PSİKOLOGLARIN ÖĞÜTLERİNİ, KURAN İLE KARŞILAŞTIRALIM
Psikolojinin bir bilim olarak tarihe çıkışı 19.yy’a denk gelir.
Bugün psikologların bazı tavsiyeleri, Kur’an merkezli bakış açısı ile oldukça
uyumlu. Psikologlar, bireyin rahat bir şekilde, içsel olarak huzurla hayatına
devam edebilmesi için bazı tavsiyelerde bulunuyorlar.
Öfkenizi yutun diyorlar – Allah da böyle buyuruyor
Dedikodu yapmayın bu sizin kendinize saygınızı yitirmenize neden
olur diyorlar – Allah da dedikodu yapmayın buyuruyor
Kötülüğü güzellikle savın diyorlar – Allah da böyle buyuruyor
Elinizde olan güzel şeylere karşı farkındalık sahibi olun
diyorlar – Allah da bunu farkındalık kelimesi ile değil de şükretme kelimesi
ile buyuruyor.
Kendinize iyi şeyler telkin edin diyorlar – Allah da bizi dua ve
ibadetlerle iyi duygu ve düşüncelere yönlendiriyor. İbadetlerin kötülüklerden
(duygu ve davranış anlamında) alıkoyucu etkisini bildiriyor. Güzel düşünün
güzel davranın buyuruyor.
Affedin diyorlar- Allah da affedici olmamızı buyuruyor.
Unutulmaması gereken nokta şu, Psikolog bireyin her seçimini
yargılamaz. Cinsellik alanında İslam’a göre iffetsiz olan bazı durumları, kumar
oynamasını, verdiği borcu fazlası ile geri istemesini, önemsiz görünen bir
yalanı ve Kur’an’ın ahlaksız olarak adlandırdığı pek çok davranışı da ahlak
dışı olarak yorumlamaz. Psikologlar, yapılmasını tavsiye ettikleri pek çok
davranışı da ahlaki olarak adlandırmaz. Çünkü ahlakın ne olduğu Psikolojinin
konusu değildir. Psikoloji bireysel yaşamda kafa rahatlığını sağlama, kişinin
hayatını daha kaliteli hale getirme, ruhsal rahatsızlıkları giderme yönünde
bazı çözümler üretmeye çalışır.
Her psikoloğun da hayata bakışı farklıdır, bazen bir psikologdan
bir konuda A sözü duyarken başka bir psikologdan B sözü duyarız ve iki
psikoloğun söyledikleri birbiri ile çelişebilir. Yani psikoloji iyi ve kötü
(ahlaki/ahlaki değil) ayrımını yapmamızı sağlamaz. Kuran ise, iyi ve kötü
kavramlarını bizim için belirleyebilecek tek geçerli kaynaktır. İnanmıyorsak,
zaten içinde ahlak kavramını barındırmayan bir hayat görüşüne sahibiz demektir.
Tanrı otoritesinin ve uyulan bir kitabın olmadığı hayat
görüşünde; kişi davranış ve düşünceleri kendi kafasına göre uygun olan veya
yapmak istediğine göre belirleyecektir. Böyle bir hayat görüşünde ensesti kimi
olağan kimi iğrenç olarak karşılayabilir.
Mümin, Psikologların verdiği davranış önerilerini ahlaki midir
değil midir bunu gören birisidir. Önce Kur’an süzgecinden geçirerek bu
önerileri alır veya almaz. Bu yüzden önerilen davranışları, mantıksal çerçevede
en mutlak yarar yönünde süzgeçten geçiren kişi, mümin olacaktır. Çünkü bazen
kafa rahatlığımız için verilen öğütler ileride sıkıntı oluşturan sadece geçici
haz odaklı olabilir, günü geçirme ve kafa dağıtma yönünde olabilir ama Kur’an’a
göre Ahiret yararımızı riske atacak davranışlar olabilir.
Kur’an Furkan’dır doğruyu ve yanlışı ayırt etme rehberidir.
Kalbini ve aklını Kur’an ile geliştiren ve benliğini iman ile dolduran bir kişi
doğruyu yanlışı ayırt etme gücü kazanır.
Ey iman edenler! Allah’a
karşı takva sahibi olun. Allah size, iyi ve kötüyü ayırt edici bir güç verir.
Kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah en üstün olan lütuf
sahibidir.
(Enfal Suresi, 29.ayet)
Mümin, her alanda gerçek doğru olanı ve yanlış olanı ayırt
edebilme kapasitesi kazanır. Bazen bize günlük olarak haz veren şeyler, ruhsal
anlamda bizi gerçekten kirlenmişlik hissi vererek kötü hissettirebilir. Bu
yüzden en güzel davranış; sürekli hazza yani cennete ulaştırabilecek ve
dünyadayken de içsel anlamda –doğruyu yaptığının bilincini aşılayarak- huzur
veren seçimler olacaktır.
Allah için yaşayan ve gönülden iman eden bir kişi, Allah’ın
onaylamadığı bir davranışı işlediğinde mutsuzluk duyacaktır.
Bu yüzden en önemli nokta Psikolog tavsiyesi de olsa, her
psikoloğun farklı bir bakış açısı olduğunu hatırlamak. Psikoloji gibi bilimsel
bir disiplinde bile insan davranışını çözümlemede 10 farklı yaklaşım türü
olduğunu bilerek (en azından ben 10 tanesini öğrendim), verilen her tavsiyeyi
Kur’an çerçevesinden değerlendirmek yerinde tutum olacaktır.
HER UZMANIN TAVSİYESİNİN PEŞİNDEN GİDİLMEMELİDİR
Sağlık alanında da, bizi günaha sürükleyen demeçlere
rastlayabiliriz. Kalp doktorlarından eskiden 1 bardak şarabın kalbe iyi
geldiğine dair demeçler okumuştum. Hatta kadın hastalıkları uzmanları ve
beslenme uzmanlarından da şarabın yararlarına dikkat çeken demeçler görmek
mümkün. İçmemiz yasak olduğu için, bu yararları anlatmayı gerekli görmüyorum
ama ilginç olan nokta şu ki, Allah da şarapta yararlar olduğunu ama zararının
daha fazla olduğunu ve bize yasakladığını bildiriyor. Çok ilginç değil mi?
Kur’an her konuda doğru nokta atışı sözü söyleyerek, bize gerçekten Yaratıcıdan
geldiğini en umulmadık ayette bile belli ediyor. Yararları da olduğuna dikkat
çekiyor, bu gerçekten Kur’an’ın muazzam delillerinden biri. (Bkz: Bakara
Suresi, 219.ayet)
Ekonomi uzmanları, Allah’ın hoşuna gitmeyecek şeyleri(!) fırsatı
kaçırılmayacak yatırımlar olarak bizi heyecanla yönlendirebilir. Kumarhaneler
tatil seçeneği içinde, şans sana da vurur denilerek turizm uzmanları tarafından
övülebilir.
O yüzden biz, kişinin uzmanlık alanı olsa da olmasa da her öğüdü
kendi aklımızla değerlendirelim. Hayatımıza kendilerince cinsel heyecan
getireceklerini vaat eden iffetsizlikleri, sonunda insanları kirlenmişlik
duygusuna götürecek dergilerdeki başlıklara hemen atlamayalım. Helal ilişki
içerisinde de sevdiğimiz eşimizle, cinsel hazzın doyurucu bir şekilde
yaşanabileceğini unutmayalım. Cinselliğin genel geçer kuralları olmadığını,
psikolojik durumlarla alakalı olduğunu unutmayalım. Modanın duayeni görülen
birinin tavsiyesi Allah’ın sınırına uymuyorsa, uygun olan ve en şık olanı
giyinelim. Psikolog veya kalp doktoru olsa da, her tavsiyeyi Kur’an’a
uygunluğuna göre değerlendirelim. Sevdiğimiz birinin her öğüdüne hemen
atlamayalım. Allah’ın sınırları içinde en zevkli ve en güzel hayatı
yaşayabiliriz. Dünyadan nasibimizi unutmadan ve önce Ahireti hedefleyerek
elbette.
Konu ile alakalı şu yazılarımı da okuyabilirsiniz.
Düşkünlüklerimizi yönetmek hakkında:
Aynı zamanda Psikolog tavsiyesi olan affetmek emri hakkında:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder