Var mı? En Üstün Peygamber Son Peygamber mi? Peygamberimiz, Allah'ın Habibi (Sevgilisi) mi?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDNf_bW4i1mSxzYAMq1l9-rvbdOaznM0ObFHPkvHL-ogLg75GWGz1RBkIjPTl2bXYygIyvsu_BJT2t37tW8K_TYem7A4vqtmEDvHmcGXviWw6z0QiIJBIAXq00dPtaHqOUd2ALuVPo5ec/s1600/manzara-fotograflari-8.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="432" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhDNf_bW4i1mSxzYAMq1l9-rvbdOaznM0ObFHPkvHL-ogLg75GWGz1RBkIjPTl2bXYygIyvsu_BJT2t37tW8K_TYem7A4vqtmEDvHmcGXviWw6z0QiIJBIAXq00dPtaHqOUd2ALuVPo5ec/s640/manzara-fotograflari-8.jpg" width="640" /></a></div>
<br />
<br />
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<span style="background: white; color: #333333; font-size: 18.0pt;"><br /></span></div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 21.0pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bir mümin,
peygamberlerle aynı takvada olabilir. Allah, onları bize “onlar gibi olalım”
diye örnek göstermektedir. Allah, üstünlük peygamberlikte demiyor
(Peygamberlerin üstün takvalı olduğunu söylese de sizlerden takva olarak hep
üstün olacaklar demiyor) üstünlük takvada diyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br />
İsra Suresi 55.ayet:<br />
Rabbin, göklerdeki ve yerdeki kimseleri de daha iyi bilir. Yemin olsun biz,
peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kılmışızdır. Davûd’a da Zebur’u
verdik.</span></b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm;">
<b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br /></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 21.0pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu ayet bazılarımızın
kafasını karıştırıyor. Üstünlük Kuran’da şu anlamlarda kullanılmaktadır:
sorumlulukta, nimetlenmede, beden bakımından güçlülükte, sanayi-imkan-teknoloji
açısından üstünlük; nimetlerden yararlanma ve üretim açısından üstünlük; mal,
makam, çocuklar bakımından üstünlük, takva bakımından üstünlük. Sorumluluk
bakımından üstünlüğe örnek olarak evlilikteki sorumluluğu verebiliriz. Evli
erkeklere hitaben fiziki güç, mal sahibi olma bakımından üstünlükler verildiği,
bu üstünlüğün de evlilikte kadınlara karşı “koruyucu” anlamında bir sorumluluğa
yol açtığını görmekteyiz. Koruyuculuğun ve üstünlüğün burada; kadının
barınması, giyinmesi, gıdalanması gibi konuların erkeğin üzerinde sorumluluk
olduğunu anlamaktayız, takva açısından ise erkek oldukları için bir üstünlüğe
sahip olmuyorlar.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin-bottom: 21.0pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Dünyada insanlar bahsi
geçen pek çok dünyevi kıstasa göre “üstünlük” sağlamış olabilirken, Allah
katında üstünlük sadece takva iledir. Allah en üstün peygamberin kim olduğunu
bildirmediği gibi, aralarında üstünlük sıralaması yapmadığı gibi; bir müminin tüm
peygamberleri eşit derecede görmesi gerektiğini bildirmiştir. Görüldüğü üzere
ise İsra Suresi 55.ayette bazı peygamberlerin bazılarından üstün olduğu
söylenmiştir, ama bunun ne konuda bir üstünlük olduğu hakkında ayrıntı
verilmemiştir.</span></div>
</div>
<div style="margin-bottom: .0001pt; margin: 0cm;">
</div>
<div class="MsoNormal">
<strong style="background-color: white;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Nisa Suresi 152.ayet:</span></strong><br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin-bottom: .0001pt; margin-bottom: 0cm; mso-line-height-alt: 13.65pt;">
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">
<strong>Allah’a ve O’nun
resullerine iman edip onlardan birini ötekilerden ayırmayanlara gelince, Allah
böylelerinin ödüllerini yakında kendilerine verecektir. Allah, Gafûr’dur,
Rahîm’dir.</strong></span></b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bakara Suresi 285.ayet:</span></strong><b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br style="box-sizing: inherit;" />
<strong>Resul, Rabb’inden
kendisine indirilene inanmıştır; müminler de. Hepsi; Allah’a, onun meleklerine,
kitaplarına, resullerine inanmışlardır. ”Allah’ın resulleri arasında fark
gözetmeyiz.” Şöyle demişlerdir: “Dinledik, boyun eğdik. Affet bizi, ey
Rabb’imiz. Dönüş yalnız sanadır.”</strong></span></b><span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Aşağıdaki ayeti “Ben resullerin ilki değilim” şeklinde
çevirenler de var. Oysa bu çeviri yanlıştır. Kuran’ın orjinal metninden doğru
çeviri ”türedi/farklılaşan değilim” anlamıdır. Ayette bu manayı ifade eden
kelime BİD’AN kelimesidir. Bunun da anlamı ”farklı bir şey ortaya çıkaran,
farklılaşan” demektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bakın son peygamber kendisi için ne diyor:</span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;"><br style="box-sizing: inherit;" />
<strong style="box-sizing: inherit;">Ahkaf
Suresi 9.ayet:</strong><b><br style="box-sizing: inherit;" />
<strong>De ki: “Ben, resuller
içinden bir türedi değilim! Bana ve size ne yapılacağını da bilmiyorum. Bana
vahyedilenden başkasına da uymam! Ve ben, açıkça uyaran bir elçiden başkası da
değilim.”</strong></b><o:p></o:p></span></div>
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu ayetlerde de görüldüğü gibi, müslüman birisi peygamberler
arasında ayrım yapmamalıdır, hepsini eşit derecede görmelidir, Son Peygamber
dahil olmakla birlikte herhangi birinin diğerinden üstün olduğunu ima dahi
etmemelidir. Son Peygamberimiz de kendisinin diğer peygamberlerden “farklı”
olmadığını belirtmiştir. Bu yüzden Peygamberimize “Allah’ın sevgilisi/Allah’ın
en sevdiği kulu” gibi yakıştırmalar yapmamalıyız.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah, bir müslümana Peygamberler arasında ayrım yapmayı açıkça
ayetlerinde yasakladığı için, Son Peygamber Allah’ın en sevdiği kuludur
dememeliyiz, tüm Peygamberler Allah’ın sevdiği kullardır dememiz doğru
olacaktır.</span></div>
</div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; font-size: 24.0pt; line-height: 107%;"></span>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-48382799550221841012016-08-20T13:33:00.002-07:002017-12-06T10:13:26.398-08:00Kadınlar Sizin Tarlanızdır Benzetmesi, Kötü Bir Benzetme mi? <div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWiHrpOmAKEz_eTY_Meal0YiclBjSKIns8sHYt40vByn4k1LPCJOJU2vaLZgu_pEgbwyFixeM_mAhRvBsbk5dq7KbAPzSxkmsyxF_V5X_Q24EJE4BpQr7-4XMdawx2ZCDZNhOpRuLNJ4U/s1600/z%25C3%25BCrafa.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="444" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWiHrpOmAKEz_eTY_Meal0YiclBjSKIns8sHYt40vByn4k1LPCJOJU2vaLZgu_pEgbwyFixeM_mAhRvBsbk5dq7KbAPzSxkmsyxF_V5X_Q24EJE4BpQr7-4XMdawx2ZCDZNhOpRuLNJ4U/s640/z%25C3%25BCrafa.jpg" width="640" /></a></div>
<span style="font-size: large;"><br /></span>
<br />
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bu zamana kadar, Kuran’da evli kadınların, erkeklerin tarlası
olarak benzetilmesinin yapıldığı ayeti, ateistlerden kötü bir şey olarak
dinledik. Ateistler hep itici anlaşılacak şekilde beyinlerimize bu
kelimeyi yerleştirmiştir. Oysa, bu bir algı oyunundan başka bir şey
değildir. Bir kitabı anlamak, içindeki bir cümleyi duymak ile olmaz,
kitabı genel anlamda incelemekle mümkün olur.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Batıl zihniyet; kadına cinselliği pis, çirkin, aşağılayıcı bir
şeymiş gibi gösterir. Gerçekte ise, helal olan cinsellik; pis, çirkin,
aşağılayıcı değildir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Bahçe/Tarla sahibi olmak, Kuran’da pek çok kıssada kıymetli ve
değerli bir şeye sahip olmak anlamında kullanılmıştır. Musa ve Firavun
Kıssasında yahut Yusuf Peygamberin Mısır’daki yaşantısının konu edinildiği
Kıssada; bir ülkenin ayakta durmasında tarlalarının, bahçelerinin büyük katkısı
olduğu anlaşılır. Tarla sahibi olmak Kuran’a göre güçlenmek demektir. Gene
Kuran’da bahçe (bağ/tarla) sahibi olanlar hakkında da kıssalar vardır.
Bahçe/Tarla sahibi olmanın, Allah katından büyük bir lütuf olduğuna dikkat
çekilir. Allah’ın kudreti ile var olan, Allah’ın insanlara verdiği büyük bir
nimet olarak dikkat çekilir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "arial" , sans-serif; font-size: 14.0pt;">Pek çok ayette, tarla sahibi olmayı çok önemli bir nimete sahip
olmakla, güç sahibi olmakla denk tutan Allah; kadınlar için de hep
”olumlu/değerli” anlamında kullandığı bu benzetmeyi yapmıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: large;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space">Bu yazıma gelen bir yoruma verdiğim cevap belki ne anlatmaya çalıştığımı daha iyi özetlemiştir.</span></span></span></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><br /></span></span></span></span>
<span style="font-size: large;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space">yoruma cevabım:</span></span></span></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><br /></span></span></span></span>
<span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;">tabi ki cinsellik anlamı da var. Ama bu cinsellik anlamı, kadını aşağılayan bir şey değil. kadın ve erkeğin birbirinin giysisi olduğunu Rabbimiz zaten belirtmiş. Bu ayeti beğenmemek demek, cinselliğin kadını aşağılayan yahut pis bir şey olduğunu iddia etmek demek aslında. Bunu anlatmaya çalıştım. kadın, erkeğin malı değil. Eğer böyle iğreti tanımlar yapacaksak, birbirlerinin malı dememiz daha yerinde olacaktır. (Bkz: Bakara Suresi 187.ayet) Batıl zihniyet, her zaman kadının kendi dünyasında cinsel istekten uzak tutmaya çalışarak baskılamıştır.</span><br style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms", trebuchet, sans-serif; text-align: justify;" /><br style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms", trebuchet, sans-serif; text-align: justify;" /><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;">Cinsellik anlamı ile birlikte, özellikle ''kadınlar sizin tarlanızdır'' benzetmesi de çok farklı açılardan da değerlendirilebilir demeye çalıştım. Allah 1 kelime ile çok derinlikli şeyler anlatabiliyor sonuçta. Örneğin 7 kelimesini Kuran'da bir ayette hem sayısal anlamda 7 hem de "çok" anlamında alabiliyorsak (arapçada yedi kelimesinin tek bir anlamı yoktur), tarla benzetmesini çeşitli cinsellik-manevi paylaşım-değer-kıymet-nimet-doğurganlık anlamında değerlendirmemiz mümkün. </span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;"><br /></span></span></span></span></span></span>
<span style="font-size: large;"><span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;">örnek:</span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;"><br /></span></span></span></span></span></span>
<span style="font-size: large;"><span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;">Lokman 27.ayet:</span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: large;"><span style="font-size: medium;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;"><br /></span></span></span></span></span></span>
<span style="font-size: medium;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;"><span style="background-color: #ff9900; color: black; font-family: "verdana" , "arial"; text-align: left;">Eğer yeryüzündeki ağaçlar kalem olsa, deniz de arkasında yedi deniz daha katılarak yardımcı olsa, Allah'ın kelimeleri tükenmez.</span></span></span></span></span></span></span><br />
<span style="font-size: medium;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;"><span style="background-color: #ff9900; color: black; font-family: "verdana" , "arial"; text-align: left;"><br /></span></span></span></span></span></span></span>
<span style="font-size: medium;"><span style="font-size: small;"><span style="color: #333333; font-family: "times new roman" , serif; line-height: 107%;"><span style="background-attachment: initial; background-clip: initial; background-color: white; background-image: initial; background-origin: initial; background-position: initial; background-repeat: initial; background-size: initial;"><span class="apple-converted-space"><span style="background-color: #cccccc; font-family: "trebuchet ms" , "trebuchet" , sans-serif; text-align: justify;"><span style="background-color: #ff9900; color: black; font-family: "verdana" , "arial"; text-align: left;">Eğer yeryüzündeki ağaçlar kalem olsa, deniz de arkasında bir o kadar/çokça deniz daha katılarak yardımcı olsa, Allah'ın kelimeleri tükenmez.</span></span></span></span></span></span></span><br />
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
</div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><o:p></o:p></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-44752288659494008462016-07-31T07:41:00.002-07:002021-04-21T14:04:56.226-07:00Ateistlerin Cennet Vaadini Beğenmemesi / Allah Cennet Vaadi ile Motive Eder, Kendi Rızasını Üstün Tutar...<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJVei-iQY9DoSqllSXBSfJqfAyztkSVzB-D0JBaUGcHVZM3fX9aJQjT0FIFzNn6wWEUBiFCgEeiKd7B1o3_OpX1jGmfUhyphenhyphenVLteCw_8qDcpjxQEwlN1fpb1RhauQ5Tls49xXZpt26VwcgE/s1600/10661277_327084577467346_1186292659_n.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiJVei-iQY9DoSqllSXBSfJqfAyztkSVzB-D0JBaUGcHVZM3fX9aJQjT0FIFzNn6wWEUBiFCgEeiKd7B1o3_OpX1jGmfUhyphenhyphenVLteCw_8qDcpjxQEwlN1fpb1RhauQ5Tls49xXZpt26VwcgE/s1600/10661277_327084577467346_1186292659_n.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><span style="font-size: x-large;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Ateistlerin eleştirdiği konulardan biri, insanların ahlaki
davranışlarını cennet çıkarı için yapıyor olmalarıdır. Ateistler bu iddiayı
kendilerince İslam’a zarar vermek için kullanıyor. Allah’ın inananları cennet
ile motive etmesini de eleştirip duruyorlar. Bu yazımda cennet çıkarının ne
gibi faydaları olduğuna ve ayetlere göre Allah rızasını gözetmekle
karşılaştırmasını yapacağım.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">ALLAH SADECE CEHENNEMİ YARATIP İYİLERİ YOK ETSEYDİ<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah, isteseydi kötülerin sadece cezalandırıldığı iyi olan
insanların ise yok edildiği bir sistem kurabilirdi. Yani sadece cehennemi
yaratıp, oraya kötü insanları atıp, iyi insanları ise sonsuza dek yok edeceğini
bildirebilirdi. Elbette bunu düşünmenin bile insanı ne kadar kötü hissettirip,
bu duygunun kişilere ne kadar anlamsız geldiğini görmek mümkün. Allah, çok
merhametli olduğundan, böyle bir şeyi vaat etmemiş, cehennem ile kötüleri
cezalandıracağını bildirmekle birlikte, herkesi tekrar yaratıp sonsuza dek
yaşamak üzere var edip, iyileri güzellik ve mutluluk diyarı olan cennete
yerleştireceğini müjdelemiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Sabredenlere de cennet ödülü vermesi bir adalet göstergesidir.
İyi olmak arzusunda gayret gösterenleri, gayretleri karşılığında hiçbir kötü
duygu düşüncenin ve kötülüğün olmadığı cennetle ödüllendirmesi de büyük bir
merhamet lütuf göstergesidir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah kötüleri cehenneme yollayıp iyileri yok edeceğini
söyleseydi, elbette bu kadar motive olamazdık. Belki daha iyi bir insan olma
yolunda daha az çaba gösterir, sadece sonsuza dek acı çekmemek için çabalamaya
çalışırdık. Cenneti kaybetmekle birlikte, aslında Allah’ın bizden razı olma
duygusunu da tatmaktan mahrum olurduk. Bir daha var olmayacağımız için,
Allah’ın rızasını duyamıyor olurduk. Oysa cennet müjdesi insana büyük bir mutluluk
verir. Sevdiklerine tekrar kavuşabilme ümidi başta olmak üzere, yok olmama
düşüncesi insanı çok mutlu eder.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">VAR OLMA DUYGUSU İNSANA MUTLULUK VERİR<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Var olmak, insana düşününce derinden büyük bir mutluluk duygusu
vermektedir. İnsan, Allah’ın izniyle Allah’ın gösterdiği yolda gittikçe var
olmayı arzular. Elbette hayatı anlamsız görerek, Allah’a inanmayan ya da
yeterince Allah için yaşamayan insanlar yok olmayı istiyor olabilir; ama
temelde Allah’ın gösterdiği şekilde yaşayan insan, hayatı anlamlandırabildiği
için; var olmaktan, yaratılmış olmaktan haz duyar. Hatta Allah için
yaşamayanlar bile, bir benlik sahibi olmaktan mutluluk duyar, kendilerini
sevdiklerini söylerler.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Var olmak insanlara çok güzel bir duygu olarak gelir ve öldükten
sonra kaybolmaktansa, tekrar var olmayı arzularlar. Tamamen yok olmaktansa,
sonsuza dek var olacağını bilmek ancak tüm yaşanılanları anlamlı kılar. Aslında
var olmak bile sonsuza dek var olmakla anlamlanır. Birden canlılık gösterip
sonra tamamen yok olan bir şahsiyet sahibi olmanın anlamı yoktur. Ölümü tamamen
yok oluş olarak görmek, kişiye kendisinin en nihayetinde çöpe gideceğini
bilmek, insana derin bir bulantı verir. Varoluş felsefesi olarak adlandırılan,
varoluşu yok oluşa bağlayan bu felsefi görüşün müritlerinin edebi eserlerinde
tüm bu durumun verdiği duygusal bunalımı hissetmek mümkündür.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">SADECE CENNETİ YARATIP KÖTÜLERİ YOK ETSEYDİ<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Sadece cennet yaratılsa ve kötüler cehenneme gönderilmektense
yok edilseydi, kötülükler ceza almadıkları için adalet aslında sağlanmamış demek
olacaktı. Merhametli bir Tanrı, kötülere bile acıyıp ceza vermeseydi, onun
gerçekten merhametli olduğunu söyleyebilir miydik? Bunu yapması mazlumların
öcünü almayarak onları gözetmediği anlamına gelmez miydi, bu da başka bir
merhametsizlik örneği olacaktı. Allah’ın merhametli sıfatı ancak adaletli oluşu
ve gerektiğinde intikam alan bir Tanrı oluşu ile anlamlanır. Kötüleri yok
etmeyi seçseydi, kötülerin yaptıkları yanlarına kalacaktı. Oysa Allah’ın
kurduğu sistemde böyle olmuyor. Dahası, kötüleri yok edeceğini bildirseydi;
belki de bizler kötülük yaptığımızda, çok kötü bir insana dönüştüğümüzü
gördüğümüzde, “en azından bir bedelini ödemeyeceğim, bir müddet var olup
öleceğim.” diyerek yeterince iyi insan olmak için çabalamayacaktık.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">CENNET-CEHENNEM VAADİ İRADE SAHİBİ OLUŞUMUZU TATMİNKAR KILAR<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Tüm bu açılardan baktığımızda, dünyanın imtihan yeri oluşu
düşünüldüğünde, Allah’ın cennet-cehennem vaadi en akılcı ve en tatminkar
vaattir. İmtihan da ancak insanın iyi olan şeylere de kötü olan şeylere de
meyil gösterebilen canlılar olması ile anlam kazanır. İnsan iyi olan veya kötü
olan bir şeye meyil gösterebilir. Kendisini geliştirebilmesi, terbiye etmesi,
çabalaması sonucu kişi kötü olandan yüz çevirip iyinin peşinden giden bir birey
olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah olmadan ahlakın belirsiz olduğu bir sistemde, Allah’ın
inananları cennet ile motive etmesi neden kötü olsun ki? Allah’ın inananlara
ümit ve mutluluk vermek için motive etmesi niye zorunuza gidiyor? Bu da
Allah’ın bir merhameti bizlere.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Bu yüzden, cennet vaadi de cehennem vaadi de oldukça tutarlı ve
tatmin edicidir. Var olmamızla da, irade sahibi kişiler olmamızla da, buranın
imtihan yeri olması ile de örtüşen vaatlerdir. Üstelik cennet Allah’ın razı
olması duygusunun tadıldığı, cehennem ise Allah’ın yüz çevirdiği duygusunun
tadıldığı yerlerdir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Yukarıda anlattığım gerçekler düşünüldüğünde, ateizmin insanın
içsel sancılarına, vicdan duygusuna ilaç olamayacağı aşikardır. Allah’ın
varlığı insanın psikolojisini temelde sağlıklı kılacak ilk kavramdır, vaatleri
de psikolojimizi bir o kadar sağlıklı kılar. Allah tüm içsel ayetlerimizi
yaratan (vicdanı/bize iyi veya doğru gelen duygu düşünceleri oluşturan)
olduğundan, içsel ayetlerimizle uyumlu bir din indirmiştir. Allah’ın her vaadi
içimizdeki en temel ihtiyaçlara cevap vermektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Söylediğim gibi, insan iyi olan bir şeyi ya da kötü olan bir
şeyi arzulayabilir. Tüm bu arzuları hatırlatırken belirtmeliyim ki tabi ki
Allah’ın çirkin olarak ifade ettiği bir şeyi çirkin bulmak, -ensesti çirkin
görmek gibi- mesela zinayı, zina yapanları çirkin bulmak, bu davranışları
hatırladığında hoşlanmamak ve yapmamak, hoşlanıp yapmamaktan çok daha takvalı
bir davranıştır. Çünkü Kuran’da art niyetli olmamak, güzel düşünmek, kötü
düşünceleri kötü dürtüleri savmak, kalbin temizliği gibi kavramlar yer
almaktadır. Bize düşen, mümkün olduğunca güzel duygu ve düşünceleri
benliğimizde taşımak için gayret göstermektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Cennet arzusu duymak ise, Kuran’da yasaklanmamıştır. Tam
tersine, cennete dair pek çok güzelliğin anlatılması, insana cenneti
hatırlamasının güzel bir şey olduğunu göstermektedir. Demek ki Allah da bizim
cennet ile motive olmamızı hoşnut buluyor. Bu açılardan bakıldığında, cenneti
arzulamak-istemek hem helal olan bir ihtiyaç, hem de motive edici,
psikolojimizi sağlıklı tutan bir araç.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Cennet vaadi insanı ilk etapta dine çekebilir, tekrar var olma
ve hatta çok ihtişamlı bir yer ile müjdelenme fikri insana cazip gelebilir.
Dini araştırma, dini yaşama hevesi verebilir. Evet, hatta bunlar bile belki
cennet ile müjdelenmemizdeki hikmetlerden biridir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">ALLAH’IN RAZI OLMASI CENNETTEN DAHA BÜYÜK BİR MÜJDEDİR<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Gerçek bir inanan, gittikçe takvasını arttıran bir kişi, Kuran’ı
gittikçe anlayarak inceleyen ve uygulayan insan görecektir ki, önce Allah’ın
rızasını hedeflemek, daha sonra cennet ile müjdelenmek doğru olandır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Gerçek bir inanan, takvasını Allah’ın rehberi Kuran ile inşa
eden kişi de, yaptığı iyi fiilleri “cennette de belki bir köşküm olur, cennette
de ne güzel takılırım, hadi bakayım şu fakire de sadaka vereyim cennet
koltukları zevk sefa beni bekler” duygusu ile yapmaz. “Allah inşallah benden
razı olur, inşallah iyi bir insan olurum şu kötü özelliklerimi düzeltirim,
Allah belki beni affeder, belki de cennet yurduna girenlerden olurum” şeklinde
düşünür. Yani önce Allah’ın rızasını, affını, en gözde kullarından olmayı
arzulayarak hareket eder. Cenneti istemek ise, yukarıda saydığım ihtiyaçların
ve helal arzunun getirdiği bir duygudur. Allah’ın rızasını ve affını istemekten
sonra gelir. Gerçek bir inananın aklına ilk gelen Allah’ın rızasını kazanmaktır.
En büyük olan vaat budur. Cennetten de büyüktür. Bu gerçek Tevbe Suresi’nde
cennet ile müjdelenen müminlere hatırlatılmıştır:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah, mümin erkeklerle
mümin kadınlara, altlarından ırmaklar akan cennetler vaat etmiştir. Sürekli
kalacaklardır orada. Adn cennetlerinde hoş meskenler vaat etmiştir. Allah’ın
rızası ise hepsinden büyüktür/yücedir/üstündür. (Hepsinden büyük bir ödüldür)
İşte bu en büyük kurtuluştur.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Tevbe Suresi, 72.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Görüldüğü gibi, Allah bu ayette, kendi rızasının cennetten daha
büyük olduğunu bildirerek, kendi rızasını kazanmanın cenneti kazanmaktan daha
üstün/yüce/daha önemli bir ödül olduğunu bildirmiş olmaktadır. Öyleyse, Allah
kendi rızasını cennetten daha büyük bir ödül olarak müjdelediyse, bir mümin
için de, Allah’ın rızasını kazanmak cenneti kazanmaktan daha büyük bir müjde
olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Üstelik de zaten cennet, Allah’ın razı olduğunu bilmenin
getirdiği duyguları yaşamayı sağlar.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">İnanan insanların, Allah’a varmak için çalışıp didindiklerine,
Allah’ın rızasını arzulayarak iş yaptıklarına da şu ayetlerde dikkat
çekilmiştir:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Ey insan! Sen Rabbine
varmak için çok didinecek, sonunda O’na kavuşacaksın!</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(İnşikak Suresi, 6.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Onlar Rablerinin rızasını
isteyerek sabrederler, namazı dosdoğru kılarlar, rızık olarak verdiğimiz
şeylerden gizli ve açık bağışta bulunurlar, kötülüğü de iyilikle savarlar.
Dünya yurdunun hayırlı sonu işte onlar içindir. </span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Rad Suresi, 22.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah, cenneti kazanmak için uğraş vermek yönünde pek çok ayet
bildirmiştir tabi ki, zaten bu durumun, var olmamızın getirdiği kaçınılmaz
isteklerle uyumlu olduğunu belirtmiştik. Kendimizi Allah’a kulluk etmek için
adayan varlıklar olarak, var oluş amacımızın O’na kulluk etmek olduğunun
bildirildiği ayetlerle uyumlu olarak da; Allah en başta kendimizi onun rızasını
kazanmaya adamamızdan bahsediyor. Yani, mümin, cenneti kazanmak için de
Allah’ın rızasını kazanmak için de çalışırken Allah’ın rızasını daha üstün
görmelidir. Çünkü Allah bunu daha üstün ve daha temel muhtaçlık olarak
bildirmektedir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">İnsanlardan öylesi de var
ki kendini Allah’ın rızasını kazanmaya adar.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah kullarına çok
şefkatlidir.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Bakara Suresi, 207.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah’ın rızasını arzulayarak hareket etmek hakkında da birçok
ayet vardır onlardan bazılarını hatırlatmaya devam edelim:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Sabah-akşam Rablerinin
rızasını dileyerek O’na dua edenlerle beraber sabret.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Kehf Suresi, 28.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">İnsanların malından size
artış sağlasın diye faizle verdiğiniz şeyler Allah katında artmaz. Allah’ın
rızasını gözeterek verdiğiniz zekat cinsinden şeylere gelince: İşte bunu
yapanlar, kat kat arttıranların ta kendileridir.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Rum Suresi, 39.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Cennet arzusunun ilk başta helal bir arzu olduğunu, bir ihtiyaç
duygusu ve motive kaynağı olduğunu belirttikten sonra, Allah’ın rızasını
istemenin bir mümin için cennetten önce geldiğini de böylece özetlemiş olduk.
Allah bazen de bu iki büyük ödülü hatırlatarak da bizleri motive eder:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Rabbinizden bir
bağışlanmaya ve eni göklerle yer kadar olan cennete doğru yarışır gibi koşuşun.
O, takva sahipleri için hazırlanmıştır.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Ali İmran Suresi
133.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Rabbinizden bir affa ve
Allah ile resulüne inananlar için hazırlanmış bulunan, eni de yerle göğün eni
kadar olan bir cennete doğru yarışarak koşun. Bu, Allah’ın onu isteyene
vereceği bir lütuftur. Allah, büyük lütuf sahibidir.</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">(Hadid Suresi, 21.ayet)</span></strong><span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Bazı Müslümanlarda önce cenneti gözeterek iyi insan olmayı
eleştirenler mevcut, genellikle bunu önce Allah’ın rızasının gözetilmesi
gerektiğini hatırlatmak için yapıyorlar. Evet, bizlerin iyi birer insan
olmasında cennet müjdesinin büyük bir etkisi, motive edici yanı olabilir.
Cennet gibi bir çıkarın olması bizi iteklese de, gerçek bir inanan için en önce
Allah’ın rızasını istemek gelir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Bazı spiritüal inançların, İslam inancına sızdırılmaya
çalışıldığı Tasavvuf adı altında, aslında İslam ile alakalı olmayan bu şirk
dininde, cenneti istemekle alakalı sapkın ifadeler yer almaktadır. “Cennet
dediğin ne ki birkaç köşkle birkaç huri, isteyene ver onları, bana seni gerek
seni” cümleleri ile; Allah’ın büyük bir müjde ve delil olarak getirdiği vaade
istemem diyerek hadsizlik gösteren, temelde de “Allah ile
birleşme/tanrılaşma/Allah ile bir olma” gibi sapık duyguları Müslüman inancına
aşılamaya çalışmışlardır! Oysa Kuran’ın gösterdiği önce Allah’ın rızasını
istemek, sonra cenneti istemektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">ATEİZMİN YOK OLUŞ VAADİ MUTSUZLUK-DUYGUSAL ÇÖKÜŞ SEBEBİDİR<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Allah’ın ahireti vaat etmesinin psikolojik duygularımızı tatmin
ettiğini gösterdikten sonra, ateist bakış açısının ise, ahireti reddederek
insanın duygusal bir çöküş yaşamasına neden olduğunu başlıca dört nedenle şöyle
özetleyelim:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Ateist yaşamın kişiye vereceği ilk mutsuzluk, yok olma
düşüncesidir. Var olmanın; sonunda yaşanılanların ve kendimizin, yok
olacağından anlamsız oluşu, ateizmin insana verdiği en büyük bulantı sebebidir.
Ateistler, tekrar var olma arzularını dindiremediklerinden, tamamen yok olma
duygusu kendilerine ağır geldiğinden, “bu hayata kalıcı bir eser bırakarak
ölümsüz olma” hayaline kapılırlar. Öldükten sonra birilerinin kendilerini
övmesi, kendilerini beğenmesi amacı ile tatmin bulmaya çalışırlar. Bu yüzden
beğenilen bir sanat eseri yapmak, toplumun tarihini değiştirmek, buluş yapmak
gibi kalan zihinlere isimlerini kazıma hayali duyarlar. Gerçek inananlar ise,
geride bıraktıkları insanlara önce Allah’ın yoluna çekecek öğütler bırakmayı
arzularlar. İnsanların zihinlerinde isimleri kalmasa bile, hatta yapayalnız
olsalar bile, Allah’ın kendilerini gördüğünü bilir; takdir edileceğini,
ahirette tanınan bir insan olmayı arzularlar. Çünkü inanan bir insan bilir ki,
ateistler dünyaya isimlerini yazdırmaya çalışarak, aslında zaten yok olacak bir
dünyaya, yok olacak insanlara yatırım yaparlar; yani öldükten sonra bir müddet
anılacak isim bırakma hayali ile sonuçta gene boşa çıkan, yok olacak bir şeyle
ümitlenmektedirler.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Dahası, ahiretin varlığı için ve Allah’ın rızasını kazanmak için
mücadele etmek; insanı sıradan bir hayat yaşadığı duygusundan kurtarır.
İnsanların sıradan gördüğü bir hayatı yaşayan ateist, aşağılık duygusuna ya da
önemsiz olma duygusuna kapılırken; inanan bir insan, sıradan görülen bir hayata
sahip olsa bile Allah için yaşadığı müddetçe, Kuran’a ismini yazdırmış insanlar
gibi örnek bir hayat yaşıyor olma ümidi kurar. Bu da ateizmin, sıradan bir
hayat yaşayan insanlara, popüler olamamış insanlara vereceği ikincil duygusal
çöküş sebebidir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Üçüncü mutsuzluk sebebi ise, kötülerin yaptığı onca zulmün,
işkencenin, sapıklığın bedelini ödemeyecek oluşlarıdır. Ateizm varlık
anlayışına göre, tecavüz edip paçayı kurtaran onca kişi, kendileri gibi bir
müddet hayat yaşayıp yok olacaklar, ceza göremeyecekler. İnternette onca
haksızlık, adaletsizlik karşısında köpüren ateistlerin intikam duygusu hiçbir
zaman tam anlamıyla tatmin olamayacaktır. Onlar, onca sapık insana “şöyle
işkence edilsin, böyle mahvolsunlar” diye lanet ederlerken, bu isteklerinin
tatmin edilemeyeceğinin farkındadırlar. İnsan eli ile belki adalet bulmalarını
dileyip dururlar.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Dördüncü mutsuzluk sebebi ise, kişinin sevdiği kişilere ve
sevdiği şeylere bir daha kavuşamayacak oluşudur. Sevdiği şeyleri tekrar
tadamayacak, dünyada iken kaybettiği bir yakınına tekrar kavuşma hayali
kuramayacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span face=""Arial",sans-serif" style="color: #3f3f3f; font-size: 14pt;">Elbette bu maddeler arttırılabilir, bunlar benim aklıma ilk
gelenler.<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman", serif; font-size: x-large;">KONUYLA
ALAKALI ŞU YAZILARI DA OKUYABİLİRSİNİZ:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;">Allah cennet vaat etmeseydi biterdik:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><span style="font-size: x-large;"><a href="http://allahvar.blogspot.com.tr/2012/04/allah-cennet-vaat-etmeseydi-biterdik.html" target="_blank">http://allahvar.blogspot.com.tr/2012/04/allah-cennet-vaat-etmeseydi-biterdik.html</a></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large;">Sonsuz azap görmenin haksızlık olduğunu iddia edenlere cevabım:</span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/04/sonsuz-azap-adaletsizlik-mi.html" style="font-family: "Times New Roman", serif; font-size: xx-large;" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/04/sonsuz-azap-adaletsizlik-mi.html</a></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif;"><span style="font-size: x-large;">Cenneti
istemenin kötü bir şey olduğunu iddia eden ateistlere cevaben <span style="background: white; color: #222222;">Bir şeyin iyi mi kötü mü olduğundan
bahsetmenin yani ahlakın var olmasının ancak Allah inancı ile mümkün olduğunu
da hatırlatmak isterim. Konuyla alakalı yazılar şunlar:<o:p></o:p></span></span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;">Dünyaya gelmeyi ben istemedimci ateistlerin ahlak anlayışının tutarsızlığı</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/07/ateistlerin-ahlak-anlaysnn-tutarszlg-ve.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/07/ateistlerin-ahlak-anlaysnn-tutarszlg-ve.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;">İyi insan nasıl olur? Allah'ı umursayan kurtulur</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/05/iyi-insan-nasl-olur-allah-umursayan.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2016/05/iyi-insan-nasl-olur-allah-umursayan.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;">Ahlaki anlayışı Allah belirler, neden?</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/05/ahlaki-anlays-allah-belirler-neden.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2014/05/ahlaki-anlays-allah-belirler-neden.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;">Allah rızası için iyilik yapmak samimiyetsizce mi?</span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><a href="http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/allah-rzas-icin-iyilik-yapmak.html" target="_blank">http://evrendepinar.blogspot.com.tr/2015/08/allah-rzas-icin-iyilik-yapmak.html</a></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<br /></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #222222; font-family: "times new roman" , serif;"><span style="font-size: x-large;">Madem cennetten bahsettik, yazıya huri kelimesinin geçtiği
bir alıntıdan örnek verdik, yeri gelmişken Kuran’ın orijinal metninde göğüs
tomurcuklanması gibi bir ifadenin geçmediğini de hatırlatalım.</span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "times new roman" , serif; font-size: x-large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #222222; font-family: "times new roman" , serif;"><span style="font-size: x-large;">Hatta Kuran’da cennette cinsel hayat hakkında bir ayrıntı
verilmediğini, hurinin seks partneri anlamına gelmediğini de belirtelim,
cennette helal arzularımız olacaktır, orada Allah neyi helal görürse onu
arzulayacağız, nasıl bir cinsel hayatın olacağını hatta olacak mı bilmemekteyiz.</span></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #222222; font-family: "times new roman" , serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="background: white; color: #222222; font-family: "times new roman" , serif;"><br /></span></div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-661664165181317304.post-88952574131576334782016-07-20T16:04:00.002-07:002016-10-22T19:18:15.897-07:00Allah, Kötü Sözün Açıklanmasını Sevmez; Güzel Konuşmamızı Buyurur...<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitpjrbcobtcDJbkT18kddnfF_AxckhT76quNTaZru-WdpySxHf1O4kyDL818O95ev7K3jSTCEU9EcwQmmaT_ucKg6VgN3CDa7b4E8ljv5Yh7LRCA4aPUn_sBN0RpQCJ3Doeo4M2oVSyd0/s1600/thors-well-scene_95209_990x742.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEitpjrbcobtcDJbkT18kddnfF_AxckhT76quNTaZru-WdpySxHf1O4kyDL818O95ev7K3jSTCEU9EcwQmmaT_ucKg6VgN3CDa7b4E8ljv5Yh7LRCA4aPUn_sBN0RpQCJ3Doeo4M2oVSyd0/s1600/thors-well-scene_95209_990x742.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-size: x-large;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="background: white; margin-bottom: 21.0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnsanlar arasında küfürlü konuşma tarzı oldukça yaygın. Gerek
farklı toplumlardaki örneklerden gerek kendi toplumumuzun içinde karşılaştığımız
örneklerden anlıyoruz ki, küfürlü konuşma, insanlık için oldukça sıradanlaştı.
Kendi aralarında küfürlü konuşup, ‘’aman hanımlar var onların yanında küfür
etmeyelim’’ tayfası gibi, sadece kendi hemcinsi olunca daha rahat
hissettiklerinden herhalde, kadınlar arasında da bu durum var. Hanımların
yanında küfür etmeyince, kendi ortamında küfürlü konuşmak ahlaken kabul
edilebilir bir şey olmadığı gibi; kadınlar da erkek arkadaşlarının ya da
ailelerinin yanında nezaketli olmayı ahlaken yeterli görse de, Kuran’a göre
yeterli değil.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kadının küfürlü konuşması daha iticidir gibi bir yorum
yapmayacağım. Benim ahlak anlayışım Allah’ın getirdiği ahlak yasasıdır, eğer
Kuran bir konu hakkında tüm müminleri uyarıyorsa, takva derecesi de cinsiyete
göre belirlenmediğine göre, o şey kötüyse kadın veya erkek fark etmiyor, aynı
çirkinliği sergiliyor demektir. Emirler bütün müminlere yönelik olduğuna göre,
‘’kadın dedikoduya daha düşkündür o yüzden o dedikodu yaparsa daha az günah
alır’’ gibi cinsiyete göre hafifletici unsurların Kuran’da yeri olmadığından,
sakınmak cinsiyet meselesi değil şahsiyet meselesi olduğundan; Kuran’a göre her
günah tuzağına cinsiyet fark etmez, herkes düşebildiğinden kimse kendisini
cinsiyetine göre normalleştirmesin. Ben hiçbir günah türünü hiçbir cinsiyetin
üzerine damgalamam, Kuran’dan böyle öğrendim.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Benim uyduğum ahlak yasasına göre -ki bunlar Allah’ın
yasalarıdır- sergilenen hiçbir çirkinliğin bahanesi olamaz. Dünya adı verilerek
kurulmuş bu yaşamın amacı; kötülüğe ayartan insanlara, zorluğa, sıkıntıya, kötü
durumlara rağmen, ahlaklı duruş sergileyenin kazanmasıdır. Bir başkası ya da
bir sıkıntı, Kuran’a göre ahlaksız davranış için bahane olamaz. Cehennem
başkaları yüzünden ayartılmış insanlarla dolu. Hatta bu konu öyle önemli ki,
üzerine apayrı bir başlık olarak konuşulmalı.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Küfürlü konuşmanın da pek çok sebebini saymak mümkün, arkadaş
ortamı ve internet ortamında alışkanlık ya da sıradanlık halini alması, filmler
gibi herhangi bir yayında olağan bir şekilde kullanılması; insanlarda normallik
algısı oluşturuyor olabilir. Elbette bunlar da bahane olamayacağı gibi,
mücadele edilmesi gereken unsurlar. Mümine düşense, başkalarının yozlaşmış
tavrına aldırış etmeden, onların boş amaçlarını sorgulamakla oyalanmadan,
kendisini düzgün tutmaya bakmaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Çocukların dilinde tekerleme, yetişkinlerin dilinde virgül olmuş
kötü sözler içinse Allah şöyle buyuruyor:<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah çirkin sözün
açıklanmasını sevmez. Zulme uğratılan kişi dışında. (Nisa Suresi, 148.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü gibi,<span class="apple-converted-space"> </span><strong style="box-sizing: inherit;">Allah
çirkin(kötü) sözün açıklanmasını sevmez</strong>, buyruluyor. Devamında
da zulme uğratılan kişi dışında, diye belirtilmiş.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Görüldüğü gibi, Allah kesinlikle çirkin sözün açıklanmasını
sevmiyor. Film çekiyoruz diye küfürlü replikler doldurmamız, arkadaş ortamının
rahatlığı, keyfi yere anlatımımızda küfür kullanmak, hava yapmaya çalışma gibi
sebepler bahane değil. Ancak zulüm sonucu kötü sözler sarf etmemiz başka.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah öfkelerini yutarlar diyor müminler için (Bkz: Ali İmran
Suresi 134.ayet), zulüm gören müminlere kısas (kötülüğe aynı ile karşılık)
denilen bir izin de mevcut. Hoşumuza gitmeyen her şey bize karşı yapılmış bir
zulüm olmadığı gibi (sırada birinin önümüze geçmesi), gerçekten eziyet olarak
adlandırabileceğimiz zulümler yaşayan insanlar var. Tecavüz, işkence, cinayet,
savaş bu dünyada bir yığın pislik mevcut. Bunlarda da tepkimizi, masum konu ile
alakasız insanlara karşı değil, suçu işleyene karşı göstermemiz gerekir.
İslam’a göre ceza suçluya yapılır, suçlunun bir yakınına değil.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<br /></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Allah’ın getirdiği buyruklardan biri de birbirimizle güzel konuşmamızdır.
Birbirimize güzel olanı söylemektir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Kullarıma de ki: En güzel
olan neyse onu söylesinler. Çünkü, şeytan aralarına yamukluk sokar. Şeytan
insan için apaçık bir düşmandır. (İsra Suresi, 53.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Birbiri ile güzel konuşmayı bilmeyen çiftin arası bozulur,
dostluklar kötü konuşma yüzünden biter, aileler birbirinden soğur; insanlar
arasında çatışmalar çıkar. Birbirini seven insanlar, bir an birbirinden
hoşlanmamaya başlar. Tartışmaları kötü sözlerle baltalamak yerine, güzel sözler
daha doğru cümleler ile süslemeyi bilen insanların tartışması ertesi gün yapıcı
olur. Sorunlar çözülür ya da sorunlar tahammül edilir bir hal alır. En güzel
olanı söylemek; en olumlu bakış açıları ile birlikte olumlu çözümleri ve huzuru
getirir. Kötü sözler ancak insanları birbirinden uzaklaştırır. İnsanları,
genellikle sorunların varlığı birbirinden uzaklaştırmaz, sorunları çözüm
tarzları birbirinden uzaklaştırır. Genellikle de sorunlar, kötü sözler sarf
ederek büyür.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnsanlarla güzel konuşun.
(Bakara Suresi, 83.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">İnternette dini bir tartışmaya rastlayıp, okuyayım diyorum,
insanlar İslam hakkında öğüt verirken bile birbirine küfürler yazabiliyor.
Tebliğ yaparken küfürlü dil kullananlar da var. İsmini ağızlarından
düşürmedikleri Muhammed Peygamber din tebliğ ederken küfürlü bir dil mi
kullanıyordu acaba? Diğer Peygamberler de küfürlü bir konuşma tarzı ile mi
tebliğ yapıyorlardı? Küfürlü dil, insanlara kendileri küfür etse bile
duydukları öğüdün ciddiyetine zarar verir. Küfürlü olmasa bile, çirkin bir
konuşma tarzı da aynı şekilde bizim huşumuzu kırar.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Oysa Allah, Musa ve Harun Peygamberi, Firavuna gönderirken bile,
yumuşak sözle hitap etmelerini buyurmuş.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<strong style="box-sizing: inherit;"><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Ona, yumuşak sözle hitap
edin. Belki öğüt alır yahut huşu duyar. (Taha Suresi, 44.ayet)</span></strong><span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Devamında da belki öğüt alır yahut huşu duyar demiş, demek ki
bizim inkarcılara bile nazik bir şekilde tebliğ yapmamız; insanların huşu
duymalarına, öğüt almalarına yardım edebilir. Biz tebliğlerimizde çirkin söz
kullanırsak ya da kaba bir şekilde konuşursak; bunu dinleyen hangi insanın
kalbi, nezaketli bir dilden dinlediği kadar huşu ile çarpabilir? Bu duruma, Ali
İmran Suresi’nin 159. Ayetinde de dikkat çekiliyor. Muhammed Peygamber’e
hitaben, O’nun çevresindekilere olan yumuşak tavrının, kaba olmamasının,
insanların çevresinden dağılmasını önlediği bildiriliyor.<o:p></o:p></span></div>
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Elbette din, ciddi bir konu olduğundan ciddi bir tavır
gösterilmesi olağandır. Hesap gününün ciddiyeti, Allah’ın zalimlerden alacağı
intikam, çirkin işler sergileyenler hakkındaki ayetler, cehennem gibi
konulardan bahsedilirken tabi ki bahsedilen konular gereği ciddi bir üslup
tarzı kullanılması olağan. Nezaketli konuşmak yani yumuşak bir tavır takınmak,
ciddi olmamak anlamına gelmez. Nitekim, Musa Peygamberin Firavun ile ciddi bir
konuşma yaptığını, gerektiğinde durumun ciddiyetini yüzüne vurduğunu,
gerçekleri yüze ciddiyetle vurmanın kabalık yapmak olmadığını görüyoruz.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white; box-sizing: inherit; margin: 0cm 0cm 21pt;">
<span style="color: #3f3f3f; font-family: "Arial",sans-serif; font-size: 14.0pt;">Tüm bu emirler de bana bir kere daha gösteriyor ki, İslam
gerçekten en gerçekçi çözümleri sunan, detaylı, barışçıl, medeni, insanlar
arasında huzuru ve mutluluğu yakalatabilecek tek inanç sistemi.<o:p></o:p></span></div>
</div>
Pınar Evrendehttp://www.blogger.com/profile/11716462701613792271noreply@blogger.com0